Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Kâbir ve Câmi Soygunculuğunun Cezası Nedir?

Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
ÖZEL SORU : Kabir ve Câmi Soygunculuğunun cezası nedir?

Kabir de Mescid de hırzdır. O bakımdan çoğunluğun görüşüne göre, nebbâşın (kefen soyucusunun) eli kesilir.

Ebu Hanife; nebbâşın eli kesilmez der. Çünkü o, sahibi bulunmayan ve telef olmaya maruz bir malı hirz olmayan bir yerden çalmıştır. Çünkü ölü mülkiyet sahibi olamaz. Bu sebeble ona göre kefen soyucuya hırsızlık haddi değil, tâzir cezası uygulanır.

Kimisi de kabirde sakin olan bir kimse olmadığından dolayı bunun hırsızlık olmadığını söyler. Çünkü hırsızlık, görünmekten sakınılacak bir şekilde olur ve hırsızlık yapılırken insanların görmesine karşı korunulur. Maverea-u'n-nehir alimleri, bunun hırsızlık olmayacağı görüşünü esas kabul etmişlerdi,

Cumhur ise şöyle demiştir:
Böyle bir kişi hırsızdır. Zira o, geceyi elbise olarak giyinmiş ve insanların gözünden kendisini korumuştur. Kimsenin görmediği ve yanından gidip gelmediği bir vakitte bu işi yapmayı kast etmiştir, O bakımdan, böyle bir kimse, insanların bayrama çıkıp, şehirde hiçbir kimsenin kalmadığı bir zamanda hırsızlık yapmış gibi olur. Ebu Yusuf, İmam Malik, İmam Şafii ve Ahmed b. Hanbel´e göre nebbaş da hırsızdır. Bu sebeble ona hırsızlık haddi uygulanır.

Kefen soymanın hırsızlık olmayacağını kabul edenlerin "kabir, bir hirz değildir" şeklindeki sözleri ise batıldır. Çünkü, her bir şeyin hirzi, kendisi için mümkün olan haline uygun olur. Onun için, "ölü hakkında mülkiyet sahibi olmak söz konusu değildir", şeklindeki görüşleri de yine batıldır. Çünkü, ölünün çıplak bırakılması caiz değildir. Dolayısı ile buna duyulan ihtiyaç, kabrin bir Hırz olmasını gerektirmektedir. Nitekim yüce Allah da buna şu buyruğu ile dikkat çekmektedir:
"Biz yeri, dirilere de ölülere de bir toplanma yeri kılmadık mı?" (Murselat, 25-26)
Yani, orada İnsan hayatta iken yaşasın, ölürken de oraya defnedilsin diye kılmadık mı?
Kefenin telef olmaya maruz olduğu şeklindeki sözlerine gelince, hayatta olan bir kimsenin de aynı şekilde giydiği her şey, giymesi sonucu telef olmaya ve yıpranmaya mahkumdur. Şu kadar var ki, bunlardan birisi diğerinden daha çabuk gerçekleşmektedir.

Ebu Dâvud Ebû Zerr'in şöyle dediğini rivayet eder: Rasulullah (s.a.v.) beni çağırıp şöyle buyurdu:
"İnsanların ölüm musibetiyle karşı karşıya kalıp da, o sırada bir evin (kabrin) bir hizmetçiye mukâbil satın alınacağı vakit halin nice olur."
Ben: Allah ve Rasulü daha iyi bilir dedim.
Peygamber: "Sana sabrı tavsiye ederim" diye buyurdu.

(Ebû Dâvud, Hudûd 20; Fiten 2; İbn Mâce, Fiten 10)

Hammâd b. Ebi Suleyman dedi ki: İşte hırsızın eli (kefen çalmaktan dolayı) kesilir, diyenler buna dayanarak demişlerdir. Çünkü bu kişi, ölünün evine girmiş olur. (Ebû Dâvud, Hudûd 20)


Mescide gelince, mescidin hasırlarını çalan kimsenin eli kesilir.
Bunu İsa İbnu'l-Kasım'dan rivayet etmiştir. Velev ki mescidin kapısı bulunmasın. Onun görüşüne göre bu hasırlar hirz altındadırlar. Eğer mescidin kapılarını çalacak olursa yine eli kesilir. Yine İbnu'l-Kasım'dan rivayet olunduğuna göre, eğer hasırları gündüzün çalmışsa eli kesilmez. Şayet geceleyin duvarı aşarak onları çalmışsa, eli kesilir.

Sahnûn'dan nakledildiğine göre, eğer mescidin hasırları birbirlerine dikelerek bağlanmış ise eli kesilir, aksi takdirde kesilmez.
Esbağ der ki: Mescidin hasırlarını, kandillerini ve yer döşemelerini çalan kimsenin eli kesilir. Tıpkı, gizlice kapısını yahut çatısından kerestelerini, yada çatısından direklerini çalan gibi.
Eşheb, "Kitabu Muhammed'de der ki: Mescidin hasırlan, kandilleri ve yer döşemelerinin çalınması dolayısıyla el kesme cezası yoktur.
 
Üst Ana Sayfa Alt