Kadir Mısıroğlu :
Sadrazam katlini ilk defa Fatihde görüyoruz. Halil paşayı katletti. Halil paşa osmanlı tarihinde çandarlı ailesinde 5. veziri. düşünebiliyormusunz osmanoğlu padişah çandaroğlu vezir. onun itibarından hanedanlar arası bir kavga kokusu aldı. ve nazarı dikkatini celbeledelim. bir şey daha yaptı. siyaseten katledilen adamın malı devlete intikal eder. çünkü ihtilal servetle yapılır. servetle yapılır. insanlar parayla satın alınır, en kolayı budur. servetini devlete aldı. Bu hanedanla yarışacak ekonomik güce sahip bir aile türetmemek içindir.
Bu kaideyi koyan fatih çandarlı öyle itibarlı bir adamdı ki aylarca askere benzetemedi.isyan halinde asker. çandarlı ailesine halil paşanın devlete intikal eden mülkünü geri verdi. ölüyü diriltemez ama malı geri verdi. istanbul fatihi olmanın otoritesine sahip olan bir padişah geriye adım attı. ve yaptığı kanunnamede "her kimeki devlet nasip ola, karındaşın öldürebilir"
Sunucu : Neden?
Kadir Mısıroğlu:
Ekseri ulema tecviz etmiştir.Kimden cevaz aldı bilinmez. Yani sarahaten bu doğrudur, caizdir diyen bir alim kaynaklarımızda yok. ama fatih böyle dedi. bunun manası şudur. hanedan mensubu olan her ferde eşit hak tanıyor. bak kime ki nasip ola. demiyorki büyük evlat. kimeki nasip ola karındaşını öldürebilir nimazı alem için. demek istiyorki burdan ben bunu anlıyorumm. kardeşler arasında bir kavga, dirayetini ispat eden başa geçsin. fedakarlığı ailesi üzerine çekyiyor. bunun manası bu. fedakarlığı ailesi üzerine çekiyor ki dirayetlisi geçsin. 17. asırda bu kalktı. ekber evlat. yaşlılar tahta geçti. bak şimdi bu ekber evlat kaidesini suud tatbik ediyor. Suud hanedanını kuran Suud bin Abdulaziz'in 40 erkek evladı vardı. Suud kralı zannedersem 7.dir ve hepsi kardeşdir.Bu Abdullah'a 70 yaşının üstünde geldi sıra. 70 yaşın üstündeki bir adam hamle yapmaz. Bugün abdullah'ın fütuhat yapması gerekmez. o şartlarda yok. bugünün fütuhatı ilimledir, kalemledir, şudur, budur. ama sen osmanlı devrini düşün. ekber evlat şartı devam etse en ihtiyarlık yaşındaki bir adama saltanat müyesser olur. nitekim bu kaide kabul edildikten sonra yaşlı adamlar geldi. halbuki fatihin koyduğu kanunname ilk 300 sene takip edildi. 300 senesi ekberiyet şartı yoktu. müteakip 300 senesinde vardı.
Sunucu: Bu siyaseten kardeş katlini iyice açamadık. Buna bir cevaz yoksa
Kadir Mısıroğlu :
Dur, dur onları söyleyeyim. ben bitirmedimki, siyaseten katlin cevazı Peygamberin hayatında. Evet. Kab Peygamberi hicveden şiirler yazdı. bütün kaynaklarda vardır. Peygamber öldürülmesini emretti. Kab adam öldürmedi. hiciv. aha sana siyaseten katil. sonra geldi korktu öldürülmekten başı kapalı olarak kasideyi bürde meşhur olan kasideyi okuyarak medine haremine girdi. herkes bunu tanıdı. şiirin kuvvetinden eller kılıca gitti. peygamber hırkasını üzerine attı. himayem, dedi madem döndü. islam edebi siler diye bir kaide var. Hatadan dönenin hatasını konuşmak abes. bugün bizim şeydeki hırkai şerif camiindeki hırka kab 'ın hırkasıdır. Kab'ın üzerine Peygamberin attığı hırkadır. ama bunu hicvden dolayı idamını emretmiştir.
reisil münafikin ibni selul abdullah bin ubey ibn selul diye bir adam var. oğlu geldi bu kab'ın öldürülmesini emrettikten sonra dediki bak iman nasıl bir şey. Ya Rasullallah eğer babam
Kaynak : Kadir Mısıroğlu - kardeş katli - YouTube
Yine tarihçi Murat Bardakçının programında kardeş katlini anlatan video : Fatih Sultan mehmet osmanlida kardes katlini nasil mesru kildi murat bardakci anlatiyor - YouTube
1- Şimdi bu adam kardeş katline delil getirdiğini mi sanıyor? Kafir olan Kab'ın öldürülmesi emrini büluğ çağında olmayan Şehzade ahmed ile (velevki bulüğ çağında olsa bile) mi kıyaslıyor?
Neden her insanın hata yapabileceği kabullenmiyor? Padişah dahi olsa hatadan münezzeh mi? Günahıyla, sevabıyla kabullenmek çok mu zor? Hayırlı işler yaptıkları inkar edilmez, günahı da bizden sonrakiler o günahı işlememesi için yanlışı, yanlış olarak belirtilmelidir.
Bugün saltanatla, krallıkla yönetilen ülkelerde kalkıp bu kanunnameyi ya da benzerini kabul etse, bunların yaptıklarını kabul mü edeceğiz? Birde kalkıp islam'a atıf edecekler, dinden dayanak alacaklar, biz bunları kabul mü edeceğiz? Sonra böyle bir hata yaparsan bakın neler oluyor Fatihin Sultan Mehmet in torunlari nicin hiristiyan oldular !!! murat bardakci anlatiyor : Fatihin Sultan Mehmet in torunlari nicin hiristiyan oldular !!! murat bardakci anlatiyor - YouTube
2- Kaldı ki, saltanat (babadan oğula sultanlık) islam'ın kabul etmediği bir sistemdir ki, saltanat olmasaydı padişahlar böyle kanunnamelerde çıkarmaz, "kardeşlerim benim saltanatımı yıkar" kaygısıyla (nizami alem için deseler bile) kardeşlerini katletmezlerdi. Yanlış bir sistem, akabinde yanlış uygulamaları da beraberinde getirmesi normaldir.
3- Ayrıca Kab öldürülmesi emredilmiş, sonra dönmüş Rasululluh onu korumuş hırkası şimdiki Camii şerifteymiş. Ne diyor buralarda iyice çorba mı ediyor, yoksa bu bahsettiği Ka'b başka bir Ka'b'mı? Benim bildiğim olay şu:
Ka’b b. Eşref, muhteris bir Yahudi, meşhur bir şâirdi. Bil*hassa muhteşem Be*dir muzafferiyetinden sonra, kıskançlık ve düşmanlığından Pey*gam*be*ri*miz ve Müslümanları hicveder dururdu. Mekke’ye giderek de müşrikleri Müslü*ma*n*lara karşı tahrikte bulunur, Bedir’de öldürülen müşrikler için mersiyeler dü*zerek onların intikam ve düşmanlık hislerini kabartmaya çalışırdı. Me*di*ne’de ise, Müslümanların kız ve hanımlarına dil uzatacak kadar küstahlık gös*terirdi.
Şiir ve hitabetin Arap hayatında büyük rol oynadığından daha evvel bah*set*miştik. O günün şiir ve hitabeti bugünün matbuatı seviyesinde tesir icra edi*yor*du. Dolayısıyla bu Yahudi şâirin İslam düş*manlığı yalnız kendisine âit kal*mı*yor, etrafa da sirayet ediyordu. Bu bakımdan, Resûl-i Ekrem, bu menhus ada*mın şiirleri üzerinde fazlasıyla duruyor, önüne geçmek için çareler arı*yor*du.
Ka’b’ın, yalnız şiirleriyle İslam düşmanlığı yapmakla iktifa etmediğini, hat*ta Pey*gam*be*ri*mizin vücudunu ortadan kaldırmak için menfur bir plânla sui*kast tertiplediğini bile, kaynaklardan öğreniyoruz.
Böyle bir adamın vücudu, İslamiyet için mahza zarardı. Bu bakımdan da yok edilmesi gerekiyordu.
Bu işi Resûl-i Ekrem’in müsaadesiyle ashaptan Muhammed b. Mes*leme, iki üç arkadaşıyla üzerine aldı. Bir ge*ce vakti evine giderek onu öldürdüler.[1]
Ka’b b. Eşref gibi şöhret sahibi birinin öldürülmesi, Yahudiler ara*sında bü*yük bir panik meydana getirdi. Kabilesinden bazıları Hz. Re*sû*lul*lah’ın huzu*runa çıkarak, Ka’b’ın masum olduğunu, öldü*rülmeyi haketmediğini şikayet suretinde arz *edince, aldıkları cevap şu oldu:
“O, bizi hicv ve Müslümanlara (diliyle) eziyet etti; müşrikleri de bizimle har*be, bizimle uğraşmaya teşvik etti.”[2]
[1]İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 58-59; İbn Sa’d, Tabakat, c. 2, s. 33.
[2]İbn Sa’d, a.g.e., c. 2, s. 34.
Sadrazam katlini ilk defa Fatihde görüyoruz. Halil paşayı katletti. Halil paşa osmanlı tarihinde çandarlı ailesinde 5. veziri. düşünebiliyormusunz osmanoğlu padişah çandaroğlu vezir. onun itibarından hanedanlar arası bir kavga kokusu aldı. ve nazarı dikkatini celbeledelim. bir şey daha yaptı. siyaseten katledilen adamın malı devlete intikal eder. çünkü ihtilal servetle yapılır. servetle yapılır. insanlar parayla satın alınır, en kolayı budur. servetini devlete aldı. Bu hanedanla yarışacak ekonomik güce sahip bir aile türetmemek içindir.
Bu kaideyi koyan fatih çandarlı öyle itibarlı bir adamdı ki aylarca askere benzetemedi.isyan halinde asker. çandarlı ailesine halil paşanın devlete intikal eden mülkünü geri verdi. ölüyü diriltemez ama malı geri verdi. istanbul fatihi olmanın otoritesine sahip olan bir padişah geriye adım attı. ve yaptığı kanunnamede "her kimeki devlet nasip ola, karındaşın öldürebilir"
Sunucu : Neden?
Kadir Mısıroğlu:
Ekseri ulema tecviz etmiştir.Kimden cevaz aldı bilinmez. Yani sarahaten bu doğrudur, caizdir diyen bir alim kaynaklarımızda yok. ama fatih böyle dedi. bunun manası şudur. hanedan mensubu olan her ferde eşit hak tanıyor. bak kime ki nasip ola. demiyorki büyük evlat. kimeki nasip ola karındaşını öldürebilir nimazı alem için. demek istiyorki burdan ben bunu anlıyorumm. kardeşler arasında bir kavga, dirayetini ispat eden başa geçsin. fedakarlığı ailesi üzerine çekyiyor. bunun manası bu. fedakarlığı ailesi üzerine çekiyor ki dirayetlisi geçsin. 17. asırda bu kalktı. ekber evlat. yaşlılar tahta geçti. bak şimdi bu ekber evlat kaidesini suud tatbik ediyor. Suud hanedanını kuran Suud bin Abdulaziz'in 40 erkek evladı vardı. Suud kralı zannedersem 7.dir ve hepsi kardeşdir.Bu Abdullah'a 70 yaşının üstünde geldi sıra. 70 yaşın üstündeki bir adam hamle yapmaz. Bugün abdullah'ın fütuhat yapması gerekmez. o şartlarda yok. bugünün fütuhatı ilimledir, kalemledir, şudur, budur. ama sen osmanlı devrini düşün. ekber evlat şartı devam etse en ihtiyarlık yaşındaki bir adama saltanat müyesser olur. nitekim bu kaide kabul edildikten sonra yaşlı adamlar geldi. halbuki fatihin koyduğu kanunname ilk 300 sene takip edildi. 300 senesi ekberiyet şartı yoktu. müteakip 300 senesinde vardı.
Sunucu: Bu siyaseten kardeş katlini iyice açamadık. Buna bir cevaz yoksa
Kadir Mısıroğlu :
Dur, dur onları söyleyeyim. ben bitirmedimki, siyaseten katlin cevazı Peygamberin hayatında. Evet. Kab Peygamberi hicveden şiirler yazdı. bütün kaynaklarda vardır. Peygamber öldürülmesini emretti. Kab adam öldürmedi. hiciv. aha sana siyaseten katil. sonra geldi korktu öldürülmekten başı kapalı olarak kasideyi bürde meşhur olan kasideyi okuyarak medine haremine girdi. herkes bunu tanıdı. şiirin kuvvetinden eller kılıca gitti. peygamber hırkasını üzerine attı. himayem, dedi madem döndü. islam edebi siler diye bir kaide var. Hatadan dönenin hatasını konuşmak abes. bugün bizim şeydeki hırkai şerif camiindeki hırka kab 'ın hırkasıdır. Kab'ın üzerine Peygamberin attığı hırkadır. ama bunu hicvden dolayı idamını emretmiştir.
reisil münafikin ibni selul abdullah bin ubey ibn selul diye bir adam var. oğlu geldi bu kab'ın öldürülmesini emrettikten sonra dediki bak iman nasıl bir şey. Ya Rasullallah eğer babam
Kaynak : Kadir Mısıroğlu - kardeş katli - YouTube
Yine tarihçi Murat Bardakçının programında kardeş katlini anlatan video : Fatih Sultan mehmet osmanlida kardes katlini nasil mesru kildi murat bardakci anlatiyor - YouTube
1- Şimdi bu adam kardeş katline delil getirdiğini mi sanıyor? Kafir olan Kab'ın öldürülmesi emrini büluğ çağında olmayan Şehzade ahmed ile (velevki bulüğ çağında olsa bile) mi kıyaslıyor?
Neden her insanın hata yapabileceği kabullenmiyor? Padişah dahi olsa hatadan münezzeh mi? Günahıyla, sevabıyla kabullenmek çok mu zor? Hayırlı işler yaptıkları inkar edilmez, günahı da bizden sonrakiler o günahı işlememesi için yanlışı, yanlış olarak belirtilmelidir.
Bugün saltanatla, krallıkla yönetilen ülkelerde kalkıp bu kanunnameyi ya da benzerini kabul etse, bunların yaptıklarını kabul mü edeceğiz? Birde kalkıp islam'a atıf edecekler, dinden dayanak alacaklar, biz bunları kabul mü edeceğiz? Sonra böyle bir hata yaparsan bakın neler oluyor Fatihin Sultan Mehmet in torunlari nicin hiristiyan oldular !!! murat bardakci anlatiyor : Fatihin Sultan Mehmet in torunlari nicin hiristiyan oldular !!! murat bardakci anlatiyor - YouTube
2- Kaldı ki, saltanat (babadan oğula sultanlık) islam'ın kabul etmediği bir sistemdir ki, saltanat olmasaydı padişahlar böyle kanunnamelerde çıkarmaz, "kardeşlerim benim saltanatımı yıkar" kaygısıyla (nizami alem için deseler bile) kardeşlerini katletmezlerdi. Yanlış bir sistem, akabinde yanlış uygulamaları da beraberinde getirmesi normaldir.
3- Ayrıca Kab öldürülmesi emredilmiş, sonra dönmüş Rasululluh onu korumuş hırkası şimdiki Camii şerifteymiş. Ne diyor buralarda iyice çorba mı ediyor, yoksa bu bahsettiği Ka'b başka bir Ka'b'mı? Benim bildiğim olay şu:
Ka’b b. Eşref, muhteris bir Yahudi, meşhur bir şâirdi. Bil*hassa muhteşem Be*dir muzafferiyetinden sonra, kıskançlık ve düşmanlığından Pey*gam*be*ri*miz ve Müslümanları hicveder dururdu. Mekke’ye giderek de müşrikleri Müslü*ma*n*lara karşı tahrikte bulunur, Bedir’de öldürülen müşrikler için mersiyeler dü*zerek onların intikam ve düşmanlık hislerini kabartmaya çalışırdı. Me*di*ne’de ise, Müslümanların kız ve hanımlarına dil uzatacak kadar küstahlık gös*terirdi.
Şiir ve hitabetin Arap hayatında büyük rol oynadığından daha evvel bah*set*miştik. O günün şiir ve hitabeti bugünün matbuatı seviyesinde tesir icra edi*yor*du. Dolayısıyla bu Yahudi şâirin İslam düş*manlığı yalnız kendisine âit kal*mı*yor, etrafa da sirayet ediyordu. Bu bakımdan, Resûl-i Ekrem, bu menhus ada*mın şiirleri üzerinde fazlasıyla duruyor, önüne geçmek için çareler arı*yor*du.
Ka’b’ın, yalnız şiirleriyle İslam düşmanlığı yapmakla iktifa etmediğini, hat*ta Pey*gam*be*ri*mizin vücudunu ortadan kaldırmak için menfur bir plânla sui*kast tertiplediğini bile, kaynaklardan öğreniyoruz.
Böyle bir adamın vücudu, İslamiyet için mahza zarardı. Bu bakımdan da yok edilmesi gerekiyordu.
Bu işi Resûl-i Ekrem’in müsaadesiyle ashaptan Muhammed b. Mes*leme, iki üç arkadaşıyla üzerine aldı. Bir ge*ce vakti evine giderek onu öldürdüler.[1]
Ka’b b. Eşref gibi şöhret sahibi birinin öldürülmesi, Yahudiler ara*sında bü*yük bir panik meydana getirdi. Kabilesinden bazıları Hz. Re*sû*lul*lah’ın huzu*runa çıkarak, Ka’b’ın masum olduğunu, öldü*rülmeyi haketmediğini şikayet suretinde arz *edince, aldıkları cevap şu oldu:
“O, bizi hicv ve Müslümanlara (diliyle) eziyet etti; müşrikleri de bizimle har*be, bizimle uğraşmaya teşvik etti.”[2]
[1]İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 58-59; İbn Sa’d, Tabakat, c. 2, s. 33.
[2]İbn Sa’d, a.g.e., c. 2, s. 34.
