Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Nurettin Yıldız Hoca'nın Cevabı

CAHİLUS Çevrimdışı

CAHİLUS

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
SORU: Selamunaleyküm. Sayın Hocam, Ben ilmî derecesi az olan fakat bir konu duyduğunda onu araştırma gayretine giren birisiyim.

Bundan yaklaşık 2 yıl kadar önce bana bazı yakın arkadaşlarım bazı konularda tebliğ yaptı.

O zamana kadar duymadığım ya da duyduğum hâlde tam olarak anlayamadığım bazı kavramları açıkladılar bana.

Bunlar; tevhid, şirk, ilah, küfür, tağut, laiklik, bel’am, hizip vs. Bunlara Kur’an ve sünnetten deliller getiriyorlardı.

O zamana kadar olan din anlayışım değişmişti artık. Artık gerçek bir Müslüman olmuştum. Tabi bu konuları öğrenince durmak olur muydu?

Meğerse o zamana kadar bazı İslam düşmanlarının resimlerini evlerimizde tutuyormuşuz haberimiz yok, ilk işimiz bunları imha etmek oldu.

Daha sonra yakınlarımdan başlayarak tebliğe kalkıştım. Ailemdekilere bunları anlatmaya çalıştım, İslam düşmanlarını anlattım, bunların sistemlerini, ilkelerini…

O zamanlar seçimler vardı onlardan oy kullanmamasını, kullandıkları takdirde şirke düşeceklerini söylüyordum. Tabi babamla bağrış çağrış, hatta babama şöyle söyledim: Oy kullandığınız takdirde cenaze namazınızı kılmam.

Bu sözümden dolayı 6-7 ay konuşmamıştık. Annem gözyaşları içinde üzülüyordu bu durumumuza vs.
Ailemle kalmadı bu çabalarım. Yakın arkadaşlarıma da anlatıyordum. Onlar da etkilenmişti bu konularda. Artık tek Müslüman ben ve benim gibi düşünenlerdi.

Ne camideki imam, ne de TV’ye çıkan hocaefendiler artık benim gözümde Müslüman değildiler.Onlar bel’amdı. Bana tebliğ edenlerin tevhid anlayışları; kesinlikle oy kullanmayacaksın, bel’amların arkasında namaz kılmayacaksın, askere gitmeyeceksin, çocuğunu okula göndermeyeceksin vb. 3-4 hafta cuma namazlarına gitmedim, oy kullanmamıştım, devlet imamlarının arkasında namaz kılmıyordum, karar vermiştim askere gitmeyecektim vs.
Yazımın başında da dediğim gibi bu konuları araştırmaya başladım, farklı şeyler buldum.

Yukarıda yazmış olduğum kavramları daha iyi anlamaya başlamıştım ve anlamıştım ki bu içinde bulunduğum durum büyük bir fitneydi. (Allah razı olsun sizin videolarınızdan büyük istifade ettim). Evet bu bir tekfir fitnesiydi. Bu düşüncelerimden tevbe ettim, yaptığımın yanlış olduğunu anladım.

Çünkü tevhid yalnızca bunlardan oluşmuyordu. Hâkimiyetin tevhidin bir cüzü olduğu doğruydu fakat tevhidin başka cüzleri de vardı. Ve insanları küfürle itham etmek de çok tehlikeliydi. Pişman olmuştum, çünkü camideki benimle aynı kıbleye duran insanlara müşrik gözüyle baktığım için. Hocam bu düşünceler içerisinde değilim fakat aklımda hâlâ daha tereddütlerim var. Bunların etkisinden tam anlamıyla kurtulmuş değilim.

Sorularım şunlar:

1.Yöneticiler Allah’ın hükümlerini bir kenara atıp kendi hükümleriyle hükmediyorlar yani bir nevi rablik iddiasında bulunuyorlar bunlara karşı tepkimiz nasıl olmalı?

2. Okullarda şirk düzeni var, çocukları zorunlu olarak buralara gönderdiğimizde imanımız zarar görür mü?

3. Zorunlu olarak askere gitmek, putlarının önünde saygı duruşu durmak veya yemin törenine katılmak bunlar imanımıza zarar verir mi?

4. Müftülüklerin sitesinden cuma hutbelerine ulaşmak mümkün, İslam düşmanlarının isimlerinin anılacağı o haftalarda cuma namazına gitmiyoruz. Bu konuda yanlış mı yapıyoruz? Yoksa içimiz rahat etmiyor huzur bulmuyor hocam.

5. Çevremizde hâlâ daha imamların arkasında namaz kılmayanlar var. Peygamber efendimiz (s.a.v)’in 3 hafta cumaya gitmeyenin kalpleri mühürlenir hadisini nasıl anlamalıyız. Kalbin mühürlenmesinin belirtileri nelerdir?
Hocam çok değerli olan vaktinizi aldığım için özür dilerim. Hakkınızı helal edin. Allah sizin gibi Müslümanları başımızdan eksik etmesin. Sizlere uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum. Allah çalışmalarınızı başarılı kılsın. Emeği geçenlerden Rabbim razı olsun. Cennette bulaşmak dileğiyle…Selamunaleyküm.


CEVAP: Selamunaleyküm. Değerli kardeşim,
Sevindim doğrusu. Uçurumun kenarından dönmeyi Allah sana lütfettiği için sevindim. Bu fitne, Ali bin Ebi Talip radıyallahu anhı bile ‘Allah için öldürme’ cüreti veren bir fitnedir. Çok şükret ki kenarından kurtarmış seni Allah, çok şükret. İnsanların anne babalarını tekfir etmeye cüret etmeleri yani ‘kâfir bir anne babanın çocuğu’ olmaktan âdeta zevk almaları ve bunu bir başarı olarak görmeleri ne derece vahim bir çılgınlıktır!Geri dönebildiğin ileriki zamanlarında bu hatadan ötürü çok utanacaksın. Erken tevbe etmen büyük bir nimet olmuş senin için. Bir dalsa idin içine bir daha dönüşün olmazdı. Bu bir kanser gibidir, ilerledikçe zaman; büyür, artar. Ümmetim adına senin için sevindim.1- Müslümanların, kendi dinlerine göre yönetildikleri ve iman hürriyeti ile yaşadıkları iddia edilemez elbette. Dinimizin siyasete ait bölümleri âdeta kesilip atılmıştır. Küfür ehline zararsız bir din durumuna getirilmiş İslam’a müsamaha edilmektedir. Bu anlayışa açık olan düşünce sahibi gruplara da uluslararası nitelikte destekler verilmektedir. Bunlar doğrudur; itiraz edilebilir yanları yoktur. Bunların doğru olması bizim, dinimizi onların isteğine göre kabullenmemizi de gerektirmez, Anadolu deyimiyle ‘papaza kızıp oruç bozmamızı’ da gerektirmez. Din bizim dinimizdir. Allah’tan indiği gibi onu yaşamaya ebediyete kadar kararlıyız biiznillah. Bizim imanımız ve azmimiz budur. Önümüze bir mani çıkar da filan bölümünü yaşayamazsak iki noktayı önemseriz.

Birincisi:

İmanımızı tam tutarız. Olmuyor diye yeni duruma teslim olmayız. Ebu Bekir radıyallahu anh neye iman etti ise biz de ona iman ettik deriz ve bu imanla ölmeyi mü’min olmak kabul ederiz. Dinimizden tek bir harf taviz vermeye rızamız olmaz.
İkincisi: Bu durum, bizim ‘imanımız aslına göredir’ tesellisi ile yatmamıza neden olmaz. Şeytan nerede bir gedik açtı ise onu tıkatmak için uğraşırız. Bu uğraşıyı da cihat görürüz. Şeytan siyasette bir gedik açtı ve siyasetsiz bir İslam yayılmaya başladı ise biz siyasetteki gediği kapatmak için uğraşır, didiniriz. İsteriz ki Rabbimiz, bizi şeytanın açtığı gediğe razı olmayan ve onu kapatmak isteyen, dini aslı gibi yaşamak için can ve mal vermeye hazır kullarından görsün. O, öyle görsün ve melekleri şahit olsun, gerisini dert etmeyiz. Bu stratejimizi de, üç beş kişi bir araya gelerek, kendi kendimize icat ettiğimiz, duygusallığın ağır bastığı bir çalışma ile de yapmayız. Allah’ın kitabını en iyi anlayan veya anlaması gereken âlimlerimizle yola çıkarız. Âlimlerin başını çektiği bir hareket içinde bulunuruz. Onlarla istişare eder, onların düşüncelerini önemseriz. Hangi zamanda neyin yapılması gerektiğine onlar karar verir. Peygamber aleyhisselam kılıçla cihat etmişti diye biz de kılıçtan başka silah kullanmayız diyecek bir basitlik içinde olmayız. Bu esnada da şeytanın en önemli taktiklerinden biri olan, dini parçalarına bölme ve o parçalar üzerinden yaşama iddiasında olma tuzağına düşmeyiz. Dini bütün görürüz. Siyaseti alıp gece ibadetini ihmal eden, cihat edip ailesini düşünmeyen, faizle savaşıp zekât derdi olmayan gibi aşırılıklara düşmeyiz. Ümmeti Muhammed’i küçük düşürecek, bölünmüş hâle getirecek fikirlere uzak dururuz. Ne kadar insanın cehenneme atıldığını değil kaç kişinin kurtarıldığını dert ediniriz.

2- Gerek okullar ve gerekse diğer şirke hizmet eden mekânlar, asla benimsediğimiz yerler olamaz elbette. Zarureten oralarda bulunuruz, zaruret kuralları neyi gerektiriyorsa onu yaparız. Alkolün kullanılması nerede ne kadar ruhsat oluyorsa onu da o şekilde kullanırız. İterek kendimizi çaresiz duruma sokmayız. Bizim vazifemiz, çaresizliğimizi ve ezilmişliğimizi tadat değildir. Yani, bir Müslüman, dertlerini sayarak, düşmanlarına lanet ederek tesbih yapmış olmaz. Kötüyü tadat etmek değil iyiyi neşretmektir görevimiz.

3- Mü’min, iradesi dışında kendisine uygulattırılan işlerden mesul değildir. Yeter ki rıza göstermesin!

4- Camiyi ve cemaati, terk ederek kime hizmet ettiğimizi düşünmemiz gerekir. Cuma namazının şartları arasında hutbenin kalitesi diye bir şey yoktur. Ortadaki kaliteyi de biz oluşturmalıyız. Bence, bin mü’min gencin cumayı protesto etmesindense bir gencin, sarığına yakışmayan bir hutbe irat etmiş imam efendinin karşısına geçerek, nezaketi ve letafeti ile: ‘İmam efendi, Allah sana, bu hutbeyi mi bize irat etmeni emretmişti?’ diye sorması çok daha etkilidir. Bülbül dağa küsmüş de dağın haberi olmamıştansa, dağı dinamitlemek çok daha yararlıdır. Bunun adına kamuoyu oluşturmak da diyebilirsiniz. Bırakıp gittikçe kime kalıyor, buna dikkat edebiliriz. Şeriat’ımız bize, ‘Bırakın gidin.’ mi diyor, ‘Emredin, nehyedin!’ mi diyor? Biz, düzeltene kadar emreden, nehyeden ümmetiz!

5- Mü’min insanın yaptığı işte niyet ve esasa uygunluk, yaptığının Allah için olmasını sağlar. Allah için yapmak ve Şeriat’ın kurallarına uygun yapmak önemlidir. Allah için yapmak da ancak Allah’ın emrettiklerini esas alarak yapmakla mümkün olur. Nefislerimizi, gençlik duygularımızı, liderlik hırsımızı tatmin için yaptığımız işlere biz, Allah için diye kalıp biçsek ne değeri olacak? Cuma namazının ne zaman ve nasıl terk edileceği bellidir. Şu andaki şartlar buna uymamaktadır. İnşaallah Cuma namazını terk edenler, bunu yorumlama hatasından yaptıkları için ‘Allah katında cumasızlardan yazılmıyorlardır.’ diye dua ederiz.
Allah seni, kulluğunda muvaffak kılsın. Bize de dua et.

Selamunaleyküm.
Nureddin YILDIZ

Merak edenler için linki:

Tekfir Fitnesini Soran Müslümana Mektup | Fetva Meclisi


Ben soruyu da cevabı da hocanın yazdığını düşünüyorum, Allah cc en doğrusunu bilir, EsSelam aleykum
 
bahakar Çevrimdışı

bahakar

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Allah Hoca Efendiden Razı olsun... ne kadar da güzel anlatmış... "Şeriat’ımız bize, ‘Bırakın gidin.’ mi diyor, ‘Emredin, nehyedin!’ mi diyor? Biz, düzeltene kadar emreden, nehyeden ümmetiz!"
Kıyamete kadar cihad devam edecektir.. inşallah bu bizlerin eliyle olmalıdır...
 
İZZETLİ Çevrimdışı

İZZETLİ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
cevaplar soruları yansıtmamış ki hocayı severek dinlerim faydalanırım ama dediğim gibi soruların cevabı nerede ben anlamadım yöneticiler Allah cc indirdiği ile hüküm etmiyorların cevabı nerede ben bulamadım diğer sorularında cevabı yok onlarıda bulamadım
 
E Çevrimdışı

essirra

Üyeliği İptal Edildi
Banned
cevaplar soruları yansıtmamış ki hocayı severek dinlerim faydalanırım ama dediğim gibi soruların cevabı nerede ben anlamadım yöneticiler Allah cc indirdiği ile hüküm etmiyorların cevabı nerede ben bulamadım diğer sorularında cevabı yok onlarıda bulamadım
1- Müslümanların, kendi dinlerine göre yönetildikleri ve iman hürriyeti ile yaşadıkları iddia edilemez elbette. Dinimizin siyasete ait bölümleri âdeta kesilip atılmıştır. Küfür ehline zararsız bir din durumuna getirilmiş İslam’a müsamaha edilmektedir. Bu anlayışa açık olan düşünce sahibi gruplara da uluslararası nitelikte destekler verilmektedir. Bunlar doğrudur; itiraz edilebilir yanları yoktur. Bunların doğru olması bizim, dinimizi onların isteğine göre kabullenmemizi de gerektirmez, Anadolu deyimiyle ‘papaza kızıp oruç bozmamızı’ da gerektirmez. Din bizim dinimizdir. Allah’tan indiği gibi onu yaşamaya ebediyete kadar kararlıyız biiznillah. Bizim imanımız ve azmimiz budur.
Burada cevab veriliyor.Sizlerde kabul edersinizki herkese açık ortamlarda kendilerini işlevsiz hale getirebilecek söz ve davranışlarına dikkat etmelliler.Bir hizmetin başında duranların buna çok daha fazla dikkat etmeleri gerekir.Küfr uykuda falan bile değildir.Heran teyakkuzdadır.Yönetimin başında musalli kimselerin olması bunu değiştirmez.En ileri demekrosiler dahi şirk düzeni olunca işimiz vaktimizden çok sözünü şiar edinenlerin bu tarzlarıda mazurdur.
 
İZZETLİ Çevrimdışı

İZZETLİ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
1- Müslümanların, kendi dinlerine göre yönetildikleri ve iman hürriyeti ile yaşadıkları iddia edilemez elbette. Dinimizin siyasete ait bölümleri âdeta kesilip atılmıştır. Küfür ehline zararsız bir din durumuna getirilmiş İslam’a müsamaha edilmektedir. Bu anlayışa açık olan düşünce sahibi gruplara da uluslararası nitelikte destekler verilmektedir. Bunlar doğrudur; itiraz edilebilir yanları yoktur. Bunların doğru olması bizim, dinimizi onların isteğine göre kabullenmemizi de gerektirmez, Anadolu deyimiyle ‘papaza kızıp oruç bozmamızı’ da gerektirmez.Din bizim dinimizdir. Allah’tan indiği gibi onu yaşamaya ebediyete kadar kararlıyız biiznillah. Bizim imanımız ve azmimiz budur.

bu olsa olsa şu sorunun cevabıdır dinimiz şunu söylüyor bunlar bunu yapın diyor biz dinimizi terk edelim mi şu soruyla ne alakası var
1.Yöneticiler Allah’ın hükümlerini bir kenara atıp kendi hükümleriyle hükmediyorlar yani bir nevi rablik iddiasında bulunuyorlar bunlara karşı tepkimiz nasıl olmalı?
 
E Çevrimdışı

essirra

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Ne dese razı olacaksın kardeşim? silahlarınızı çıkarın falan mı desin ?
Birincisi:

İmanımızı tam tutarız. Olmuyor diye yeni duruma teslim olmayız. Ebu Bekir radıyallahu anh neye iman etti ise biz de ona iman ettik deriz ve bu imanla ölmeyi mü’min olmak kabul ederiz. Dinimizden tek bir harf taviz vermeye rızamız olmaz.
İkincisi: Bu durum, bizim ‘imanımız aslına göredir’ tesellisi ile yatmamıza neden olmaz. Şeytan nerede bir gedik açtı ise onu tıkatmak için uğraşırız. Bu uğraşıyı da cihat görürüz. Şeytan siyasette bir gedik açtı ve siyasetsiz bir İslam yayılmaya başladı ise biz siyasetteki gediği kapatmak için uğraşır, didiniriz. İsteriz ki Rabbimiz, bizi şeytanın açtığı gediğe razı olmayan ve onu kapatmak isteyen, dini aslı gibi yaşamak için can ve mal vermeye hazır kullarından görsün.
devam ediyor ...
Birazda okuyucuya iş düşüyor tabi
 
E Çevrimdışı

essirra

Üyeliği İptal Edildi
Banned
birde şöyle bir nazariye var tabi.
Bir kimse her gün binlerce defa cihad,cihad dese.. cihad etmiş olmaz.
Cihadı anlamdırmak kişiye kalmamıştır lakin Şeriat'ın ne olduğunun farkına varan bir kimsenin İslam'ın devlet talebinin yalnızca şeriatın rükünlarından bir tanesi olduğunu bilmelidir.
Namzda böyledir zekatta veya herhangi bir İslam şiarı...
 
M Çevrimdışı

mustafa_mardin

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
nurettin yıldız genel olarak muteber bir şahıs olmasa da;

ilmi bir içerik taşımayan ayak üstü sohbet tarzı cevabında

mutedil ve makul tesbitlerde bulunup güzel sözler söylemiş.
 
M Çevrimdışı

mustafa_mardin

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
muteberlik terazisi ehli sünnetin selef asrından bugüne tevarüs eden itikadi ameli belirleyicileridir.
bu kaidelerin şerhussunne, kitabussunne, es sunne gibi adlarla yazıya dökülmüş bir külliyatı da var. kişinin menheci ve fehmi ne kadar sünnet üzerinde olursa o kadar itibarı vardır. nureddin yıldız da bunları benimsediği ve insanlara naklettiği ölçüde sünnidir.
 
E Çevrimdışı

essirra

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Büyük bir iddia ben sizin gibi düşünmüyorum.Takibçisi olduklarınızın penceresinden böyle görülebilir ama iddiadır,misallendirilmemiş iddiada iftira diyede adlandırılabilinir.
Bu ümmetin o bahsettiğiniz selef öncüleri bile kendi aralarında bu tür yakıştırmalar yapınca sizi makul karşılmam gerekir diyede düşünüyorum.
Yaşar kandemir hoca efendi çocuklara yönelik bir kitab telif edince kendine soruluyor ya daha akademik bir şeyler yazsanız diye.
Hoca efendi akademik yazıları kaç kişi okuyorki diyor.
Kendilerini yaşadığı toplumun gerçeklerine göre tanzim edenleri ilmi olmyan ayak üstü sözler söyleyen biri olarak tarif etmekte bir kibrin yansıması olsa gerek.Ben kendi ile şahsen tanışıp bunları kendisine söylemenizi arzu ederdim doğrusu.
 
İZZETLİ Çevrimdışı

İZZETLİ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
ben bişey anlamdım burada bizler cihatehlini seviyor onların imanın zirvesini yakaladığını okuyor yazıyor benimsiyoruz ve benim kanaatim hiç kimse oturduğu yerden rahat içinde islamı ne tam anlamıyla anlar nede yaşar hep bir eksiklik vardır hoca bulunduğu yerde en ileride olsa bile bu yolda ölenlerden bence eksiktir ve kesiklikle örnek olacak biri değildir
 
E Çevrimdışı

essirra

Üyeliği İptal Edildi
Banned
ben bişey anlamdım burada bizler cihatehlini seviyor onların imanın zirvesini yakaladığını okuyor yazıyor benimsiyoruz ve benim kanaatim hiç kimse oturduğu yerden rahat içinde islamı ne tam anlamıyla anlar nede yaşar hep bir eksiklik vardır hoca bulunduğu yerde en ileride olsa bile bu yolda ölenlerden bence eksiktir ve kesiklikle örnek olacak biri değildir
Önemli gördüğüm için yazıyorum.Cihad ehli dediğimiz kişileri sevmeyen varmıki?
Ama cihad ehli denince hep bir yerlerde savaşanları anlamakta nakıs bir anlayış değilmidir.
Ömer radiyallahu anh'ın bir duası şöyleki:
"Allah'ım benim canımı şehid olarak al eğer bunu kabul etmezsen canımı çocuklarımın nafakasını kazanmak üzere iken al"
Kimi alimlerin coğrafi farklılıklardan dolayı farklı konulara daha fazla ehemmniyet verdiği doğrudur.Onların bu halleri diğer Şearillah konularına değer vemediklerini göstermez.
Misal emsal olmaz ama bir misal anlatayım.
bulunduğumuz şehirde bir mücahid vardı.çeşitli ülkelerde savaştı.demekki şehadet nasib değilmişki şehre yerleşti.daha sonra gençlerden bir gurub kurdu.Gençler çalışıyor kazandıklarını beytülmal adı ile bu şahsa veriyordu.Oda bu paralardan ihtiyaçları kadar değil ama veriyordu.kendisi dilediği gibi harcarken başkalarına kısıtlamalar getiriyordu.Taki bir gencin çocuğu rahatsızlandı onun doktora gitmesine zin vermedi.çocuk sakat kaldı.Mırın kırın yapanlarada bu şahıs kaba kuvvet uyguluyordu.
neyse dağıldı bu gurub kaçtı o adamda.
Mücahid demek sabahleyin namazda olandır,helal kazanandır,çocukların,eşini ellere bırakıp güya hayır işleyen değildir...Elbette İSlamın devlet talebi içinde mücadele edendir,Kardeşini sıkıntıları ile baş başa bırakmayandır.....

son olsun izzetli kardeşim yazdıklarınla imzandaki yazı örtüşmüyor
 
İZZETLİ Çevrimdışı

İZZETLİ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
ilginç ilk dönemlerde de insanlar öleceksiniz karınız başkalarıyla evlenecek çocuklarınız aç kalacak diye insanları cihaddan alı koyan insanlar munafıklar dı şimdi ise bunları haklı sebeb gibi gösteren insanlar islamı sahiplenmiş

birde ömer ra ettiği dua nere geçmektedir
 
M Çevrimdışı

mustafa_mardin

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
ilginç ilk dönemlerde de insanlar öleceksiniz karınız başkalarıyla evlenecek çocuklarınız aç kalacak diye insanları cihaddan alı koyan insanlar munafıklar dı şimdi ise bunları haklı sebeb gibi gösteren insanlar islamı sahiplenmiş

bi el kaide sempatizanının bu kadar güzel bi tesbitte bulunabilmesi tek kelimeyle harika. hem güldürüyor hem düşündürüyor.

hem acı bi espri, hem yerinde bi tesbit. vallahi bravo. nureddin yıldız burada olsa hırsından renk değiştirirdi.

:teşekkür:muhaha
 
Ehli Hadis Çevrimdışı

Ehli Hadis

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Zamanında Erbakan'ın tercümanlığını yapan bu kişiden, Hakimiyet ve küfür,şirk konusunda fetva mı alınır?

Dünya öyle bir yer haline gelmiş ki, Muvahhidler "harici","bidatçı", düzenin kulları "Muvahhid","Allame" olmuş.
 
E Çevrimdışı

essirra

Üyeliği İptal Edildi
Banned
abi siz suriyeden veya çeçenyadan yazıyorsunuz herhalde :)
Nedense böyle bir intiba oluştu bende
 
E Çevrimdışı

essirra

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Zamanında Erbakan'ın tercümanlığını yapan bu kişiden, Hakimiyet ve küfür,şirk konusunda fetva mı alınır?

Dünya öyle bir yer haline gelmiş ki, Muvahhidler "harici","bidatçı", düzenin kulları "Muvahhid","Allame" olmuş.
ey alleme kardeş Allah seninde defterini oku dediğinde ne yapacaksınız.Hanginiz ilk taşı atabilecek olan merak ettim şimdi
 
Ehli Hadis Çevrimdışı

Ehli Hadis

Üyeliği İptal Edildi
Banned
ey alleme kardeş Allah seninde defterini oku dediğinde ne yapacaksınız.Hanginiz ilk taşı atabilecek olan merak ettim şimdi

Ben Allame'yim mi dedim? Bu ne tavır? Bu HOCA diye başa getirilmiş adam, Erbakan denen tağutun sağ kolu iken (ki hala oyları SP'ye toplar) , tağutların yardımcısı iken kim bu İslam milletini terketmiş kişiden fetva alır?

Öyle ki bu alimlerin ırzına laf söyleyen edepsiz, Muhammed Bin Abdulvahhab İbn Teymiyye'nin adını kullandı, saltanat kurdu, petrolleri yedi yuttu, refah içinde göbek büyüttü diyordu.

Kim bu ahlaksızdan fetva alır? Ki bunun amelle ne alakası var? Böyle çocuk gibi sloganik sözlerle yapabileceğiniz tek şey böyle Tağutun yardımcılarına yalakalık etmek, onları savunmak olur.
 
Üst Ana Sayfa Alt