M
Çevrimdışı
Yıkayanın elindeki ölü gibi ol" felsefesini ilke edinen;
-Şeyhinin onu hep gördüğünü ve ona "feyz" verdiğini zanneden;
-"Şeyhim ne derse doğrudur" diyerek, kendine ait bir tek fikir üretmeyen;
-"Ama ayet var, hadis var?" diye soranlara, "Sen şeyh efendi hazretlerinden iyi mi bileceksin?" diye cevap veren;
-Allah'ın helal ettiği temiz ve lezzetli yemekleri kendine haram ederek zahid (dünyaya değer vermeyen kişi) olduğunu zanneden;
-Her türlü şahane yemekleri yiyen şeyh efendileri için "O, nefsini çoktan yenmiş" diyen;
-Cübbe ve sarık giyerek, sakal bırakarak ve altı rekat evvabin namazı kılarak abid (çok ibadet eden kişi) olduğunu zanneden;
-Kur'an'ın; anlayıp düşünülsün diye değil de, okunup sevap kazanılsın diye indirildiğini zanneden;
-Hadis öğrenen müslimanlara, "Niye hadis okuyorsun, sen müctehid misin? Senin hadise, ayete kafan basmaz. Sen ilmihal oku!" diyerek ilme cephe alan;
-Her gün eline tesbih alıp, gözlerini de kapatıp, 5 bin kere "Allah" diyerek evliya olacağını zanneden;
-Sevgiden, hoşgörüden, aşktan bahseden adamları "Büyük evliya" kabul edip; cihaddan, boyun bükmemekten, küfre isyandan bahseden adamları "Din düşmanı, ajan" kabul eden;
-"haşa Ben Allah'ım!", "Benden başka ilah yok!", "Allah'tan haber alıyorum." diyen adamları "En büyük evliya" olarak kabul eden;
-"Allah yardımcıları olsun. Biz zikrimize bakalım." diyerek, zulüm gören müslimanların iyiliği için hiç bir şey yapmayan;
-İslam'ın ve müslümanların hakim olması, küfrün ve nifakın kahrolması gibi bir derdi olmayan;
-Allah yolunda cihad eden müslimanları "İslamı kötü gösteren teröristler" diye tanımlayan;
-Bir mücahid (cihad eden) şehid olduğunda üzülmek yerine sevinmeyi doğru bulan;
-Küfür düzeninin devamı için geberenleri "şehid" diye tanımlayan;
-Amacı; küfür düzenini ve yönetimcilerini korumak olan Firavn Ocağına, "Peygamber Ocağı" diyen;
-Allah'ın indirdiği hükümlerle değil de, Tağut (küfür, putperestlik) ile yönetilen devlete karşı hiç bir nefret duymayan;
-Tağut ile yönetilen ülke için askerlik yapmayı en büyük ibadet sayan;
-Tağutun ve kavmiyyetçiliğin (milliyetçiliğin) sembolu olan paçavraları "Şanlı bayrak" olarak kabul eden;
-"Hristiyan ve ateistlere de hoşgörülü olalım. Onlar doğruyu bilmiyorlar." deyip; Mescid el-Haram'da, Allah'a olan korkusundan dolayı ağlaya ağlaya namaz kıldıran insanları "Kafir fırkanın, sapık din adamları" diye tanımlayan;
-BEYNİ UYUŞTURULMUŞ, SÜMSÜK, CAHİL VE DE ŞERREFSİZ BİRİSİ OLMALI. İşte, "HAKİKİ TARİKATÇI" böyle olmalı.
-Şeyhinin onu hep gördüğünü ve ona "feyz" verdiğini zanneden;
-"Şeyhim ne derse doğrudur" diyerek, kendine ait bir tek fikir üretmeyen;
-"Ama ayet var, hadis var?" diye soranlara, "Sen şeyh efendi hazretlerinden iyi mi bileceksin?" diye cevap veren;
-Allah'ın helal ettiği temiz ve lezzetli yemekleri kendine haram ederek zahid (dünyaya değer vermeyen kişi) olduğunu zanneden;
-Her türlü şahane yemekleri yiyen şeyh efendileri için "O, nefsini çoktan yenmiş" diyen;
-Cübbe ve sarık giyerek, sakal bırakarak ve altı rekat evvabin namazı kılarak abid (çok ibadet eden kişi) olduğunu zanneden;
-Kur'an'ın; anlayıp düşünülsün diye değil de, okunup sevap kazanılsın diye indirildiğini zanneden;
-Hadis öğrenen müslimanlara, "Niye hadis okuyorsun, sen müctehid misin? Senin hadise, ayete kafan basmaz. Sen ilmihal oku!" diyerek ilme cephe alan;
-Her gün eline tesbih alıp, gözlerini de kapatıp, 5 bin kere "Allah" diyerek evliya olacağını zanneden;
-Sevgiden, hoşgörüden, aşktan bahseden adamları "Büyük evliya" kabul edip; cihaddan, boyun bükmemekten, küfre isyandan bahseden adamları "Din düşmanı, ajan" kabul eden;
-"haşa Ben Allah'ım!", "Benden başka ilah yok!", "Allah'tan haber alıyorum." diyen adamları "En büyük evliya" olarak kabul eden;
-"Allah yardımcıları olsun. Biz zikrimize bakalım." diyerek, zulüm gören müslimanların iyiliği için hiç bir şey yapmayan;
-İslam'ın ve müslümanların hakim olması, küfrün ve nifakın kahrolması gibi bir derdi olmayan;
-Allah yolunda cihad eden müslimanları "İslamı kötü gösteren teröristler" diye tanımlayan;
-Bir mücahid (cihad eden) şehid olduğunda üzülmek yerine sevinmeyi doğru bulan;
-Küfür düzeninin devamı için geberenleri "şehid" diye tanımlayan;
-Amacı; küfür düzenini ve yönetimcilerini korumak olan Firavn Ocağına, "Peygamber Ocağı" diyen;
-Allah'ın indirdiği hükümlerle değil de, Tağut (küfür, putperestlik) ile yönetilen devlete karşı hiç bir nefret duymayan;
-Tağut ile yönetilen ülke için askerlik yapmayı en büyük ibadet sayan;
-Tağutun ve kavmiyyetçiliğin (milliyetçiliğin) sembolu olan paçavraları "Şanlı bayrak" olarak kabul eden;
-"Hristiyan ve ateistlere de hoşgörülü olalım. Onlar doğruyu bilmiyorlar." deyip; Mescid el-Haram'da, Allah'a olan korkusundan dolayı ağlaya ağlaya namaz kıldıran insanları "Kafir fırkanın, sapık din adamları" diye tanımlayan;
-BEYNİ UYUŞTURULMUŞ, SÜMSÜK, CAHİL VE DE ŞERREFSİZ BİRİSİ OLMALI. İşte, "HAKİKİ TARİKATÇI" böyle olmalı.