Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Haber Iki Yüzlülerin Pakistan Talibanı’nı Ve Eylemlerini Eleştirmeye Hakkı Yoktur!

Y Çevrimdışı

yoldaki_muhendis

NEVER GIVE UP!!
İslam-TR Üyesi
akhiler bu serefsize bir lakap taksaniz, ben çok utaniyor ve üzülüyorum ismimden dolayi:uzgnm::uzgnm::uzgnm:
ona dediginizi biliyorum ama kendim için, ahmed ismi için üzülüyom:(:(

bunu kimse görmedimi yani:uzgnm::uzgnm:
 
E Çevrimdışı

Ebu Ubeyde bin Cerrah

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
A Çevrimdışı

ahmet ömer

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Yahudi silüetli seni!

Önce sorularıma cevab ver!

Savaşta öldürülebilecek en alt yaş sınırı kaçtır?
Erginliğin (raşid) göstergesi olan cinsel bölge kılları kaç yaşında çıkmaya başlar?

Yeri geldi mi, sıcak ülkelerde kızlar erken yaşta ergenleşip bluğa giriyorlar, bu sebeble Rasulullah (s.a.v.), Aişe (r.anha) ile 9 yaşında nikahlanarak zifaf yapmıştı diye anlat; yine benzer sıcaklıktaki ülkede erkekleri bluğa erdirme!


---------------

Kurayzaoğulları Gazası:

Allah Rasûlu (s.a.v.) sancağı Ali b. Ebî Tâlib'e verdi. Medine'de yerine vekil olarak îbn Ummi Mektum'u bıraktı. Kurayzaoğullannın kalelerinin karşısına gelip karargâhını kurdu. Onları yirmi beş gece kuşatma altında tuttu.

Kuşatma kendilerine iyice güçlük çıkarmaya başlayınca reisleri Kâ'b b. Esed, yahudilere şu üç teklifte bulundu:
"Ya müslüman olur Muhammed'in dinine gireriz,
ya çocukları ve kadınları öldürür, kılıçları çeker savaşmak için onun karşısına çıkar, muzaffer oluncaya yahut hiçbir fert sağ kalmamak üzere öldürülünceye kadar vuruşuruz;
ya da cumartesi günü Allah Rasûlü ve ashabına hücum eder onlan sıkıştırırız; çünkü onlar bugünde kendileriyle savaşmayacağımızdan emindirler."
Yahudiler, reislerinin bu tekliflerinden herhangi birini kabul etmeye yanaşmadılar. Peygamber'e (s.a.v.): "Bize kendisiyle istişare etmemiz için Ebu Lubâbe b. Abdulmunzir'i gönder!" diye haber yolladılar.
Yahudiler Ebu Lubâbe'nin geldiğini görünce karşılamak için ayağa kalktılar, ağlıyorlardı.
"Ey Ebu Lubâbe! Ne diyorsun, Muhammed'in hükmüne razı olalım mı?' dediler.
O da: "Evet" cevabını verdi ve bunun boğazlanmak anlamına geldiğini söylemek için eliyle boğazını işaret etti.
Sonra derhal Allah'a ve Rasûlu'ne (s.a.v.) hiyanet ettiğinin farkına vardı. Başını öne eğerek oradan çekip gitti. Allah Rasûlü'nün (s.a.v.) yanına dönmedi. Doğruca mescide, Medine mescidine gitti. Kendisini mescidin direğine bağlattı ve Allah Rasûlü (s.a.v.) kendi eliyle çözmedikçe ipini çözdürmeyeceğine, Kurayzaoğulları arazisine ebediyen girmeyeceğine yemin etti.
Bu durum Allah Rasûlu'ne (s.a.v.) ulaşınca: "Allah tevbesini kabul edinceye kadar onu bırakın." buyurdu.
Sonra Allah tevbesini kabul etti de Allah Rasûlü (s.a.v.) kendi eliyle onun ipini çözdü.

Sonra yahudiler Allah Rasulu'nün hükmüne boyun eğdiler.
Evs kabilesi mensubları Peygamber'e (s.a.v.) başvurdular ve: "Ey Allah'ın Rasûlu! Kaynukaoğulları hakkında bildiğin uygulamada bulundun. Onlar, kardeşlerimiz Hazreclilerin muttefiki idiler. Bunlar ise bizim muttefiklerimizdir. Bunlara iyilikte bulun." dediler.
Peygamber (s.a.v.): "Onlar hakkında sizden birinin hüküm vermesine razı olmaz mısınız?" buyurdu.
Onlar da: "Evet, razıyız." dediler.
Peygamberimiz: "Hüküm verme Sa'd. Muaz'a havale edildi." deyince
Evsliler: "Razı olduk." dediler.
Peygamber (s.a.v.) gelmesi için Sa'd b. Muaz'a haber saldı. Sa'd, aldığı bir yaradan dolayı sefere katılamamış, Medine'de kalmıştı. Onu bir eşeğe bindirdiler. Allah Rasulu'nün (s.a.v.) yanına geldi.
Yolda etrafını çeviren Evsliler kendisine: "Ey Sa'd! Muttefiklerine iyilik, güzellik düşün. Onlara iyilikte bulun. Allah Rasûlu (s.a.v.), onlara iyilikte bulunasın diye seni hakem tayin etti." diyorlar; o ise susuyor, onlara herhangi bir karşılık vermiyordu.
Evs'liler baskılarını artırdıkları vakit: "Vallahi, Sa'd'ın Allah yolunda hiçbir kınayıcının kınamasına aldırmayacağı an gelmiştir." dedi.
Onun bu sözünü işittiklerinde bazıları Medine'ye dönüp halka Kurayza yahudilerinin ölüm haberini ilettiler.

Sa'd, Peygamber'in (s.a.v.) yanına yaklaşınca Peygamber (s.a.v.) sahabeye: "Kalkın, efendinizi karşılayın!" buyurdu.
Sa'd'ı yere indirdiler. "Ey Sa'd! Bu kavim senin hükmüne razı oldu." dediler.
Sa'd: "Hükmüm onlara geçerli mi?" diye sordu.
"Evet" dediler.
"Peki müslümanlara geçerli mi?" diye sordu.
Yine "Evet" cevabını verdiler.
Saygı ve hürmet olsun diye Allah Rasûlu (s.a.v.) tarafını işaret ederek ve yüzünü o tarafa çevirerek: "Peki şurada bulunan zata da geçerli mi?" diye sordu.
Peygamber (s.a.v.): "Evet, bana da." cevabını verdi.
Bunun üzerine Sa'd: "Erkeklerin öldürülmesine, kadınların ve çocukların esir alınmasına ve malların paylaştırılmasına hükmediyorum!" diyerek hükmünü ilan etti.
Allah Rasûlu (s.a.v.) bu hüküm üzerine: "Sen onlar hakkında Allah'ın yedi kat gök üstündeki hükmüne uygun hüküm verdin!" buyurdu."
(İbn Hişâm es-Sîre, 2/240.
Bu hadis sahîh-murseldir. Buharî ve Muslim'in metinleri ise: "Onlar hakkında Allah Teâlâ'nın hükmüyle hükmettin" şeklindedir.)
O gece kaleden inmeden önce bir grup yahudi müslüman oldu. Amr b. Sa'd kaçıp gitti. Nereye gittiği öğrenilemedi. Andlaşmayı bozanlar arasına katılmamakta diretmişti. Haklarında bu şekilde hüküm verilince Allah Rasûlu (s.a.v.) kendilerine ustura dokunan (ergenlik çağına giren) bütün yahudilerin öldürülmesini emretti. Tüyü bitmeyenler ise kadınlar ve çocuklar arasına katıldı."
(Ebu Davud, 4404; Tirmizî, 1584; Nesâî, 6/155; Ibn Mâce, 2541. Senedi hasendir)

Semure ibnu Cundeb (radıyallahu anh) anlatıyor: ''Rasulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
''Muşriklerin yaşlılarını öldürün, fakat tıfıllarına yani henüz tüyü çıkmayanlara dokunmayın.''
(Ebu Davud, Cihâd 121, (2670); Tirmizi, Siyer 28, (1583)

Atıyye el Kurazî (r.anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir:
“Kurayza savaşı günü Rasûlullah (s.a.v.)’e gösterildik sakal ve bıyığı olanı öldürüyor, sakal ve bıyığı çıkmayanı serbest bırakıyordu. Ben sakal ve bıyığı çıkmamış olanlardandım da beni serbest bırakmıştı.”
(Ebû Dâvûd, Hudud: 18; İbn Mâce, Hudud: 4)
ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup, sakal, bıyık, etek, koltuk tüylenmesini ergenlik çağı olarak kabul etmişlerdir. Yaşı ve ihtilam olup olmadığı bilinmeyen çocukların ergenlik çağı tüylenmelerinden bilinir demektedirler. Ahmed ve İshâk bunlardandır.

Medine çarşısında onlar için hendekler kazdırdı. Yahudilerin boyunları vuruldu. 600-700 kişi kadardılar. Bir tek kadın dışında hiç kadın öldürülmedi. O kadın ise Suveyd b. Sâmit'in başına değirmen taşını atmış ve onu öldürmüştü. Adamlar hendeklere grup grup getiriliyorlardı.
(İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 3/168-173)



Kasıtlı Olarak Masum Kafirleri (sivil, Kadın, Çocuk) Öldürmenin Hukmu?
https://www.islam-tr.org/konu/kasit...eri-sivil-kadin-cocuk-oldurmenin-hukmu.23822/
nasıl yani peygamber 12 13 yaşındaki esir yahudil çocuklarıdamı öldürdü
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
nasıl yani peygamber 12 13 yaşındaki esir yahudil çocuklarıdamı öldürdü
Yaş (Yaşı ve ihtilam olub olmadığından emin olunmayanlar) kontrolunden ziyade kıl kontrolü yapıldığı anlaşılıyor "Gül Peygamberi"nin (!)
 
E Çevrimdışı

ENSARİ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
El Kaide Peşaver’deki Saldırıyı Kınadı




Kalplerimiz masum çocukların öldürülmesinden dolayı keder içindedir.

[Hint el-kaidesinin Peşaver ordu okulu saldırısı konusundaki tutumu]

Giriş: 130’dan fazla çocuğun ölümüne sebep olanPeşaver saldırısını medyadan duyduk. Medyanın raporlarına göre saldırıyı düzenleyenlerin hedefi okul ve okulda okuyan çocuklardı. Bu demek oluyor ki; hedef, sivil kayıplarının az olma olasılığı olan herhangi bir askeri kamp yada bölge değildi. Yani bu okul, herhangi bir askeri eğitimin yapılmadığı, savaşçı olmayan sıradan çocukların eğitim gördüğü, Pakistan ordusu mensuplarının çocuklarının okullarıydı. Haberlerin arkasındaki gerçeği doğrulamak için güvenilir ve bağımsız herhangi bir kaynağa ulaşamadığımızdan dolayı, medyadan aldığımız bilgiler doğrultusunda cemaatimizin bu konudaki tutumundan bahsedeceğiz. Ve bu konuda iki önemli varsayımda bulunuyoruz:

1-Saldırının maksadı amacı çocukları öldürmekti.

2-Öldürülenlerin büyük çoğunluğu gerçekten çocuklardı.

Övgülerin tümü Alemlerin Rabbinedir ve selam Mücahidlerin imamı Muhammed sav ve O’nun ailesine ve ashabına olsun.

Peşaver ordu okulu saldırısında 130 çocuk ölmüştü. “Ondan geldik ve şüphesiz O’na döneceğiz.” Bu trajik olay dolayısıyla kalplerimiz derinden üzüntü duydu. Pakistan ordusunun haddi aşan zulüm ve suçları konusunda hiç şüphe yoktur. Gerçek şu ki, Pakistan ordusu Amerika’ya yaranma ve Müslümanları katletme konusunda tüm sınırları aşmıştır. Ayrıca şu da bir gerçektir ki; şeriat adına çıkan her sesin bastırılması konusunda Amerika Pakistan ordusuna bağlıdır.

Fakat Pakistan ordusunun bu suçları ve korkunç zulmü, masum Müslümanlardan alınan bu intikamı asla haklı çıkaramaz. Bu; Amerikan kuklaları olan Pakistanlı yöneticiler ve onların itaatkar ordusuna doğrulttuğumuz silahları Müslümanlara da doğrultabileceğimiz anlamına gelmemektedir. Onlara yardım etmek ve onları Pakistan ordusunun ve hain yöneticilerin zulmünden kurtarmak bizim temel amacımızdır.

Müslümanların Din ve Dünyalarını korumak ve onlar için İslam şeriatının adalet, barış ve huzurunu sağlamak bizim temel amacımızdır. Bu olaydan dolayı insanlarımızın tümüne başsağlığı diliyoruz. Birkaç önemli şeyden daha bahsedeceğiz:

Sevgili Pakistanlı Müslüman kardeşlerimize;

1)- Acınız acımız ve kanınız kanımızdır. Sizleri müdafaa etmek bizim sorumluluğumuzdur ve biz yalnızca üzerinizde artmakta olan zulüm sebebiyle evlerimizi terk etmiş değiliz, el-kaide mücahidlerinin amacı zalimleri durdurmak ve mazlumların acısını dindirmektir.

2)- El-kaide mücahidlerinin amacı gayet açık ve iyi bilinmektedir. Bunlar:

>Afganistan İslam Emirliğini savunmak.

>Onlar için güvenli bir lojistik sağlamak.

>Pakistan’da Allah’ın şeriatını (kanunlarını) hakim kılmak.

Bu amaçlarla mücahidler son derece dikkatle hedeflerini seçmektedirler ki bunlar;

>Direk Amerikan hedefleri (onların üsleri, istihbarat ağları, vs)

>Küfür sistemini sürdüren kukla yöneticiler

>Amerika’nın paralı askerleri (yalnızca Pakistan güvenlik güçleri)

3)- Biz mücahidler, hedeflerimizi İslam alimlerinin kararları ışığında seçmekteyiz. İnanıyoruz ki; Allah yolunda cihad etmek ve Müslüman topraklarında hain yöneticiler ve ordu karşısında çalışmak yalnızca İslam alimlerinin rehberliğinde yapılabilecek çok hassas bir iştir.

4)- Bizler, el-kaide mücahidleri, Pakistan’da cihadın ilk başladığı günden beri halkın, kadınların ve çocukların olduğu herhangi bir alanın hedef olarak seçilmesini kınıyoruz. Ve biz bu yöntemin kesinlikle karşısındayız. Bu itibarla, el kaidenin şehid liderleri Şeyh Atiyetullah Libi (r.h), Şeyh Ebu Yahya el Libi (rh), Şeyh Mustafa ebu Yezid (rh), ve yaşayan liderler Mevlana Asım Ömer (haf), Üstad Ahmed Faruk (haf) ve diğerlerinin bu konudaki görüşleri iyi bilinmektedir. Hepsi bu patlamaları kesin bir dille yasaklamaktadır:

İçinde zarar görme ihtimalleri olan sıradan halktan Müslümanların da olduğu askeri bölgeleri hedef seçmek kesinlikle yasaktır.”

5)-İslam, Şeriatin tüm kurallarını toptan kabul etmeyi öğretir. Bir Müslüman herhangi bir zulümle karşı karşıya kalsa bile, şetiatin sınırlarını çiğneme konusunda ona izin verilmemiştir. Mücahidlerin imamı ve son peygamber Hz.Muhammed sav şöyle buyurmuştur: “Arzularını getirdiğim şeraite uydurmadıkça hiçbir kimse gerçekten iman etmiş olamaz.”

Bu sebeple, suçsuz Müslümanlara saldıran bu insanlar, yaptıklarına her ne isim verirlerse versinler, biz bu eylemleri İslam dışı ve İslam şeraitine aykırı buluyoruz. Bu eylemlerden KESİNLİKLE beriyiz.

6)-Bu eylemlerden sorumlu olan bu kişilerden isteğimiz; eğer Allah’ın dini olan İslam’ın hakim kılınması ve kafirlerden zulümlerinin intikamının alınması yolunda savaşıyorsanız, lütfen intikamı gerçek suçlulardan alın! Mermilerinizi kafirler ve mürtedlerden, savaşmayan çocuklara doğru çevirmeniz dolayısıyla Allah’tan korkun. Her durumda Allah’ın şeraitine uyun ve her zaman yapacağınız şeyleri alimlerin ve cihadın öncülerinin rehberliğinde yapın.

7)- Amerika, baskıcı küfür sistemleri ve onların koruyucularına karşı cihad etmek farz olan bir ibadettir. Alimlere göre cihad ibadeti de; namaz,oruç gibi bireysel olarak farzdır. İslam şeraiti için ayaklanmak ve Amerikan kuklalarına karşı cihad etmek Allah’ın kitabındaki bir çağrıdır.

8)-Ne kadar insanlar cihad farziyetine dil uzatırsa uzatsın, cihadın zorunluluğu sona ermeyecektir. Onun varlığı devam edecektir ve geçici zorluklar, iftiralar vs asla Cihad’ı durduramayacak yada zarar veremeyecektir. inşaAllah.

9)-Biz her halükarda –Allah’ın şeraitine uygun olarak- Allah’ın rızası için cihad etmekten sorumluyuz ve bugün cihad her ne kadar daha kritik ve gerekli olsa da cihadımız İslam şeraitinin sınırlarına ve kurallarına da uygun olmak zorundadır. Elhamdulillah, bugün Pakistan’da meşru hedefler seçme yada suçsuz insanları hedef seçip seçmeme konusunda mücahidlerin hiçbir sıkıntısı yoktur. Bu mücahidler, kendi hayatlarını feda ederek Pakistan’ın zulme uğramış insanlarını korumakta ve İslam şeraitini uygulamaktadırlar. Ve bu mücahidler, şeraitin kurallarını uygulamak uğruna cihad etmenin farz olduğuna inanmaktadırlar.

10)- Bu yüzden Sevgili Pakistan halkımız, mücahidler sizin iyiliğinizi istemektedirler. Amerikalılar, Hintliler yada hain yöneticiler ve Pakistan ordusu asla sizin iyiliğinizi istemiyor. İslam şeraitinin egemenliği ve Din ve Dünyanızın korunması için cihad eden bu mücahidler sizin hakiki dostlarınızdır. İnşaAllah zulmün karanlığı son bulacak, cihad yolu amacına ulaşacak ve İslam şeraitinin şu amaçlara ulaştığı günü göreceğiz:

>Dinin korunduğu

>Yaşamın korunduğu

>Servetin korunduğu

>Neslin korunduğu

>Aklın korunduğu

Ve Müslüman Pakistan halkı yaşamlarına İslam şeraiti ile devam edecektir.

Küfür aleminden:

>Binlerce Müslüman’ın bombardımanlarla, insansız hava araçları ile öldürülmesi ve topraklarının işgalinin,

>Çok sayıda suçsuz kadın,çocuk ve yaşlının öldürülmesinin,

>Başta Amerika’nın yaptığı barbarca yapılan işkencelerin ve zulmün, hesabını soracağız.

Amerika Birleşik Devletleri; Gazze, Somali, Afganistan, Suriye ve Irak, Yemen, vs yerlerdeki Müslüman’lara yapılan zulmün sorumlusudur ve bugün timsah gözyaşları dökmektedir. Ahmadabad ve Gujrat’da, Hint Müslümanlarının kasabı olan Nairandar Modi de bugün Müslümanlara başsağlığı dilemektedir. Bugün, Lal Mescid’de 900’den fazla Müslümanın ve çok sayıda suçsuz insanın katili olan Pakistan ordusu ve onun komutanı Raheel ve Amerika’nın kölesi Nawaz Sharif, ölen çocuklar için başsağlığı dilemektedir.!!!

Bu vesileyle, Pakistan’ın hain hükumeti ve kukla ordusuna da bir şeyler söylemek istiyoruz:

Pakistan Müslümanları, sizin zulmünüzü ve küfrünüzü görmüştür. Bu millet sizin Bolachistan ve diğer aşiret bölgeleri olan Karaçi ve Peşaver’deki döktüğünüz masum kanı bağışlamayacaktır. İslam’a olan düşmanlığınız, küfrünüz ve küfür güçlerine yaranma çabalarınız açıkça görünür hale gelmiştir. Peşaver’deki saldırıdan dolayı her kalp derin bir üzüntü duydu fakat bu asla;

>Sisteminizin küfür sistemi olmadığı,

>Amerika’nın köleleri olmadığınız,

>Barış şampiyonları olduğunuz,

anlamına gelmemektedir!

Pakistan’ın insanlarına ne vermek istiyorsunuz?

Zulüm?

Sekülerizm?

Allah’ın öfkesi ve Amerikan köleliği?

Nasıl böyle ifadelerle geliyorsunuz… her birinizin ağzından ve konuşmalarınızdan damlayan kanı tüm dünya görebilmektedir. Kuzey Veziristan’da devam eden operasyonlarda, sayısız kadını, çocuğu, aşiret mensubunu ve mücahidi, Amerika’nın insansız hava uçakları yardımı ile şehid ettiniz. Bu yangının alevleri sizsiniz. Pakistan ve Afganistan’da dökülen Müslüman kanlarının sebebi sizsiniz. Siz ve Amerikalı efendileriniz, bizim asıl düşmanlarımızsınız!

Sizin savaşınız, kalpleri İslam şeraitine bağlı Mücahidler iledir. En üzgün zamanlarında bile, mücahidler amaçlarına sıkıca sarılmaktadırlar. Onlar pusuda beklemektedirler ve inşaAllah sonunda sizi vuracaklar. Allah onlara başarı versin ve bu ümmeti zalimlerin elinden kurtarsın.

Sevgili Pakistanlı kardeşlerimize şunu söylüyoruz; aşiret mensubu kadınlar ve çocuklar, mücahidler ve Müslümanlar her gün Pakistan güçlerinin hedefi olmaktadırlar. Peşaver’in suçsuz insanları gibi bu çocuklar da suçsuzdur ve onlara da başsağlığı dilemekteyiz. İnsansız hava araçları ile öldürülen çocuklar da Müslüman’dır ve masumdurlar. Bedenleri her gün Amerikan ve Pakistan bombaları ile paramparça edilmektedir. Onların gözleri de sizden bir başsağlığı beklemektedir.

(Urduca’dan İngilizce’ye çeviren tercümanın bir notu: Bu çocuklar öldürülürken size “neden facebook ekran görüntünü değiştirmedin?” diye Kıyamet gününde soracaklar! Ne cevap vereceksiniz? Bu çifte standat neden?)

Lütfen dualarınızda yalnızca Peşaverli çocukları değil, Veziristan’ın çocuklarını da hatırlayın ve lütfen onların da katillerine lanet edin. Amerikan zalimleri ve onların müttefiklerine karşı savaşan mücahidleri destekleyin. Allah size yardım etsin ve sizleri zalimlerden kurtarsın ve şeraitin güzelliklerini görmeniz için size bir şans versin.

(Urduca’dan İngilizce’ye çeviren tercümanın bir notu: Gerçek bir mücahidi ayırt etmenizin yolu; prensiplere riayet etmesi, Mü’minlere karşı yumuşak, Kafirlere karşı sert olmasıdır.)

“Allah, emrinde galibdir, fakat insanların çoğu bunu bilmezler.” (Yusuf-21)

Sözümüzün sonu alemlerin Rabbi olan Allah’a hamd ve Peygamberine (sav) salat ve selamdır.

[25 Sefer, Hicri 1436]

Bu açıklama, son Peşaver saldırısı hakkında Hint El-Kaidesi tarafından yapılan resmi beyanatın tercümesidir. Urduca orijinal metin aşağıdadır:

www.4shared.com/web/preview/pdf/odaF1b1oce
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
El Kaide Peşaver’deki Saldırıyı Kınadı
Kalplerimiz masum çocukların öldürülmesinden dolayı keder içindedir.

[Hint el-kaidesinin Peşaver ordu okulu saldırısı konusundaki tutumu]

Giriş: 130’dan fazla çocuğun ölümüne sebep olanPeşaver saldırısını medyadan duyduk. Medyanın raporlarına göre saldırıyı düzenleyenlerin hedefi okul ve okulda okuyan çocuklardı. Bu demek oluyor ki; hedef, sivil kayıplarının az olma olasılığı olan herhangi bir askeri kamp yada bölge değildi. Yani bu okul, herhangi bir askeri eğitimin yapılmadığı, savaşçı olmayan sıradan çocukların eğitim gördüğü, Pakistan ordusu mensuplarının çocuklarının okullarıydı. Haberlerin arkasındaki gerçeği doğrulamak için güvenilir ve bağımsız herhangi bir kaynağa ulaşamadığımızdan dolayı, medyadan aldığımız bilgiler doğrultusunda cemaatimizin bu konudaki tutumundan bahsedeceğiz. Ve bu konuda iki önemli varsayımda bulunuyoruz:

1-Saldırının maksadı amacı çocukları öldürmekti.

2-Öldürülenlerin büyük çoğunluğu gerçekten çocuklardı.

Övgülerin tümü Alemlerin Rabbinedir ve selam Mücahidlerin imamı Muhammed sav ve O’nun ailesine ve ashabına olsun.

Peşaver ordu okulu saldırısında 130 çocuk ölmüştü. “Ondan geldik ve şüphesiz O’na döneceğiz.” Bu trajik olay dolayısıyla kalplerimiz derinden üzüntü duydu. Pakistan ordusunun haddi aşan zulüm ve suçları konusunda hiç şüphe yoktur. Gerçek şu ki, Pakistan ordusu Amerika’ya yaranma ve Müslümanları katletme konusunda tüm sınırları aşmıştır. Ayrıca şu da bir gerçektir ki; şeriat adına çıkan her sesin bastırılması konusunda Amerika Pakistan ordusuna bağlıdır.

Fakat Pakistan ordusunun bu suçları ve korkunç zulmü, masum Müslümanlardan alınan bu intikamı asla haklı çıkaramaz. Bu; Amerikan kuklaları olan Pakistanlı yöneticiler ve onların itaatkar ordusuna doğrulttuğumuz silahları Müslümanlara da doğrultabileceğimiz anlamına gelmemektedir. Onlara yardım etmek ve onları Pakistan ordusunun ve hain yöneticilerin zulmünden kurtarmak bizim temel amacımızdır.

Müslümanların Din ve Dünyalarını korumak ve onlar için İslam şeriatının adalet, barış ve huzurunu sağlamak bizim temel amacımızdır. Bu olaydan dolayı insanlarımızın tümüne başsağlığı diliyoruz. Birkaç önemli şeyden daha bahsedeceğiz:

Sevgili Pakistanlı Müslüman kardeşlerimize;

1)- Acınız acımız ve kanınız kanımızdır. Sizleri müdafaa etmek bizim sorumluluğumuzdur ve biz yalnızca üzerinizde artmakta olan zulüm sebebiyle evlerimizi terk etmiş değiliz, el-kaide mücahidlerinin amacı zalimleri durdurmak ve mazlumların acısını dindirmektir.

2)- El-kaide mücahidlerinin amacı gayet açık ve iyi bilinmektedir. Bunlar:

>Afganistan İslam Emirliğini savunmak.

>Onlar için güvenli bir lojistik sağlamak.

>Pakistan’da Allah’ın şeriatını (kanunlarını) hakim kılmak.

Bu amaçlarla mücahidler son derece dikkatle hedeflerini seçmektedirler ki bunlar;

>Direk Amerikan hedefleri (onların üsleri, istihbarat ağları, vs)

>Küfür sistemini sürdüren kukla yöneticiler

>Amerika’nın paralı askerleri (yalnızca Pakistan güvenlik güçleri)

3)- Biz mücahidler, hedeflerimizi İslam alimlerinin kararları ışığında seçmekteyiz. İnanıyoruz ki; Allah yolunda cihad etmek ve Müslüman topraklarında hain yöneticiler ve ordu karşısında çalışmak yalnızca İslam alimlerinin rehberliğinde yapılabilecek çok hassas bir iştir.

4)- Bizler, el-kaide mücahidleri, Pakistan’da cihadın ilk başladığı günden beri halkın, kadınların ve çocukların olduğu herhangi bir alanın hedef olarak seçilmesini kınıyoruz. Ve biz bu yöntemin kesinlikle karşısındayız. Bu itibarla, el kaidenin şehid liderleri Şeyh Atiyetullah Libi (r.h), Şeyh Ebu Yahya el Libi (rh), Şeyh Mustafa ebu Yezid (rh), ve yaşayan liderler Mevlana Asım Ömer (haf), Üstad Ahmed Faruk (haf) ve diğerlerinin bu konudaki görüşleri iyi bilinmektedir. Hepsi bu patlamaları kesin bir dille yasaklamaktadır:

İçinde zarar görme ihtimalleri olan sıradan halktan Müslümanların da olduğu askeri bölgeleri hedef seçmek kesinlikle yasaktır.”

5)-İslam, Şeriatin tüm kurallarını toptan kabul etmeyi öğretir. Bir Müslüman herhangi bir zulümle karşı karşıya kalsa bile, şetiatin sınırlarını çiğneme konusunda ona izin verilmemiştir. Mücahidlerin imamı ve son peygamber Hz.Muhammed sav şöyle buyurmuştur: “Arzularını getirdiğim şeraite uydurmadıkça hiçbir kimse gerçekten iman etmiş olamaz.”

Bu sebeple, suçsuz Müslümanlara saldıran bu insanlar, yaptıklarına her ne isim verirlerse versinler, biz bu eylemleri İslam dışı ve İslam şeraitine aykırı buluyoruz. Bu eylemlerden KESİNLİKLE beriyiz.

6)-Bu eylemlerden sorumlu olan bu kişilerden isteğimiz; eğer Allah’ın dini olan İslam’ın hakim kılınması ve kafirlerden zulümlerinin intikamının alınması yolunda savaşıyorsanız, lütfen intikamı gerçek suçlulardan alın! Mermilerinizi kafirler ve mürtedlerden, savaşmayan çocuklara doğru çevirmeniz dolayısıyla Allah’tan korkun. Her durumda Allah’ın şeraitine uyun ve her zaman yapacağınız şeyleri alimlerin ve cihadın öncülerinin rehberliğinde yapın.

7)- Amerika, baskıcı küfür sistemleri ve onların koruyucularına karşı cihad etmek farz olan bir ibadettir. Alimlere göre cihad ibadeti de; namaz,oruç gibi bireysel olarak farzdır. İslam şeraiti için ayaklanmak ve Amerikan kuklalarına karşı cihad etmek Allah’ın kitabındaki bir çağrıdır.

8)-Ne kadar insanlar cihad farziyetine dil uzatırsa uzatsın, cihadın zorunluluğu sona ermeyecektir. Onun varlığı devam edecektir ve geçici zorluklar, iftiralar vs asla Cihad’ı durduramayacak yada zarar veremeyecektir. inşaAllah.

9)-Biz her halükarda –Allah’ın şeraitine uygun olarak- Allah’ın rızası için cihad etmekten sorumluyuz ve bugün cihad her ne kadar daha kritik ve gerekli olsa da cihadımız İslam şeraitinin sınırlarına ve kurallarına da uygun olmak zorundadır. Elhamdulillah, bugün Pakistan’da meşru hedefler seçme yada suçsuz insanları hedef seçip seçmeme konusunda mücahidlerin hiçbir sıkıntısı yoktur. Bu mücahidler, kendi hayatlarını feda ederek Pakistan’ın zulme uğramış insanlarını korumakta ve İslam şeraitini uygulamaktadırlar. Ve bu mücahidler, şeraitin kurallarını uygulamak uğruna cihad etmenin farz olduğuna inanmaktadırlar.

10)- Bu yüzden Sevgili Pakistan halkımız, mücahidler sizin iyiliğinizi istemektedirler. Amerikalılar, Hintliler yada hain yöneticiler ve Pakistan ordusu asla sizin iyiliğinizi istemiyor. İslam şeraitinin egemenliği ve Din ve Dünyanızın korunması için cihad eden bu mücahidler sizin hakiki dostlarınızdır. İnşaAllah zulmün karanlığı son bulacak, cihad yolu amacına ulaşacak ve İslam şeraitinin şu amaçlara ulaştığı günü göreceğiz:

>Dinin korunduğu

>Yaşamın korunduğu

>Servetin korunduğu

>Neslin korunduğu

>Aklın korunduğu

Ve Müslüman Pakistan halkı yaşamlarına İslam şeraiti ile devam edecektir.

Küfür aleminden:

>Binlerce Müslüman’ın bombardımanlarla, insansız hava araçları ile öldürülmesi ve topraklarının işgalinin,

>Çok sayıda suçsuz kadın,çocuk ve yaşlının öldürülmesinin,

>Başta Amerika’nın yaptığı barbarca yapılan işkencelerin ve zulmün, hesabını soracağız.

Amerika Birleşik Devletleri; Gazze, Somali, Afganistan, Suriye ve Irak, Yemen, vs yerlerdeki Müslüman’lara yapılan zulmün sorumlusudur ve bugün timsah gözyaşları dökmektedir. Ahmadabad ve Gujrat’da, Hint Müslümanlarının kasabı olan Nairandar Modi de bugün Müslümanlara başsağlığı dilemektedir. Bugün, Lal Mescid’de 900’den fazla Müslümanın ve çok sayıda suçsuz insanın katili olan Pakistan ordusu ve onun komutanı Raheel ve Amerika’nın kölesi Nawaz Sharif, ölen çocuklar için başsağlığı dilemektedir.!!!

Bu vesileyle, Pakistan’ın hain hükumeti ve kukla ordusuna da bir şeyler söylemek istiyoruz:

Pakistan Müslümanları, sizin zulmünüzü ve küfrünüzü görmüştür. Bu millet sizin Bolachistan ve diğer aşiret bölgeleri olan Karaçi ve Peşaver’deki döktüğünüz masum kanı bağışlamayacaktır. İslam’a olan düşmanlığınız, küfrünüz ve küfür güçlerine yaranma çabalarınız açıkça görünür hale gelmiştir. Peşaver’deki saldırıdan dolayı her kalp derin bir üzüntü duydu fakat bu asla;

>Sisteminizin küfür sistemi olmadığı,

>Amerika’nın köleleri olmadığınız,

>Barış şampiyonları olduğunuz,

anlamına gelmemektedir!

Pakistan’ın insanlarına ne vermek istiyorsunuz?

Zulüm?

Sekülerizm?

Allah’ın öfkesi ve Amerikan köleliği?

Nasıl böyle ifadelerle geliyorsunuz… her birinizin ağzından ve konuşmalarınızdan damlayan kanı tüm dünya görebilmektedir. Kuzey Veziristan’da devam eden operasyonlarda, sayısız kadını, çocuğu, aşiret mensubunu ve mücahidi, Amerika’nın insansız hava uçakları yardımı ile şehid ettiniz. Bu yangının alevleri sizsiniz. Pakistan ve Afganistan’da dökülen Müslüman kanlarının sebebi sizsiniz. Siz ve Amerikalı efendileriniz, bizim asıl düşmanlarımızsınız!

Sizin savaşınız, kalpleri İslam şeraitine bağlı Mücahidler iledir. En üzgün zamanlarında bile, mücahidler amaçlarına sıkıca sarılmaktadırlar. Onlar pusuda beklemektedirler ve inşaAllah sonunda sizi vuracaklar. Allah onlara başarı versin ve bu ümmeti zalimlerin elinden kurtarsın.

Sevgili Pakistanlı kardeşlerimize şunu söylüyoruz; aşiret mensubu kadınlar ve çocuklar, mücahidler ve Müslümanlar her gün Pakistan güçlerinin hedefi olmaktadırlar. Peşaver’in suçsuz insanları gibi bu çocuklar da suçsuzdur ve onlara da başsağlığı dilemekteyiz. İnsansız hava araçları ile öldürülen çocuklar da Müslüman’dır ve masumdurlar. Bedenleri her gün Amerikan ve Pakistan bombaları ile paramparça edilmektedir. Onların gözleri de sizden bir başsağlığı beklemektedir.

(Urduca’dan İngilizce’ye çeviren tercümanın bir notu: Bu çocuklar öldürülürken size “neden facebook ekran görüntünü değiştirmedin?” diye Kıyamet gününde soracaklar! Ne cevap vereceksiniz? Bu çifte standat neden?)

Lütfen dualarınızda yalnızca Peşaverli çocukları değil, Veziristan’ın çocuklarını da hatırlayın ve lütfen onların da katillerine lanet edin. Amerikan zalimleri ve onların müttefiklerine karşı savaşan mücahidleri destekleyin. Allah size yardım etsin ve sizleri zalimlerden kurtarsın ve şeraitin güzelliklerini görmeniz için size bir şans versin.

(Urduca’dan İngilizce’ye çeviren tercümanın bir notu: Gerçek bir mücahidi ayırt etmenizin yolu; prensiplere riayet etmesi, Mü’minlere karşı yumuşak, Kafirlere karşı sert olmasıdır.)

“Allah, emrinde galibdir, fakat insanların çoğu bunu bilmezler.” (Yusuf-21)

Sözümüzün sonu alemlerin Rabbi olan Allah’a hamd ve Peygamberine (sav) salat ve selamdır.

[25 Sefer, Hicri 1436]

Bu açıklama, son Peşaver saldırısı hakkında Hint El-Kaidesi tarafından yapılan resmi beyanatın tercümesidir. Urduca orijinal metin aşağıdadır:

www.4shared.com/web/preview/pdf/odaF1b1oce

İngilizceden Çeviri: Meryem Hanne

Ümmeti İslam / Özel Haber

Hind el Kaidesi diye açıklanan bu açıklama yazıyı hazırlayanlara; El Kaidenin 1998 yılı Nairobi'deki sivil ABD büyük elçiliğine ve 2001 Dünya Ticaret merkezi saldırılarını ne görüyor delillendirmesini isterdim.

-------------


Mucahid bir ameliye yaparken, getirisini götürüsünü hesaplar ve Allaha tevekkul ederek girişir. İşin sonucunda Allahın planı dairesinde beklenen netice olmadı diye eleştirilemez.
Rasulullah (s.a.v.) Uhudda gençlerin ağırlık vermesi sonucu şehrin dışında savaşa girişmeye karar vermiş, işin sonunda Allahın takdiri meydana gelib 70 sahabe şehid olunca, "Muhammed (s.a.v.) gençlere uydu, böyle oldu" diye söylenenler olmuştu.
Diyeceğim o ki, cihad esnasında, canını ortaya koymuş ve öleceğini bilerek bir ameliyeye girişen mucahidler hakkında, medyanın havasını koklayarak koltuk üzerinden kavye kadı'lığına soyunan bizler haddimizi bilelim.
O mucahidler Allahın huzurunda bize dese ki "siz , farz-ı ayn oan cihad esnasında karı ve annelerinizle oturup kalarak bize destek vermediğiniz için gücümüz yetmediğinden böyle istişhadi eylemlere girişmek zorunda kaldık" ne cevab veririrz?

Mucahidlere nasıl operasyon yapılır, en iyi işkence ve savaş taktikleri, terörist öldürmede etkili silah çeşitleri nelerdir, Nato ve ABD predatorlerine nasıl gps koordinatları verilirin eğitimini gören mezuniyet öncesindeki mustakbel askerlere operasyon yapılması ile tekrar acı gerçeklerle yüzleştik.
11 Eylül bayramından sonra da aynı düşüncenin mahkumları Usame bin Ladin ve hareketi kınamış; hatta medyanın da etkisiyle sinelerindeki munafıklığı örtbas etmeye çalışan sözde İslami şahsiyet ve cemaatlerin kinlerini kusarak kâfirlerin aralarına koşuştuklarını da şahid omuştuk.

Kısacası mucahidleri her an ve dönemde kınayanlar olacaktır, hele ki zayıf durumdayken; bu kadar menfi propaganda yapılırken Allahın dini için canını ve malını feda edenleri savunabilmek, arkasında olabilmek hatta bi'l-fiil destek verebilmek suç görülürken.
Bizler cahiliyyenin hüküm ve hakim olduğu coğrafyalarda yetişmeden dolayı böyle tutarsız ve sözde insancıl (!) düşünüyoruz. Şunu tekrar hatırda tutalım ki Cihad Allah yolunda en büyük ticaret (Tevbe 111), ticarette de kâr da zarar da kardeştir. Kâr varsa cihad doğru, zarar varsa cihad hatalı anlayışını bırakmalıyız.




pakistan-taliban-okul-saldiri-3-Custom.jpg

2014-12-19t161415z_1155636777_gm1eack00j701_rtrmadp_3_pakistan-school.jpg_1718483346.jpg


 
Sayfullah at-Turki Çevrimdışı

Sayfullah at-Turki

حَسْبُنَا ٱللَّهُ وَنِعْمَ ٱلْوَكِيل
İslam-TR Üyesi
Hind el Kaidesi diye açıklanan bu açıklama yazıyı hazırlayanlara; El Kaidenin 1998 yılı Nairobi'deki sivil ABD büyük elçiliğine ve 2001 Dünya Ticaret merkezi saldırılarını ne görüyor delillendirmesini isterdim.

-------------


Mucahid bir ameliye yaparken, getirisini götürüsünü hesaplar ve Allaha tevekkul ederek girişir. İşin sonucunda Allahın planı dairesinde beklenen netice olmadı diye eleştirilemez.
Rasulullah (s.a.v.) Uhudda gençlerin ağırlık vermesi sonucu şehrin dışında savaşa girişmeye karar vermiş, işin sonunda Allahın takdiri meydana gelib 70 sahabe şehid olunca, "Muhammed (s.a.v.) gençlere uydu, böyle oldu" diye söylenenler olmuştu.
Diyeceğim o ki, cihad esnasında, canını ortaya koymuş ve öleceğini bilerek bir ameliyeye girişen mucahidler hakkında, medyanın havasını koklayarak koltuk üzerinden kavye kadı'lığına soyunan bizler haddimizi bilelim.
O mucahidler Allahın huzurunda bize dese ki "siz , farz-ı ayn oan cihad esnasında karı ve annelerinizle oturup kalarak bize destek vermediğiniz için gücümüz yetmediğinden böyle istişhadi eylemlere girişmek zorunda kaldık" ne cevab veririrz?

Mucahidlere nasıl operasyon yapılır, en iyi işkence ve savaş taktikleri, terörist öldürmede etkili silah çeşitleri nelerdir, Nato ve ABD predatorlerine nasıl gps koordinatları verilirin eğitimini gören mezuniyet öncesindeki mustakbel askerlere operasyon yapılması ile tekrar acı gerçeklerle yüzleştik.
11 Eylül bayramından sonra da aynı düşüncenin mahkumları Usame bin Ladin ve hareketi kınamış; hatta medyanın da etkisiyle sinelerindeki munafıklığı örtbas etmeye çalışan sözde İslami şahsiyet ve cemaatlerin kinlerini kusarak kâfirlerin aralarına koşuştuklarını da şahid omuştuk.

Kısacası mucahidleri her an ve dönemde kınayanlar olacaktır, hele ki zayıf durumdayken; bu kadar menfi propaganda yapılırken Allahın dini için canını ve malını feda edenleri savunabilmek, arkasında olabilmek hatta bi'l-fiil destek verebilmek suç görülürken.
Bizler cahiliyyenin hüküm ve hakim olduğu coğrafyalarda yetişmeden dolayı böyle tutarsız ve sözde insancıl (!) düşünüyoruz. Şunu tekrar hatırda tutalım ki Cihad Allah yolunda en büyük ticaret (Tevbe 111), ticarette de kâr da zarar da kardeştir. Kâr varsa cihad doğru, zarar varsa cihad hatalı anlayışını bırakmalıyız.




pakistan-taliban-okul-saldiri-3-Custom.jpg

2014-12-19t161415z_1155636777_gm1eack00j701_rtrmadp_3_pakistan-school.jpg_1718483346.jpg



Abi çocuktan kasıt yaralanan bu bıyıklı sakallı adamlar mi, subhanallah. Bunların neresi cocuk?
 
E Çevrimdışı

ENSARİ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Aslında cereyan eden olaylar her iki tarafın mücahid ve kafirler arasındaki kıstaslar eşit olmuyor..hedef için kafir her türlü yolu,zulmü kendine meşru görüyor..ancak ne yazıkki mücahidler,müslümanlar bir yerde merhamet nazariyesini geri plana atamadıkları için denk kuvvetle mücadele edemiyorlar..zira öyle olmasa idi koskoca bir Osmanlı çökmezd,i onların meşhur kazıklı voyvodası gibi hareket etseydiler.
 
Sayfullah at-Turki Çevrimdışı

Sayfullah at-Turki

حَسْبُنَا ٱللَّهُ وَنِعْمَ ٱلْوَكِيل
İslam-TR Üyesi
CIA 'in işkence raporları açıklandı.tüm dünya bunu Konuşuyor,acaba cübbeli bir kınama,açıklama,bir söz söyledimi?

Başını belaya sokacak şeyler söylemez, ancak böyle haince mucahidlerin arkasından konuşmasını becerir. İnşallah İstanbul'u o nefret ettiği selefi mucahidler fetheder de bu kabirperestlerin asagilandiklari günü görürüz. Bu ahmaklarin anlamadigi, kafirler selefi cihadcilari bitirse sıradaki kişiler şeriatçı olduğunu söyleyen diğer firkalar olur. Erdoganin islamini bile zaman zaman radikal bulan bir batı var karşımızda
 
E Çevrimdışı

ezmeray

كفى بالموت واعظا
İslam-TR Üyesi
Pakistan'ın katlettiği Çeçen bacıları nasıl unuttular.bacıların elleri bağlı iken şehit ettiler içlerinden biride hamileydi.youtube dan "5 innocent chechens in kharatabad quetta " yazarak izleyebilirsiniz .
 
Ebu Mervan Çevrimdışı

Ebu Mervan

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
vAllahi iyi yapmış mücahitler. Ders olsun mürted puştlara. Yollamasınlar oğullarını askeri okula fln. Vallahi zerre kadar üzülmüyorum.

Pakistan'ın katlettiği Çeçen bacıları nasıl unuttular.bacıların elleri bağlı iken şehit ettiler içlerinden biride hamileydi.youtube dan "5 innocent chechens in kharatabad quetta " yazarak izleyebilirsiniz .
 
E Çevrimdışı

Ebu Ubeyde bin Cerrah

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
vAllahi iyi yapmış mücahitler. Ders olsun mürted puştlara. Yollamasınlar oğullarını askeri okula fln. Vallahi zerre kadar üzülmüyorum.
Kardeşler unutmayalım ki bizleri kafirlerden ayıran özelliklerden biri zulme uğradıgımizda dahi Allahın çizdiği hududları çiğnemememizdir. Yani kafirler bizlere bir zulüm yaptığında aynı şekilde cevap vermek herzaman caiz (veya maslahata uygun) olmaz. Örneğin kafirler dünyanın çeşitli yerlerinde müslüman bacılarımıza her türlü pislik yapıyorlar (tecavüz olsun, taciz olsun). Şimdi bizim de buna misliyle karşılık verip onların kadınlarına saldırmamız doğru olur mu? Ben burda Taliban %100 hatali kınıyorum mınıyorum demiyorum. Ancak her olayada böyle duygusal bakmamamız lazım.
 
Son düzenleme:
Ebu Mervan Çevrimdışı

Ebu Mervan

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Kardeşler unutmayalım ki bizleri kafirlerden ayıran özelliklerden biri zulme uğradıgımizda dahi Allahın çizdiği hududları çiğnemememizdir. Yani kafirler bizlere bir zulüm yaptığında aynı şekilde cevap vermek herzaman caiz (veya maslahata uygun) olmaz. Örneğin kafirler dünyanın çeşitli yerlerinde müslüman bacılarımıza her türlü pislik yapıyorlar (tecavüz olsun, taciz olsun). Şimdi bizim de buna misliyle karşılık verip onların kadınlarına saldırmamız doğru olur mu? Ben burda Taliban %100 hatali kınıyorum mınıyorum demiyorum. Ancak her olayada böyle duygusal bakmamamız lazım.

haklisin kardes bazen insan cigrindan cikiyor ister istemez.
 
Üst Ana Sayfa Alt