E
Çevrimdışı
İman ve amel yönünden zayıflık, Allah'ın affı ve merhameti nden ümitsizlik, emelsizlik, şımarıklık, aşırı sevinç, kendini beğenmişlik, yerli yersiz övünme, zulüm, azgınlık, inkâr, nankörlük, acelecilik, başıboşluk, serserilik, cimrilik, açgözlülük, hırs, münakaşa, gösteriş, şüphe, kararsızlık, cehalet, gaflet, düşmanlara haddinden fazla katılık, aldatma, yalan iddia, sabırsızlık, şikâyet ve yakınma, infak etmeme, isyankârlık, inatçılık, tahakküm, haddi aşma, mala düşkünlük ve dünyaya dört elle sarılma... Nefis bu hastalıklardan kurtulup mutmain olunca, içini Allah'ın zikri, şeytandan sakınma, güç ve gayretin Allah ile mümkün olduğunu itiraf etme, Allah'a yönelme gibi insanın mâneviyatını güçlendiren ve rûhî kalitesini yükselten faziletlerle dolar. Bu duruma yükselen insandan şeytan artık çekinmeye başlar ve onunla karşılaştığı yolunu değiştirir. Nitekim Ömer bunun en güzel örneğidir.
Peygamber ona hitaben şöyle demiştir:
"Ey Hattâb oğlu Ömer, şeytan asla seninle karşılaşmaz. Sen bir yoldan giderken, o muhakkak senin yolundan başka bir yola yönelir gider." (Buhârî, Fedâilü'l-ashâb 6; Müslim, Fedâilü's-sahabe 2; Ahmed bin Hanbel, I/171, 182)
Peygamber ona hitaben şöyle demiştir:
"Ey Hattâb oğlu Ömer, şeytan asla seninle karşılaşmaz. Sen bir yoldan giderken, o muhakkak senin yolundan başka bir yola yönelir gider." (Buhârî, Fedâilü'l-ashâb 6; Müslim, Fedâilü's-sahabe 2; Ahmed bin Hanbel, I/171, 182)