S
Çevrimdışı
Sadaka denince aklımıza cebimizde bulunan birkaç bozuk parayı vs. yolda gördüğümüz bir dilenciye vermek gibi bir fiiliyat geliyor. Klasik fıkıh anlayışında da sadaka sünnet olarak görülür isteğe bağlı olarak verilir. Fakat kuran bize açıkça sadakanın farz olduğunu bildirmektedir.
Farz olan sadakayı sünnete çeviren , zekatıda 40/1 'e indirgeyen bu anlayış kuranın anlayışına taban tabana zıttır. Kuran açıkça sadakanın farz olduğunu emretmiştir. Üstelik rızık bakımından sizden aşağıda olanlarla EŞİTLENENE kadar onlara yardım etmeyide şart koşmuştur.
Şu kısa videonun sizleri bu konuda aydınlatacağı kanısındayım:
Sadakalar Allâh'tan bir FARZ olarak; ancak yoksullar, düşkünler, sadaka işleri ile ilgili çalışanlar, İslâm'a yönlendirilmek istenenler, köleler, borçlular, Allâh yolunda (harcama) ve yolcular içindir. . . Allâh Alim'dir, Hakim'dir.
TEVBE:60
Ve Allah, rızık bakımından bir kısmınızı, bir kısmınızdan üstün etmiştir. Geçimi üstün olanlar, rızıklarını, elleri altında bulunanlara verip onları da geçim bakımından kendilerine EŞİT etmezler, Allah'ın nîmetini bile bile inkâr mı ederler?
NAHL:71
Onlara: "Allâh'ın sizi beslediği yaşam gıdalarınızdan Allâh için karşılıksız bağışlayın" denildiğinde hakikat bilgisini inkâr edenler müminlere dediler ki: Allah'ın dilediği takdirde doyuracağı kimseleri biz mi doyuracağız? Siz gerçekten apaçık bir sapıklık içindesiniz.
YASİN:47
Sevdiğiniz değerli şeylerden Allah yolunda karşılık beklemeden, gönüllü harcamadıkça, gerçek iyiliğe, hakiki müslümanlığa, kâmil, yiğit insan olma (fütüvvet) derecesine eremezsiniz. Yolunda karşılık beklemeden, gönüllü harcadığınız her şeyi Allah bilir, karşılıksız bırakmaz. Ali İmran: 92
Farz olan sadakayı sünnete çeviren , zekatıda 40/1 'e indirgeyen bu anlayış kuranın anlayışına taban tabana zıttır. Kuran açıkça sadakanın farz olduğunu emretmiştir. Üstelik rızık bakımından sizden aşağıda olanlarla EŞİTLENENE kadar onlara yardım etmeyide şart koşmuştur.
Şu kısa videonun sizleri bu konuda aydınlatacağı kanısındayım:
Sadakalar Allâh'tan bir FARZ olarak; ancak yoksullar, düşkünler, sadaka işleri ile ilgili çalışanlar, İslâm'a yönlendirilmek istenenler, köleler, borçlular, Allâh yolunda (harcama) ve yolcular içindir. . . Allâh Alim'dir, Hakim'dir.
TEVBE:60
Ve Allah, rızık bakımından bir kısmınızı, bir kısmınızdan üstün etmiştir. Geçimi üstün olanlar, rızıklarını, elleri altında bulunanlara verip onları da geçim bakımından kendilerine EŞİT etmezler, Allah'ın nîmetini bile bile inkâr mı ederler?
NAHL:71
Onlara: "Allâh'ın sizi beslediği yaşam gıdalarınızdan Allâh için karşılıksız bağışlayın" denildiğinde hakikat bilgisini inkâr edenler müminlere dediler ki: Allah'ın dilediği takdirde doyuracağı kimseleri biz mi doyuracağız? Siz gerçekten apaçık bir sapıklık içindesiniz.
YASİN:47
Sevdiğiniz değerli şeylerden Allah yolunda karşılık beklemeden, gönüllü harcamadıkça, gerçek iyiliğe, hakiki müslümanlığa, kâmil, yiğit insan olma (fütüvvet) derecesine eremezsiniz. Yolunda karşılık beklemeden, gönüllü harcadığınız her şeyi Allah bilir, karşılıksız bırakmaz. Ali İmran: 92