Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Beş Şehid Anasının Cihadı

ruveyda Çevrimdışı

ruveyda

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
Kardeslerim yazi uzun ama okudukca imanimizi sorgulayacagimiz bir yazi Allah
rizasi icin okuyun okuyun ki ne analar var bu elleri ayaklari opulesi analar ;ne yigit evlatlar dogurmus


Ona oğullarının sonuncusunun ölüm haberi verildiğinde, ondan ilk duyulan şey şu oldu: "İnna lillahi ve inna ileyhi raciun" (Şüphesiz Allah'tan geldik ve O'na döneceğiz).

Ve ekledi: "Yüce Allah duamı, çocuklarımı cihad yolunda almayı kabul etti. Allah bu haberi bana vereni mükafatlandırsın."

Tek bir gözyaşı, hiçbir ağlanma sızlanma olmadı. Ve o anda misafirlerini doyurmak için koşuşturmaya başladı, hazırlamaması için de yalvarılamazdı: "Böyle güzel bir haberden sonra sizi nasıl bırakabilirim? Biz de böyle yapılmaz çünkü."

Evinde olanların en iyilerini çok çabuk topladı ve masaya koydu. Misafirler sadece ev sahibini üzmemek için biraz dokundular. Argunlu Zara Muskiyeva'nın hikayesini ilk duyduğumda, diğerleri gibi ben de onun imanı ve soğukkanlılığına hayret ettim.

Gurbette Zara'yı hemen bulamadım. O, olayın detaylarını öğrenmek için vatanına gitmişti. Birkaç gün sonra Muskiyev ailesini yakından bilen tanıyan ortak bir tanıdığımızın misafirperver evinde görüştük. Bu kişi Abubakar idi (İbrahim Mecidov), Abdulhalim Sadullayev'in devlet başkanlığında, devlet başkanlığı genel sekreteri idi.

Ne acıların, ne yılların yaşlandıramadığı bir kadın görüyorum. Çok dinç ve canlı. Hiç kimse ona, omzunda zorlu bir hayat olan altmış yaşını vermez. Onun tüm şüpheleri altüst eden yüksek sesinin hükmettiği evde, ölüm hakkında üzüntülü konuşmalara artık yer yok, sadece düzenli bir hayat, hayatın aslında nasıl olması gerektiğine dair düşünceler var.

Zara anlatıyor: "Sonuncuları İsa ve Ali hayatlarını kaybettiklerinde haberim yoktu. Akrabalarımdaydım. Ölüm haberi ilk önce oraya geldi. Ama hiç kimse bana bir şey söylemedi. Gizlediler. Kalbimden korktular. Sonra eve döndük ve ben her zaman olduğu gibi tespihi aldım. Ve her zaman olduğu gibi mücahitler için zikrettim. Oğullarımı hiçbir şekilde diğerlerinden ayırmadım. Allah'a hepsini esirlikten ve haysiyetsizlikten koruması için dua ettim.

Saat dokuzda, haber saatinden önce Abubakar karısıyla birlikte bize geldi ve şöyle dedi: Henüz bir şey bilmiyor musunuz yoksa?

Ben de diyorum:

- Anlat, neler var orada?

Abubakar şöyle diyor:

- Kahramanlığınızı bilerek, size bir şey söylemeye karar verdim. Güzel bir haber. İsa ve Ali şehit oldular, İnşALLAH.

Benim için bu büyük bir sevinçti. Ardından Abubakar’a çok teşekkür ettim… Ölünceye kadar Allah'tan onun için rahmet isteyeceğim.

İşte o zaman oğullarımın babası, kendisinin ve kız kardeşinin haberi akşam altı haberinde duyduklarını, ancak söylemek için uygun bir vakit beklediklerini söyledi".

Beş oğlunu yitiren bir annenin kalbini hayal etmek benim için zor. Ama o ben sormadan davranıyor ve şöyle diyor: " Kalbim taş gibi. Allah'ın izniyle Allah'tan başka kimseyi dinlemez. Sebep yokken nasıl ağlanabilir? Ölenleri değil yaşayanları düşünmek lazım. Şu dakikalarda ormanda geceleyen veya düşman eline düşebilecek olanları".

Zara münafık ve işgalcilerin eline düşenlerin başına neler geldiğini biliyor: kendisi de buralardan geçti. Tsotsan-Yurtlu 'cesur' gençler yalınayak ve başı açık Zara'yı yerde sürükleyerek iki gün boyunca Abdulhalim Sadullayev ve oğulları hakkında sorgulamıştı.

Muskiyev ailesi köken olarak Tsotsan-Yurt'tan, ama Zara özel sürülen bir ailenin çocuğu olarak Orta Asya'da doğdu. Geri döndüğünde ailesi Argun'a yerleşti. Eşi ile de orada tanıştı.

Kendini bildiğinden beri, Allah'tan imanlı çocuklar vermesini, onlar artık olmadığında da Elhamdülillah diyebilmeyi istedi. Ve hem kız, hem erkek öyle çocukları da oldu.

Zara uzun yıllar inşaat firmalarında çeşitli işlerde çalıştı, kocası her zaman yerel karayolu firması şoförü idi.

Yedi çocuk yetiştirdiler. Onların ikisi kızdı. Biri yirmi yaşın biraz üzerindeyken öldü. İkinci kız evlendi, ama kısa bir süre sonra tek başına kaldı. Kocası inşALLAH şehitlerden.

Çocukların biri diğerini tamamladı, büyükler küçüklerine baktı ve hiçbir zaman anne-babalarını üzmedi. Ve annenin hiçbir zaman onlardan dolayı hoşnutsuzluk duyacak bir nedeni olmadı, veya onlardan birini diğerlerinden fazla sevecek bir nedeni. Ama İsa ile ilgili eğlenceli bir olay vardı ve bu olay daha sonra tüm ailenin Zara ile şakalaşmasına sebep oldu. Altı aylık İsa ile annesi Caharkale hastanesine gittiklerinde 1978 yılıydı. O zamanlar bir dönem ülkede çocuklar kaybolmaya başlamıştı. İsa'yı da yabancı bir kadın çalmaya kalkışmıştı. Allah'a şükür hırsız kadın yakın bir otobüs durağında yakalandı. İşte o zamandan beri Zara'nın İsa'ya daha bir düşkün olduğu yönünde ailede şüpheler ortaya çıktı. Onlar kendi aralarında "İsa'nın serçe parmağı acımasın diye Zara hepimizi defnetmeye hazır" diye şakalaşıyorlardı. Elbette bu böyle değildi. Onun için hepsi birdi. Bugün bu olayı hatırlayan annenin kendisi de tebessüm ediyor.

Onların hepsini birleştiren İslam’dı. Anne şöyle diyor: "Kendimi bildim bileli, tüm oğullarımın dilinde sadece Allah'ın söyledikleri vardı."

Ve Rus işgalciler Çeçen halkına karşı acımasız ve uzun bir istila savaşına başlıyor ve tüm barışçıl gayeler, istekler geçmişte kalıyor. İlk günlerden itibaren anne ve oğullar arasında bir konuşma geçiyor. Aile toplantısında çocuklar şunu söylüyor:

Zara, eğer sen kendin bunu istersen, senin için bunun faydasının ne olacağını anlarsan, bizim için cihad hayır duası yaparsan, mutlu bir anne olursun. Bunu kabul edersin veya etmezsin, biz yine de cihada gideceğiz.

Süt bebekliklerinden itibaren onları iman ile yetiştiren anne buna ne cevap verebilirdi. Hayatı boyunca tüm yedi çocuğundan Allah'a hizmeti isteyen biri olarak. O onlardan namaz kılmalarını isteyip, onları dini ibadetlere göndermedi mi? Çocuklar henüz okula başlamadan namaz kılmayı öğrendi. Ailede hiçbir baskı yoktu. Çocuklar yetişkinlerini takip ediyordu.

Allah Zara'yı hayırlı çocuklarla mutlu etti ve o hiçbir şekilde O'nun yolunda engel olarak duramazdı. Elbette o, beş oğlundan dördüne cihad için hayır dua etti. O zamanlar Ali'nin yaşı henüz küçüktü. Diğerleri savaşmaya başladı.

Savaşta onlar düşmana korku yaşattılar. Küçük Kadirov İsa'nın başı için milyon dolar ödül koymuştu.
 
Üst Ana Sayfa Alt