Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Disiplin Nedir?

Ü Çevrimdışı

Ümmü Yusra

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Disiplinin sözlük anlamı:

“Bireylerin içinde yaşadıkları topluluğun genel düşünce ve davranışlarına uymalarını sağlamak amacıyla alınan önlemlerin tümü”

Örneğin; eve giriş çıkış saatlerinin bir düzene oturtulması, akşam yatma saatlerinin düzeni, yemek saatlerinin düzeni gibi ailenin günlük yaşamını düzenleyici bir sistem veya her bireyden beklenen davranışları içeren bir düzen…

Demek ki disiplin aslında düzendir, düzenli bir yaşam sistemidir. Her evin düzeni (disiplini) ve düzen (disiplin) anlayışı kendine özgüdür. Kimi evin disiplin kuralları daha katı, kimininki ise daha esnektir.

Disiplin yalnız çocuklar için değildir:

Gerçek disiplin kişinin kendisiyle başlar. Evde disiplinin yürümemesinin en önemli nedenlerinden biri, yetişkinlerin “dediğimi yap, yaptığımı yapma” felsefesiyle yaptırımlara girişmeleridir.
Öğüt veya yaptırımlar yerine, çocuğa yaşayarak örnek olunan, beklenilir davranışlar çok daha etkili ve kalıcıdır. Disiplinde de en etkili yöntem, örnek olarak öğretmektir.
Gerçek disiplin, sevgi ve anlayış ister. Disiplin uğruna o evde yaşamın tadı kaçıyorsa, evde disiplin değil yaptırım uygulanıyor demektir.

***Başarılı disiplin uygulanmaz, öğretilir.

Çocuğun günlük yaşamıyla ilgili beklentilerin neler olabileceğini ona açıklamak, ondan nelerin beklenildiğini söylemek, ona öğretmek, çocuğu boşuna tazirden korumaktır. Söylemeden beklemek ve olmadı diye kızmak ise kişiye gerçek bir haksızlıktır.

Disiplinde tutarsızlık:

Evde disiplinin yürümemesi ve çocukların söz dinlememesinin en önemli nedenlerinden biri de uygulamadaki devamsızlık ve tutarsızlıktır. Tutarsızlığı 3 farklı şekilde tanımlayabiliriz.

* Devamsızlık
* Keyfi değişmeler
* “Hayır”ların gerçek hayır olmaması

Kurallar ve uygulanacak olan disiplin, ”bu böyle yapılır” veya ”başkaları böyle yapıyor” diye alıntı olarak değil de, çocuğun ve ailenin yapısına, bünyesine göre düşünülerek uygulanırsa, daha kalıcı ve verimli sonuçlar almak mümkündür.
Uygulama tarzına göre disiplini iki bölümde işleyebiliriz:

1) Dış kontrollü disiplin;
2) İç kontrollü disiplin (özdenetim)

Dış kontrollü disiplin yöntemleri, sözel ve fiziksel olarak ikiye ayrılır.

Sözel olumsuz disiplin yöntemleri:

Kızıp bağırma, tehdit etme, sözle hor görme, beddua etme, sevgiyi esirgeme…
Bu tür yaklaşımlar aslında aile bireyinin kızgınlığını boşaltmasını sağlar; sık azarlanan çocuklar bir süre sonra alışkanlık geliştirip bağırmalara artık aldırmazlar ve aile bireyini suçlar, ondan uzaklaşırlar. Sevgi esirgendiği zaman çocuk söylenenlerin gerçek olduğuna inanır ve kendini aile dışına itilmiş hisseder.

Fiziksel disiplin yöntemi (dayak):

Çocuk eğitimi ve disiplininde dayağın yeri yoktur. Eğitim çocuğun sadece istenilen davranışlarda bulunup, istenmeyenleri göstermemesine yönelik bir davranış düzenleyici sistem değildir. Eğitim, çocuğun hem davranışsal, hem ruhsal, hem sosyal, hem de ahlaki yönden gelişmesine yardımcı olması gereken, buna olanak sağlayan sistemdir. Zira bu tür disiplin çocukta dolaylı davranışsal tepkiler geliştirir.

Bunları üç başlık altında toplayabiliriz.

*Karşı koyma
*Kaçış
*Aşırı itaat

Çocuklar halledilmesi gereken sorunlar gibi görülmemelidir. Çocuk eğitimi çocuğa çevresine uyumlu, sorumlu ve saygılı davranış yollarını (disiplinini) gösterip, bu arada çocuğun kişiliği ve yeteneklerini en iyi şekilde geliştirmesine olanak sağlamaktır.
Bunu da iç kontrollü disiplin (özdenetim) yöntemleriyle elde edebiliriz.

İç kontrollü disiplin (özdenetim) nedir?

Özdenetim; kişinin bazı kuralları benimsemesi ve dış uyarılara gerek kalmadan bu kurallara kendi kendine uyması veya uygulamasıdır.
Aslında çocuklarda varmak istediğimiz amaç budur.
Herkes gibi kurallara ihtiyacı vardır. Özdenetim eğitiminde ilk temel yaklaşım, çocuğa ne yapıp yapmaması gerektiğini açıklamak, ona yol göstermektir. Usta çırağını, işin kolayından başlayarak eğitir, öğretimini ondaki gelişme hızına göre ayarlar. Yavaş yavaş sorumluluk verir, başarısını destekler, yanlışını düzeltir. Nerede güveneceğini, nerede başında durup denetleyeceğini bilir. Ona yanılma payı bırakır; toyluk yanılgılarını bağışlar, beğenildiğini gören çırak da işine dört elle sarılır.

Görüldüğü gibi; ilk temel ilke, kural ve beklentileri açıklamak, ikinci temel ilke ise desteklemektir.

Disiplinde özdenetim sağlamak için;

1) Kuralları çocuğun yaşına, kişiliğine ve özel durumlara göre ayarlayın.
2) Çocuğa kuralların nedenini izah edin.
3) Kendisinden beklenen davranışı açık bir dille ayrıntılı olarak çocuğa anlatın.
4) Çocuğa kuralların uygulanmasında aktif rol ve sorumluluk verin.
5) Çocuk beklenen davranışı gösterdiği zaman hemen takdir edip memnun olduğunuzu belirtin.


Peki her zaman kabul mu edeceğim?

Ödül ve ceza:

Çocuğumuzun beğendiğimiz davranışlarını değiştirmesine yardımcı olmak, yol göstermek, ona yeni davranışlar öğretmek en doğal ve beklenir görevimizdir.

Çocuğun istenen, beklenen davranışı yapması için genellikle önceden söz verilir, çocuk davranışı yapar ve ödülü hakeder.

Ancak ödül zamanla çocukta bağımlılık yaratır. Çocuk ödülü almak için istenilen davranışta bulunur, gerçekten davranışı yapması gerektiğine inandığı için değil... Sürekli ödül almaya alışık maddiyatçı olur, her yaptığı davranışa bir karşılık bekler.

Ödül, küçük çocuklarda iyi davranış alışkanlıkları geliştirmek için ve ölçülü olarak kullanılmalıdır.

Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta ödülle beraber anne babanın davranışı açık bir dille takdir etmesi, ne kadar beğendiğini belirtmesi, anne babanın sevincini dile getirmesi ve dolayısıyla beklenen ve yapılan olumlu davranışı teşvik etmesidir.

“Bugün ben söylemeden oturup ders çalıştığına çok sevindim. O çok beğendiğin kalem kutusunu alacağım. Bundan sonra hep ben söylemeden derse oturacağına güveniyorum.”


Dolayısıyla ödül başlangıçta ve ölçülü olarak kullanılmalı, davranışın devamında artık yerini takdir, olumlu duygular ve teşviğe bırakmalıdır.

Ceza çocukta korku yaratır. Çocuk davranışı yapmak istemediğinden değil de cezadan korktuğu için yapmaz. Ancak, ceza da ödül gibi zamanla etkisini kaybeder, çocuk cezaya alışır, bir süre sonra onu etkilemez ve istenmeyen davranışı devam eder. Çocuk cezadan kaçabilmek için yalan söyler.

*Ceza ile yönetilen disiplin şekillerinde genellikle çocuk tarafından hissedilen, yaşanan duygular kızgınlık, nefret, intikam, karşı koyma, suçluluk, güvensizlik, kendine acıma.. Gibi olumsuz duygulardır.

*Ceza ile, tehditle, dayakla, kızıp bağırarak olumsuz davranışa kısa sürede ve o an engel olunabilir… ama sadece o anlık……

*Disiplin ve ceza aynı şey değildir..
 
Üst Ana Sayfa Alt