Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İBADET Manası, Nitelikleri ve Kabul Şartları ( Ebu Muhammed el-Makdisî)

ibni kayyım Çevrimdışı

ibni kayyım

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
İBADET
Manası, Nitelikleri ve Kabul Şartları

Ebu Muhammed el-Makdisî

İbadetin Manası

İbadet kelimesinin sözlük anlamı; Boyun eğmek, itaat göstermek, mütevazi olmak, kendini küçük görmektir. Uysal, itaat eden hayvan ve kolay ulaşımı olan düz yol için de ibadetle aynı kökten gelen “muabbed” kelimesi kullanılır. “Tarîkun muabbedun” düz yol demektir. Aynı şekilde “bağıyrun muabbedun” itaatkar deve anlamına gelmektedir.

Şer’i ıstılahta ise ibadet kelimesi; İtaatle beraber sevgide en son sınır demektir. Nitekim Şeyhulislam İbni Teymiye (rahimehullah) ibadet kavramını şu şekilde tanımlamaktadır:

“İbadet kelimesi, Allah’ın sevdiği ve razı olduğu gizli ya da açık bütün eylemleri ve sözleri kapsayan bir isimdir.”

Bu itibarla ibadet kavramı oldukça geniş bir manaya haizdir. Kesinlikle pek çok kimsenin zannettiği gibi sadece namaz, rükü ve secde gibi ibadetlerle sınırlandırılamaz. Nice kimse vardır ki, şuursuzca yaptıkları çeşitli ibadet şekilleri ile Allah’tan başkasına ibadet ederek şirke düşmektedirler –ki Allahu Tealâ şirk üzere ölen kimseye asla mağfiret etmeyecektir.

“Doğrusu Allah, kendisine ortak koşulmasını asla affetmez.” (4, Nisa/48)

Bundan dolayıdır ki, ateşten kurtulmak ve cennete girmek isteyen bir kimsenin bütünüyle Allah’ı birleyebilmesi için ibadetin ne anlama geldiğini ve ibadet çeşitlerini çok iyi bilmesi gerekmektedir. Nitekim Muaz b. Cebel (radıyallahu anhu) hadisinde geçtiği üzere insanların Allah’ı birleyerek sadece O’na ibadet etmeleri Allah’ın kulları üzerindeki hakkıdır. Ve insanlar bu hususu hakkıyla eda etikleri takdirde kullarında rableri üzerinde olan hakları Allahu Tealâ’nın kendilerini cennete girdirmesidir.

İbadet aslen anlam olarak bir taraftan namaz, rukû, secde gibi şer’i amelleri kapsarken diğer taraftan da ilah edinme noktasında dua etme, Allah’tan başka hiç kimsenin muktedir olamayacağı hususlarda yardım talep etme ve sığınma gibi amelleri de kapsamaktadır. Tüm bu saydığımız ibadetlerde Allah’tan başkasına yönelmek kesinlikle caiz değildir. Nitekim Allahu Tealâ “İstiaze” (sığınma) hakkıda şöyle buyurmaktadır:

“Doğrusu insanlardan bazı erkekler, cinlerden bazı erkeklere sığınırlardı da onların şımarıklıklarını artırırlardı.” (72, Cin/6)

Aynı şekilde kurban kesmek ve adakta bulunmakta asla Allah’tan başkasına yöneltilmemesi gereken ibadetlerdendir. Allahu Tealâ şöyle buyurmaktadır:

“De ki: Benim namazım, ibadetim, hayatım ve ölümüm hep âlemlerin Rabbi Allah içindir. Onun ortağı yoktur. Bana böyle emrolundu ve ben Müslümanların ilkiyim.” (6, En’am/162-163)

Bir başka ayette ise Allahu Tealâ, “Rabbin için namaz kıl ve kurban kes” (108, Kevser/4) buyurarak namaz gibi, kurban ve adak ibadetlerinde de, sadece kendisini birlememizi vacip kılmıştır.

Dua’ya gelince, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) duanın bir ibadet olduğunu şu hadisiyle bildirmiştir:

“Dua ibadetin kendisidir.”
 
Üst Ana Sayfa Alt