Çevrimdışı
elif. lam. mim
ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah
huzura koşmanın pusulası tutuşturuluyor elime
dilime hoş gelen binlerce kelime dolanıyor
secde secde yürüyorum Rabb'e
ve bir sayfaya daha kapıyı açıyor ellerim
gökten inen devalar sunuluyor derdime
refaha yürümenin reçetesinin adı okunuyor
adım adım yükseliyorum Cennet'e
ellerim titrek, gönlüm pır pır eden bir güvercin
bir vav kadar ürkek bir elif kadar dimdik
korka korka mukaddese uzanıyor ellerim
harf harf adımlıyorum ahireti
elif. lam. mim. sad
ayet ayet hatırlıyorum geçmişi
Ebrehe'nin ordusunu yeriyor dilim
ebabille kanatlanıp, bir taş atıyor ellerim
yavaş yavaş idrak ediyorum risaleti.
bir besmele ile nefes alıyorum.
ayet ayet düşüyor aklıma kardeşlik.
asr'a gelince bir kare canlanıyor zihnimde
sahabenin yanında işitiyorum Allah'ın yemin edişini
an an utanıyorum kendimden
ayet ayet sokuluyorum Peygamberime
Cebrail'in getirdiklerini duyuyorum
ne de güzel canlanıyor O'nun dilinde
ayet ayet seviyorum Peygamberimi.
besmelesiz bir mesaja açılıyor gözlerim
bir havf düşüyor gönlüme
ve bir umut arıyorum satır aralarında
iki yüzlülerin adının zikredildiği yerde bile.
Tevbe'ye adım atıyor dilim , umut bu diyorum
umut ede ede seviyorum Rabbimi.
ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah.
fetrette kalmış gibi susuyorum surelere
bir duha'ya hasret kalıyor kederim
tesellilerde buluyorum kendimi
kendimde görüyorum mucizeyi
şaşkın şaşkın şükrediyorum Melik'e
ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah
bir fethi haber verir gibi okuyorum Fetih'i
bir zafere gark oluyor kalbim
bir kez daha ümit besliyorum Suriye'ye dair.
bir kez daha ve bu kez Mescid-i Aksa için açılıyor ellerim.
dua dua ağlıyorum ümmete
çorbada bir dua da benden diyorum sessizce
ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah.
Meryem'de buluyorum sabrı
büsbütün teslimiyete İbrahim'de rastlıyorum
herkese bir yoldaş verilirmiş Musa'nın dediğine göre
kıssa kıssa yaşıyorum tarihi
karanlık bulutların dağılacağına daha bir eminim şimdi
Firavun'un Mısır'daki batışını hayale dalıyor beynim
ve ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah
ayrılığı en çok Yakub'un gözlerinde görüyorum
mükafatı en çok Yusuf'ta
bir gece Afganistan'dayken
sabah Felluce'de bir çığlığa uyanıyor bedenim
yaşaya yaşaya öğreniyorum insanlığı
insansız kalan coğrafyalara tanık oluyor gözbebeklerim
beyaz bir evi darmadağın edecek oluyorum
susa susa sabrediyorum zulme.
herşeye rağmen ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah
bir risaletin bitiş düdüğü çalınıyor iki kapak arasında
son kez mukabele ediliyor işte
Muhammedi bir ömre uzanıyor yüreğim
ayet ayet düşüyorum ebediyete.
Ümmü Erva
ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah
huzura koşmanın pusulası tutuşturuluyor elime
dilime hoş gelen binlerce kelime dolanıyor
secde secde yürüyorum Rabb'e
ve bir sayfaya daha kapıyı açıyor ellerim
gökten inen devalar sunuluyor derdime
refaha yürümenin reçetesinin adı okunuyor
adım adım yükseliyorum Cennet'e
ellerim titrek, gönlüm pır pır eden bir güvercin
bir vav kadar ürkek bir elif kadar dimdik
korka korka mukaddese uzanıyor ellerim
harf harf adımlıyorum ahireti
elif. lam. mim. sad
ayet ayet hatırlıyorum geçmişi
Ebrehe'nin ordusunu yeriyor dilim
ebabille kanatlanıp, bir taş atıyor ellerim
yavaş yavaş idrak ediyorum risaleti.
bir besmele ile nefes alıyorum.
ayet ayet düşüyor aklıma kardeşlik.
asr'a gelince bir kare canlanıyor zihnimde
sahabenin yanında işitiyorum Allah'ın yemin edişini
an an utanıyorum kendimden
ayet ayet sokuluyorum Peygamberime
Cebrail'in getirdiklerini duyuyorum
ne de güzel canlanıyor O'nun dilinde
ayet ayet seviyorum Peygamberimi.
besmelesiz bir mesaja açılıyor gözlerim
bir havf düşüyor gönlüme
ve bir umut arıyorum satır aralarında
iki yüzlülerin adının zikredildiği yerde bile.
Tevbe'ye adım atıyor dilim , umut bu diyorum
umut ede ede seviyorum Rabbimi.
ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah.
fetrette kalmış gibi susuyorum surelere
bir duha'ya hasret kalıyor kederim
tesellilerde buluyorum kendimi
kendimde görüyorum mucizeyi
şaşkın şaşkın şükrediyorum Melik'e
ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah
bir fethi haber verir gibi okuyorum Fetih'i
bir zafere gark oluyor kalbim
bir kez daha ümit besliyorum Suriye'ye dair.
bir kez daha ve bu kez Mescid-i Aksa için açılıyor ellerim.
dua dua ağlıyorum ümmete
çorbada bir dua da benden diyorum sessizce
ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah.
Meryem'de buluyorum sabrı
büsbütün teslimiyete İbrahim'de rastlıyorum
herkese bir yoldaş verilirmiş Musa'nın dediğine göre
kıssa kıssa yaşıyorum tarihi
karanlık bulutların dağılacağına daha bir eminim şimdi
Firavun'un Mısır'daki batışını hayale dalıyor beynim
ve ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah
ayrılığı en çok Yakub'un gözlerinde görüyorum
mükafatı en çok Yusuf'ta
bir gece Afganistan'dayken
sabah Felluce'de bir çığlığa uyanıyor bedenim
yaşaya yaşaya öğreniyorum insanlığı
insansız kalan coğrafyalara tanık oluyor gözbebeklerim
beyaz bir evi darmadağın edecek oluyorum
susa susa sabrediyorum zulme.
herşeye rağmen ayet ayet düşüyor gönlüme inşirah
bir risaletin bitiş düdüğü çalınıyor iki kapak arasında
son kez mukabele ediliyor işte
Muhammedi bir ömre uzanıyor yüreğim
ayet ayet düşüyorum ebediyete.
Ümmü Erva
