Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Makale Ben Bir Diktatör İstiyorum!

M Çevrimdışı

mübahis

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Evet, yanlış okumadınız, ben bir diktatör arzu ediyorum.

“Durun bakalım bu adam sözü nereye çevirecek, nasıl bir ironi yapacak” diye boşuna beklersiniz. Gerçekten ben bir diktatör istiyorum, bir diktatör arıyorum vesselam.

Hem de öyle eften püften değil, diktatör demişken tam bir diktatör olacak.

Evet, öyle bir diktatör olacak ki, ülkenin bütün valileri, kaymakamları, belediye başkanları onun sıcak nefesini her an enselerinde hissedecekler!

Devletin bünyesinde ne kadar genel müdür, ne kadar müdür varsa, benim bu diktatörümün adını duyduklarında bacakları birbirine dolaşacak.

Öyle bir diktatör olacak ki, Türkiye’deki büyük küçük bütün ihale komisyonları onun adını duyunca altına kaçıracaklar, her an yediklerini, içtiklerini ve bindiklerini gözden geçirecekler.

Devlete ait ne kadar Kamu Kuruluşu ve şirket varsa buraların Yönetim Kurulunda bulunan herkesin korkudan dizlerinin bağı çözülecek, tir tir titreyecekler.

Evet, öyle bir diktatör istiyorum ki, kendisine ülkenin Beytülmalinin teslim edildiği bütün görevlilerin her an onunla karşılaşma korkusundan dolayı uykuları kaçacak.

Halka yukarıdan bakan ne kadar devlet görevlisi varsa onun adını duyunca hepsinin beti benzi sararacak ve o anda insanımız karsısında uyuz bir kedi oluverecekler.

Ve saydığımız bütün bu yetkililer hem kendilerinin hem eşlerinin ve çoluk çocuğunun yediklerinden, bindiklerinden ve oturdukları yerlerden dolayı bu diktatör tarafından her an hesaba çekileceklerini asla unutmayacaklar.

Evet, sizi bilmem ama ben böyle bir diktatörü çok arzu ediyorum.

Fakat bu diktatörün garibanların yüreğinde uyuz bir kedinin, bir kuzunun, bir tavşanın korkusu kadar korkusu olmayacak. Ve bir de dürüst insanlar korkmayacak ondan.

Tam aksine, bizim diktatörün korkup çekindiği ve hesap vereceği tek makam bu garibanlar olacak.

Ve bir ilavede bulunayım; benim bu diktatörüm velev ki yanlış yapmış olsalar, velev ki kendisine düşmanlık yapıyor olsalar bile bir takım basit insanlarla asla uğraşmayacak!

Ne diyorsunuz, bulabilir miyim böyle bir diktatör?


Alıntı: Doğruhaber/Mehmet Göktaş
 
عبد الرحمن Çevrimdışı

عبد الرحمن

قُل آمَنتُ بِاللهِ ثُمَّ استَقِم
İslam-TR Üyesi
Böyle adaletli, hukuku gözeten bir hükümdara ihtiyacımız var :) Ancak o diktatör/tyran olmaz, çünkü diktatör kendi reyini dikte edendir. Adil hükümdar ise siyasetini şura üzere yürütür. Reyi mutlak doğru değildir ve kendisi her zaman sorguya açıktır.
 
K Çevrimdışı

Kerbela Şehidi

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Bu yazıyı okuyunca aklıma direk "Deli deli küpeli" filmi geldi :D
Böyle adaletli, hukuku gözeten bir hükümdara ihtiyacımız var :) Ancak o diktatör/tyran olmaz, çünkü diktatör kendi reyini dikte edendir. Adil hükümdar ise siyasetini şura üzere yürütür. Reyi mutlak doğru değildir ve kendisi her zaman sorguya açıktır.

Yani İslam tarihinde şuraya zıt giden hükümdarlar var hala hayırla yad ettiklerimizden. En başta İstanbul'un fethine Sultan Fatih'in şurası diyebileceğimiz insanlar umumen karşıydı. Yada Selahaddin Eyyubi, yanında ki arkadaşlarının isteklerine rağmen Nureddin ile savaşmamıştı.
Burada şura meselesine zaten pek bir atıf yok, istişare elbetteki önemli ama insanlar arasında adalet ile hükmetmekten bahsediyor. Bahsettiğim filmde kaymakam tiplemesini ondan hatırladım. Yanından ayırmadığı hakim ile istediğine istediği cezayı kesmesine Kasaba da astığı astık, kestiği kestik olmasına karşın, halkın neredeyse tamamı ondan razıydı. Kasabanında tüm dertlerini halletmişti. Kastedilen bu gibi Allahu Alem. Ha tabi şuura ya başvurmakta önemli o ayrı mesele
 
عبد الرحمن Çevrimdışı

عبد الرحمن

قُل آمَنتُ بِاللهِ ثُمَّ استَقِم
İslam-TR Üyesi
Bu yazıyı okuyunca aklıma direk "Deli deli küpeli" filmi geldi :D

Yani İslam tarihinde şuraya zıt giden hükümdarlar var hala hayırla yad ettiklerimizden. En başta İstanbul'un fethine Sultan Fatih'in şurası diyebileceğimiz insanlar umumen karşıydı. Yada Selahaddin Eyyubi, yanında ki arkadaşlarının isteklerine rağmen Nureddin ile savaşmamıştı.
Burada şura meselesine zaten pek bir atıf yok, istişare elbetteki önemli ama insanlar arasında adalet ile hükmetmekten bahsediyor. Bahsettiğim filmde kaymakam tiplemesini ondan hatırladım. Yanından ayırmadığı hakim ile istediğine istediği cezayı kesmesine Kasaba da astığı astık, kestiği kestik olmasına karşın, halkın neredeyse tamamı ondan razıydı. Kasabanında tüm dertlerini halletmişti. Kastedilen bu gibi Allahu Alem. Ha tabi şuura ya başvurmakta önemli o ayrı mesele

Doğru o yüzden hukuk/adalet ile siyaset arasında ayrım yapılmalı. Hak ve adalet çoğunlukla malumdur, sabittir. Güçlü bir sultanın İcrasına muhtaçtır. Ancak siyasette şura lazımdır (ve şavirhum fil emri) ve (ve emruhum şura beynehum) kavillerince. Diktatör kelimesi ise siyaseti de içine alır, halbuki siyasette başına buyrukluk kabul edilmez.

Kral, monarch gibi kelimeler daha esnektir mesela. Monarch şura ile hükmedebilir. Ama diktatör şuraya başvurmaz, ve tyran gibi zalimdir. Aristo buna göre monarch ile tiran arasında bir ayrım yapar. İkisi de tek başında hükümdardır ama biri adalet ve şura üzere çalışır.

---
İslam tarihinde şura eksik olmamıştır çoğunlukla. Osmanlı'da divan-ı hümayun vardı. Tabi sultan kararlılık gösterip kendi reyine uyabilirdi, ama şura eksik olmazdı yine de. Önemli olan yerinde kararlar almak ve meşru kararlar almak. Sultana karşı geniş bir muhalefet doğmadığı sürece şuraya yeterince uyulmuş olduğu söylenebilir (velev kunte fezzan galizan le -nfeddu min havlik).

Bununla birlikte günümüzde daha fazla şuraya ihtiyaç var. Çünkü görüş ve çıkar farklılığı daha yüksek. Farklı mezhepler, farklı kavimler var. Hepsinin rızası gözetilmeli. Bir grubu zora sokan veya kıran kararlar alınmamalı. Ertelenmeli veya gereğince tadil edilmeli.
 
Son düzenleme:
Alketa Çevrimdışı

Alketa

2024 Resmi Kitap Sponsoru
İslam-TR Üyesi
Evet, yanlış okumadınız, ben bir diktatör arzu ediyorum.

“Durun bakalım bu adam sözü nereye çevirecek, nasıl bir ironi yapacak” diye boşuna beklersiniz. Gerçekten ben bir diktatör istiyorum, bir diktatör arıyorum vesselam.

Hem de öyle eften püften değil, diktatör demişken tam bir diktatör olacak.

Evet, öyle bir diktatör olacak ki, ülkenin bütün valileri, kaymakamları, belediye başkanları onun sıcak nefesini her an enselerinde hissedecekler!

Devletin bünyesinde ne kadar genel müdür, ne kadar müdür varsa, benim bu diktatörümün adını duyduklarında bacakları birbirine dolaşacak.

Öyle bir diktatör olacak ki, Türkiye’deki büyük küçük bütün ihale komisyonları onun adını duyunca altına kaçıracaklar, her an yediklerini, içtiklerini ve bindiklerini gözden geçirecekler.

Devlete ait ne kadar Kamu Kuruluşu ve şirket varsa buraların Yönetim Kurulunda bulunan herkesin korkudan dizlerinin bağı çözülecek, tir tir titreyecekler.

Evet, öyle bir diktatör istiyorum ki, kendisine ülkenin Beytülmalinin teslim edildiği bütün görevlilerin her an onunla karşılaşma korkusundan dolayı uykuları kaçacak.

Halka yukarıdan bakan ne kadar devlet görevlisi varsa onun adını duyunca hepsinin beti benzi sararacak ve o anda insanımız karsısında uyuz bir kedi oluverecekler.

Ve saydığımız bütün bu yetkililer hem kendilerinin hem eşlerinin ve çoluk çocuğunun yediklerinden, bindiklerinden ve oturdukları yerlerden dolayı bu diktatör tarafından her an hesaba çekileceklerini asla unutmayacaklar.

Evet, sizi bilmem ama ben böyle bir diktatörü çok arzu ediyorum.

Fakat bu diktatörün garibanların yüreğinde uyuz bir kedinin, bir kuzunun, bir tavşanın korkusu kadar korkusu olmayacak. Ve bir de dürüst insanlar korkmayacak ondan.

Tam aksine, bizim diktatörün korkup çekindiği ve hesap vereceği tek makam bu garibanlar olacak.

Ve bir ilavede bulunayım; benim bu diktatörüm velev ki yanlış yapmış olsalar, velev ki kendisine düşmanlık yapıyor olsalar bile bir takım basit insanlarla asla uğraşmayacak!

Ne diyorsunuz, bulabilir miyim böyle bir diktatör?


Alıntı: Doğruhaber/Mehmet Göktaş

Böyle başlayıp zıvanadan çıkıyorlar sonra,diktatör aramayalım boşver Göktaş abi
 
M Çevrimdışı

mübahis

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Böyle başlayıp zıvanadan çıkıyorlar sonra,diktatör aramayalım boşver Göktaş abi

Daha ziyade Hz Ömer tarzı bir lider betimlenmiş burada. Yukarıda adı geçti ama Yavuz'u oldukça andırıyor keza :)
Tarih çok diktatör kaydetmiştir, pek çokları güç zehirlenmesi yaşamıştır ama İslam dünyasından ben bu tarz bir örnek bilmiyorum. Yukarıda işin siyasi boyutu tartışılmış ama işin inanç, hatta psikolojik boyutu var. Kulluk psikolojisinde olan bir insan güç zehirlenmesi yaşayamaz, megaloman hale gelemez. Sultan Alparslanın, Türkistan seferinde (inşallah) şehid olurken söylediği şey bu güne kadar nakledilegelmiştir. O psikolojiyi yaşayan insan megaloman olmaz.
 
İmam Malik Çevrimdışı

İmam Malik

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Dür olmuş idi cevr-i deycûrî
Nûr-ı adl ile toluban kişver

Çekmiş idi elin yinine kılıç
Dilini kendide tutup hançer

Öldü Sultan Selim hayf u diriğ
Hem kalem ağlasın ona hem tiğ

yaptığım atfı anlayanlar bir adım öne çıksın :)
 
M Çevrimdışı

mübahis

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Dür olmuş idi cevr-i deycûrî
Nûr-ı adl ile toluban kişver

Çekmiş idi elin yinine kılıç
Dilini kendide tutup hançer

Öldü Sultan Selim hayf u diriğ
Hem kalem ağlasın ona hem tiğ

yaptığım atfı anlayanlar bir adım öne çıksın :)

Ben çıkabilirmiyim Şeyhim :)
 
M Çevrimdışı

mübahis

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Estağfirullah kardeşim ne şeyhi :)
Yani şiiri biliyorsun ama ne çıkarıma vardın, yani sence ben bu şiiri neden buraya paylaştım?

Belki yanlış anladım ama bu dizeleri özellikle seçmenin sebebi, burada anlatılan diktatör ile Yavuz arasında bir ünsiyet kurdun.
Zira ilk dizede Yavuz'un icraatlari var, karanlığı ve zulmü kuvamsından ve uzak memeleketleri dahi adaleti ile doldurmasından bahsediliyor. İkinci dizede ise kişisel karakteristik özellikleri ve son dizede ise yokluğundan duyulan özlem anlatılıyor. Yani sen bu dizeleri paylaşarak bu yazıda anlatılan sultanın bu dizelerdeki özelliklere sahip olması gerektiğini söylüyorsun. Son dizeyi paylaşarak ise bunun Yavuz olduğunu anlatıyorsun :)
 
Alketa Çevrimdışı

Alketa

2024 Resmi Kitap Sponsoru
İslam-TR Üyesi
Belki yanlış anladım ama bu dizeleri özellikle seçmenin sebebi, burada anlatılan diktatör ile Yavuz arasında bir ünsiyet kurdun.
Zira ilk dizede Yavuz'un icraatlari var, karanlığı ve zulmü kuvamsından ve uzak memeleketleri dahi adaleti ile doldurmasından bahsediliyor. İkinci dizede ise kişisel karakteristik özellikleri ve son dizede ise yokluğundan duyulan özlem anlatılıyor. Yani sen bu dizeleri paylaşarak bu yazıda anlatılan sultanın bu dizelerdeki özelliklere sahip olması gerektiğini söylüyorsun. Son dizeyi paylaşarak ise bunun Yavuz olduğunu anlatıyorsun :)


Çıkarıma gel, ey Maşallah :D
 
İmam Malik Çevrimdışı

İmam Malik

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Belki yanlış anladım ama bu dizeleri özellikle seçmenin sebebi, burada anlatılan diktatör ile Yavuz arasında bir ünsiyet kurdun.
Zira ilk dizede Yavuz'un icraatlari var, karanlığı ve zulmü kuvamsından ve uzak memeleketleri dahi adaleti ile doldurmasından bahsediliyor. İkinci dizede ise kişisel karakteristik özellikleri ve son dizede ise yokluğundan duyulan özlem anlatılıyor. Yani sen bu dizeleri paylaşarak bu yazıda anlatılan sultanın bu dizelerdeki özelliklere sahip olması gerektiğini söylüyorsun. Son dizeyi paylaşarak ise bunun Yavuz olduğunu anlatıyorsun :)

Kısmen doğru. Ama son dizede de yine karakterine atıf var. Hatta özeti diyebiliriz.

Öldü Sultan Selim hayfu diriğ
Hem kalem ağlasın ona hem tiğ

Hem kalem hemde tiğ yani kılıç ağlasın diyor dikkat et. Yani aslında özetide burası diyebiliriz, kılıç ehli yani savaşçı olmak sert bir ruh haline sahip olmayı kararlı, cesur, asabi ve baskın bir karaktere sahip olmayı beraberinde getirir. Kalem ehli yani şair olmaksa incelik, letafet ve yumuşaklığı beraberinde getirir. Yani gerektiğinde gösterilecek yumuşaklık ile gerektiğinde gösterilecek sertlik. Burada kastedilen şey bu
 
Üst Ana Sayfa Alt