Soru Rükû Tesbihatında "Azim" Demeye Dilim Dönmüyor, Ne Yapmalıyım?

esselamu aleykum ve rahmetullah. hanbeli mezhebinde rükû da iken sübhane rabbiyel azim demek vacip. azim kısmını tam olarak okuyamayan, doğru telâffuz edemeyen biri ne yapmalı? yanlış okunduğunda haşa düşman anlamı çıkıyor ve namaz bozuluyor. hanbeli de ise vacibin terkinde namazın batıl olması söz konusu. ne yapmalıyım? hanbeli mezhebi ndeki diğer müctehid lerin bu tesbihatın vacip değil de sünnet-i müekked olduğunu bildiren görüşü, fetvası var mıdır ona göre hareket edeyim?

Kardeş "Azim" kelimesini söylemenin bir zorluğu yok. Arapça'da "düşman" anlamına gelen 'adu, 'adi veya "düşmanlar" anlamına gelen "a'da', 'ida', a'da'i" kelimelerine benzediğini de sanmıyorum.
Eğer söyleyemiyorsan telaffuz etmek için namaz dışında vaktinden biraz ayırıp çalışabilirsin. Bu kadar basit bir meselenin "Allah, bir kimseyi ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar." ayetindeki kapsama gireceğini düşünmüyorum. Çünkü "Azim" kelimesini söyleyebilmek basit ve insanların yapabileceği bir şey.

kardeşim biraz tedbir olarakta düşün. çalışıyorum zaten. bazen ona yakın ses çıkarken bazen çıkmıyor. namazı tehlikeye atamayız şüphesiz. ahmed bin hanbel den başka görüş var mı mezhepte merak ettim. güncel.

güncel

ALLAH Rasulü (Aleyhissalatu Vesselam) namazda rükuda iken "Subhane Rabbiyel Azim" dememiştir. Bu hadis zayıftır. ALLAH Rasulünün (Aleyhissalatu Vesselam) rukuda söylediği ve "Sahih" olan rivayetler şunlar;


سبوح قدوس رب الملائكة والروح


Aişa (رضي الله عنها) dedi ki ;

"Rasulullah ruku'da iken "Subbûhun,kuddûsun.Rabb’ul-melâ’iketi ve’r-ruh (Munezzehsin,Mukaddessin,meleklerin ve ruh'un Rabbisin)" derdi".

(Muslim,es-Sahih 487)


سبحانك اللهم ربنا وبحمدك اللهم اغفر لي

Aişa (رضي الله عنها) dedi ki:

"Rasulullah (صلى الله عليه و سلم) ruku'sunda "Subhaneke'llahumme Rabbena ve bihamdike.Allahumma'ğfirli (Rabbimiz ! Ey Allah'ım ! Seni bütün eksikliklerden tenzih ederim.Hamd Sana mahsustur.Ey Allah'ım ! Beni bağışla)" derdi".

(Ebu Davud,es-Sunen 877)


اللهم لك ركعت ولك اسلمت وبك امنت خشع لك سمعي وبصري وعظامي ومخي وعصبي


Ali bin Ebi Talib (رضي الله عنه) dedi ki:

"Rasulullah ruku ettiğinde "Allahumme leke reka'tu ve leke eslemtu ve bike amentu.Haşea leke sem'i ve besari ve izami ve muhhi ve asabi (Ey Allah'ım ! Sana ruku ettim,Sana teslim oldum,Sana iman ettim.Kulağım,gözüm,beynim ve sinirlerim Sana boyun eğdi)" derdi".

(Nesai,el-Mucteba 1050)

Ibn Qayyim al-Jawziyyah' Alıntı:

ALLAH Rasulü (Aleyhissalatu Vesselam) namazda rükuda iken "Subhane Rabbiyel Azim" dememiştir. Bu hadis zayıftır. ALLAH Rasulünün (Aleyhissalatu Vesselam) rukuda söylediği ve "Sahih" olan rivayetler şunlar;


سبوح قدوس رب الملائكة والروح


Aişa (رضي الله عنها) dedi ki ;

"Rasulullah ruku'da iken "Subbûhun,kuddûsun.Rabb’ul-melâ’iketi ve’r-ruh (Munezzehsin,Mukaddessin,meleklerin ve ruh'un Rabbisin)" derdi".

(Muslim,es-Sahih 487)


سبحانك اللهم ربنا وبحمدك اللهم اغفر لي

Aişa (رضي الله عنها) dedi ki:

"Rasulullah (صلى الله عليه و سلم) ruku'sunda "Subhaneke'llahumme Rabbena ve bihamdike.Allahumma'ğfirli (Rabbimiz ! Ey Allah'ım ! Seni bütün eksikliklerden tenzih ederim.Hamd Sana mahsustur.Ey Allah'ım ! Beni bağışla)" derdi".

(Ebu Davud,es-Sunen 877)


اللهم لك ركعت ولك اسلمت وبك امنت خشع لك سمعي وبصري وعظامي ومخي وعصبي


Ali bin Ebi Talib (رضي الله عنه) dedi ki:

"Rasulullah ruku ettiğinde "Allahumme leke reka'tu ve leke eslemtu ve bike amentu.Haşea leke sem'i ve besari ve izami ve muhhi ve asabi (Ey Allah'ım ! Sana ruku ettim,Sana teslim oldum,Sana iman ettim.Kulağım,gözüm,beynim ve sinirlerim Sana boyun eğdi)" derdi".

(Nesai,el-Mucteba 1050)

Genişletmek için tıkla ...

Ukbe b. Âmir diyor ki:
"Öyleyse yüce rabbinin ismini teşbih et." (Vakıa 74) âyeti nazil olunca Rasulullah: "Siz bunu namazın ruku anında söyleyin." buyurdu.
"Yüceler yücesi olan rabbinin ismini teşbih et." âyet-i kerimesi nazil olunca da Rasulullah: "Siz bunu namazın secde anında söyleyin." buyurdu.
(Ebu Davud, K.es-Salah, bab: 147, Hadis no: 869; İbn-i Mâce, K. el-İkâme, bab: 20, Hadis no: 887)

Ukbe b. Âmir diğer bir rivayetinde de şöyle demiştir:
"Rasulullah rukua vardığı zaman üç kere der secdeye vardığında da yine derdi." (Ebu Davud, K.es-Salah, bab: 147, Hadis no: 869; İbn-i Mâce, K. el-İkâme, bab: 20, Hadis no: 887)



Ukbe bin Amir el-Cuheynî'den rivayet olunan bir hadise göre, Rasulullah bu ayet (Tarık 1) nazil olduktan sonra, secde ederken "Subhane rabbiye a'lâ" denmesini,
Vakıa suresinin son ayetinin nuzulundan sonra da (Azim olan rabbinin adını tesbih et) "Subhane Rabbiyel azim" denmesini istemiştir.
(Musned-i Ahmed, Ebu Davud, İbni Mace, İbn Hayyan, Hakim, İbn Munzir).