Yedinci şüphe:
Yakındaki Allah’ın kullarına: ”Ey Allah’ın kulları bana yardım edin” diye nida edilmesinden bahseden zayıf Hadis
Bu Hadis’in manasını muasır müşriklerin değiştirip uzaktaki duymayan kişi için saptırdıklarının isbatı
Muasır müşrikler, Allah’tan başkasına dua etmenin caiz olduğunu isbat edemeyince, yine konu ile alakası olmayan bir delil zikretmişlerdir. Bizlerde onların zikrettikleri bu şüpheye hem sened bakımından, hemde mana yönünden cevap verip, bu delilin aslında sened bakımından sabit olmadığını, mana yönündende konu ile akalası olmadığını isbat edeceğiz inşallah.
Herşeyden önce Hadis’in senedini inceleyelim:Hadis farklı senedler ile rivayet edilmiştir. Hadis’in genel manası şudur: Bir kişinin bineği kaybolursa, şöyle bağırsın: Ey Allah’ın kulları, bana yardım edin. Hiç şüphe yoktur ki Allah’ın kulları bineğini durdururlar(Bineğini bulurlar. Kaçarken de durdururlar). Hadis’in metni yaklaşık böyledir. Bazı rivayetlerde Allah’ın kullarından kasd edilenin Melek’ler olduğuda zikredilmiştir. Şimdi senedlerini inceleyelim:
Birinci sened:
Ebu Yala Müsned’inde, Taberani el-Mucemul Kebir’inde, İbnus Sunni Amelul yewmi welleyle’de, Abdullah bin Mesud’dan, o da Peyamberimizden s.a.v. rivayet etmiştir.
Ama hepsinin senedinde ”Maruf bin Hasan es-Semerkandi” vardır. Bu kişi de Mechul’dur. Yani kim olduğu bilinmemektedir. Demek ki bu sened zayıftır.
İkinci sened:
İbni Ebi Şeybe Musannef’inde rivayet etmiştir. Muhammed bin İshak’tan, o da Eban bin Salih’ten. Eban’da direk Allah Rasulunden s.a.v. rivayet etmiştir.
Eban’da ne Allah Rasulunu görmüş, nede Sahabe’leri görmüştür. Demek ki senedden iki kişi en az eskiktir. Buda senedin ”Mudal” olduğunu gösterir. Mudal’da ittifaken zayıftır.
Üçüncü sened:
Heysemi’nin Keşful Estar’ında rivayet edilmiştir. Bu rivayette de kasd edilenin Melek’ler olduğu zikredilmiştir.
Ama senedindeki ”Usame bin Zeyd el-Leysi” de zayıflık vardır. İmam Ahmed Munker rivayetleri olduğunu zikretmiştir. Yahya bin Said’e göre metruk bir ravi’dir(İmam Ahmed’in el-İlel’ine bak). Münker rivayetlerinden biriside bu Hadis’tir.
Dördüncü ve beşinci sened:
Beyhaki Şuabul İman (no: 7297) adlı eserinde rivayet etmiştir. İki sened ile, zikrettiğimiz Usame bin Zeyd kanalı ile rivayet etmiştir. Ama ibni Abbas’ın sözü olarak rivayet etmiştir.
Halbuki zikrettiğimiz üçüncü senede baktığımızda İbni Abbas’tan, o da Peygamberimizden s.a.v. rivayet ettiğini göreceğiz. Buda Hadis’te iztiraplık olduğunu gösterir.
Biricisinde: Ravh bin Ubade vardır. Güvenilir bir ravi’dir, ama bazı senedlerde hata etmiştir. Nasıl ki ibni Mehdi senedinde hata ettiği bir hadisi düzeltmiştir(Tehzibut Tehzib 3.clt. 295.s.). Bazen hata ile zayıf ravileri senedden çıkarttığı olmuştur. Muhtemeldir ki o hadislerden biriside budur.
Bu illetin üzerine Usame’deki zayıflığıda ekleyelim.
İkincisinde ise: Muhammed bin Abdulvehhab vardır. Güvenilir olsa da yine bazı hataları olmuştur. Muhtemeldir ki bu rivayet de onun hatalı rivayetlerindendir.
(Muhammed bin Abdulvehhab, bir hadis ravisidir. Bu raviden yüz yıllar sonra yaşayan İmam Muhammed bin Abdulvehhab değildir. Cahil muaıır müşriklerin karıştırmaması için zikrettim)
Ayrıca başka bir illet daha vardır:
Her birinde hafiften zayıflık olmasına rağmen, bazen Peygamberimizden s.a.v. merfu olarak, bazende İbni Abbas’tan mevkuf olarak rivayet edilmesi, Hadis’in muztarip olduğuna delalet etmektedir. Muztarip de zayıftır.
Altıncı sened:
Taberani’nin Mucemul Kebir’inde rivayet edilmiştir. Ama senedinde ”Abdurrahman bin Şureyk” vardır. Ebu Hatim, Hadis’lerinin vahi (boş) olduğunu söylemiştir(Tehzibul Kemal).
Bu rivayetin sonunda şu ilave vardır: Buda denenmiştir.
Derim ik: Bu ilave de bu olayın denendiği zikredilmiştir. Ama yararlı çıkıp çıkmadığı hiç zikredilmemiştir.
Ayrıca bizler dinimizi denenmiş şeylerden almayız. Bizler dinimizi Kuran’dan ve Sünnet’ten öğreniriz.
Bu rivayeti zayıflayan alimler:
Bir: Abdullah bin Mubarek.
İki: İmam Heravi.
İmam Allame el-Heravi, Zemmul Kelam adlı eserinde şöyle demiştir:
İbni Mubarek, seferlerinden birisinde iken yolda kaybolmuştu. Ona da ulaşmıştı ki kim zor durumda kaldığında: Allah’ın kulları, bana yardım edin derse, yardım edilir. (İbni Mubarek dedi ki) Bende (Bu Hadis’i bulma adına) cüzü (kitabı) aradım. Senedine bakmak için.
(İmam Heravi der ki) İşte senedini kabul etmediği bir duayı etmeyi caiz görmemiştir(3.clt. 110.s.).
Derim ki: Elbetteki İbni Mubarek’in bu rivayeti zayıflaması sabit değildir. Çünkü senedi yoktur. Ama Heravi’nin zayıfladığı çok açıktır. İmam Heravi’de Hadis ulemasının ileri gelenlerindendir.
Üç: İmam Bezzar.
Müsned’inde Hadis’i zikrettikten sonra şöyle demiştir: Bu sözü, Peygamberden s.a.v. sadece bu lafız ile, bu sened ile rivayet edildiğini biliriz(2.clt. 178.s.). zikrettiği senedin de zayıf olduğunu isbat etmiştik.
Sonuç:
Bu geçmişi anlarsak, bu Hadis’in zayıf olduğunu söyleyebiliriz.
Ama aslında eski alimlere bakarsak, onlar bu gibi Hadis’leri faziletli amellerden saydıkları için bazıları amel etmekte tesahul etmiş ve bu gibi Hadis’ler ile amel etmiştir.
Halbuki bilmemiz gerekir ki zayıf Hadis ile itikad edilemediği gibi amel de edilmez. İster faziletli amellerde olsun, ister fıkhi meselelerde olsun. Çünkü zayıf hadis demek, Peygamberimizin s.a.v. deyip demediğinden şüphe ettiğimiz bir söz demektir. Şüphe ettiğimiz bir şeye de dinimizi bina edemeyiz. Ne faziletli amellerimizi bina ederiz. Nede fıkhi meseleleri, nede itikadi meseleleri. Bizler zayıf hadislerden uzak dururuz. Taki Sahih olduğu ortaya çıkana kadar.
Bu Hadis’e Sahih diyenler olmuştur. Yine İbni Abbas’ın sözü olarak Sahih’tir diyenlerde olmuştur. Ama böyle diyenlerin hepsi hata etmişlerdir. Zikrettiğim illetlere bakılırsa bu Hadis’in salim ve illetsiz olan bir sened ile rivayet edilmediği görülecektir. Bu nedenle bu Hadis zayıftır.
Şimdi ise bu Hadis’in manasına gelelim:
Bir: Hiçbir alim bu Hadis’i ele alıp Allah’tan başkasına dua etmenin caiz olduğunu söylememiştir.
İki: Hadis’e bakıldığında, orada bulunan Allah’ın kullarından yardım istenmesi geçmektedir. Hadis’in en kuvvetli senedlerinde de (zayıf bile olsa) kasd edilenin Melek’ler olduğu geçmektedir.
Hadis’te Peygamberimiz s.a.v. orada bulunan Melek’lerden yardım isteyin diyor. Bunda da bir sorun yoktur zaten. Sen yanında bulunan bir kişiden: Bana yardım et, diyerek yardım istersen, her hangi bir günah işlemiş olmazsın.
Ama bizim Şirk dediğimiz ise, orada bulunmayanlara dua edip onlardan yardım istemen. İşte şirk olanda budur. Bununda Hadis ile bir alakası yoktur.
Üç: Hadis’te belli kişilerden yardım istemekten bahsetmemiştir. Genel olarak orada bulunan Allah’ın kullarından yardım istemek vardır.
Ama muasır müşrikler ise, orada bulunmayanlardan yardım istemekteler! İşte Şirk olanda budur. Bunun bu Hadis ile de bir alakası yoktur.
Ayrıca muasır müşrikler, isimleri ile belli kişilerden yardım istemekteler. Hadis’te ise sadece orada bulunan ve isimleri zikredilmeden yardım isteneceğinden söz etmiştir.
Dört: Hadis’te kasd edilen Melek’lerdir. En azından bütün rivayetlerin ittifak ettiği bir nokta vardır. O da: Allah’ın kulları bizim için görünmez varlıklardır.
Demek ki onlar her yerde mevcutlar. Ama bizler göremiyoruz. Bu nedenle onlardan yardım istemek, yanımızda bulunan bir kişiden yardım istemektir.
Bu mesele ile uzakta olan aciz kuldan yardım istemek arasında büyük fark vardır. Kuran ve Sünnet, uzakta olan aciz kullardan yardım istemenin şirk olduğunu söylemiştir.
Kısacası: Bu Hadis’in konumuz ile hiçbir alakası yoktur.
Bizim yanımızda bulunan Melek’lerden yardım istememiz ile, yanımızda bulunmayan ve uzaklarda olan kişilerden yardım istemek arasında büyük fark vardır.
Uzaktakilerden yardım istemenin Şirk olduğu Kuran’la sabittir. Ama yanımızdaki kişilerden yapabilecekleri şeyleri istemekte bir mahsur yoktur. Bu mubah şeylerdendir. Mubah olmadığını iddia edeninde delil getirmesi gerekmektedir.
Elbetteki bu dediklerimizin hepsi Hadis’in Sahih olduğunu farzetsek olurdu. Halbuki bu Hadis, isbat ettiğimiz gibi zayıftır. Alimler de ittifak etmişlerdir ki zayıf hadis ile itikad etmek batıldır.
Kitabın tamamı:
Kitap: Allah’tan başkasına dua etme şirki hakkında zikredilen şüphelerin cevabı (80s.) | Ehli İlm
Dört mezhep ulemasının tevessül adı altında Allah'tan başkasından yardım isteyenleri tekfir ettiğini görmek için:
Dört mezhep ulemasının Allah’tan başkasına dua edeni kafir görmeleri | Ehli İlm