Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Örnek Olsun: 17 Yaşındaki Huzeyfe'nin Şehadet Aşkı Neticelendi.

millatu_ibrahim Çevrimdışı

millatu_ibrahim

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Müslüman Cihadsiz Yasayamaz Kardes!


Huzeyfe 1997 yilinin Ekim ayinin 5'inde Adana'nin Karaisali ilcesinde 5 kardesin sonuncusu olarak dogdu. Ilk ve orta ögretimi bitirdikten sonra meslek lisesine yazildiysada okumak istemedi. Babamiz da onun bir meslek ögrenmesi icin oto tamirci dükkanina verdi.

Huzeyfe kötü aliskanligi olmayan bir gencti. Duygularini ailesine belli etmezdi. Arkadaslarinin arasinda sevilirdi. Yasinin kücük olmasina ragmen kisilikliydi. Bu kisiligi arkadaslarinin ona saygi duymasina sebep oluyordu. Kimseye kötülük düsünmeyen biriydi.

Huzeyfenin Cihadi tanimasi en büyük abisinin 2007 yilinda Afganistana gitmesi ile basladi. Abisi evden ayrilacagi zaman ailesiyle vedalasirken Huzeyfe göz yaslarini gizlemek icin evin damina saklanmisti.

Huzeyfe abilerinin vesilesiyle Islam davasi ile beraber büyüdü. Abilerinin kimi zaman hicrette kimi zaman hapiste olmasi hasebiyle anne ve babasi Huzeyfe'ye cok düskündü. Diger cocuklarinin yokluklarinin acisini Huzeyfe ile bastiriyorlardi. Huzeyfenin iki büyük abisinin bir suikast davasindan yargilandiklarindan dolayi bir müddet hapis yattilar ve ciktilar; cikar cikmaz abisi Harun Suriye'ye gecti. En büyük abisi ise mahkemeyi takip ediyordu.

Huzeyfe en büyük abisine sitemli bir sekilde "Sen nasil bir abisin? Kardesin Suriye'de sen ise burdasin. Nasil kardesini orada yanliz birakiyorsun?" demisti. Abisi ise ona "Sen niye gitmiyorsun?" diye sormustu. Huzeyfe de "Ben büyüyünce gidecegim" demisti.

Büyük abisininde Suriye'ye gecmesi ile Huzeyfe artik gece namazlarina baslamisti, nafile oruclar tutardi ve Cihad icin manevi hazirlik yapiyordu. Fakat anne ve babasi Huzeyfe'ye "Oglum biz yaslandik. Abilerin zaten orada, bari sen yanimizda kal da bize bak. Sen de gidersen bize kim bakacak?" diyorlardi. Her ne kadar anne ve babasi onu Avrupa'ya yengesinin yanina yollamak istedilerse de Huzeyfe gitmek istemedi. O yengesine "Yenge, Sam benim icin daha hayirli. Avrupa'ya gitmek hic icime sinmiyor, orada yoldan cikarim diye korkuyorum." demisti. Ayreten Yengesinden sürekli anne ve babasinin Huzeyfe'nin Suriye'ye gitmesine izin vermeleri icin onlari ikna etmesini istiyordu ve yengesine söyle diyordu: "Ben Hadisleri okudum. Rumlar Sam'a girecek ve Sam'in kapilari kapanacak. Amerika Suriye'ye girmeden önce ben girmem lazim. Yoksa birdaha giremem. Avrupada sadece dünyaliklar var. Sam ise imanim icin daha iyidir."

Huzeyfe calistigi is yerinde Suriyeli Cocuklardan arapcayi cok kisa zamanda ögrenmisti. Abilerini ariyor onlardan kendisine Suriye'ye gelmek icin yol yapmalarini istiyordu. Abileri ise anne ve babalarina Huzeyfe'yi geride birakmak istiyorlardi ve bu yüzden Huzeyfe'yi oyaliyorlardi. Bir gün Huzeyfe abisini aradi ve yine yolu sordu. Abisi ona "Yollar hala kapali" demisti. Huzeyfe ise "Bu yollar herkese acik ta sadece bana mi kapali?" diye cevap vermisti.

Ve bir gün Huzeyfe Urfa sinirinda oldugunu ve ISID'e gidecegini, birazdan sinirdan gececegini abisine yazmisti. Ailecek sok olmustuk. Onun bize saka yaptigini ögrendigimizde derin bir nefes almistik, ücüncü büyük abisinden de bir ögün dayak yemisti. Huzeyfe'yi durduramiyacagimizi artik anlamistik, cünkü Huzeyfe Cihad etmeye kesin kararliydi. Artik isini bile birakmisti.

Anne ve babasi Huzeyfe'ye sitemli bir sekilde gitmesine izin vermislerdi. Huzeyfe sevincten yerinde duramiyordu, saga sola kosturup duruyordu, gözleri adeta parlamaya baslamisti. Huzeyfe gidecekti ama yol parasi bile yoktu. Yengesi yüzügünü bozdurup parayi Huzeyfe'ye vermisti.

Huzeyfe 28 Subat 2015 tarihinde Suriye'ye üc arkadasi ile beraber girdi. Sinirda abileri onlari karsiladi. Abileri Huzeyfe'ye istahla silah söküp takmayi ögrettiler ve taktikler gösterdiler. Harun abisi onu yanindan hic ayirmiyordu. Huzeyfe'ye askeri afgani elbise ve ayakkabi almislardi. Huzeyfemiz uzun boylu ve yasitlarina göre iri bir gencti. Onu arkasindan gören olgun bir adam zannederdi, yüzünü cevirip baktiginda ise Huzeyfe'nin daha bir cocuk oldugunu anlardi.

Huzeyfe günlük zikirlerini aksatmazdi ve kuran okurdu. Bir gün makarda silahini temizlerken kardeslerden biri "Mücahid silahini temizlerken Huriler onu öper" demisti. Bunun üzerine Huzeyfe "Ver kardes, seninde silahini temizleyim. Huriler benden iki dakika bile ayri kalmasinlar." demisti. Huzeyfe biran önce düsman ile karsilasmak icin sabirsizlaniyordu. Harun abisi onu Nusret Cephesine bagli Seyfullah Siseni ketibesinin muaskerine götürüp teslim etmisti. Ve abileri aralarinda anlasmislardi; ücümüzün sehadeti ailemize agir gelirdi. Bir kardesimiz Adana'da kalip ailemize bakar, birimizde Atme'de kalir buradaki islerle ilgilenir, ve ikiside gidip cephede savasir diye bir karar almislardi.

Huzeyfe arkadaslarina "Bir Müslüman Cihadsiz yasayamaz kardes." demisti. Yasi 17 olmasina ragmen sasirtici bir sekilde davasinin büyüklügünün farkindaydi. Ramazan ve Kurban Bayraminda abisi Huzeyfe'yi her ne kadar da Atme'ye cagirdiysada Huzeyfe gelmedi. Huzeyfe kendisini Türkiye'ye geri yollarlar diye korkuyordu. Huzeyfe anne ve babasini bile nefsine yenik düsüp geri dönmeyi isteyebilir korkusu ile arayamiyordu.

Sehadetinden bir ay önce abisine yazip gördügü bir rüyasini anlatmisti. Abisi daha rüyasini dinlerken onun sehid olacagini anlamisti. Ama Huzeyfe'yi ürkütmemek icin ona "Sen cok kafir öldüreceksin" diyerek gecistirmisti.

Huzeyfe son günlerinde makardaki arkadaslarina "Ben Fetih Ordusu'na (Ceysul Fetih) gidip sehid olacagim" diye söylemisti. Bu aralarda sürekli anne ve babasina haber yollayip kendisine haklarini helal etmesini istiyordu; buna cok önem verip üstüne düsüyordu. Sehit olmadan bir gün önce annem beni aradi ve Huzeyfe'yi rüyasinda gördügünü söyledi; Üzerinde pis bir elbise oldugunu ve "Oglum, sana güzel bir elbise alayim. Üzerindekini cikar." dedigini bana anlatti. Huzeyfe de gülerek "Tamam anne." demisti ve elbisesini cikarmisti ve annem Huzeyfe'nin vücudunun tertemiz oldugunu görmüstü.

Huzeyfe 9 Ekim'de Halep Kastello'daki Ribat yerine gitmisti. Aksam saatlerinde kücük bir delikten düsmani gözetlerken PYD'li bir Kanasci tarafindan alnindan iki kasinin arasindan vuruldu. Allah Huzeyfe'ye sehadeti diledi. Abisi Harun 3 yillik cihad hayatinda 100'den fazla sehadet ile burun buruna geldiyse de sadece iki defa yaralandi. Cihad insanin ecelini ne öne aliyor nede geriye birakiyor. Huzeyfe burada sehit olmasaydi bile baska bir yerde zaten ölecekti. Huzeyfe Sam topraklarinda tam 7 bucuk ay Cihad etti. Allah'tan onun Cihadini kabul etmesini ve günahlari affedilmis bir sehid olarak ona firdevsi ala'yi vermesini diliyoruz. Ailemize Rabbim sabirlar yagdirsin.

Huzeyfenin sehadeti ile ölmüs kalplere Rabbim dirilis nasib etsin! Biz kardesimizin sehitlerden oldugunu umuyoruz. Sehadetin mübarek olsun ey Huzeyfe!

Göz yasarir, Kalp hüzünlenir. Yinede Allah'in hosnut olmayacagi bir söz söylemeyiz. Ey Huzeyfe, senin ayrilisina cok üzülüyoruz!

Bizim Hakkimiz sana helaldir Kardesim; umariz ki sen de bize Hakkini helal edersin ve Rabbimizden senin sefaatine nail olmayi diliyoruz!
 
A Çevrimdışı

Away

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Rabbim şehadetini kabul etsin, ölü kalplere dirilme vesilesi olsun. amin

CRHKR24UYAAI37r.jpg
 
KAYA Çevrimdışı

KAYA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt