Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Taha 9-14 Arası Ayetlerin Tefsiri / Söylenen Sözü Güzelce Dinlemek !

eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
RAHMAN ve RAHİM olan ALLAH'ın adı ile

Taha Suresi

9. Sana, Musa'nın haberi geldi mi?
10. Hani o bir ateş görmüştü de ailesine: "Siz burada durun, çünkü ben bir ateş gördüm. Belki size ondan bir parça kor getiririm ya da ateşin yanında bana yol gösteren bulurum" demişti.
11. O ateşin yanına vardığında ona: "Ey Musa" diye seslenildi.
12. "Gerçekten Ben senin Rabbinİm, hemen pabuçlarını çıkar. Çünkü sen kutsal vadi Tuvâ'dasın.
13. "Ben seni seçtim. Şimdi sana vahyolanı dinle!
14. "Ben, evet Ben Allah im. Benden başka ilâh yoktur. Öyleyse Ba*na ibadet et ve Beni zikretmek için namaza kalk."

Söylenen Sözü Güzelce Dinlemek:

İbn Atiyye dedi ki: Bana babam -Allah'ın rahmeti üzerine olsun- anlattı, dedi ki: Ben Ebu'l Fa di el-Cevherî'yi -Allah'ın rahmeti üzerine olsun- şöyle derken dinledim: Musa (as)a; "Şimdi sana vahyolanı dinle" denilince, o bir taşın üzerinde durdu, bir taşa dayandı. Sağ elini soluna koydu, sakalını göğsüne dayadı ve dinlemek üzere durdu. Giydiği bütün elbise de yündü.


Derim ki: Gereği gibi güzelce dinlemeyi yüce Allah övmüş bulunmakta*dır: "Onlar sözü işitip en güzeline uyarlar. İşte onlar Allah'ın kendilerini doğ*ru yola ilettiği kimselerdir." (ez-Zümer, 39/18) Aksi niteliklere sahip olan*ları da yermiş ve şöyle buyurmuştur: "Onların neyi dinlediklerini Biz pek iyi biliriz." (el-İsrâ, 17/47)


Böylelikle yüce Allah dikkatini toplayarak sözünü dinlemek üzere kulak verenleri övmüş ve kullarına da böyle bir edeble edeblenmelerini emrede*rek şöyle buyurmuştur: "Kur'ân okunduğu zaman onu dinleyin ve susun ki, merhamet olunasınız." (el-A'râf, 7/204) Burada da: "Şimdi sana vahyolanı dinle" diye buyurmaktadır. Çünkü böylelikle yüce Allah'tan gelen buyruk*ları kavrama, anlama lütfuna erişilir.

Vehb b. Münebbih'ten şöyle dediği rivayet edilmektedir: Dinlemenin âdabından bazıları şunlardır: Organların hareketsiz durması, gözün sağa-so*la bakmaması, kulak kabartması, dikkatini toplamak, gereğince amel etme*ye karar vermek. İşte yüce Allah'ın sevdiği şekilde dinlemek budur. Bu ise kulun azalarını tutması ve onları başka şeylerle meşgul etmemesi ile olur. Ak*si takdirde kalbi dinİedikleriyle uğraşamaz, başka şeylerle meşgul olur. Gö*zü sağa-sola bakmasın ki, kalbi gördükleriyle oyalanmasın. Dikkatini topla*sın ki, dinlediğinden başka şeyler içinden geçmesin. Ayrıca kavramaya ka*rar vermeli ve kavradığıyla da amel etmelidir.

Süfyan b. Uyeyne dedi ki: İlmin başı dinlemek, sonra kavramak, sonra bel*lemek, sonra amel etmek, sonra da onu yaymaktır. Kul yüce Allah'ın Kita*bına, Peygamberinin sünnetine, Allah'ın sevdiği üzere samimi bir niyet ile ku*lak verip dinleyecek olursa, Allah da sevdiği şekilde ona duyduklarını kav*ratır ve kalbinde ona bir nur verir.



İmam Kurtubi, el-Camiu li-Ahkami’l-Kur’an, Buruc Yayınları: 11/310.






 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt