Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Bir Kitabı Öğrenmek

Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبي الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
1. Ben bir kitap yazıyorum (misal)

2. Türk'üm ve haliyle kitabım da Türkçe (normal yani)

3. Kitabım çok faydalı ve ülkeler arası ünü yayılıyor.

4. Ama bununla birlikte, Türkçe dışında hiç baskısı yok.

5. Bir Arap, kitabımın ününü duyuyor.(başka bi ırk da olabilirdi, ama misal için bunu seçtim)

6. Ve hayatına faydalı olsun diye kitabımı alıp içeriğini öğrenmeyi istiyor.

7. Ama işte sorun o ya, kitap sadece Türkçe basılmış.

8. O da ne, benim hayranım olan bir dernek kurs açmış ve insanlara kitabımı öğretiyorlar.

9. Arap kardeş hiç vakit kaybetmeden bu kursa yazılıyor.

10. Ve ders 1:

"Evet arkadaşlar, ilk önce Türk alfabesini öğreniyoruz. Bugünkü konumuz "A" harfi. Hadi birlikte okuyalım:

"Aaaaa.... "

!??

Kitap öğrenmek bu mudur?!

Bu bir dili öğrenmek olsa yine iyi, çünkü bu kursta "Türkçe: öğretilmeyecek. Sadece "Türkçe okuma" öğretilecek.

Sadece benim kitabımı seslendirebilecekler. Okuyacaklar ama hiç anlamını bilmeden..

Benim bu kitabı yazma amacım bu muydu? Kelimeler okunsun, tıpkı "anlamı bilinmeden okunan yabancı şarkılar gibi" dillerde dolaşsın?

Hayal kırıklığı içindeyim....

Bu durumu anlamaya çalışırken, aklımı kaybeder gibi oluyorum:

Bu insanlar, bunu anlamıyorlar mı?

Bu benim kitabımı öğrenmek değil.......

Bir kitabı öğrenmek bu değil.......

Not:

Üzerinde tefekkür ettirmeye çalıştığım hadisi de lütfen bir kardeş eklesin. Anlatmaya çalıştığım şeyin, siz kardeşler tarafından gayet net anlaşıldığını düşünüyorum çünkü )
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبي الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Evet, Arapça konuşan ve hitap ettiği kişiler de Arap olan, Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem);

"Sizin en hayırlınız, Kur’an’ı öğrenen ve öğretendir."

dediğinde kastı:

Kur'an'ın içeriği, anlamı, hükümleri, ne demek istediğini öğrenmek ve öğretmekti..

Bizim ülkemizde uygulanageldiği gibi, kastı elif be'yi öğrenmek olsa idi, buna "Kur'an öğrenmek" demez, "okuma yazma öğrenmek" derdi. Söz konusu bir dilin alfabesi çünkü, ve bu kendi konuştuğumuz dil olunca bunu öğrenmeye "okuma yazma öğrenmek" deniliyor.

Not:

Ülkemizde Arapça gerçekten öğretilse yine faydalı olurdu.. Ama sadece okumayı ve konuşmayı öğretiyorlar. Oysaki anlamını bilmeden konuşmanın "bir dili bilmek" gibi bir anlamı bile yok..

Yani neresinden tutulsa, bu Kur'an kurslarında sürekli karşımıza çıkan bu hadisin, konuyla bir alakası yok... Her ne kadar bu kurslar faydalı ve gerekli olsa da (ibadetlerimiz için buna ihtiyaç var) insanlar bununla yetiniyor ve ben "Kur'an'ı bilir misin?" dediğimde sadece okumasını bilmekten yola çıkarak "evet" diyorlar. Çünkü Kur'an'ı bilmeyi, öğrenmeyi bundan ibaret sanıyorlar..

İçerisindeki hükümlerden, Allah'ın bizlerden istediklerinden ise hiç bir haberleri yok.

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

"Peygamber der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'ı büsbütün terkettiler."

Furkan:30

Sürekli dillerde tekrarlanan, ama içeriğinden habersiz olunan kitap. Kur'an işte böyle terkedilir...
 
عبد الرحمن Çevrimdışı

عبد الرحمن

قُل آمَنتُ بِاللهِ ثُمَّ استَقِم
İslam-TR Üyesi
Kuran'ın, yani muhteva ve manasının öğretilmesinin gerekliliğine katılmakla birlikte, Kuran'ın tilaveti de, anlamadan olsa dahi, sevap ve fazilettir. Sahabe mushafı bu sebeple yaymıştır. Selef dönemindeki Harekelendirme gösteriyor ki, Kuran ilimlerine vakıf olmayanların da tilavette bulunmalarına önem gösterilmiştir. Önemli olan, bununla kalmayıp ötesini ögrenmektir ki, günümüzde bunun için bir çok fırsat olduğuna inanıyorum.

Ancak bazılarının anlamıyorum diye tilaveti de bırakmalarına şahit olduğum için, bu yazıdaki şiddete nasıl bakmam gerektiği konusunda kararsızım; diğer yandan ikna için lüzumu da savunulabilir.
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبي الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Kuran'ın, yani muhteva ve manasının öğretilmesinin gerekliliğine katılmakla birlikte, Kuran'ın tilaveti de, anlamadan olsa dahi, sevap ve fazilettir. Sahabe mushafı bu sebeple yaymıştır. Selef dönemindeki Harekelendirme gösteriyor ki, Kuran ilimlerine vakıf olmayanların da tilavette bulunmalarına önem gösterilmiştir. Önemli olan, bununla kalmayıp ötesini ögrenmektir ki, günümüzde bunun için bir çok fırsat olduğuna inanıyorum.

Ancak bazılarının anlamıyorum diye tilaveti de bırakmalarına şahit olduğum için, bu yazıdaki şiddete nasıl bakmam gerektiği konusunda kararsızım; diğer yandan ikna için lüzumu da savunulabilir.

Haklısınız ahi, bu satırlarda bahsettiğiniz duruma değindim:

Yani neresinden tutulsa, bu Kur'an kurslarında sürekli karşımıza çıkan bu hadisin, konuyla bir alakası yok... Her ne kadar bu kurslar faydalı ve gerekli olsa da (ibadetlerimiz için buna ihtiyaç var) insanlar bununla yetiniyor ve ben "Kur'an'ı bilir misin?" dediğimde sadece okumasını bilmekten yola çıkarak "evet" diyorlar. Çünkü Kur'an'ı bilmeyi, öğrenmeyi bundan ibaret sanıyorlar..
Yani "Arapça okumanın değeri yok" anlamında bir konu değil bu. Arapça okumayı "Kur'an'ı Bilmek" diye nitelendirenlere eleştirim.

Örnek veriyorum bir yakınıma aynen şunu sordum:

-Kur'an'ı biliyor musun?

Neşe ile verdiği cevap:

-Evet.

-Ne zaman öğrendin?

-(İşte falanca yıl)

-Kimden öğrendin?

-Anneannemden

-Peki şu surenin şu ayetlerinde ne anlatılıyor?

-Bilmiyorum.

-Hani Kur'an'ı biliyordun?

Yani anlatabiliyor muyum, bu yakınım elif be üzerinden, ülkemizde bilinen şekliyle Kur'an eğitimi almış birisi. Ve "Kur'an'ı biliyorum" derken kastı da, "Arapçadan okumayı biliyorum". Peki içerik? Kur'an ne anlatıyor? Yok.. İman anahtarı kayıp, reddedilmesi ve kabul edilmesi gereken hükümlere karşı bir duyumu da olmadığı sürece, iman ettiğini iddia ettiği İslam'dan kopuk olduğunun bile bu yüzden farkında değil. Çünkü o Kur'an'ı biliyor, müjdelenen kişilerden biri, her şey yolunda (!)

Tekrar söylemem gerekirse:

"Sizin en hayırlınız, Kur’an’ı öğrenen ve öğretendir."

Burada İslam/İman esaslarının bilinmemesi pahasına, "Kur'an'ın tilavetinin bilinmesi ve öğretilmesinin ecrinden bahsediliyor olması" mümkün değil. Kur'an öğrenmekten kasıt: kesinlikle içindekilerle amel edebilmeye, içindekilere iman edebilmeye vesile olan bir bilgi sahibi olabilmektir. Ne dediğini bilmeksizin tilavet etmek ve bu müjdeye kavuşmak işte bu sebeplerden tümden mantıksız.
 
Üst Ana Sayfa Alt