Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Ramazan Ayında Peygamberimizden(sav) Örnek Almamız Gereken Bazı Noktalar

Nas Çevrimdışı

Nas

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Her Müslüman’ın bu ayda sadakayı arttırmalı ve kuran tilavetine yönelmelidir. İbnu Abbas şöyle buyuruyor; Peygamber Efendimiz insanların en cömert idi. Özellikle de Cebrail Ramazan’da Kur’an’ı kendisine okuduğu zaman daha cömert oluyordu. Cebrail her Ramazan’da ona Kur’an’ı ilka ederdi. Ve o vakit Peygamber Efendimiz rüzgar gibi cömert olurdu. (Buhari ve Müslim)

Gene gücü yeten Müslümanların oruçlu olan Müslümanların iftarlarına vesile olmaları ve bu sebeple onların kazandığı sevaba ortak olmaları bu ayda yapılacak faziletli amellerdendir. Zeyd bin Halid El-Cuheni Peygamber efendimizin şöyle söylediğini rivayet eder; “Kim bir oruçluya iftar ettirirse ona da oruçlunun sevabı gibi sevap yazılır ve oruçlunun sevabından bir şey eksilmez.” (Tirmizi hadis hasen sahihtir.)

Gene oruç tutan ve geceleri kıyam ile geçiren Müslümanların ihlası elde edebilmeleri için sürekli Allaha yönelmeleri ve bu konuda nefisleri ile mücadele etmeleri gerekmektedir. Çünkü önceki hadislerde zikrettiğimiz gibi oruç ve gece ibadeti Ramazandan önce işlenmiş olan günahların silinmesi için bir sebeptir.

Bu ayda oruç tutan Müslümanların gece ibadetlerine yoğunlaşmaları gerekir. Özelliklede son 10 geceyi değerlendirmeleri gerekir. Çünkü son on gecede kadir gecesi gizlenmiştir. Ve o geceden mahrum olan çok şeyden mahrum olmuştur. Müminlerin annesi Aişe (radiyallahu anhu) şöyle anlatıyor; Ramazan’ın son 10 gecesinde Peygamber efendimizi; Allah Rasûlü Ramazanın son 10 gecesini ihya eder ve Ehlini’de uyandırırdı. (Buhari ve Müslim)

Bu aya ulaşan Müslümanların gücü yettiği şekilde cihad etmeleri faziletlidir. Bu ister asıl manası olarak savaş ile, ister hazırlık ile, ister mücahitlerin ailelerini hayırla gözetmek ile olabilir. Ve Müslümanın bilmelidir ki İslam tarihinin en büyük iki savaşı Ramazanda gerçekleşmiştir.

Birincisi; Bedir savaşı İkincisi; Mekke’nin fethi. Birinci savaş ile Allah iki grubun karşılaşmasını murad etmiş ve müminlere furkanı nasip etmiştir.

İkinci savaş ile Allah yeryüzünde ki en hayırlı toprak parçasını müşriklerin necasetinden temizledi.

Bu ayda cihad eden mücahitlerin ecirleri gerçekten çok azimdir. Ve eğer mücahitlerin güçlerine tesir etmeyecek ise bunun fazileti çok büyüktür.

Akaba ibnu Amir Peygamber Efendimiz’in şöyle söylediğini rivayet ediyor; “Kim Allah yolunda bir gün oruç tutarsa Allah onun yüzünü 100 sene cehennemden uzak tutar.” (Nesai rivayet etmiştir ve Elbani hasen demiştir.)

Gene bu ayda Müslümanların duaya çokça yönelmeleri ve icabetin sebeplerine sarılmaları gerekir. Allaha bol bol dua etmeli onun huzurunda günahlarını itiraf edip istiğfar etmelidir. Duada ısrarcı olmalı ve istekleri hep ali olmalıdır. Ve yakinen bilmelidir ki Allah sözünde duranların en hayırlısıdır ve dualara icabet edecektir.

Abdullah bin Ömer, Peygamber Efendimiz’in şöyle dediğini rivayet ediyor; “Oruçlu için iftar anında geri çevrilmeyecek bir dua vardır.” (İbnu Mace Tayalusi tahric etmiştir.)

Aslında bizler bu gün ne kadarda Allaha dua etmeye muhtacız. İcabet saatlerini değerlendirerek onun önünde zelil ve ısrarcı bir şekilde istemeye ne kadarda ihtiyacımız var. Nitekim ümmetin evlatlarının halini gözü olan herkes görmüştür.

Bu konuda Peygamber Efendimizi örnek almalıyız. Ömer bin Hattab, Bedir gününü şöyle anlatıyor; Peygamber Efendimiz bedir günü müşriklere baktı ve sonra ashabına baktı. Müşrikler 1.000 kişi Müslümanlar ise 319 kişilerdi. Sonra Peygamber Efendimiz kıbleye yöneldi ve ellerini kaldırıp şöyle dua etti; “Allahım bana vadini gerçekleştir. Allah’ım bana söz verdiğin şeyi ver. Allah’ım eğer bu İslam topluluğu bugün helak olursa yeryüzünde sana ibadet edilmeyecek.” O böyle dua ederken ellerini o kadar kaldırdı ki sırtındaki elbisesi yere düştü. Sonra Ebu Bekir gelip o elbiseyi onun omuzuna bıraktı ve şöyle söyledi; Ey Allah’ın Rasûlü bu kadar yetmez mi? Vallahi rabbin sana vaad ettiği şeyi gerçekleştirecektir.” (Müslim)

Bizler bu ayda miskinlerin, fakirlerin, yaşlıların ve kadınların dualarına sarılalım. Muhakkak ki onların dualarının değeri Allah katında çok büyüktür. Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor; “Zaten Sizler fakirleriniz ve zayıflarınız yüzünden yardım görüp rızıklandırılmıyor musunuz” (Buhari)

Bizler bu ayda aynı zamanda boş işlerden, ahlaki rezilliklerden ve kötü sözlerden arınmamız gerekir. Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor; “ Oruçlu olduğunuz zaman kötü söz söylemeyin, insanları kırmayın. Ve eğer ona birisi söverse ona “ Ben oruçluyum” diyin. (Buhari ve Müslim)

Ve son olarak duyduğumuz zaman kalplerimizin titrediği, tüylerimizin diken diken olduğu ve sürekli zihnimizde canlı tutmamız gereken bir hadisi hatırlayalım.

Ebu Hureyre (radıyallahu anhu) şöyle rivayet ediyor; Peygamber Efendimiz minbere çıktı ve üç defa “Amin” dedi. Ona şöyle söylendi; Ey Allah’ın Rasûlü sen minbere çıktın ve üç defa amin dedin bunun sebebi nedir? Oda şöyle cevap verdi; “Az önce Cebrail geldi ve şöyle dedi; “Ramazanı idrak ettiği halde bağışlanmayıp cennete giremeyenin burnu yerde sürtünsün” Bende amin dedim” buyurdular.

Rabbimiz bu ayı bizim için mağfiret, mücahitler için zafer, esirler için kurtuluş ayı kılsın. Bizleri bu ay sebebi ile Cennet’in Rayyan kapısından ağırlasın. -Amin-

Allah’a hamd ve Rasûlü Muhammed’e salât ve selam olsun. Davamızın sonu âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamd etmektir.
Ebu Yahya El-Libi Çev: Ebu Mervan El-Halilî
 
Üst Ana Sayfa Alt