Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İlmi Konu Reenkarnasyon ve Dejavu

ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
REENKARNASYON ve DEJAVU
1574085491_images-1.jpg
unnamed.jpg


99px-Ouroboros.png
Öldükten sonra tekrar dünyaya gelme diye bir şey İslam inancına aykırı olduğu bilinen bir hakikattir.
İslam öncesi ahiret inancı olmayan (özellikle Hindistan'dan yayılan) sapkın inançların dünya hayatıyla yaşamların son bulacağından endişeyle türettikleri tekrar yeniden dünyaya gelme arzularını zamanla bir inanç haline sokmaları neticesinde , hala günümüzde bu sapıklığın ürünü olan reenkarnasyon-tenasuh denilen ruhgöçü anlayışına aldanan (heveslenen) cahiller bulunmaktadır.

Türkiye’de reenkarnasyonu savunan bazı kimseler, Batı’da aynı fikrin temsilcileri olan insanların Tevrat ve İncil’in bir takım âyetlerini reenkarnasyon teorisine uygun düşecek bir tarzda yorumlamalarından etkilenerek, Kur’an’dan bu konuya uygun bir şekilde tevil edebilecekleri âyetler arayarak, bu ayetleri gerçek manalarıyla hiç ilgisi olmayan tuhaf tevillerle kendi görüşleri istikametinde yorumlamaya çalışmışlardır.
Geçmişte, tenasüh için yapılan benzer çabalar da onlar için ayrı bir dayanak noktası olmuştur. Halbuki Kur’an, reenkarnasyonu açık bir şekilde reddetmekte ve hiçbir açık kapı bırakmamaktadır.
Bu konuda apaçık ayetler ortada iken, onları görmezden gelerek başka ayetlerden zorlama yorumlar bu batıl teoriye destek aranmaktadır.
Şu ayet bu konuda çok açık ve kesindir:
Nihayet onlardan birine ölüm gelib çattığında der ki, Rabbim beni geri gönder! Ta ki boşa geçirdiğim dünya hayatımda artık iyi ameller işleyeyim. Hayır! O, söylediği boş bir laftan ibarettir. Onların arkalarında ise, yeniden diriltilecekleri güne kadar bir berzah vardır” (Mûminûn, 99-100).

Şu ayetlerde de benzer ifadeler vardır:
Kendilerine azabın geleceği ve kafirlerin Rabbimiz bize birazcık mühlet ver de davetine uyalım ve elçine tabi olalım diyecekleri gün hakkında insanları uyar” (İbrahim, 44)

Sizden birinize ölüm gelip çatmadan önce, size nasib ettiğimiz imkanlardan Allah yolunda harcayın! Ölüm gelib çatınca: Ya Rabbi, az muhlet ver bana, bak nasıl hayırlar yapacağım, tam takvâ ehlinden olacağım! diyecek olsa da Allah, vadesi gelen hiçbir kimsenin ecelini ertelemez. Allah yaptığınız her şeyden haberdardır” (Munâfikun, 10-11).

Haydi görelim sizi, can boğaza geldiğinde, O vakit can çekişenin yanında bulunan sizler bakar durursunuz. Biz ise, ona sizden daha yakınız, ama siz göremezsiniz. Haydi bakalım eğer ahirette vereceğiniz hesap yoksa, iddianızda tutarlı iseniz, çıkmakta olan o ruhu geri döndürsenize!” (Vakıa, 83-87).

Ayetlerden de gördüğümüz gibi değil dünyaya tekrar gelme, ecelin ertelenmesine dahi izin yoktur. Bu durum: “Allah, eceli gelmiş bir kimseyi asla ertelemez…” ayetiyle açık bir şekilde ifade edilmiştir.
Şu ayet de bu hususu desteklemektedir: “Allah’ın belirlediği vakit geldiğinde artık ertelenmez” (Nuh, 4).

Onların ateşin karşısında durdurulup, ah! Keşke dünyaya geri gönderilsek de bir daha rabbimizin ayetlerini yalanlamasak ve inananlardan olsak! dediklerini bir görsen! Hayır! Daha önce gizlemekte oldukları şeyler (günahlar) onlara göründü. Onlar dünyaya gönderilseler bile, nehyolundukları şeyleri mutlaka tekrar yaparlardı. Onlar kesinlikle yalancıdırlar” (En’am, 27-28)
Bu âyetteki “Onlar dünyaya gönderilseler bile, nehyolundukları şeyleri mutlaka tekrar yaparlardı. Onlar kesinlikle yalancıdırlar” ifadesi çok önemlidir.
Çünkü bu ifadeyle, faraza onlar dünyaya tekrar gönderilseler dahi yine aynı şeyleri yapıp Allah’ın yasak ettiği şeyleri işleyecekleri bildirilerek insanların bu dünyaya neden bir daha gönderilmediklerinin gerekçesi beyan edilmiştir.


350px-Reincarnation_AS.jpg


Bu rahatsızlıkların (reenkarnasyon) haricinde bazende kişilerin bu inancı kabul etmedikleri halde bazı olayları yaşadıklarında sanki bu olayı daha önce de yaşamış olduğu anlayışı olabilir. Buna tıp dünyası Dejavu demektedir.
Dejavuyu doktorlar şöyle açıklamaktadırlar:

Dejavu Nedir?

premonisyon-nedir-premonisyon-ozellikleri-premotion-240x135.jpg
Dejavu, halihazırda yaşanılan bir olayı daha önceden yaşamışlık veya görülen bir yeri daha önceden görmüş olma duygusudur. A'nı daha önceden yaşamışlık halidir.
Fransızca; déjà (daha önceden) ve voir (görmek) fiilinin geçmiş zamanda çekimi olan vu' nun birleşiminden türemiştir.

Her insan zaman zaman yaşadığı bir olayı yaşamış veya gördüğü bir yeri daha önce görmüş gibi hisseder. Beynin bu algı bozukluğuna dejavu denir.

Her insan zaman zaman yaşadığı bir olayı yaşamış veya gördüğü bir yeri daha önce görmüş gibi hisseder. Beynin bu algı bozukluğuna dejavu denir. Bu algı bozuklunu yaşayan insanların bazıları, bazen kendilerinin doğa üstü güce sahib olduklarına veya daha önce yaşadıkları “reenkarnasyon” hissine kapılırlar. Çocuklukta ve ergenlikte eğer çocuklarınız size bir olayı sıkça yaşadıklarını söylüyorlarsa mutlaka bir doktora başvurub sara yani epilepsi olub olmadıklarını kontrol ettirmeniz gerekir.

Ara sıra olan bu durum normal kabul edilir. Fakat bu hisse kapılma sıklığı artıyorsa örneğin haftada bir iki kez veya her gün olmaya başlamışsa altta bir hastalık aramak gerekir.

Dejavu, beyin ve sinir sistemi ile ilgilenen doktorların hep ilgi odağı olmuştur. Yapılan araştırmalar, dejavu anında beynin bazı bölgelerin daha aktif çalıştığı ve bundan dolayı da bir algı bozukluğu olduğu tespit edilmiştir. Yaşanılan veya görülen nesne sinir sistemi ile beyne iletilir ve ilgili merkezde sentez yapılıp yorumlanır. Bu sırada oluşan bir yorum yanlışlığı olayın zamanı ile ilgili bizi yanıltır. Özellikle büyüme dönemlerinde, aşırı yorgunlukta, duygusal yıkımlarda, geçirilen bazı hastalıklar ve benzeri durumlarda dejavu olayı artar.

Bilinçaltımız o kadar derindir ki neyi nasıl yaptığını anlamak çok zor. Bilinçaltımız ile en iyi uykusuz kaldığımızda haberleşebiliriz. Asıl düşüncelerimiz o zaman ortaya çıkar.
Aklımızda kalacak kadar etkili bir olay yaşadığımızda beynimiz o olayı hissettiklerimiz ile kayıt eder. İnsanların duygularının oranıda burada ortaya çıkar. İki insanın aynı korku filmine vereceği tepkiler farklıdır. Beynimiz hatıralarımızı o anda hissetiklerimiz, sesler, görüntüler ile kayıt eder. İleride benzer bir durumla karşılaştığımızda aynı tepkileri gösteririz. Ama sadece hislerin tekrarlandığı durumlarda o zaman yaşadıklarımız bilinçaltımızda aynı şeyi yaşıyormuşuz hissini verir. Buda dejavudur. Eğer olay gerçekten iki kez yaşanmışsa bu bir tekrarlanmadır. Ama olay iki kere yaşansada yaşanmasada bilinçaltımızın bize oynadığı oyunlar dejavuyu yaşatabilir. Bu durumun en kötüsü halusinasyon ile birleşmesidir. Zaten bu noktaya gelindi ise direk olarak doktora gidilmelidir.

Yine yapılan araştırmalarda kadın ve erkek arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır. Beynin sağ ve sol tarafının çalışmasında bir aksaklık tesbit edilmiş, daha sonra algılayan beyin bölgesi de insanların bu olayın daha önce yaşanmış hissine kapılmalarına sebeb olduğunu göstermiştir.

Dejavu olayının sık yaşanması, bir tür sara hastalığının, belirtisidir. Daha ileri yaşlarda ise bu durumun sıkça yaşanması beyinde bir bozukluğun olduğunu gösterir. Doç. (Dr. Serdar Dağ; Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı, Levent Cerrahi ve Tanı Merkezi)



YeniMakale_reenkarnasyon.jpg
485px-Titian_-_Allegorie_der_Zeit.jpg
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
`Hz. Ali, Atatürk olarak döndü`

Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Balkız`dan çarpıcı bir iddia geldi. Alevilerin reenkarnasyona inandığını öne süren Balkız, `Hazreti Ali, Atatürk olarak zuhur etti, geldi diye inanırlar` dedi.

Taraf gazetesinden Neşe Düzel`e konuşan Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız`dan çok tartışılacak bir açıklama geldi. Alevilerde reenkarnasyon inancı olduğunu öne süren Balkız, `Aleviler Mustafa Kemal Atatürk`ü büyük kurtarıcı olarak görürler. Alevilik inancında reenkarnasyon vardır. İnsan ölmez, başka bir canlının görünümünde yeninden dünyaya gelir. Aleviler, `Hazreti Ali, Mustafa Kemal Atatürk olarak zuhur etti, geldi` diye inanırlar. `Bizi ancak böyle biri bu zulümden kurtarabilir` derler. Aleviler Atatürk`ü mitleştirmişlerdir.` dedi.

Deniz Baykal kafiri : "
deniz_baykal.jpg

"Aleviler Bizim Başka Kapıya..."
Hazreti Muhammedi Hazreti Ali'den ayırmak mümkün değildir. Atatürk'ü de Hazreti Ali'den koparmak mümkün değildir. Hazreti Muhammet'den Hazreti Ali'ye ve Atatürk... Bunlar Türkiye'nin temelidir. 24 Kasım 2009


Sapık Şia'nın sevilen(!) imamlarından Ticani'nin ve Türkiye'deki bazı Alevilerin İnancı :
"Hz. Ali (r.a) ile selanikli mason kemal olarak geri geldiğine inanıyor"


Tıkla : tumgazeteler

184
 
MuhacirSelman Çevrimdışı

MuhacirSelman

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Cahiliyede kendi kendime sorardım Mekkeli müşrikler şimdiki nesilden daha bir gerizekalı mı diye.. Allah'ı bırakıp sadece taşa secde edildiği anlıyordum..
Her geçen nesil farklı sapıklıklar çıkarıyor.. Haram ve Helaller belli olduğu halde geçen nesil sürekli farklı şeyler arıyor.. Buldukları saçma sapan değersiz fikirileride inanç değerleri diye insanlara kabul gösteriyolar.. Ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kâfirler hoş görmese de Allah nurunu tamamlayacaktır. (Saf/8)

Allah'ım kalbimizi ve ayaklarımızı sabit kıl müslüman olarak yaşamayı rızana uygun şehid olarak can vermeyi nasip et. (Amin.)
 
Üst Ana Sayfa Alt