Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

NEBEVİ TIP !!!

eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
NEBEVİ TIP

Bal_Arisi.jpg

bal-ve-aspirin-7802.jpg


67- Hurma ağaçlarının meyvaları ile üzümlerden içki ve yararlı besin elde edersiniz. Düşünenler için bunda ibret dersi vardır.
Gökten inen yağmurun serpiştirdiği hayattan oluşan bu meyvalardan, sarhoşluk verici şeyler yapıyorsunuz. (Ayette geçen sekr; içki demektir. Bu sırada daha içki haram kılınmamıştı) Güzel bir rızık da yapıyorsunuz. Ayeti kerime güzel rızkın içkiden başka bir şey olduğuna ve içkinin güzel bir rızık olmadığına işaret etmektedir. Bu da daha sonra gelecek olan haram kılmanın bir girişidir. Ayet bu sırada yaşanan realiteyi tasvir etmektedir. Onların hurma ve üzüm meyvalarından içki yaptıklarını açıklamaktadır. Yoksa içkinin helal olduğunu ifade etmemekte aksine, onun haramlığına bir giriş yapmaktadır.(Fizilal Tefsiri)


BAL ARISI

68- Rabbin bal arısına ilham etti ki; "Dağ oyuklarında, ağaç kovuklarında ve asma yaprakları arasında petek ör. "


69- Sonra her meyvadan ye, Rabbinin önüne aştığı bütün yolları aş. " Arının karnından değişik renkli ve insanlar için şifa kaynağı olan bir içecek (bal) çıkar. Bu olayda düşünen kimseler için ibret dersi vardır.(Nahl süresi)


Ebu Said Hudri (r.a)'den rivayete göre, Rasulullah (s.a.s)'e bir kişi gelip:
«Ya Rasulallah! Kardeşimin karnı ağrıyor (ishal oldu)»demiştir. Rasulullah:
«Bal (şerbeti) içir» buyurdu. Sonra bu adam ikinci defa daha Rasulullah'a geldi (ve hastalığın geçmediğini söyledi.) Rasulullah yine:
«Bal (şerbeti) içir» buyurdu. Sonra üçüncü kez daha geldi. Rasulullah yine:
«Bal (şerbeti) içiriniz» buyurdu. Sonra bu adam dördüncü bir kez daha gelerek:
«İçirdim (fakat, ishali ve ağrısı geçmedi, arttı) dedi. Bunun üzerine Rasulullah:
«Allah, sözünde doğrudur. Fakat kardeşinin karnı yalancıdır. Haydi yine bal (şerbeti) içir» buyurdu. Adam dördüncü defa içirdi de kardeşi hastalıktan kurtuldu.» (Buhari-Müslim)
Geçen bir kardeşim rahatsızlanmıştı midesinden,bu hadis gereği kendisine bal şerbeti içmesini söyledim J kendisi bir bardak içti,hala ağrıdığını söyledi,ben bi daha içmesini tavsiye ettim.bu durumu gün boyunca tekrarlattım en sonunda Elhamdulillah iyileşti.Şuan ki normal bal çeşitleri anında pek etki etmiyor.Bunu devamlı olarak 1,2 gün devamlı yaparsak elhamdulillah sıkıntının geçiceğine inanıyorum.Mücahidler bile yaralandıkları vakit yaralarına bal sürmekte çünkü bal ekfeksiyona karşı çok etkili balın içinde mikroplar ölüyor okuduğum kadarı ile bunları söylüyorum ahiler.aşağıda iki etkili bal çeşidi var ama bunları bulmak çok zor ve çok fazla yetişmiyor.


DELİ BAL


Arıların, özellikle Karadeniz Bölgesi'nde doğal olarak yetişen “dağ gülü” adlı bitkinin nektarından ürettikleri ve tarihte kimyasal silah olarak kullanıldığı bilinen “deli bal”ın 1 çay kaşığından fazla yenilmesinin zehirlenmeye neden olabildiği bildirildi.


Uludağ Üniversitesi Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Zehir Danışma Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Gürayten Özyurt, , insanlık tarihi boyunca şifa kaynağı olarak kullanılan balın özelliklerinin, yapıldığı bitkiye göre değiştiğini belirtti.



Türkiye'de Karadeniz bölgesinde bin 800 metre yükseklikteki ormanlık alanlarda yetişen, literatürdeki adı “rhododendron pontica” olan ve halk arasında “dağ gülü” olarak bilinen bitkinin pembe renkli çiçeklerinin arılar tarafından bal yapılmak için kullanıldığını ifade eden Özyurt, bu bitkiden elde edilen balın “deli bal” olarak adlandırıldığını kaydetti.



Özyurt, “deli bal”ın alternatif tıpta mide ağrılarında, bağırsak hastalıklarında, şeker hastalığında ve hipertansiyon tedavisinde kullanıldığını dile getirerek, “dağ gülü”nün yapısında bulunan, iskelet ve kalp kası hücrelerinde, merkezi sinir sistemini etkileyen “grayanotoksin” adlı maddenin, bu çiçekten yapılan balın içinde de olduğunu vurguladı.



Arıların bu çiçekle yaptıkları balın zehirli bir bal olduğunu anlatan Özyurt, şunları söyledi:



“Grayanotoksinin 'deli bal hastalığı' denilen rahatsızlıklara neden olduğu bilinmektedir. Günümüzde deli bal, Karadeniz Bölgesi'nde alternatif tıp ilacı olarak kullanılmaktadır. Bu balın 1 çay kaşığından fazla yenilmesinin zehirlenmelere neden olduğu da bir gerçektir. Bu zehirlenme, bal yendikten birkaç dakika veya saat sonra ortaya çıkmaktadır. Tükürük artışı, kan basıncında ve nabızda belirgin düşüşe neden olmaktadır. Grayanotoksin, direkt kalbe etki eden bir zehirdir. Şuur kayıplarına, kaslarda gevşemelere neden olmaktadır. Kişide, çok şiddetli bir tansiyon düşmesi olursa, ölüme kadar varabilen sonuçlar doğurabilir. Yaşlılarda, çocuklarda normal insanlara göre daha tehlikeli olabiliyor. “







SİLAH OLARAK KULLANILMIŞ


Prof. Dr. Özyurt, “deli bal”ın tarihte silah olarak kullanıldığına ilişkin veriler bulunduğuna işaret etti. Tarihi belgelerde, Milattan Önce 401 yılında Karadeniz yakınlarında kamp yapan 10 bin Yunan askerin bölge halkı tarafından deli balla zehirlendiklerine ilişkin bilgilerin yer aldığına dikkati çeken Özyurt, MÖ 67 yılında Pontus kralı Mitridat'a karşı gelen Pompey'in ordularının da aynı bölgede kamp kurduklarında, bu bölgedeki petek ballarını yiyerek zehirlendikleri ve kolayca esir düştüklerinin anlatıldığını söyledi. Özyurt, “Tarihte düşmanları etkisiz hale getirmek için kullanılan ilk biyolojik silah olan bu bal tüketilirken çok dikkatli olunmalı” dedi.



Deli baldan kaynaklanan zehirlenmenin boyutunun, yenilen miktarla ilgili olduğunu anlatan Özyurt, “Grayanatoksin”in yoğunluğunun baldan bala değişebileceği gibi, zehirlenme belirtilerinin de kişiden kişiye değişebildiğini bildirdi. Özyurt, Türkiye'nin her yerinde “deli bal” zehirlenmelerine rastlanabildiğini belirterek, şöyle devam etti:



“Doğal gıda ve bal tüketiminin her geçen gün daha arttığı, turizm hareketlerinin hız kazandığı günümüzde, deli bal olgularının hem ülkemizde hem de yurt dışında daha sık rastlanacağı düşünülebilir. Açıklanamayan hipertansiyon, nabız düşüklüğü gibi şikayetlerle hastanelere başvuran kişilerde, deli bal zehirlenmesini hatırlamak gerekir.”





ANZER BALI

Anzer balı, ismini Karadeniz bölgesinde bulunan Anzer yaylasından almaktadır. Anzer balı sadece bu yaylada yetiştirilen arı kovanlarından elde edilmektedir.
Anzer yaylası Rize ili İkizdere ilçesi sınırlarında bulunan bir yayladır. Anzer yaylasında ağaç yetişmemektedir. Yerli ve yabancı bitki bilimcilerin araştırmasına göre, 400-500 civarında bu bölgeye has bitkiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Bu bitkiler içerisinde bulunan birçok endemik çiçeklerin polenleri bulunmaktadır.
Anzer balı üretimi sadece bu yaylada yetiştirilen arılardan elde edilmektedir. Anzer balı tüketimi, normal bildiğimiz bal tüketiminden farklıdır. Ekmeğe sürülüp gıda niyetinden ziyade bazı hastalıkların tedavisine yardımcı amaçlı olarak kullanılmaktadır.
Anzer Balının Özellikleri:
Anzer yaylası Haziran ayı başlarında kısmen karla kaplı olmasına rağmen kardelenlerin çıkmaya başlaması ile yeşil bitki örtüsü kaplanmaya başlar. Bu yaylada Haziran ayının başından Ağustos ayının ortalarına kadar bu yeşil görünüm devam eder. Arılar bu zaman dilimi içerisinde özel çiçeklerden bal yaparlar.
Anzer yaylasında Ağustos ayının ortalarında kovanlardan bal alınmaya başlanır. Kovanlardan bu bal alımına bal sağılma zamanı denmektedir.
Anzer balı, özel bir bölgede endemik çiçek polenlerinin bulunduğu bitki örtüsünden, arıların yapmış olduğu bir baldır. Üretim yeri çok sınırlıdır.
Anzer balının özellikleri içerisinde çok dikkat edilmesi gereken bir hususta 40 derecenin üzerindeki sıcaklıkta bütün özelliğini kaybetmesidir. Onun için anzer balı soğuk sağılma ile yapılmaktadır.
Anzer Balının Faydaları:
Anzer balının faydaları üniversiteler tarafındanda araştırılmış, yararlılığı tespit edilmiştir.
Anzer balı yıllar öncesinden beri ilaç niyetine kullanılmaktadır. Osmalı padişahları kuvvet macunu olarak kullandıkları bilinmektedir.
Ayrıca, bütün spor dallarıyla uğraşan sporcular anzer balı kullandığı zaman vücutta hemen enerjiye dönüşüp, performans arttırdığından yaygın şekilde kullanılmaktadır. Anzer balı sporcuların yorgunluklarını da giderdiği bilinmektedir.
Anzer balı kullanımının, bütün hastalıkların tedavisinde vücut direncini arttırdığı için iyi geldiği bilinmektedir. Ayrıca vücutta bulunan iltihaplı vücut yaralarının tedavisini kısalttığı bilinmektedir.


ATEŞİ YÜKSEK OLAN İÇİN YAPILACAK İLK MÜDAHELE

Ebu Bekir (r.a)'nun kızı Esma (r.a)'dan rivayete göre, her ne zaman Esma, hummalı bir kadına dua için getirilse hemen su alır ve hastanın vücudu ile yakası arasına dökerdi ve:
«Rasulullah (s.a.s) her zaman bize hummalı kadını su ile serinletmemizi emrederdi» derdi. (Buhari-Müslim)

ŞİFA İÇİN DUA
Enes (r.a)'den, Tabiinden olan Sabit'e şöyle dedim:
«Rasulullah (s.a.s)'in hastaya okuduğunu sana da okuyayım mı?»
«Oku» diye cevap verdi. Bunun üzerine ben: Rasulullah (s.a.s) dedi ki:
«İnsanların Rabbi ve bütün ızdırapları gideren Allah'ım! Sen'den başka şifa verecek yoktur. Buna hiçbir hastalık bırakmayacak şekilde şifa ver.» (Buhari)

Aişe (r.a)'den:
Rasulullah (s.a.s) aile fertlerinden birisi hastalandığında sağ elini hastaya sürer ve:
«Allah'ım! Sen, bütün insanların Rabbisin. Bunun ızdırabını gider, ona şifa ver. Şifayı veren Sen'sin. Sen’in şifandan başka şifa yoktur. Buna hiçbir hastalık bırakmayacak şekilde şifa ver» derdi. (Buhari-Müslim)

Ebu Hureyre (r.a)’den; Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurmuştur:
«Sizden her birinizin duası acele edilmedikçe kabul olunur. İnsan (acele eder de): «dua ettim de kabul olunmadı» der.»(Buhari)


RABBİM HASTA VE YARALI OLAN MÜCAHİD KARDEŞLERİME ACİL ŞİFALAR VERSİN

Bal_Arisi.jpg


bal-ve-aspirin-7802.jpg
 
Üst Ana Sayfa Alt