Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Şeytan Cennetten Kovulduktan Sonra, Cennetteki Havva ve Adem'i Nasıl Kandırdı?

Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
SORU :
Şeytan Cennetten Kovulduktan Sonra, Cennetteki Havva ve Adem'i Nasıl Kandırdı?

"(Bunun üzerine) Şeytan onların ayağını oradan kaydırdı ve bulundukları yerden onları çıkarttı. Dedik ki: «Birbirinize düşman olarak inin. Yeryüzünde belirli bir zamana kadar, sizin için rızkınızı elde edeceğiniz bir yerleşme yeri vardır(Bakara 36)

Allah (c.c) Adem'e ve eşine cennete girmelerini, orada diledikleri şeyleri yiyebileceklerini söylemiş ve onlardan sadece bir ağaca yaklaşmamalarını istemişti. Bu sırada Adem'in yaratılışını hoş karşılamayan, secde etmekle emrolunduğu halde ona secde etmeyen, onu ve zurriyetini saptırmak için ahdeden şeytan boş durmadı. Adem (a.s)'ı ve eşini kandırma yollarını aradı. Sonuçta istediğini elde etti. Adem (a.s)'ın ve eşinin, yasak olan ağaçtan yemelerini sağlayarak ayaklarını kaydırttı ve günah işleterek içinde bulundukları nimetten onları çıkarttı.

İblis'in Adem ve eşine yasak olan ağaçtan yemeleri için nasıl telkinde bulunduğu hakkında iki görüş vardır.

1 - İblis, Adem'e secde etmediği ve dolayısıyla Allah' ın emrine karşı geldiği için cennetten çıkarılmıştı. Ama cennetten çıkarılması demek onun oraya tekrar giremeyeceği anlamına gelmez. Şeytan cennete girebiliyordu. Bizâtihi cennete girerek Adem ve Havva ile yüz yüze konuşarak onları kandırdı.

Allah (c.c) şöyle buyuruyor:

«Derken şeytan çirkin yerlerini kendilerine göstermek için onlara fısıldadı: «Rabb'iniz, başka bir sebebten dolayı değil, sırf ikiniz de birer melek ya da ebedi kalıcılardan olursunuz diye sizi şu ağaçtan men etti» dedi. Ve onlara: «Elbette ben size öğüt verenlerdenim» diye de yemin etti. Böylece onların yanılmalarını sağladı. Ağacı(n meyvasını) tadınca çirkin yerleri kendilerine göründü ve cennet yapraklarını üzerlerine örtmeye başladılar. Rabb'leri onlara seslendi: «Ben sizi o ağaçtan men etmedim mi ve şeytan size apaçık düşmandır, demedim mi?» (Âraf: 20-22)

Âlimlerin çoğu bu görüştedir.


2 - İblis uzaktan vesvese verici bir özelliğe sahibdir. Bu özelliği ile cennette olmasa bile uzaktan insanı etkiler. Nasıl ki mıknatıs bazı cisimleri uzaktan çekme özelliğine sahibse, İblis'in vesvesesi de böyledir.

Fakat bu meseleler bizim için gaybi şeylerdir. İblis' in Adem ve eşini saptırmak için cennete nasıl girdiğini ve onları nasıl saptırdığını kesin olarak bilemeyiz. Bu konuda Allah'ın ayetlerine ve sahih hadislere dayanmayan, çoğu israiliyata ve uydurma hadislere dayanan pek çok rivayet vardır. Mûmin olan kişinin; Kur'an'da ve sahih hadislerde bildirildiği kadarıyla yetinmesi gerekir.


İbn Kesir (rahimehullah) ise şöyle der:
Şeytân Aleyhi'lânenin Âdem ile Havva'yı kandırması, onlara yalan söylemesi ve -Allah'ın kitabında anlattığı gibi- yemîn edip nasıl başardığı konusunda değişik görüşler vardır.
Denildi ki; şeytân, Âdem ve Havva'yı denemek üzere cennete girmiştir. Denildi ki; o kapının yanında durmuş ve onlara seslenerek kendilerini aldatmıştır.
Denildi ki; şeytân, bir canlı suretini alarak, cennete girmiş, cennetin bekçileri onu tanımamışlardır. Bazıları da dediler ki; şeytân bir kısım elemanlarını Âdem ile Havva'ya göndermiştir. Bazıları da derler ki; Âdem ile Havva cennette gezinirken, cennetin duvarlarının üzerinde dolaşan bir tavusla karşılaşmışlar. Havva, tâvûs kuşuna yaklaşmış, Âdem onu takîb etmiş ve bu esnada şeytân duvarın arkasından onları aldatmış.
Denildi ki; şeytân yılan tarafından cennetin duvarından içeri geçirilmiş. Yılan hikâyesi pek meşhurdur. Bu ikisi konusunda bizim sûfî efendilerimiz işaret ederler ki; şeytân cennetin dışında şehvet yoluyla Âdem ve Havva'ya sızmıştır. İkincisi ise gadab yoluyla sızmıştır. Cennetin duvarlarına tırmanmak; sûfîlere göre gazabın; rûhânî ufka ve gönüldeki yere şehvetten daha yakın olduğunun işaretidir.
Denildi ki; şeytânın aldatmaya tevessul etmesi bugün Allah'ın isteğiyle dilediklerini aldatmaya tevessul etmesi gibidir. Nitekim biz onun aldatışlarının, duygu ve içten geçen hisler şeklinde olan her yere sirayet ettiğini görüyoruz. Çoğunluk, şeytânın kalbe girdiğini kestiremez, hatta bunu düşünemez. Bunun için demişlerdir ki, «şeytân, Âdem oğluna kan gibi sirayet eder» haberi, onun insan üzerindeki hâkimiyetinin fazlalığına işaret ve insanın ona boyun eğdiğinden kinayedir. Öyle kî benim için de bu görüş tercihe şayan görüştür. Bizim için bu konunun keyfiyetini araştırmaya gerek yoktur. Biz delilsiz olarak kesin bir söz söyleyemeyiz. Bu görüş insaflı bir görüştür.
(Âlûsî, Rûh el-Meânî, I, 235)


Yine Hasan Basri (rahimehullah) bu konuda şöyle demiştir: Yüce Allah’ın vermiş olduğu bir kuvvet ile, şeytan yerden göğe veya cennete vesvese ulaştırabilmiştir.
Bazı mufessirler de şöyle demiştir:
Adem ve Havva, bazen cennetin kapısına yakın gelirler, Şeytan da dışarıdan gözetir, yaklaşırdı; vesvese bu şekilde meydana geldi.”


Adem (a.s) ve Eşinin Yasak Ağaçtan Yemeleri:

Bu konu hakkında alimlerin çeşitli görüşleri vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:

1 - Adem (a.s) cennette sarhoş olmuş ve sarhoşken yasak olan ağaçtan yemişti. Bu yüzden sarhoşken yaptığı şeyden sorumlu tutulmuş ve bu cezayı hak etmişti. Fakat bu görüş doğru değildir. Çünkü cennet içkileri insanı sarhoş etmez.

2 - Unutarak yemiştir. Bir insan normalde unuttuğu zaman ona sorumluluk yoktur. Fakat Adem (a.s) nebi olduğu için unutarak da olsa yaptığı hatadan sorumlu tutulur.

3 - Adem (a.s.) tevil yoluna gitmiştir. Adem (a.s.) Allah'ın bu ağacı haram olarak değil, mekruh olarak yasakladığını düşünmüş ve yediği zaman bir şey olmayacağını zannetmişti.
Bu görüş de doğru değildir. Çünkü Allah'ın yasak emri açıktır ve haramı ifade etmektedir.

4 - Adem (a.s), yenmemesi işaret edilen ağaçtan değil de aynı cinsten olan başka bir ağaçtan yemişti. Mesala yasaklanan ağacın elma ağacı olduğunu düşünelim. Adem (a.s.) Allah'ın yasaklarken işaret ettiği elma ağacından değil, başka bir elma ağacından yemiştir. Yani Allah'ın yasak emrini belli bir ağaca has kılarak têviline gitmişti. Fakat bu tevil nefsani olduğu için kabul edilmemiştir. Zaten Adem (a.s)'ın «Rabb'im. Bizler nefsimize zulmettik» sözünden bu anlaşılır.

5 - Adem (a.s) bilerek ve nefsine uyarak yemiştir.
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
«Andolsun, Biz önceden Adem'den ahid almıştık. O ahdimizi unuttu. Biz onda bir azim bulmadık.» (Taha: 115)

Ayette geçen «unuttu» kelimesi «saptı, bilerek günah işledi» manasındadır. Allah (c.c) bunun için onu azarladı. En kuvvetli olan görüşte budur.

6 - Şeytan önce Havva'yı kandırmış. Havva o ağaçtan yemiş ve herhangi bir şey olmadığını görünce Adem'e yemesini söylemiş. Adem (a.s) da yemiş ve ikisi birden yedikleri için cennetten indirilmişlerdir.



Adem, Havva ve İblis'in Yeryüzüne İndirilişi:

«Dedik ki: «Birbirinize düşman olarak inin

Allah onları bulundukları yerden, daha az değere sahib olan yeryüzüne indirdi.

Allah (c.c) Adem ve eşi ile birlikte İblis'i de yeryüzüne indirdi. Böylece yeryüzüne iki sınıf varlık inmiş oldu: İblis ile Adem ve eşi... İşte bu iki sınıf birbirine düşman olarak yeryüzüne indiler. İblis sadece Adem ve eşine düşman olarak yeryüzüne indirilmemişti. Düşmanlığı aynı zamanda Adem (a.s)'ın zurriyeti için de söz konusu idi.


«Yeryüzünde belirli bir zamana kadar sizin için rızkınızı elde edeceğiniz bir karargah vardır

Allah (c.c) bu iki sınıfı yeryüzüne indirirken onlara dedi ki:
«Yeryüzüne inin. Orada size, belirli bir zamana kadar üzerinde barınacağınız, rızkınızı elde edeceğiniz, öldükten sonra da orada kalacağınız bir karargah vardır. İnin ve kendinize orada bir karargah edinin. Orada geçiminizi sağlayın. Mahşer gününe kadar orada kalın.» (Bakara 36)
 
Üst Ana Sayfa Alt