Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Önemli Konularda 25 Soruma Cevap Verir misiniz?

E Çevrimdışı

ehli sunnet

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Essalümün aleyküm,

Bu forumda birçok konuyu okuyorum ve ne yalan söyleyeyim, bazen konularin yanitalirini ya anlayamiyorum, yani belki aklim tam almiyor.
Ama sanirim benim gibi birçok avam olan, yani dini bilgisi fazla olmayan kardeslerimiz bu forumda bazi konularin cevabini ararken zorlanabilirler.
Asagidaki sorularimi EVET yada HAYIR seklinde yanit alabilirsem sevinirim insaallah.

Bu forumun soru sorma adabini biliyorum ve asagidaki sorular bir sekilde daha önce islenmis konular olabilir. Bundan dolayi lütfen sormus oldugum sorulari bir baska soruya veya yanita yönlendirmeyin. Sadece istedigim EVET veya HAYIR seklinde cevap vermeniz. Çünki sorulari ve konulari birbaska yanita yönlendirginiz vakit birçok yanit çikabiliyor. Ben is daha açik ve net yanit almayi yegeliyorum. Ve zannederim birçok kardesimiz íçinde insaallah hayirli olacaktir. Özeliklede Abdülmuiz kardese bir güvenim oldu. Allah dogru yolda gidenlerden razi olsun. Onun vermis oldugu yanitlar veya konular içerikli ve belgeleriyle veriliyor. Yani Kurani, sünneti, hadisi ve 4 hak mezheb imaminin görüslerini siralayarak yanit veriyor. Allah razi olsun. Ama bazen yanitlar o kadar ayrintili oluyorki sorunun özünü yitirebiliyorum. Yani sorunun özünden uzaklasabilip yaniti almamis veya anlamamis oluyorum. Insaallah derdimi anlatabilmisimdir.

Simdi gelgelelim sorularimi. Lütfen EVET veya HAYIR seklinde, veya çok kisa ve net bir sekilde yanit verirmisiniz. Allah razi olsun.

Soru 1 Domuz derisini kullanmak hehalmi...?

Soru 2 Hangi derileri kullanmak helal...?

Soru 3 Tabaklanmis deri nedemek oluyor...?

Soru 4 Domuz veya helal olmayan deriden ayakkabi, deri mont giyinmek veya herhangi bu TABAKLANMIS DERILERDEN elde edilmis bir esya kullanmak harammi...?

Soru 5 Domuz veya herhangi baska haram olan BOYANMIS deri, yani renkverilmis bir deri ayakkabi, deri mont, deri koltuk vesaire esya giyilip ve kullanilabilirmi...?

Soru 5- A. Peki bu haram olan derilere veya necis olan derilere ellerimiz veya bedenimizin herhangi bir uzvuyla degmis olursak, ne yapmaliyiz...?

B. Örnegin ayagimiza giymis oldugumuz haram veya necis deriden yapilan ayakkabiyi giyersek ayagimiz pislenmis oluyormu...?

C. Bundan dolayi ayagimizi yikamamizmi gerekiyornu...?

D. Haram veya necis deriden yapilan eldüven veya montu giydigimiz vakti ve çikarttiktan sonra el, ayak, beden veya vücdumuzun herhangi bir uzvuyla temasa geçen bu deriden dolayi elleri, ayaklari yikamakmi gerekiyor?

E Yoksa kuru veya tas olan buiten haram veya necis deri nereye degerse degsin yikamadan olurmu...?

F. Veya bu deriler nereye temas ederse ne yapmaliyiz... ? 7. Bedeni, el, ayak, yikamaya gerek yokmu..? Yani nereye degerse degsin haram deri bedeni kirletmez mi...?

Soru 6 Camasir tozlarinda, camasir sabunlarinda, deterjanlarda, camasir yumusatilcilarinda, sampuanlarda, kremlerde veya herhangi bir maddede icinde bilmedigimiz haram olan bir madde. Yani haram olan bir bilesim maddesi kullanilirsa bunlar kullanilirmi.....?

Soru 7 Yani mesela bu yukarida saymis oldugum sabunlarda veya kremlerde genelde GLICERIN kullaniliyor. Ve bu GLICERIN ya dogal olarak bitkilerden elde edliyor veya hayvandan elde edilebiliyor. Ama bunu bilmiyoruz veya bilemiyoruz. Bu durumda ne yapmali....?

Soru 8 Yukarida yazmis oldugum veya herhangi baska supheli olan maddeler kullanilabilirmi...?
(cunki herseyi arastiramiyoruz ve imkanimiz yok)

Soru 9 Turbe konusunu bu forumda cok okudum ama anlayamadim. Kusura bakmayin.
Turbe (yani yagmurdan korunmak veya mezarda yatan kisi hayirina dua etmek icin yapilin, catisi olan bit mekan) harammi...?

Soru 10 Mescidi Nebevide Namaz kilinrmi...?

Soru 11 Mekkede ve Medine Suudlu polisler mezarlarda veya Mescidi Nebevide dua edenlerin ellerine vuruyormus. Bu dogrumu...? Asli varsa bunu neden yapiyorlar...?

Soru 12 Turbesi olan mekanda namaz kilinirmi...?

Soru 13 Camiinin yaninda turbe olursa o camiide namaz kilmak caizmi...?

Soru 14 Herhangi bir camiide (bu diyanetin veya her kimin olurs olsun) ehli sunnet oldugunu iddia eden cemaatin camiisinde veya bu tur imamlarin arkasinda herhangi bir aciktan kufur alameti gorulmedikce namaz kilinirmi...?

Soru 15 Alkol iceren kolonya kullanilirmi...?

Soru 16 Alkol kollanyadan ucuyor, yani ele veya kiyafete surdkten bir muddet sonra ucuyor deniyor, bundan dolayi alkolun bir eseri kalmiyormus. Bu varsayim veya bilgiyli alkol iceren kollonya kullanilabilirmi...?

Soru 17 Partilere oy vermek harammi...?

Soru 18 Ben demokratim demek dinden cikartirmi...? Harammi?

Soru 19 Sac boyamak helalmi...?

Soru 20 Namaz kilmamayana kafirmi denir...?

Soru 21 Bir avam, dini bilgisi az olan kisi, bir mezhebi taklit etsene uygunmu...?

Soru 22 Mekke imaminin arkasinda namaz kilinirmi...?

Soru 23 Tatilde, mesela Malezyada veya Tailanda kimin veya neyin camiisi oldugunu bilmedigimiz halde namaz kilmak caizmi...?

Soru 24 Fatiha okuyup sevabini ölüye hediye edebilirmiyiz...? Evet mi hayir mi...?

Soru 25 Yasin veya herhangi bir sure, ayet veya dua okuyup hasil olan sevabi olulerin ruhlarina hediye edebilirmiyiz...? Evet mi hayir mi...?


Bunlar birkac sorum. Lutfen EVET veya HAYIR yada cok kisa baska bir siteye veya konuyua yonlenirmeden cevaplarmisiniz...?

Allah ummeti Muhammedin yolundan gidenlerden ve imanla yasamayi ve olmeyi nasib eylesin.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Aleykum selam we rahmetullah;
Kardeşim anlayamadığın cevablarda genele ya da özele sorabilirsiniz.



ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 1 Domuz derisini kullanmak hehalmi...?
C 1- Hayır.


Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

De ki, bana vahyolunanlar arasında yiyene yemesi haram kılınmış bir şey bulamıyorum; ama ölü, akmış kan, domuz eti ki, o gerçekten iğrençtir, ya da yoldan çıkıp Allah’tan başkası adına kesilmiş olursa o başka. Kim zorda kalırsa aşırı gitmeden ve taşkınlık etmeden bunlardan yiyebilir. Çünkü senin Rabbin bağışlayıcıdır ve çok merhametlidir.” (En’am 145)

Peygamber (s.a)'ın hanımı Aişe (ranha)'dan rivayet edildiğine göre;
Rasûlullah (s.a.v.), ölü (hayvan)ların derileri tabaklanınca(onlardan) yararlanılmasını emretmiştir.

(Ebu Davud, Libas, Bab 38, Hadis no : 4124; İbn Mâce, Libas 25; Nesâî, Fer', 6; Tirmizi, Libas,

Fakihlerin büyük çoğunluğu, domuz derisinin tabaklanması halinde bile kullanılamayacağı, alınıp satılamayacağı kanaatindedir.
“Domuz besmeleyle kesilse bile eti ve derisi temiz olmaz. Çünkü o her şeyiyle necistir. Allah Teâlâ bu hususta şöyle demiştir:
ولحم الخنزير فإنه رجس … "
domuz eti ki, o gerçekten iğrençtir.” (En'am 145)
Ayetteki “
o” zamiri ile ete değil, domuzun kendisine / tamamına işaret edilmektedir.


Denilebilir ki, “Zeyd'in oğluyla karşılaştım ve onunla konuştum.” ifadesinde olduğu gibi cümle içindeki tamlamada (izafet) tamlanan (muzaf) kastedildiğinden ayette geçen “o” zamirinin eti göstermesi gerekir.”
Ama bu, her yerde böyle olmaz, kârineye göre değişiklik olabilir. "Allah'ın ahdini, Ona yeminle söz verdikten sonra bozanlar…” (Bakara 27) ayetinde “o” zamiri tamlayan durumunda (muzafun ileyh) olan Allah lafzını göstermektedir.
Ayet, “onu yeminle sağlamlaştırdıktan sonra” şeklinde de anlaşılabilir. Bu defa da “o” zamiri tamlanan (muzaf) durumunda olan ahd lafzını gösterir.

“Allah’ın nimetine şükredin, eğer yalnız ona ibadet ediyorsanız.” ayetinde “o” zamiri tamlayan durumunda olan Allah lafz-ı celalini gösterir; çünkü tamlanan durumunda olan nimet kelimesini göstermesi uygun değildir. “Zeyd'in oğluyla karşılaştım ve onunla konuştum.” ifadesinde “o” zamiri, oğul kelimesini gösterir, çünkü karşılaşılan kişi odur. Bizim üzerinde durduğumuz konu, zamirin tamlayanı da tamlananı da göstermeye uygun olması açısından “Allah'ın ahdini, Ona yeminle söz verdikten sonra bozanlar…” ayeti gibidir. Burası da ihtiyatlı davranmayı gerektiren bir yerdir. O zaman zamirin ihtiyatlı tarafı gösterir biçimde kabul edilmesi vacib olmuştur. O da daha kapsamlı olması sebebiyle tamlayan (muzafun ileyh) durumunda olan domuz kelimesidir. Domuz derisi tabaklanacak olsa, Zahir’ur Rivâye'de onun temizlenmeyeceği görüşü nakledilmiştir.
Bütün fakihlerin görüşü de böyledir. Domuz her şeyiyle (ayni) necistir. Bir de derisi tabak kabul etmez. Çünkü insan derisi gibi kat kattır. Temizleyici işleme (yani tabağa) uygun değildir.

Hattâbî'nin açıklamasına göre ise, ulemadan bir kısmı ihâb kelimesinin sadece etleri yenilebilen hayvanların derileri anlamına geldiğini bu bakımdan tabaklamanın ancak eti yenen hayvanların derileri için geçerli olduğunu, eti yenmeyen hayvanların derilerinin tabaklanma ile temiz olmayacağını iddia etmişlerdir. Evzaî, İbn Mubârak, İshak b. Râhûyeh ve Ebû Sevr bu görüştedirler.
Hattâbî'ye göre ihâb kelimesi, eti yenen hayvanların derileri için kullanıldığı gibi, eti yenmeyen hayvanların derileri için de kullanılır.

Ölmüş bir hayvanın derisinin tabaklanmak suretiyle temizlenip temizlenemeyeceği konusunda 7 görüş vardır:
1- İmam Şafiî'nin görüşü: Köpek ve domuz hariç bütün leşlerin derileri tabaklanınca içiyle ve dışıyla temizlenmiş olur. Bu deriler tabaklandıktan sonra içleri de dışları gibi temiz olduğundan ıslak yerlerde de kuru yerlerde de kullanılabilirler. Ali b. Ebî Tâlib (r.anh) ile Abdullah b. Mes'ud (r.anh)'un da bu görüşte oldukları rivayet edilmiştir.
2- Hiçbir leşin derisi tabaklanmakla temiz olmaz. Ömer b. Hattâb (r.anh) ile oğlu Abdullah ve Aişe (r.anha) da bu görüştedirler. İmam Mâlik'den rivayet edilen iki görüşten biri de İmam Ahmed'in meşhur olan görüşü de budur.
3- Eti yenen hayvanların leşlerinin derisi tabaklanma ile temizlenir, eti yenmeyen hayvanların leşlerinin derileri temizlenmez. el-Evzaî ile İbn Mubârak, Ebû Sevr ve İshak b. Rûhûyeh bu görüştedirler.
4- Domuzdan başka bütün hayvanların leşlerinin derileri tabaklanmakla temizlenmiş olur. Bu İmam Ebû Hanîfe (r.anh)'nin görüşüdür.

5- Her leşin derisi tabaklanınca dışı temizlenmiş olur, fakat içi temiz lenmiş olmaz. Bu bakımdan tabaklanmış deri kuru işlerde kullanılırsa da rutubetli işlerde kullanılmaz. Çünkü içlerine yaşlılık erişince oradaki pisliği dışına çıkar. Bu sebeble böylesi derilerin dış yüzeyi üzerinde namaz kılınırsa da giyilmek suretiyle içerisinde namaz kılınmaz. İmam Mâlik'in meşhur olan görüşü budur.
6- Domuz ile köpek de dahil olmak üzere bütün hayvanların leşlerinin derileri içiyle ve dışıyla temizlenmiş olur. Bu da Dâvud ez-Zâhiri ile Zahirîlerin görüşüdür. Bu görüş İmam Ebû Yusuf'tan da rivayet olunmuştur.
7- Her leşin derisinden yaş iken de kuru iken de yararlanılabilir. Yararlanabilmek için tabaklamaya ihtiyaç yoktur. Zuhrî tarafından ileri sürülen bu görüşe ulema iltifat etmemiştir. Zuhrî'nin bu husustaki dayanağı, hadis-i şerifte "tabaklama" kelimesinin geçmemiş olmasıdır.
Kendisine, "Her ne kadar konu ile ilgili hadiste tabaklanmadan söz edilmiyorsa da onun tefsiri mahiyetinde gelen ondan sonraki hadislerde tabaklamadan bahsedilmekte ve leşin derisinin temizlenmesinin ancak tabaklama ile olabileceği açıklanmaktadır" diye cevap verilmiştir.


Pars derisinin giyilmesi de yasaklanmıştır. Çünkü pars derisi pistir. İmam Şafii'yi göre ve daha başkalarına göre parsın derisi tabaklanmakla da temizlenmez. İşte bu yüzden giyilmesi haram kılınmıştır.
Yahut, giyene gurur ve kibir getirdiği için yasaklanmıştır. Pars derisinden yapılan elbise giymek kafirlere ait özel bir kıyafet sayıldığı için de yasaklanmış olabilir.
Hanefi'lere göre; domuzdan başka bir hayvanın derisi tabaklanmakla temiz sayıldığından (Ömer Nasuhi Bilmen. Büyük İslâm ilmihali, 64) pars derisinden yapılmış olan elbise giymenin haram oluşunun sebebini son iki ihtimalde aramak gerekir.


ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 2 Hangi derileri kullanmak helal...?

C 2- Bu soru şekline Evet veya Hayır diye istediğin cevab şekli verilmesi uygun değildir.

Hattâbî'nin açıklamasına göre ise, ulemadan bir kısmı ihâb kelimesinin sadece etleri yenilebilen hayvanların derileri anlamına geldiğini, bu bakımdan tabaklamanın ancak eti yenen hayvanların derileri için geçerli olduğunu, eti yenmeyen hayvanların derilerinin tabaklanma ile temiz olmayacağını iddia etmişlerdir. Evzaî, İbnMubârak, İshak b. Râhûyeh ve Ebû Sevr bu görüştedirler.

ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 3 Tabaklanmis deri nedemek oluyor...?

C 3- Bu soru şekline Evet veya Hayır diye istediğin cevab şekli verilmesi uygun değildir.

Deri Tabaklama Ne Demektir :
Deri liflerinin yani deri kollegeninin bozulmalara, mikroorganizmalara ve parçalanmalara karşı dayanıklılığını arttıran bir işlemdir. Tabaklama, deri işleme yöntemidir, yani derinin fiziksel ve kimyasal işlemlere tabi tutulub endüstriyel bir ürün olarak kullanılacak hale getirilmesidir.
Deri yapısının bozulabilirliği kıllanımında ciddi problemlere yol açarken kalıcı dayanıklılık ve aynı zamanda kullanılabilirlik sağlamada temel aşama tabaklamadır. Tabaklama işleminde kollegenin amino ve karboksil grupları çeşitli maddeler ile (mineral, bitkisel, kimyasal kökenli) aralarında bağlar kurmak sureti ile dayanıklı hale getirilir.
Deri, tabakhanede işlendiği için tabaklamak tabiri kullanılır.


ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 4 Domuz veya helal olmayan deriden ayakkabi, deri mont giyinmek veya herhangi bu TABAKLANMIS DERILERDEN elde edilmis bir esya kullanmak harammi...?

C 4- Evet

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Domuz derisinden yapılan ayakkabının giyilmesi cumhura göre haramdır. İmam Muhammed (rahimehullah), "Zarurat halinde ayakkabıcıların kullanmalarının caiz olacağı belirtilmektedir." (el-İhtiyar, C. 1, S. 17)
İbni Âbidin ise, şöyle demektedir:
“Durer’de bildirildiğine göre, İmam-ı Muhammed, domuz kılının temiz olduuna zaruretten dolayı cevaz vermiştir. Çünkü ayakkabıcıların onu kullanmaya ihtiyacı vardır. Allâme Makdisî, ‘Bizim zamanımızda ayakkabıcıların buna ihtiyaçları kalmamıştır. Bundan dolayı temizliğine hüküm vermeye sebeb olan zaruret ortadan kalktığı için kullanılması caiz değildir’ demiştir.”
(Reddu’l-Muhtar, c.1, sf: 138)



ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 5 Domuz veya herhangi baska haram olan BOYANMIS deri, yani renkverilmis bir deri ayakkabi, deri mont, deri koltuk vesaire esya giyilip ve kullanilabilirmi...?
C 5- Hayır

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Domuzu haram kılan rengi değildir. Bizzat kendisinin necisliğidir.



ehli sunnet;288609' Alıntı:
Soru 5- A. Peki bu haram olan derilere veya necis olan derilere ellerimiz veya bedenimizin herhangi bir uzvuyla degmis olursak, ne yapmaliyiz...?

B. Örnegin ayagimiza giymis oldugumuz haram veya necis deriden yapilan ayakkabiyi giyersek ayagimiz pislenmis oluyormu...?

C. Bundan dolayi ayagimizi yikamamizmi gerekiyornu...?

D. Haram veya necis deriden yapilan eldüven veya montu giydigimiz vakti ve çikarttiktan sonra el, ayak, beden veya vücdumuzun herhangi bir uzvuyla temasa geçen bu deriden dolayi elleri, ayaklari yikamakmi gerekiyor?

E Yoksa kuru veya tas olan buiten haram veya necis deri nereye degerse degsin yikamadan olurmu...?

F. Veya bu deriler nereye temas ederse ne yapmaliyiz... ? 7. Bedeni, el, ayak, yikamaya gerek yokmu..? Yani nereye degerse degsin haram deri bedeni kirletmezmi...?

C 5 - A - F- Domuzun necâsetinin nasıl temizlenmesi gerektiği konusuna gelince, bazı âlimler, domuzun necâsetini, köpeğin necâsetine kıyas ederek birisi toprakla olmak kaydıyla yedi defa yıkanması gerektiği görüşüne varmışlardır. Fakat doğru olan görüşe göre, domuzun necâsetinin giderilmesi için bir defa yıkanması yeterlidir.
Nitekim İmam Nevevî (rahimehullah), Sahih-i Muslim'in şerhinde şöyle demiştir:
"Âlimlerin çoğunluğu, domuzun necâsetinin yedi defa yıkanmasına ihtiyaç olmadığı görüşüne varmışlardır. Bu, aynı zamanda İmam Şâfiî'nin de görüşü olup delil bakımından oldukça güçlüdür."
Muhammed b. Salih el-Useymîn de bu görüşü tercih etmiş ve şöyle demiştir:

"Fıkıh âlimleri -Allah onlara rahmet etsin- domuzun necâsetini, köpeğin necâseti ile birlikte tutmuşlardır. Bu hükmü verirlerken de; domuzun necâsetinin, köpeğin necâsetinden daha pis olduğu, dolayısıyla köpeğin necâseti hakkındaki hüküm, domuzun necâseti için daha yerinde olması gerektiği kanaatine varmışlardır.
Bu kıyas, zayıftır. Çünkü domuz, Kur'an-ı Kerim'de zikredilmiş ve Peygamber (s.a.v.) döneminde de var olan bir hayvan idi. Fakat domuzun, köpek gibi olduğu konusunda hiçbir şey bidirilmemiştir. Dolayısıyla bu konuda doğru olan görüş, domuzun necâsetinin, -köpeğin necâseti gibi olmayıp- diğer hayvanların necâseti gibi olup diğer hayvanların necâseti nasıl yıkanıp temizleniyorsa, domuzun necâseti de öyle yıkanıp temizlenir." (eş-Şerhu'l-Mumti', c; 1, s: 495)

Domuzun necâsetinin temizlenmesi konusunda doğru olan görüş; diğer necâsetlerin giderildiği gibi, necâseti gidermeye yetecek kadar su ile yıkanmasıdır. Bunun için belirli bir sayıda yıkanması şart değildir.
Domuza dokunmanın sonunda onun necâsetinden temizlenme konusunda söylenen şeyler ne olursa olsun, sonuç olarak sizin bedeninizden (vücudunuzdan) herhangi bir yeri yıkamanız gerekmez ve bu durumun namazınıza herhangi bir zararı da yoktur. Allahu âlem.



ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 6 Camasir tozlarinda, camasir sabunlarinda, deterjanlarda, camasir yumusatilcilarinda, sampuanlarda, kremlerde veya herhangi bir maddede icinde bilmedigimiz haram olan bir madde. Yani haram olan bir bilesim maddesi kullanilirsa bunlar kullanilirmi.....?

C 6- Hayır.

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :


Günümüz âlimleri arasında içeriğinde alkol ve benzeri haram türünde kimyasalların bulunduğu temizleyici ve esans (parfüm) içerikli karışımlar ihtilaflı bir mesele olmakla beraber; kullanmamak takva bakımından uygun olandır.

"Ey iman edenler! İçki, kumar, putlar ve fal okları sadece şeytanın işinden birer pisliktirler. Bu pislikten kaçının ki, kurtuluşa eresiniz" (Maide, 90)
Bütün alkol çeşitleri haram kabul edilmemektedir. Sadece şarap ve benzeri sarhoşluk veren alkol, etil alkol olduğu için haram ve necis kabul edilmiştir. Bu sebeple, etil alkolün dışındaki alkoller için aynı hüküm geçerli değildir.
Kimya sanayiinde, mayalanmış şekerli sıvıların damıtılmasıyla elde edilen sıvılara "alkol" denir. Halk arasında en çok bilinen alkol türü ispirtodur. İspirtonun kimyadaki adı "etanol" veya "etil alkol"dür. Alkol elde etmek için iki yol vardır. Mayalandırma yolu, sentetik yol.

Alkol mayalandırma yoluyla; üzüm, patateş, Mısır, arpa ve melâs gibi şekerli ya da nişastalı maddelerden; sentetik yolla da, karpit (kalsiyum karbit)`ten elde edilir. Sentetik yolla üretilen alkol, kg. başına 7.080.000 kalori ısı verir. Bu yüzden iyi bir ısıtma aracı olarak kullanılır. Bunun yanısıra iyi bir eritgendir de. Özellikle koku sanayiinde, esansları eritmekte kullanılır.
Sonuç olarak, günümüz kolonya sanayiinde, üzüm şarabı dışındaki, kamış, patateş, bazı ağaçlar, mısır ve benzerleri ile sentetik yollarla elde edilen alkolün içilmesi kesinlikle caiz değildir. Ancak, Ebû Hanîfe ve aynı görüşte olan İslâm hukukçularına göre, elbiseye ve ya bedene sürülmesi mümkün ve caizdir. Yıkanmadan namaz kılınması hâlinde namaza zarar vermez. Kolonya kullanımının çok yaygın olması yüzünden, bu konuda umûmî belvâ vardır. ("Belvâ-i âmme" maddesi) Kısa sürede buharlaşarak iz bırakmadığı dikkate alınarak, Ebû Hanîfe`nin fetvasıyla amel edenler de mumkundur. Çoğunluğun görüşüne uyanlar da "takvâ"yı tercih etmiş ve ihtiyata uymuş olurlar
.



ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 7 Yani mesela bu yukarida saymis oldugum sabunlarda veya kremlerde genelde GLICERIN kullaniliyor. Ve bu GLICERIN ya dogal olarak bitkilerden
elde edliyor veya hayvandan elde edilebiliyor. Ama bunu bilmiyoruz veya bilemiyoruz. Bu durumda ne yapmali....?

C 7- Hayır.

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Gliserin - Gliserol :
Hayvani ve bitkisel katı ve sıvı yağların hidrolizi sonucunda elde edilen berrak, renksiz, tatlımsı ve kıvamlı bir sıvıdır. Şekercilikte, deterjan, sabun, sentetik sakız, kozmetik ürün, çorba ve ilaç imalatında katkı maddesi olarak kullanılır. Gliserin, domuz eti veya yağı gibi haram bir şeyden yapıldığı biliniyorsa kat'i olarak haramdır. Katkı maddesinde gliserinin nevî (hayvani - bitkisel) belli değilse takvaya uygun olan o üründen sakınmaktır.

"Şubheli olanı bırak, olmayana git".
(Buharî, Buyu', 3; Tirmizî, Kıyâme, 60; Ahmed bin Hanbel, Musned, III/153)

"Helâl da, haram da bellidir... Arada şubheli şeyler vardır. Onlardan sakınan dinini ve ırzını korur"
(Buharî, iman 39, Buyu', 2; Muslim, Musâkât 107, 108; Ebu Dâvûd, Buyu', 3; Tirmizî, Buyu', 1; Nesâî, Buyu', 2; İbn Mâce, Fiten, 14)





ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 8 Yukarida yazmis oldugum veya herhangi baska supheli olan maddeler kullanilabilirmi...?
(cunki herseyi arastiramiyoruz ve imkanimiz yok)


C 8- Evet

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :


Hakkında âlimlerin hakkında ihtilaf ederek birbirinden farklı görüşler serdettiği katkı maddeleri (haram olma olasılığı bulunan) var ise ihtiyaten şubheden sakınmak gereklidir. Fakat hakkında âlimlerin olumsuz bir görüşü olmayan katkı maddelerini barındıran ürünler kullanılabilir. Çünkü eşyada aslolan ibahadır.

Eşyada Aslolan Mubahlıktır

Haram oluşuna delil bulunmadığı sürece eşyada asıl olan mubah olmasıdır. Nitekim Allah Teâla şöyle buyurmuştur:
Size haram kıldığı şeyleri açıklamıştır” (En’am 119)

Şeyhu'l İslam İbn Teymiyye (rahimehullah) şöyle demiştir: “Allah Teâla haram olanları açıkladığını bildirmiştir. Haram olduğu açıklanmayanlar haram değildir. Haram olduğu bildirilenler ise helal değildir. Bir şey ya haramdır ya helaldir.” (Mecmuu’l-Fetava, (21/536)

Ebu’d-Derda (radıyallahu anh), Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Allah’ın kitabında helal kıldıkları helal, haram kıldıkları ise haramdır. Hakkında sukût edilenler ise avfedilmiştir.”
(Hakim (2/375) Elbani Gayetu’l-Meram’da (14) hasen demiştir)

Şeyhu'l İslam İbn Teymiyye (rahimehullah) şöyle demiştir: “Hakkında sukût edilenler affedilmiştir” ifadesi, sukût edilenlerden dolayı günaha girilmeyeceğinin delilidir.
Buna af isminin verilmesiyle sanki Allahu â’lem şu kastedilmiştir: Helal kılmak bir şeyi kullanmaya özel bir hitapla izin vermektir. Haram kılmak ise onu kullanmayı yasaklamaktır. Hakkında susulmasına gelince, özel bir hitapla izin verilmeyen ama aynı zamanda yasaklanmayan demektir. Bu durumda asla dönülür. Bu asıl ise şudur: Rasul göndermedikçe cezalandırma yoktur. Cezalandırma yoksa haramlık da yoktur.”
(Mecmuu’l-Fetava, C. 21, sf: 538)

Sahabenin ameli de bu şekilde devam etmiştir. Ömer (radıyallahu anh) keler yemeyi caiz görmüş ve bu konuda Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)’in onu haram kılmamış olmasını delil getirmiştir. (Muslim (3/1545)

İbn Receb şöyle der: “Suyun temizliği gibi asıl itibarıyla mubah olanlarda aslının caiz olduğuna kanaat getirilemeyenleri kullanmak caizdir. Kesik parça ve hayvan etleri gibi aslen yasak olanlarda ise helal olduğuna dair kanaat oluşmadıkça kullanmak helal olmaz. Bir şey hakkında tereddüt edilirse aslına dönülür ve ona göre hareket edilir.” (Camiu’l-Ulum (65)



ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 9 Turbe konusunu bu forumda cok okudum ama anlayamadim. Kusura bakmayin.
Turbe (yani yagmurdan korunmak veya mezarda yatan kisi hayirina dua etmek icin yapilin, catisi olan bit mekan) harammi...?

C 9- Evet
Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Cabir Bin Abdullah (radıyallahu anh)’den:
Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), mezarlar üzerine bina yapılmasını yasaklamıştır.
(Muslim, Cenaiz, Bab 32, Hadis no: 970; Ebu Davud, 3226; Nesai, 4/86; Ibni Mace, 1562-1563; Hakim, 1, 370; Zadu'l Mead, 1, 499)


Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Ali Bin Ebu Talib (radıyallahu anh)’ı Yemen’e hiçbir put bırakmadan hepsini yok etmek ve yüksek olan her kabri yerle bir etmek için göndermişti.
(Muslim, 969; Tirmizi, 1049; Ebu Davud, 3218; Nesai, 4/88; Hakim , 1/369; Tayalisi, 155; Ahmed, 741,1064)

Bu rivayet hakkında şunu belirtmeliyiz ki; Ali (radıyallahu anh), muşrik bir toplumun tapındığı mezarları yıkmak üzere gönderilmiştir. Böyle yerlerde cahillerin hakiki iltica edilecek olan Allah’tan gafil bir halde kabirdekilerden meded ummaları şirktir, oralarda mum yakmak, çaput bağlamak, adak adamak gibi adetler çirkin bid’attir, İslam'da yeri yoktur.

Kabirler üzerine mermer ve benzeri şeyler yapıb da kişilerin birbirlerine karşı iftihar etmeleri, (süslemeleri) övünüb böbürlenmeleri mekruhtur. Çünkü bunlar, ölülerine tazim etmek için cahiliyyedekilerin yaptığı mantık dışı işlerindendir.
(İmam Şa’rani, Muhtasarı Tezkiretu'l Kurtubi, s.89 -100)

Peygamberler ve salih zatların kabirlerinin türbe yapılmasında, orada yatan zata faydası yoktur, kubbe yapılması mekruh ve bid’at görülmüştür. Sünnet olan, ancak tanınabilmesi için büyükçe bir taş dahi olsa bir alamet koymak, toprağını deve hörgücü gibi yerden bir karış yüksek yapmaktır. (Neylu'l Evtar, 4/82-83; Şa’rani, Mizanu'l Kubra,1/359) Kabir taşına sadece mevtanın ismi yazılabilir.

İslam'a Göre Kâbir - Mezarın Şekli Nedir?
https://www.islam-tr.org/konu/islama-gore-kabir-mezarin-sekli-nedir-turbe-yapmak-caiz-mi.28068/

ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 10 Mescidi Nebevide Namaz kilinır mi...?
C 10- Evet

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Mescid-i Nebevi'de 1400 senedir namaz kılınmaktadır.

Rasulullah (s.a.v.)ın vefat etmesiyle mescide bitişik olan evinin odasına defnedildi. Mescid-i Nebevi'nin ilk inşasında mescidin doğu duvarına bitişik Muhammed ve ailesi için iki oda (Hucre-i Saadet) yaptırıldı. Bu odaların sayısı daha sonra dokuza kadar yükseldi. Daha sonra Muhammed (s.a.v.), Ebu Bekir ve Ömer (r.anhuma) buraya defnedilmiştir.

Rasûlullah (
sallallâhu aleyhi ve sellem) kabirlerin mescid haline getirilmesini yasaklamıştır. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) ölümüne yol açan hastalığı sırasında şöyle buyurmuştur:
Allah’ın laneti peygamberlerinin kabirlerini birer mescid edinen Yahudi ve Hıristiyanların üzerlerine olsun!
Âişe (
radiyallâhu anhâ) şöyle demiştir:
Eğer mescid edinilme endişesi olmasaydı, (Rasûlullah’ın) kabri açıkta bırakılırdı. Ancak (kabrinin) mescid edinilmesinden endişe edilmektedir.”

(Buhârî, No: 1330 ; Muslim, No: 529)

Âişe radiyallâhu anhâ şöyle demektedir:
“Ummu Habîbe ve Ummu Seleme, Nebî (
sallallâhu aleyhi ve sellem)’e, Habeşistan’da gördükleri bir kiliseden ve içindeki resimlerden söz ederler. Bunun üzerine Nebî (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur:
Onlar, aralarında sâlih bir kimse öldüğünde kabri üzerine bir mescid inşa eder ve içine o (gördüğünüz) sûretleri resmederler. Onlar Allah katında yaratılmışların en şerlileridir.

(Buhârî, No: 427 , 434, 1341 ; Muslim, No: 528)

Peygamber´in (s.a.v.) özelliklerinden biri de, O'nun vefat ettiği yere defnedilmesidir.

Beyhakî ile îbni Sa´d´ın îbni Abbas´tan rivayetleri de şöyledir: "Peygamber'in (s.a.v.) vefatından sonra, nereye defnedileceği hususunda ihtilâfa düşüldü... Bâzıları: "O´nu, Mescid´e defnedelim!" dediler.
Bâzıları: "Medine Kabristanına defnedelim!" dedi.
Ebû Bekir de: "Ben, Peygamber´in (s.a.v.) kendisinden duydum! O, bu hususta şöyle buyurmuştu:
"
Hiç bir peygamber, vefat ettiği yerden başka bir yere defnedilmemiştir!"
İşte Ebû Bekir´in bu sözü üzerine Peygamberimiz´in üzerinde vefat ettiği yatak kaldırıldı, bu yatağın serildiği yere O´nun kabri kazıldı ve O buraya defnedildi."

(Bu rivayetin, mevsûl ve mursel başka tarikleri de bulunmaktadır.)
Ebû Bekr'in bu hadisi rivayet etmesiyle de, vâki´ ihtilaf sona ermiştir. Zaten Peygamberimiz´in ashabı hep böyle idiler. Bazı meselelerde ihtilaf ve İçtihat ederler. Peygamberimiz´in bir hadisi nakledilince de, işi o noktaya bağlıyarak ihtilafı sona erdirirlerdi.

Îbni Sa´d, Hâkim ve Beyhakî, Aişe´den (r.anha) nakleder. O şöyle demiştir:
"Ben rü´yâmda üç Ay görmüştüm... Bu üç Ay, semâdan kucağıma düştü... Babam Ebû Bekir´e bu rüyamın tâbirini sordum.
O da dedi ki: "Yeryüzünün en hayırlı üç insanı senin odana defnedilecektir."
Peygamber (s.a.v.) vefat ettikten sonra benim odama defnedildi.
Babam da bana dedi ki: "Ey Aişe, işte senin rüyanda gördüğün üç Ay´dan birincisi ve en hayırlısı! Senin odana defnedilmiş bulunmaktadır."


Îbni Sa´d, îbni Abbas´ın şöyle dediğini nakleder: "Peygamber (s.a.v.), kabrine defnedilmezden ve konulmazdan önce, altına kırmızı renkli bir kadife serildi. Sonra bunun üzerine konuldu."

İşte îbni Abbas´ın bu rivâyetiyle ilgili olarak Vekî´ der ki: "Bu, sâdece Peygamberimiz'e hâs idi. O´nun bir özelliği idi."
(Bu hadîsi, Vekî´in bu sözü olmaksızın Muslim dahî rivayet etmiştir.)

Ez cumle; Mescid-i Nebevi'de namaz kılmak câiz olmakla beraber, Ravza-i Mutahhara denilen Mescid-i Nebevi'deki alan (10x20=200 m2) içeriside namaz kılınması teşvik edilmiştir.
Allah Rasulu (s.a.v.) şöyle buyurur:
"
Evimle minberim arası, Cennet bahçelerinden bir bahçedir"
(Tecrid-i Sarih Tercumesi, IV, 268)


pey_1247519047.jpg


939f3e285a071bbd0ad05f00b764e169_1303593914.jpg



ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 11 Mekkede ve Medine Suudlu polisler mezarlarda veya Mescidi Nebevide dua edenlerin ellerine vuruyormus. Bu dogrumu...? Asli varsa bunu neden yapiyorlar...?
C 11- Evet

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Mescid-i Nebevi'de Rasulullah (s.a.v.)'in kabrinin (ve özellikle Şia'nın itibar ettiği bazı sahabelerin) olduğu alanın muhafazası için çevrilmiş korkuluk ve örtülerden teberruklenmek için sürtünen , elini yüzünü süren, duada direkt kendisinden isteyen, kabir ziyaretinde aşırıya kaçarak (daha çok Şii-İran ve Türk ziyaretçiler) elbisesini yırtıb yüzlerini tokatlayanlara, Suudi polislerin ellerine vurması bana göre yetersizdir. Yüzlerine toprak da saçılması gerekir.

Şii'lerce kutsal türbe'lerin ziyaretleri!

umutyavuz666_damascus.JPG


Necef’teki Ali (r.anh) Türbesi, Kerbela’daki İmam Huseyin Türbesi ve Meşhed’deki İmam Ali Rıza Türbesi belli başlı hac yerleridir. Şii'ler, Irak’ta bulunan Şii türbe ve mescitlerini bilhassa Muharrem ayında yoğun olarak ziyaret etmektedirler; kabirlerin etrafında tavaf edercesine dönmektedirler. Şiilerce, Kerbelâ’nın suyu ve toprağı, Huseyin (r.anh) ve yakınlarının kanı ile karışmış olduğuna inanıldığından mubârak ve şifalı sayılır. Ayrıca Şiiler, yanlarında Necef toprağından yapılmış secde taşı (türbet, mühür veya kerbela taşı) bulundurur. Bu uygulama bid'attır ve dinin tahrifidir. Pek çok Şii'nin hayalinde, ölünce bu topraklara gömülmek arzusu yatar. İran, Hindistan ve Pakistan’dan varlıklı kişilerin cenazeleri buralara getirilip gömülür.


ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 12 Turbesi olan mekanda namaz kilinirmi...?
Soru 13 Camiinin yaninda turbe olursa o camiide namaz kilmak caizmi...?

C 12 - 13- Evet

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Türbe, namaz kılınan yerden/mescidden ayrı bir alanda ise namaz kılınmasında bir beis yoktur. Eğer türbe, namaz kılınacak mescidin/odanın içerisinde ise böyle bir yerde (türbeyi meşrulaştırmamak) namaz kılmaktan sakınılmalıdır. Namaz kılınacak olsa her ne kadar sahih olsa da, yapılan fiil mekruhtur.


Ebu Saîd el-Hudri (Radiyallahu Anh); Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle dedi:
Mezarlık ve hamam hariç yeryüzünün tamamı mesciddir’ buyurdu.”
(Ahmed (11788); Ebu Davud (492); Tirmizi (317); Darimi (1/323); İbni Mace (745); İbni Huzeyme (792); İbni Hibban (1699); Ebu Yaala (1350); Hakim (1/251); Begavi (506); Albânî (1/320 İrva)

Aişe (Radıyallahu anha) ve İbni Abbas (Radiyallahu Anh) şöyle dediler:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) vefatı ile neticelenen hastalığında yanında bulunan bir hamisayı sık sık yüzüne örter dururdu. Hamisa kendisine sıkıntı verdikçe yüzünü açardı. İşte bu halde iken:
Allah, Yahudi ve Hristiyanlara lanet etsin. Çünkü onlar nebilerinin kabirlerini birer mescid edindiler’ buyurdu.
Aişe (Radiyallahu Anh): Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu sözleriyle onların fiillerinden ummetini sakındırıyordu dedi.”
(Buhari (534); Muslim (531/22); Ebu Avane (1(399); Nesei (702); Beyhaki (4/80); Ahmed (1/2186/34)



ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 14 Herhangi bir camiide (bu diyanetin veya her kimin olurs olsun) ehli sunnet oldugunu iddia eden cemaatin camiisinde veya bu tur imamlarin arkasinda herhangi bir aciktan kufur alameti gorulmedikce namaz kilinirmi...?
C 14 - Evet

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

CAMİ İMAMLARININ ARKASINDA NAMAZ KILMAK(Kılabilmek)
https://www.islam-tr.org/konu/cami-imamlarinin-arkasinda-namaz-kilmak-kilabilmek.19361/
ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 15 Alkol iceren kolonya kullanilirmi...?

Soru 16 Alkol kollanyadan ucuyor, yani ele veya kiyafete surdkten bir muddet sonra ucuyor deniyor, bundan dolayi alkolun bir eseri kalmiyormus. Bu varsayim veya bilgiyli alkol iceren kollonya kullanilabilirmi...?
C 15 - 16- Hayır.
Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Makyaj ve Alkollu Kolonya, Parfümler Kullanılmış Vaziyette Kılınan Namazın Sıhhati Nedir?
https://www.islam-tr.org/konu/makya...aziyette-kilinan-namazin-sihhati-nedir.32157/

Kolonya Kullanmanın Namaza ve Abdeste Bir Zararı Olur mu?
https://www.islam-tr.org/konu/kolonya-kullanmanin-namaza-ve-abdeste-bir-zarari-olur-mu.24349/



ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 17 Partilere oy vermek haram mi...?
C 17 - Hayır, Kufur, Şirktir.

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

SEÇİMLERDE OY KULLANMAK - CAHİLİYYE DÜZENLERİNE İŞTİRAK ETMEK (kitab)
https://www.islam-tr.org/konu/secimlerde-oy-kullanmak-cahiliyye-duzenlerine-istirak-etmek-kitap.7213/

ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 18 Ben demokratim demek dinden cikartirmi...? Harammi?
C 18 - Hayır haram değildir; Kufur, Şirktir.

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Demokrasi, Allah'a (hukumlerine) rağmen insanların çoğunluğunun tercihine dikkat ederek serbest/helal - yasak/haram kanunlar, yasalar çıkararak hükmetmeyi esas alan bir küfür nizamıdır.
Allaha kulluğunu iddia eden bir muslumanın, Allahın hukmuyle hukmetmeyenlerin kafir olacağını (Maide 44, Tevbe 31, Yusuf 40) bildiren kitabullah'ta bize uyulması gerek bir şerîat (Câsiye 18, Hacc 67, Mâide 48) verilmesine iman ettiği halde, bir muslumanın; Rabbi tarafından kıyamete kadar geçerli olan hukumler bildirmesine rağmen bunları sırtının gerisine bırakıp, kendisi gibi yaratılmış olanların hevâlarına/şeytana dayanarak peydahladıkları yasalarla yönetilmek anlamına gelen "Demokratım" ifadesi kufurdur. Çünkü Rabbimizin bize verdiği "Musluman" isminden râdıyız. İkisi bir arada olamaz.

"Allah uğrunda gerektiği gibi cihad edin. Sizi o seçmiş, babanız İbrahim'in yolu olan dinde sizin için bir zorluk kılmamıştır. Daha önce ve Kur'ân'da, Peygamberin size şahid olması, sizin de insanlara şahid olmanız için, size müslüman adını veren O'dur. Artık namaz kılın, zekat verin, Allah'a sarılın. O sizin sahibinizdir. O ne güzel sahib ve ne güzel yardımcıdır!" (Hacc 78)

DEMOKRATİK YÖNTEM İLE (PARTİ) İLE İSLAMİ HAKİM KILMAK:

https://www.islam-tr.org/konu/secim...hiliyye-duzenlerine-istirak-etmek-kitap.7213/


ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 19 Sac boyamak helalmi...?
C 19 - Bu soru şekline Evet veya Hayır diye istediğin cevab şekli verilmesi uygun değildir.

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Saç - sakal boyamak, boyanın cinsi ve rengi, türü ve niyetine göre mubah veya haram hukmu alır.

İslam'a Göre Saç - Sakal Boyamanın Hükmü ve Detayları Nelerdir?
https://www.islam-tr.org/konu/islama-gore-sac-sakal-boyamanin-hukmu-ve-detaylari-nelerdir.30419/

ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 20 Namaz kilmamayana kafir mi denir...?
C 20 - Bu soru şekline Evet veya Hayır diye istediğin cevab şekli verilmesi uygun değildir.

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Namazı Terk Etmenin (Kılmayanın) Hükmü
https://www.islam-tr.org/konu/namazi-terk-etmenin-kilmayanin-hukmu.11226/

ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 21 Bir avam, dini bilgisi az olan kisi, bir mezhebi taklit etsene uygunmu...?
C 21 - Evet
Mezheb taklid etmek câiz, mezhebcilik ve körü körüne taklid haramdır.


Mezheb ve Mezhebcilik?
https://www.islam-tr.org/konu/mezheb-ve-mezhebcilik.21883/

Mezhebler - Mezheblerde Neden Farklı İbadet Şekilleri Var?
https://www.islam-tr.org/konu/mezhebler-mezheblerde-neden-farkli-ibadet-sekilleri-var.2216/

MEZHEB - MEZHEBLERİN ÇIKIŞ SEBEBLERİ VE HUKMU
https://www.islam-tr.org/konu/mezheb-taklidi-caiz-mi.11448/

Mezheb Taasubcuları Selefileri Neden Eleştirir?
https://www.islam-tr.org/konu/mezheb-taasubculari-selefileri-neden-elestirir.29905/


ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 22 Mekke imaminin arkasinda namaz kilinirmi...?
C 22 - Evet


ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 23 Tatilde, mesela Malezyada veya Tailanda kimin veya neyin camiisi oldugunu bilmedigimiz halde namaz kilmak caizmi...?
C 23 - Evet


ehli sunnet;287425' Alıntı:
Soru 24 Fatiha okuyup sevabini ölüye hediye edebilirmiyiz...? Evet mi hayir mi...?

Soru 25 Yasin veya herhangi bir sure, ayet veya dua okuyup hasil olan sevabi olulerin ruhlarina hediye edebilirmiyiz...? Evet mi hayir mi...?
C 24 - 25- Hayır.

Diğer üyelerimiz için cevabımızın delili :

Ebu Hanife, İmam Ahmed ve İmam Malik (rahimehumullah)'e göre ölü için Kur'an okumak câiz değildir. Kur'an diriler için inmiştir. Ölüye dua edilmelidir. Sünnet olan uygulama da budur. Fakat İmam Şafii (rahimehullah), ölüye dua kastıyla Kur'an-ı Kerimden dua içerikli ayetlerinin (ki Fatiha da bunlardan biridir) okunabileceğini bildirmiştir. Ölüye Yasin okunması hakkında alimler, "ölmek üzere olan hastanın başında iken Yasin okunabilir" şeklinde açıklamışlardır.


ÖLÜYE (KABİR BAŞINDA) KUR'AN OKUMAK, DUA ETMEK, KABİR ZİYARETİ (kitab)
https://www.islam-tr.org/konu/oluye-kabir-basinda-kuran-okumak-dua-etmek-kabir-ziyareti-kitap.8111/

Ruhuna Yasin Okunan Ölü Hadisleri Sahih midir?
https://www.islam-tr.org/konu/ruhuna-yasin-okunan-olu-hadisleri-sahih-midir.30352/
 
E Çevrimdışı

ehli sunnet

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Allah razi olsun,

Çok anlaşilir Abdulmuiz kardeşim.
Hamd olsun Allah'a çok aydinlandim.
Diğer 6a'dan 26`a kadar olan sorularin yanitlarini da (acele etme, gücün ve vaktin oldukça yanitlari) bekliyorum.

Hakkini helal et.
 
E Çevrimdışı

ehli sunnet

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Sevgili kardeşim, bir zahmet, senin veya sizlerin helal olarak bildiğiniz veya kullanilabilir marka ismi deterjan, sabun, şampuan, dişmacunu markasi biliyormusunuz....? Bana tavsiye edebileceğiz marka varmi. Ben inanin bulmakta çok zorlaniyorum.
 
E Çevrimdışı

ehli sunnet

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Yukaridaki soruya ek olarak, yabanci bir sitede katki maddelerinin harammi yoksa helalmi oluşuna dair bilgi edindim. Mesela bir bir madde örneiğin domuzun haram olduğunu biliyoruz. Ama domuzdan veya başka bir hayvandan elde edilen ürün değişime uğrayinca helal oluyormuş. Mesela yurtdişinda birçok ekmekte ve peynirde domuzdan elde edilen katki maddeleri kaynaklaniyor. Ama bu katki maddeleri kimyasal bir işlemden geçtikten sonra asli olan üründen değişime uğradiğindan helal oluyormuş. Hatta sünnetten de örnek veriyorlar. Mesela peygamerimiz zamaninda yabanci memleketlerden peynir gelirmiş. Bu peynirin yapilişinda (türkçesini bilmiyorum) intimideren 'rennet' denilen mide içinden elde edilen ama değişime uğrayan ve peynir mayalanmasinda kullanilan bu madde helal oluyormuş. Inşa'allah yanliş tercüme etmemişimdir. Rabbim af etsen. Bilmek istediğim aslinda haram olan bir madde kimyasal veya herhangi birdeğişime uğradiktan sonra bunun helalmi olup olmayişi.....? Mesela şarap haram ama bunun bir sonraki aşamasi olan sirke helal. Umarim be demek istediğim anlaşilmiştir.
 
E Çevrimdışı

ehli sunnet

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Essalamün aleyküm, Allah doğru yanit verenlerden razi olsun. Çok kiymete geçti. Vallahi de billahi çok makbule geçti. Hakkini helal et. Inşa'allah yanitlari daha içerikli araştirip okumaya devam edeceğim. Bu siteden ziyadesiyle faydaliyorum. Allah bizleri doğru yoldan gidenlerden eylesin. Ülkemizde be tüm dünyada islami yaşayanlardan eylesin. Doğru amel ve itikadda olanlardan eylesin. Amin.
Allah'in selami üzerimize olsun
 
Üst Ana Sayfa Alt