Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

“İLİM ÖĞRENMEDEN, CİHAD OLMAZ” ŞÜPHESİNE CEVAP Abdulkadir b. Abdulaziz

musali Çevrimdışı

musali

Üye
İslam-TR Üyesi
“İLİM ÖĞRENMEDEN, CİHAD OLMAZ” ŞÜPHESİNE CEVAP

Abdulkadir b. Abdulaziz

Cihaddan önce ilim öğrenilmesi gerektiği iddiasını ortaya atanlar, bu iddiaları ile farz-ı ayn olan şer’i ilimleri kastediyorlarsa, bunun en kısa zamanda yerine getirilebileceğini ve hükümlerin şer’i delillerini tafsilatlı olarak bilmenin farz-ı kifaye olmasından dolayı her kişi için gerekli olmadığını söylememiz gerekir. İbn-i Hacer, Kurtubi’nin şöyle dediğini nakleder: “Fetva imamları ve önceki selef imamlarının görüşü budur. Bunlardan bazıları bu görüşlerini, fıtratın aslı ile ilgili söylenenler ve Nebi’den (sallallahu aleyhi ve sellem) ve sahabeden (radıyallahu anhum) aktarılan ve gerek Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) olsun gerekse sahabe (radıyallahu anhum) olsun, kendilerine gelen bedevi Arapların iki şehadeti ikrar etmeleri ve İslam’ın hükümlerini yerine getirmelerini İslam’ları için yeterli görüp, bu hükümlerin delillerini de öğrenmelerini onlara şart koşmamaları ile ilgili olan mütevatir haberler ile delillendirmektedir.” (Fethu’l-Bari, 13/352)

Bu iddiayı ortaya atanların kastı, farz-ı kifaye olan ilimler ise ve bu ilimlerden belli bir miktarını öğrenmeden Müslümanın cihad edemeyeceğini söylemek istiyorlarsa, bu iki yönden hatalıdır:

Birinci Yön: Farz-ı kifaye olan ilmi, farz-ı ayn konumuna getirmektedirler. Bu ise, Müslümanların tamamının ilim öğrenmek için seferber olmalarına ve dolayısıyla da elde edilebilecek bir takım maslahatların iptaline sebep olur. Halbuki Allahu Teala bunu yasaklayarak şöyle buyurur:

“Mü’minlerin hepsinin toptan sefere çıkmaları doğru değildir. Onların her kesiminde bir grup dinde (dini ilimlerde) geniş bilgi elde etmek ve kavimleri (savaştan) döndüklerinde onları uyarmak için geride kalmalıdır. Umulur ki sakınırlar.” (9 Tevbe/122)

Bu ayette Allahu Teala insanları, dinde geniş bilgi edinenler ve edinmeyenler olarak ikiye ayırmaktadır. Allahu Teala şöyle buyurur:

“Bilmiyorsanız zikir ehline sorun.” (16 Nahl/43)

Alim olan kişi insanlara öğretmekle yükümlüdür. Bunu, sorulara cevap vererek veya kendisine sorulmasını beklemeden hakkı açıklayarak yapar. Allahu Teala şöyle buyurur:

“Kavimleri (savaştan) döndüklerinde onları uyarmak için geride kalmalıdır.” (9 Tevbe/122)

“De ki: Gelin Rabbinizin size neleri haram kıldığını okuyayım..” (6 En’am/151)

Aynı şekilde, Nahl Suresi’ndeki ayettte belirtildiği gibi, bilmeyenlerin, dinleri ile ilgili farz-ı ayn olan bilgileri, bilenlere sorup öğrenmesi gerekir. Ayrıca bilenler, birinin bilmeden amel ettiğini ve bilmemesine rağmen sormadığını gördüğünde, ona öğreterek ve nasihat ederek doğru olanı gösterir.
 
musali Çevrimdışı

musali

Üye
İslam-TR Üyesi
İkinci Yön: Cihad için şart olmayan bir meseleyi, şart haline getirmektedirler. Cihaddan önce ilim öğrenmeyi farz sayan bu kişinin, acaba söylediğinin Kitap ve Sünnet’ten delili nedir? Hemen belirtelim ki bunun hiçbir delili yoktur. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur:

“Kim bu dinimizde, ondan olmayan bir şey çıkarırsa, çıkardığı kendisinden reddedilir.” (Müttefekun Aleyhi)

Bunu söyleyenlerin iddiaları, dinde olmayan bir şeyi çıkarmak olup, kendilerinden reddedilir.

Bu iddianın sünnetten veya salih seleften delili var mıdır? Acaba sahabe ve selef-i salihin, cihad etmeden önce her Müslümanın ilim öğrenmesini vacip görürler miydi? Bu konuda askerleri imtihana mı tabi tutarlardı?

Hicretin altıncı yılında Hudeybiye günü Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile beraber sahabeden bin dörtyüz kişi bulunmaktaydı. Sekizinci yılda olan Mekke’nin fethi seferinde ise sahabenin sayısı onbin kişiydi. Mekke’nin fethinden sonra bir ay bile dolmadan Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) on iki bin sahabe ile beraber Huneyn Savaşı’na gitti. Bunların on bini Mekke fethinde bulunanlar, iki bini ise Mekke’nin fethinden sonra Müslüman olanlardır. Acaba bu iki bin kişi, Müslüman olmalarının üzerinden bir ay bile geçmemiş olmasına rağmen ilmi nerede öğrendiler. Acaba Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) onlara, “Sizler yeni Müslüman oldunuz, ilim tahsil etmedikçe benimle beraber savaşa gelmeyin” mi dedi? Hayır. Onunla beraber cihada gelmelerine izin verdi, onlar ise aynı zamanda ilim öğreniyorlardı ve Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) gerekli olan şeyleri kendilerine öğretiyordu.

Ebu Vakıd el-Leysi’den (radıyallahu anh) şöyle rivayet edilir: “Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile birlikte Huneyn Savaşı’na çıktığımızda biz henüz yeni İslam’a girmiştik. Müşriklerin, çevresinde toplanıp silahlarını astıkları bir sidr ağacı vardı. Buna “Zât-u Envat” diyorlardı. Bir sidr ağacının yanından geçtiğimiz sırada biz dedik ki; “Ey Allah’ın Rasulü! Müşriklerin Zat-u Envat’ı olduğu gibi bizim için de bir Zat-u Envat belirle.” Rasulullah şöyle buyurdu: “Allahu Ekber! İşte bunlar Allah’ın sünnetleridir. Nefsim elinde olan Allah’a yemin ederim ki, İsrailoğulları’nın Musa’ya söylediği gibi bir şey söylediniz. Onlar şöyle demişlerdi: “Onların ilahları gibi bizim için de bir ilah yap.” Musa da; “Siz cahil bir topluluksunuz” demişti. Siz de sizden öncekilerin yolunu takip ediyorsunuz.” (Tirmizi rivayet etmiş ve sahih olduğunu bildirmiştir)
 
musali Çevrimdışı

musali

Üye
İslam-TR Üyesi
Bütün bunlar, ilim öğrenmenin cihadın şartlarından olmadığını, hatta bir kişi üzerine farz-ı ayn olan ilmi öğrenmekte eksik de davransa bunun cihada katılmasına engel olmadığı göstermektedir. İbn-i Kudame (rahimehullah), cihadın vacip olmasının şartlarını şöyle belirtir: “Cihadın, kişi üzerine vacip olması için şu yedi şartın bulunması gerekir: İslam, akıl, ergenlik, hürriyet, erkeklik, bedensel sağlık, mali imkan.” (El-Muğni ve’ş-Şerhu’l-Kebir, 10/366) Bu şartlara, anne babanın ve alacaklının izninin de eklemesi gerekir ki İbn-i Kudame başka bir yerde bunları da belirtmektedir. (Age. 10/381-384)

Farz-ı Kifaye hükmünde olan cihadın vacip olmasının şartları bunlardır. Farz-ı ayn olan cihadda ise, bu şartların bazısı düşer ve sadece şu beş şart kalır: İslam, ergenlik, akıl, erkeklik ve vücut sağlamlığı. Farz-ı ayn olan cihad için erkeklik şartının olmadığını söyleyenler de bulunmaktadır. Düşmanın, Müslümanların memleketini işgal etmesi veya namazları kısaltmanın caiz olduğu mesafeden daha yakınlara gelmesi durumunda, nafaka temini şartı aranmaz.

Hakka uyan, kibir ve inat göstermeyen herkes görmektedir ki şer’i ilim tahsili, yukarıda belirtilen şartlar arasında sayılmamaktadır. Sayılan bu şartlar, sadece İbn-i Kudame’nin görüşü değildir. Bununla beraber, incelediğim hiç bir fıkıh kitabında da, cihad için ilim tahsilinin şart olarak belirlendiğine rastlamadım.

Bu konuda, Buhari’nin Bera’dan (radıyallahu anh) rivayet ettiği şu hadis delil olarak yeterlidir: “Rasulullah’a (sallallahu aleyhi ve sellem) demir zırhlı bir adam geldi ve “Ey Allah’ın Rasulü önce savaşayım mı, yoksa Müslüman mı olayım?” dedi. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), “Önce Müslüman ol, sonra savaş” dedi. Adam Müslüman oldu, savaşa girdi ve öldürüldü. Bunun üzerine Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Az amel işledi, çok ecir aldı.” (Müslim) “O zaman dön git, hiçbir zaman bir müşrikten yardım almayacağım” hadisi de bunun gibidir.

Müslim’in Aişe’den (radıyallahu anha) rivayet etmiş olduğu hadiste, kendisinden teklif ettiği yardımı reddedilen bu müşriğin, Bedir günü Müslüman olduğu, sonra savaştığı ve öldürüldüğü belirtilir. Görüldüğü gibi her iki olayda da Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bu kişilere önce dini öğrenip sonra savaşmasını emretmemiştir. Sadece mücmel imana sahip bir Müslüman olmasını istemiştir. İlim öğrenmek, cihadın vacip olmasında şart olsaydı, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ilim öğrenmeden önce bu kişilerin beraberinde savaşmalarına izin vermezdi. Buradan da anlıyoruz ki böyle bir şart yoktur. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur: “Yüzlerce defa da şart koşulsa, Allah’ın Kitabı’na uymayan her türlü şart geçersizdir.” (Buhari)

Cihad için ilim öğrenmenin şart olduğunu söylemenin batıl bir iddia olduğu anlaşılmalı ve bu iddianın, günümüzde bütün Müslümanlara farz-ı ayn olduğuna inandığımız cihad amelinin iptaline yol açabileceği bilinmelidir.
 
eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
ALLAH razı olsun kardeşim

umarım bir çok kişiye bu cevap olur
 
Benzer konular Forum Tarih
Hak Sever Serbest Kürsü 3 3K

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt