Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Onların Sözleri

E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
upload_2019-4-1_12-10-10.png
 
İ Çevrimdışı

İki Hicretyolu

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
-Muaz bin Cebel (r.a) şöyle anlatıyor:
“Rasulullah (s.a.v) elimden tutarak bir müddet yürüdü. Sonra şöyle buyurdu:
-Ey Muaz! Sana Allah’tan korkmanı, doğru sözlü olmanı, verdiğin sözde durmanı, emanete riayet etmeni, hainliği terk etmeni, yetime merhamet etmeni, komşuları korumanı, öfkene hakim olmanı, yumuşak sözlü olmanı, selamı yaymanı, imama (İslam cemaatinin meşru imamları) tabi olmanı, geniş bir şekilde Kur’an bilgisine sahip olmanı, ahireti sevmeni, hesaptan endişe etmeni, kasr-ı emel sahibi (dünyaya karşı beklentisiz) olmanı, amelini güzel yapmanı tavsiye ederim. Bir müslümana sövmekten, yalancıyı tasdik etmekten, doğru söylenen bir sözü yalanlamaktan, adil devlet başkanına isyan etmekten, yeryüzünde fesat çıkarmaktan seni men ederim. Ey Muaz! Her ağaç ve taşın yanında Allah’ı an. Her günahının ardından da tevbe et. Açık olan günahının ardından açık olarak, gizli olan günahının ardından da gizli olarak tevbe et…”

Ebu Nuaym/Hılyetu’l-Evliya 1/240.
 
İ Çevrimdışı

İki Hicretyolu

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bir kadın Halîfe Ömer bin Abdulazîz'in evini sordu, halîfenin hanımına derdini anlatacaktı. Gösterilen evin avlusundan girdiğinde çatısı yıkılmış, eski, sıvaları dökülmüş bir ev gördü, şaşırdı ve o esnada halîfenin hanımı Fâtıma binti Abdulmelik geldi.
Avlunun kenarında bir adam da çamur karmış duvarları sıvıyordu. Kadın, halifenin hanımına "Birşey diyeceğim ama şu adam bize bakıyor sanki bizi dinliyor gibi" dedi. Fâtıma binti Abdülmelik: "O Emîrülmüminîn Ömer bin Abdulazîz'dir." dedi.
Hayretten ağzı açık kalan kadın "Burası emîrülmümininin evi midir? Burası bir harabedir." dedi. Halîfenin hanımı şu ibretlik cevabı verdi: "Halîfenin evi harabe gibi olduğu için halkın evi mâmurdur, eğer halifenin evi mâmur olsaydı halkın evleri harabe olurdu."

(Miftâhu's-Saâde, s. 350)

"Cahide Sultan sayfasından alıntıdır."
 
Nesîbe Lena Çevrimdışı

Nesîbe Lena

"عِشْ حَمِيداً، وَمُتْ شَهِيدًا"
Süper Moderatör
"İnsanların sözleri kayalar gibidir.
Ya o kayaları sırtında taşırsın, böylece sırtın kırılır.
Ya da o kayalarla ayaklarının altında bir kule bina edersin, böylece yükselir ve kazanırsın.”

-İmam Şafii
 
İ Çevrimdışı

İki Hicretyolu

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ibn kayym rahimullah diyor ki:

Eğer meleklerin seni Zikreden'ler den yazarken

Kalemlerin gıcır'tisıni duysa idin

لا اله إلا الله kelimesini demek için şevk den ölürdün


(Şeyh'in sözünden sonra yazilan yazının son kısmı allahi zikri ve nebi aleyhisselam'a salavati çoğaltın)
 
E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Aydın olmak için önce insan olmak lâzim. İnsan mukaddesi olandır. İnsan hırlaşmaz, konuşur, maruz kalmaz, seçer . Aydın kendi kafasıyla düşünen, kendi gönlüyle hisseden kişi. Aydını yapan; 'uyanık bir şuur, tetikte bir dikkat ve hakikatin bütününü kucaklamaya çalışan bir tecessus..
/ Cemil Meriç
 
Nesîbe Lena Çevrimdışı

Nesîbe Lena

"عِشْ حَمِيداً، وَمُتْ شَهِيدًا"
Süper Moderatör
Ata şöyle der:
Vaktiyle bir genç vardı ve müminlerin annesi Aişe'ye gidip sorular sorardı, o da gence hadis naklederdi. Birgün yine gelip müminlerin annesine soru sorunca, ona şöyle dedi: 'Ey oğlum benden daha önce işittiklerinle amel ettinmi? Genç:
Vallahi anneciğim etmedim dedi.

Bunun üzerine Hz. Aişe(ra) gence şöyle dedi:
'Ey oğlum neden Allahın bizim ve senin aleyhinde olacak hüccetlerini çoğaltıyorsun!

(Hatib el Bağdadi, İlim Amel Etmeyi Gerektirir, 92)
 
A Çevrimdışı

AbdulMuhyi

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
İmām Bin Bāz رحمه الله: « كل من أطاع الله ورسوله واستقام على الحق فهو من أولياء الله. » « Kim ki Allah’a ve Resūlune itaat edip ve hakk üzerinde dimdik durursa, Allah’ın evliyalarındandır. »

Şerh Keşf Eş-Şubuhāt S/40
 
A Çevrimdışı

Ademoqlu

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
İnsanların ilme olan ihtiyacı, yemeye ve içmeye olan ihtiyacından daha fazladır. Çünkü insan günde bir veya iki defa yemeye ve içmeye ihtiyaç duyarken ilme olan ihtiyacı aldığı nefesler sayısıncadır.


Ahmed b. Hanbel
 
A Çevrimdışı

AbdulMuhyi

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Hz. Osman bir keresinde minbere çıkarak şunları söyledi:

“Ey Âdemoğlu! Unutma ki dünyaya geldiğin günden beri ölüm meleği peşinde dolaşıp durmaktadır. Bir yandan da senin boynundan atlayarak bir başkasını yakalamaktadır. Sen dünyada bulunduğun sürece bu böyle devam edecektir. Ancak bir gün gelecek ki başkalarının boynundan atlayıp seni yakalayacaktır. Bu hiç beklemediğin bir anda olabilir. Öyleyse dâimâ hazırlıklı ol ve gafil avlanmamaya çalış! Çünkü ölüm meleği senden asla gâfil değildir. Ey Âdemoğlu! Bilmiş ol ki eğer sen kendi nefsinden gâfil olur ve kendin için hazırlık yapmazsan, elbetteki başkası senin için hazırlık yapmaz. Allah’ın huzuruna mutlaka varacağını aklından çıkarma ve bunun için de nefsinin hazırlığını görüp onun için rızık temin et! Sakın bu işi başkasına havale edeyim deme! Selam üzerinize olsun!” (Ali el-Müttakî, no: 42790)
 
M Çevrimdışı

Muvahhid Mücahid

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
İmam İbn Kayyım rahimehullah şöyle der: "Bil ki 'La İlahe İllallah' kelimesinin ışığı, günah sisi ve pasından ışığın zayıf veya kuvvetli olması ölçüsünde sıyrılır.Bu kelimenin nuru vardır.Tevhid ehli sadece Allah'ın bilebileceği bu nurun kuvvet veya zayıflığı nispetinde farklılık gösterir.Bazı insanlar var ki, kalbinde bu kelimenin nuru güneş gibi parlar.Bazılarının kalbinde bu nur parlak bir yıldız gibidir.Diğer bazılarının kalbinde büyük bir aleve benzer.Bazılarının kuvvetli bir ışık gibi, bir kısmının da zayıf bir ışık gibi olur.Kıyamet gününde bu nurlar, Müslümanların sağ taraflarında ve önlerinde, kalplerindeki bu kelimenin nuru ölçüsünde, ilim, amel, marifet ve yaşayışlarının yansıması olarak ortaya çıkar.


Bu kelimenin nuru ne kadar büyür ve kuvvetlenirse, şüphe ve şehvetleri o ölçüde kırar.Bazen öyle bir hale gelir ki artık onda ne şehvet ne de günah görülür, bütün bunları yok eder.Tevhid'inde samimi olan, yani Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmayanın hali böyledir.Hangi günah, şehvet veya şüphe bu nura yaklaşırsa onu yakar.Bu kişinin imanının seması iyiliklerini çalacak şeylere karşı yıldızlarla korunmuştur.Hırsız ancak, her insanın başına gelebilecek dalgınlık ve gafletten istifade ederek yaklaşabilir.Fakat nur sahibi uyanıp kendisinden çalınanı öğrenince ya hırsızın elinden bunları kurtarır ya da çalışarak bunun kat kat fazlasını elde eder.Cin ve insanların bu tür hırsızlık teşebbüsleri için de böyledir.Nur sahibi bunlara hazinelerini açan ve kağısına sırtını çeviren gibi değildir.(Sarimul musallin ; 518)
 
Ubeyde Çevrimdışı

Ubeyde

امنت بالله وكفرت بالطاغوت
İslam-TR Üyesi
"Hak yolundan ayrılma. Bu yolun yolcularının azlığı seni soğutmasın. Batıl yollara karşı dikkatli ol. Helaka sürüklenenlerin çokluğuna aldanma."

İbni Kayyım (Rahimehullah)
Medaricu's-Salikin c.1,s.22.
 
İ Çevrimdışı

İki Hicretyolu

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ömer b. Hattab (r.a.) ordusunun durumunu kontrol etmek için Şam’a geldiğinde ordu komutanı Ebu Ubeyde b. Cerrah (r.a.) ile görüşmeye geçti. Yemek vakti gelince Ebu Ubeyde:
“Ey müminlerin emiri, ordunun yemeğinden mi yoksa komutanın yemeğinden mi yemek istersin?” diye sordu.
Ömer (r.a.): “Her ikisini de görmek istiyorum” dedi.
Ordunun yemeğinin et, çorba ve tiritten olduğunu gördü.
Sonra ordu komutanının yemeğini görmek istediğini söyledi. Yemek geldiğinde, birkaç parça kuru ekmek ve bir tas sütten ibaret olduğunu gördü ve “Bu ordu komutanın yemeği midir?” diye sordu.
“Evet” dediler.
Bunun üzerine Ömer (r.a.) Ebu Ubeyde b. Cerrah’a:
“Seni bu ümmetin emini olarak adlandıran doğru söylemiştir.” dedi.
 
Üst Ana Sayfa Alt