Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü İIstihaze (özür) Kanı Halinde Nasıl İbadet Yapılır?

Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Fatıma Bint Ebî Hubeyş, Rasulullah'a (s.a.v.) gelerek:
"-Ben istihazalı bir kadınım hiç temizlenemiyorum, namazı terkedeyim mi?" diye sordu.
Rasulullah (s.a.v.): "-Hayır, Bu hayız kanı değil, bir damar kanıdır. Hayız günleri gelince namazı bırak bitince kanını yıka ve (gusledib) namazını kıl" buyurdu (Ebu Davud, tahare, 107).

Rasulullah'a (s.a.v.) yine istihazalı bir kadın hakkında soruldu.

Rasulullah (s.a.v.): "-Hayız gördüğün günlerde namazı terk eder, sonra gusul abdesti alır, her namazda abdest alır, kalkıp namazını kılar" buyurdu.

İstihaza Kanı ve Hükümleri:

İstihaza, âzil diye adlandırılan bir damardan sızıntı şeklinde zamanı dışında kanın akması demektir.
İstihazalı kadının durumu ay hali kanının istihaza kanına benzemesinden ötürü muşkil bir durumdur. Kan böyle bir kadından sürekli yahut çoğunlukla akmakta ise bu kadın hangisini ay hali kanı kabul edecek, hangisini istihaza kanı kabul edecek bundan dolayı orucu ya da namazı terk etmeyecek?
Bu sebeple istihazalı kadın hakkında temiz kadınların hükümleri muteberdir. Buna göre istihaza kanı gören kadının üç hali söz konusudur:

Birinci hal: Onun istihaza musibetine uğramadan önce bilinen bir adetinin olması halidir. Yani istihazalı hale düşmeden önce mesela ayın başında ya da ortasında beş ya da sekiz gün ay hali oluyordu. Böylelikle ay hali günlerinin sayısını ve vaktini bilmiş oluyordu. Böyle bir kadının adeti kadar ay hali kabul edilir, namazı ve orucu bırakır ve onun hakkında ay hali hükümlerine dikkat edilir. Adeti sona erdi mi, gusleder namaz kılar geriye kalan kanı istihaza kanı olarak değerlendirir. Çünkü Peygamber (s.a.v.) Ummu Habibe’ye şöyle demiştir: “Daha önce adetin seni alıkoyduğu kadar bekle; sonra gusl et ve namaz kıl(Hadisi Muslim rivayet etmiştir)

Yine Peygamber (s.a.v.) Ebi Hubeyş kızı Fatıma’ya şöyle demiştir:
Şubhesiz ki bu (kan sızdıran) bir damardır, ay hali değildir. Ay hali vakti geldi mi namazı terk et.” (Buharî ve Muslim rivayet etmiştir)

İkinci hal: Şayet böyle bir kadının bilinen bir adeti bulunmayıp fakat kanı siyah yahud katı yahud özel bir kokusunun bulunması gibi adet kanı niteliğini taşımak suretiyle diğerinden ayırt edilebiliyor; diğer kanı ise kırmızı, kokusuz ve katı olmamak suretiyle ay hali kanının niteliklerini taşımadığı için ay hali kanından ayırt edilebiliyorsa, bu durumda ay hali kanı niteliklerini taşıyan kanı adet kanı olarak kabul eder ve bu süre zarfında namazı bırakır, oruç tutmaz. Bunun dışında gelen kanları istihaza kabul eder ve ay hali kanı niteliklerini taşıyan kanın akmasının sona ermesi ile birlikte gusleder, namaz kılar, oruç tutar ve temiz kabul edilir. Çünkü Peygamber (s.a.v.) Ebu Hubeyş kızı Fatıma’ya şöyle demiştir:
Ay hali kanı bilinen siyah bir kandır. İşte o vakit namaz kılma! Eğer diğer kan görünürse o zaman abdest al namaz kıl!”

(Ebu Dâvud ve Nesâî rivayet etmiş, İbn Hibban ve Hakim sahih olduğunu belirtmişlerdir)

Bu hadisten anlaşıldığına göre istihazalı olan kadın kanın niteliklerine itibar eder ve bu nitelikler ile ay hali kanı ile diğerlerini ayırır ve değerlendirir.

Üçüncü hal: Eğer kadının bildiği bir adeti ve ay hali kanının diğerlerinden ayırt edici nitelikleri yoksa, bu durumda kadın çoğunlukla görülen süre olan her aydan altı ya da yedi günü ay hali olarak kabul eder. Çünkü kadınların çoğunlukla görülen adeti budur.
Peygamber (s.a.v.) Cahş kızı Hamne’ye şöyle demiştir: “Bu, şeytandan gelen bir tekmedir. Sen altı ya da yedi gün ay hali olduğunu kabul et; sonra gusl et. Artık bu süreyi bitirdin mi yirmi dört veya yirmi üç gün namaz kıl, oruç tut. Böyle yapman senin için yeterlidir. Diğer kadınların ay halinde olduğu gibi sen de böylece yap. (Bu hadisi İbn Mâce dışında kutub-i sitte sahibleri rivayet etmiş, Tirmizî sahih olduğunu söylemiştir)

Geçen açıklamalardan çıkan sonuç şudur:
Adeti olan bir kadın adetine göre hareket eder. Kanları birbirinden ayıran kadın bu ayırt etmeye göre tutumunu belirler. Bu iki durumda da olmayan bir kadın altı ya da yedi gün ay hali olduğu kabul edilir. İşte böylece bu hususta Peygamber (s.a.v.)’den istihaza hakkında vârid olmuş üç ayrı sünnet uygulaması bir arada değerlendirilmiş olmaktadır.

Şeyhu’l-İslam İbn Teymiyye şöyle diyor: “Alâmet olarak kabul edilenler altı tanedir: Eğer adet var ise bu en güçlü alamettir . Çünkü aslolan ay halinin durumudur. Ayırt edici özelliklere gelince, siyah ve kötü kokan katı kanın ay hali kanı olması kırmızı kana göre daha uygundur. Kadınların çoğunluğunda görülen kanı muteber kabul etmeye gelince, aslolan kişinin daha genel ve çoğunlukla görülen kişiler gibi değerlendirilmesidir.
İşte bu üç alamet, gerek sünnet gerekse konu ile ilgili olayların değerlendirilmesi sureti ile delil teşkil etmektedir.”
Daha sonra İbn Teymiyye bu hususta kabul edilen diğer alametleri söz konusu etmekte ve şunları söylemektedir:

“Bu husustaki görüşlerin en doğru olanı ise, sünnet-i seniyyede gelmiş olan alametlere itibar etmek, bunların dışındakileri göz önünde bulundurmaktır…” (Abdullah Yolcu, Mûmin Hanımların Dikkatine)


Ay hali olan hanımın tehlil, tekbir, tesbih, dua gibi meşhur zikirleri yapması ile sabah akşam uyumak isterken uyanırken yapılacağı vârid olmuş meşru duaları okuması da sakıncasızdır. Ayrıca tefsir, hadis ve fıkıh gibi ilim kitabları okumasında da bir sakınca yoktur. (Abdullah Yolcu, Mûmin Hanımların Dikkatine)
 
Üst Ana Sayfa Alt