Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Ilim Ehlinin Şia Hakkinda Sözleri

K Çevrimdışı

Kumeyl

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Bekr el-Mervezi dedi ki: Ebu Abdullah’a -Ahmed bin Hanbel- Ebu Bekr, Ömer ve Aişe (r.a)’a söven hakkında sordum. O’da dedi ki: “Onları İslam üzerinde görmem!”
Yine dedi ki –Ebu Bekr el-Mervizi – : İşittim ki Ahmed bin Hanbel şöyle diyor: “Malik bin Enes dedi ki: Nebi (s.a.v)’in ashabına sövenin İslam’dan hiçbir payı ve nasibi yoktur.”

Ve bende derim ki: bu sadece Nebi (s.a.v)’in ashabına sövenin hükmü? ! Peki, bunun dışında tıpkı Şia’nın yaptığı gibi bir de onları tekfirleyenin akıbeti sizce nasıl olur? Onlar – Şia – bununla tekfire daha layık olmazlarmı?

-Yine Ahmed bin Hanbel (r.a) diyor ki: “İster Cehmiyye, Kaderi yada Şia olsun eğer ki -kendi yollarına- davet ediyorlarsa, onlara ne selam verilir ne de cenaze namazları kılınır”

-İmam Buhari (r.a) diyor ki: Cehmiyye ve Rafizi şiilerine, ne selam verilir, ne ziyaretlerine gidilir, ne onlarla nikahlanılır, ne şehadetleri kabul edilir, ne de kestikleri yenilir.”

-Musa bin Harun bin Ziyad (r.a) dedi ki: Muhammed bin Yusuf’dan işittim ki: Adamın bir tanesi Ebu Bekr (r.a)’e sövenin hükmünü soruyor. O’da dedi ki: Kafirdir. Adam da dediki: Cenaze namazı kılınırmı? O’da dedi ki: Hayır. Bende sordum ki: Adam “Allah’dan başka ilah yoktur diyor, biz onu ne yapacağız? O’da dedi ki: Ona ellerinizle dokunmayın, odunlarla çukuruna kadar taşıyıp gömün.”

-Aynı şekilde Muhammed bin Yusuf (r.a) diyor ki: “Cehmiyyeleri ve Rafizi şiileri ancak zındıklar olarak görüyorum.”
-İbn Hazm (r.a) onlar hakkında diyor ki: “Şüphesiz ki Şiiler Müslümanlardan değildirler. Onlar yalan ve küfür konusunda Yahudi ve Hristiyanlarla aynı sınıftadırlar.”

-İmam Ebu Hanife (r.a) diyor ki: “Şia akidesinin aslı sahabeyi sapık olarak göstermektir.”
İmam yine dedi ki: Haticetu’l Kubra (r.a)’dan sonra alemlerin en faziletli hanımı Aişe (r.a)’dir. O ki zinadan mutahhardır ve Şiilerin yaptığı iftiralardan beridir. Kim onun zani olduğuna şahitlik ederse, onu diyen veled-i zinadır! ”

- İmam Şafii (r.a) diyor ki: ”Rafizi şiilerinden daha çok yalanlara iman eden bir kavime rastlamadım.”

1.es-Sunneti li’l Hallal : rakamu’l eser: 779
2.es-Sunneti li’l Hallal : rakamu’l eser: 785
3.Kitab-u Hulku Efalu’l İbad: sayfa:125
4.el-Sunneti li’l Hallal : rakamu’l eser: 794
5.Şerh usulu itikadi ehli sunne vel cemaa: 1545 / 8
6.Fasl: 78/2
7. Sevaik el-muhrika fi’r reddi ala ehli’l bidaa ve zandaka / el-babu’l evvel / fasl’ul hamis
8.el-Tabakat essunniyye fi teracim el-hanefiyye
9.Şerh usulu itikadi ehli sunne vel cemaa: 1544 / 8



Ahmed bin Yunus (r.a) diyor ki: “Ben Şiilerin kestikleri eti yemem, çünkü onlar bana göre mürteddirler.”

- Tekrar İmam Şafii (r.a) diyor ki: Ey Malik! Eğer Şiilerin adamlarını köle olarak almak ya da evimi tamamen altınla doldurmalarını isteseydim, onlar için Ali (r.a) adına yalanlar uydururdum ve bunu yapardım. Fakat ben Allah’ın adına yemin ederim ki O’nun adına hiç yalan uydurmadım. Seni hevalarına uymuş, saptırıcılardan sakındırırım. Onların en şerlileride Şiilerdir. Şiilerin imtihanı ile Yahudilerinkisi aynıdır:
Yahudiler dedi ki: “Sultanlık ancak Davut (a.s) un soyuna verilir.”

Şiiler dedi ki: “Emirlik ancak Ali (r.a) nin soyuna verilir.”

Yahudiler dedi ki: “Mesih ve Deccal çıkana kadar ya da İsa (a.s) semadan inene kadar Allah yolunda cihad yoktur!”

Şiiler dedi ki: Mehdi zuhur edip sonra gökten birisi nida edene kadar Allah yolunda cihad yoktur!”

Yahudiler akşam namazını yıldızlar gökyüzünü kaplayana dek ertelerler! Aynı şekilde Şiilerde!

Ve Nebi (s.a.v) buyuruyor ki: “Ümmetim akşam namazını yıldızların gökyüzünü kaplamasına kadar ertelemedikçe hayır üzeredir, fıtrat üzeredir”

Yahudiler elbiselerin sarkıtırlar (uzun bırakırlar) ve aynı şekilde Şiilerde!

Yahudiler kıbleden az da olsa yüzlerini çevirirler, aynı şekilde Şiilerde!

Yahudiler Tevratı tahrif ettiler, aynı şekilde Şiiler Kuranı tahrif etti!

Yahudiler tüm Müslümanların kanlarını helal görmekteler aynı şekilde Şiilerde!

Yahudiler boşanmanın üç defa olduğunu kabul etmezler ve aynı şekilde Şiiler!

Yahudiler kadınlar için iddet olmadığını söylüyorlar, aynı şekilde Şiiler!

Yahudiler Cibril (a.s)’e buğz etmekte ve o bizim meleklerden düşmanızdır demektedirler. Şiiler de: Yanlışlıkla Muhammed (s.a.v)’e vahy indirdi demektedir.

İki konuda Yahudi ve Hıristiyanlar Şiilerden daha üstündürler:

Yahudilere sordular: Sizin en hayırlı milletiniz kimdir?
Dediler ki: Musa (a.s)’nın ashabı


Şiilere sordular: Sizin milletinizin en şerlileri kimlerdir?
Dediler ki: Muhammed (s.a.v)’in ashabı


1.Şerh usulu itikadi ehli sunne vel cemaa: 1546 / 8
2.İddet: Dul kalan ya da boşanan kadının yeniden evleneceği için beklemek zorunda kaldığı süre





Hıristiyanlara sordular: Sizin milletinize bağlı olanların en hayırlıları kimlerdir?
Dediler ki: İsa (a.s)’nın havarileri (yardımcıları)

Şiiler’e sordular: Sizin milletinize bağlı olanların en şerlileri kimlerdir?
Dediler ki: Muhammed (s.a.v)’ in havarileri.

Onlara bağışlanma dilemekle emrolundular lakin bunlar onlara sövdüler ve kınından çıkarılmış kılıçlar kıyamet gününe kadar boyunlarının üzerinde olacaktır bi iznillah. “
* * * * *

Ve eğer denilirse ki: Onlar Allah’dan başka ilah olmadığına ve Muhammed (s.a.v)’in O’nun kulu ve elçisi olduğuna şehadet ettikleri halde, biz onları nasıl tekfir ederiz, nasıl onların mürted olduklarını söyleriz?”

Derim ki: Allah’tan başka ilah yoktur diyorlar, onun zıddını yapıyorlar ve bu şekilde şehadetlerini bir anda bozuyorlar! Onların yaptıklarının örneği: tıpkı bir şeyi söyleyip de aynı anda zıddını yapan bir kişinin halidir. Kim böyle yaparsa ona “La ilahe illa Allah” ne fayda verir, ne de bu şehadet ondan kabul olunur. Ta ki “La ilahe illa Allah” ı batıl eden ve bozan unsurları üzerinden söküp atana dek…

O halde onlar “La ilahe illa Allah” diyorlar sonrada Allah’ı yalanlıyorlar ve bu şekilde “La ilahe illa Allah” ı yalanlamış oluyorlar. Ve “elihetun maa Allah” yani Allahla birlikte ilahlar vardır demiş oluyorlar. O halde sırf “La ilahe illa Allah” kelimesi bir fayda vermez.
O halde dünyada ve ahirette sahibine fayda veren “La ilahe illa Allah”; itikadda, sözde ve amelde şartlarını yitirmeyen “La ilahe illa Allah” dır. İşte bu hadislerde gelen, sahibini kurtaran ve fayda veren “La ilahe illa Allah” dır. Daha fazla bilgi için diğer kitabımıza bakabilirsiniz:

Sonuç olarak hicri yetmişli yıllardan günümüze kadar gelmiş ilim ehlinin, Şia konusunda üzerinde ettiği ittifak: “Şia bir şirk ve riddet fırkası olup, İslam’ın dışındadır, kestikleri haramdır, hanımları müşrike hükmüne dâhil olduğu için onlarda Müslümanlara haramdır.
Şia’nın müşrik oluşu konusunda ehli sünnet âlimleri icma etmişlerdir. Bununla ilgili müstakil bir kitap bulunmaktadır: “İlim ve İman ehlinin icmasına göre Şia Mecus dinidir”


1.Şerh usulu itikadi ehli sunne vel cemaa: 1549 / 8
2.Şurutu la ilahe illa Allah - (La ilahe illa Allah ın şartları)
3.Kitabın Arapça baskısı: İcma-u ehli’l ilim ve’l iman a’la rafd dinun mecus
 
Üst Ana Sayfa Alt