Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İlmin alimlerden alınmasının değeri – Ahir zamanda kitaplardan dini öğrenmenin caizliğindeki ruhsat

A Çevrimdışı

ammar huseyn

Üye
İslam-TR Üyesi
İlmin alimlerden alınmasının değeri – Ahir zamanda kitaplardan dini öğrenmenin caizliğindeki ruhsat


Hamd Allah'a, Salat selam Muhammed'e olsun. Bundan sonra:


imam Suleyman bin Abdullah bin Muhammed bin Abdulvehhab r.h. "Et-tavdihu An Tevhidi El-hallak Fi cevabi Ehli El-irak" adli eserinde, Irak ehlinden olan muhalifin imam Muhammed bin Abdulvehhab hakkinda ilmi sadece Seyhulislam ibni Teymiyye'nin kitaplarindanaldigini iddia etmistir. Imam Suleyman da bunun cevabini guzel bir sekilde vermistir. Imam Muhammed'in ilmi alimlerin dizinin dibinde aldigini aciklamistir.

işte burada görüyoruz ki, her zaman Bidat ehli, hak ehlinin cahil olduğunu, alimlerden uzak olduğunu, alimlerde okumadıklarını ve bu nedenle sapık olduklarını dile getirmekteler. Bu gün bu gibi yalan ithamlar bizlere yapıldıysa, önceden alimlerimize de yapılmıştır.

Simdi ilmi alimlerden almanın gerekliliğinde alimlerin bazi sozlerini zikredelim:

İmam Buhari, Sahih'inde Peygamberimizin s.a.v. Mina'daki hütbesini rivayet etmiştir. Bu hutbesinde Efendimizin şu sözleride yer almaktadır:

Şahid olan kişi, burada bulunmayan kişiye (duyduklarını) aktarsın. Belkide aktarılan kişi, (beni) duyan kişiden daha iyi anlar.

Derim ki: Bu Hadis çok net bir şekilde, Peygamberimizin Hadis'lerinin aktarılması gerektiğine dair önemli bir delildir.

Aynı şekilde ümmette Senedin olacağına dair delil vardır. Burada da Peygamberimizin s.a.v. gelecekten haber verdiği ve bunun vuku bulduğuda ortadadır.

Yine bu Hadis'te, ilmi alimlerden, Hadis nakilcilerinden dinleme ve telakki yolu ile alıp bu ilmi devam ettirmenin gerekliliği vardır.

İmam Muslim Sahihinde imam Muhammed ibni Sirin'den soyle dedigini rivayet etmistir: iste bu elimizdeki ilim Din'dir(dinimizdir). Sizde bakin, dininizi kimden ogrenip alacaksiniz.

Derim ki: Bunun bir benzeri Peygamberimiz'den s.a.v. rivayet edilmistir. Ama ibni Cevzi'nin El-ilelu El-Mutenahiye'de dedigi gibi Peygamberimizden s.a.v. sahih bir sekilde rivayet edilmemiş ve butun senedleri zayif ve mechul kisiler ile doludur.

Hafiz ibni Hacer Fethu El-bari'de Hudud kitabinin serhinde: ilmi, alimin yaşı küçük bile olsa alimlerden alinmasi gerektigini zikretmistir(12.clt 154.syf).

İbni Hacer El-Heysemi'ye: "Fıkhi kitaplardan alan birisine insanlarin gelip ona fetva sormalari caiz olur mu?" diye sorduklarinda boyle yapmanin asla caiz olmadigini aciklamiş, hatta imam Nevevi'nin bu konuda soyle dedigini zikretmistir: ''Fetva konusunda Mezhep uzerinde on kitap bile okusa fetva vermek caiz olmaz, ta ki ilim erbabindan ilim aldiktan sonra ve fetva melekesine ulastiktan sonra fetva verebilir.''(Fetava ibni hacer 6.clt. 397.s.).

imam Muhammed bin Muflih El-Makdisi El-Hanbeli, El-adabu Eş-şer'iyye adli eserinde soyle bir baslik acmistir: Yaslari kucuk olsalar dahi, ilmi ilim ehlinden almanin gerekliligi.

Sonra da bu zikrettigi ile alakali Selef'ten ve onlardan sonra gelenlerden delillerini zikretmistir. Ama zikrettigi seylerin cogu ilmi kucuklerden alinmasi gerektigi hakkindadir ve konumuz ile ilgili ciddi bir soz zikretmemistir.

Imam Şatibi El-Muvafakat adli eserinde ilmin alimlerden alinmasi gerektigini aciklamistir.

Seyh Şingiti, Zadu El-mustakna'in serhinde ilmi alimlerin dizinin dibinde alinmasi gerektigini acikladiktan sonra kendisinin bu kurali zikretmesinin nedeninin de zamanimizda kafasina gore fetva verenlerin cok olmasindan kaynaklandigini zikretmistir.

Şeyh, Alim, Mucahid Yusuf El-İyiri r.h. (Allah şehadetini mubarek eylesin) Tarikatu Talebi El-ilim adli eserinde ilim talebelerinin en azindan kisa bir sure de olsa, alimlerden ders almalari veya ogrendiklerini alimlere anlatmalari gerektigini zikretmistir.

Şeyh Seyyid imam El-cami fi talebi El-ilmi Es-serif adli eserinde soyle bir baslik acmistir: Selef'in ilmi kitaplardan degil de alimlerden almaya gayret gostermelerine dair deliller.

Ve bu baslik altinda Selef'ten nakiller ile meseleyi cok guzel bir sekilde aciklamistir.

Ebu Basir Abdulmunim Et-tarsusi, Muzekkiretu Talebi El-ilimadli eserinde ilim talebesi, ilmi alimlerin dizinin dibinde almasi gerektigini soylemistir. Bu mesele uzerindeki delillerini zikretmiş ve bununla birlikte asla hic kimsenin gorusunde hata olmadigini dusunulmemesi gerektigini ve herkesin hata yaptiginin bilinmesi gerektigini zikretmistir.

El-Hasil: Alimlerin bir kisinin ilim talebinde alimin dizinin dibinde ders almasini soylemeleri, ilim alan kisinin kitaplardan yanlis anlayip hak yoldan sapmasindan korktuklarindan dolayi soylemislerdir. Ama alimin dizinin dibinde ilim almayan her kisi haktan uzak demek degildir.

Bu nedenle eski alimlerin sozunu en guzel sekilde zikrettigimiz gibi Seyh Şingiti aciklamistir. Aslinda bunu soylemelerinin nedeni maslahat geregi ve cahlillerin ilim almadan fetva vermelerini onleme amaci ile olmustur.

Ayrica eski alimlerden olan imam Şatibi gibileri; ilmi alimlerden almanin en faydali yontem oldugunu soylemislerdir. Iste buda aksine ilmi kitaplardan alan herkesin sapik olmayacagini gostermektedir.

İmam Buhari, Halku Efalil İbad adlı eserinde, Ebu Cuma el-Ensari'nin r.a. şöyle dediğini rivayet etmiştir: Bizler Allah Rasulu s.a.v. ile birlikte idi. Aralarımızda Muaz bin Cebel'de vardı. O aramızdaki on kişinin onuncusu idi. Dedik ki: Ey Allah'ın Rasulu, biz den daha fazla sevabı olan birileri varmıdır? Bizler sana iman etmişiz ve takip etmişiz.

(Allah Rasulu) Dedi ki: Sizin aranızda Allah Rasulu bulunduğu halde sizi bundan men eden ne olsun ki? O size gökten vahiy getiriyor. Halbuki sizden sonra bir kavim gelecektir. Onlara iki levha arasında kitap gelir. Onlar ona iman eder ve içindekiler ile amel ederler. İşte onların sevabı sizden daha fazladır.

Derim ki: Hafız İbni Hacer el-Askalani, bu Hadis'i zikrettikten sonra şöyle demiştir: Bu Hadis Hasen bir Hadis'tir(el-Emalil Mutlaka).

İşte bu Hadis açık bir şekilde, gelecekte olan bir Müslüman grubunun zor durumda kalacaklarını, onların hoca bulamayıp sadece ellerinde buldukları kağıtlara iman edecekleri geçmiştir.

Ama bizler bununla birlikte Peygamberimizden s.a.v. gelen senedleri korumak ile görevliyiz. Bu senedleri korumanın en güzel yoluda ilmi ilim erbabından almak ile olabilir. Bu nedenle elimizden geldiğince Allah rızası için uğraşıp bu ilmi alimlerden almalıyız. Ama eğer Hak alimleri bulamazsak, onlara ulaşamazsak, bu durumda en azından ellerimizde bulunan kağıtlardan faydalanmaya çalışacağız. Rabbim bizlerin yardımcısı olsun.

Yine bilinmesi gerekir ki Ehli Sünnetin, hak menheci takip edenlerin alimleri her zaman vardır. Allah onları korusun. İrca ehli, Müslümanlara yalanlar isnad edip onların alim olmadıklarını iddia etselerde durum dedikleri gibi değildir. Allah Müslümanların alimlerini korusun.

Burada kasd ettiğim, bir kişi ilmi olarak belli bir seviye ye ulaşırsa, bu durumda ilmini alimlerden almadığından dolayı sapık görülemez. Bu, genel manada ilmi kurallara uymayan bir sözdür.

Yine bir alimin çobanlık, tamircilik ve dikişçilik gibi belli meslekleri olduğundan dolayı o kişiye dil uzatılmaması gerekmektedir. Bu nedenle bir alime dil uzatan kişi, ne ilmin tadını tatmış, nede eski alimlerin çalıştıklarını ve her birisinin bir meslek sahibi olduklarını bilmemiştir.

Rabbim bizleri hak yoldan ayırmasın.

Kardeşiniz: Ebu Musa el-Medeni


 
Üst Ana Sayfa Alt