İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler
İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
İrtidadın sahih olması için iki şart gerektiğinde alimlerin ittifakı vardır. Bunlar
1- Akıl:
Delinin, aklı ermeyen çocuğun irtidat etmesi sahih değildir. Çünkü akıl, itikat ve başka hususlarda ehliyetin şartlanndandır.
Aklı yerinde olmayan sarhoşun, Hanefi'lerce istihsan deliline göre, irtidat etmesi de sahih olmaz; çünkü böyle kimse bunamış kimseye benzer, aklı yerinde değildir. Uykuda bulunanın durumu gibi onun da irtidat etmesi sahih değildir. Mükellef durumda da bulunmamaktadır. Delinin durumunda olduğu gibi onun da iıtidadı sahih olmaz. (Alauddin Ebu Bekr b. Mesud b. Ahmed Kâsânî, Bedâi'us-Sanâi' fi Tertîbi'ş-Şerâi, VII, 134; Muhammed 'Alâaddîn bin Alî el-Haskefî, ed-Durru'l-Muhtâr, III, 311 vd)
Şafıî'lerde mezheb görüşüne, Hanbelî'lerde İmam Ahmed'den gelen iki rivayetten azhar olanına göre haddi aşmış derecede sarhoş olan kişinin irtidat etmesi de müslüman olması da sahih olur. Nitekim talak ve diğer tasarrufları da sahih olmaktadır. Ashab-ı Kiram sarhoş olduğu sırada yaptığı iftiradan dolayı sarhoş kişiye cezayı lâzım görmüşler yani iftira olma zannı bulunan şeyi, iftiranın kendisi yerine geçtiğini kabul etmişlerdir. (Hatîb eş-Şirbînî, Muğni'l-Muhtâc, IV, 137; Ebu Muhammed Abdullah b. Ahmed b. Muhammed b. Kudâme, Muğnî, VIII, 147 vd) Fakat irtidat etmiş ise sarhoş kişi o haldeyken öldürülmez; beklenir. Ayıklıktan sonra üç gün geçince tövbe etmesi istenir.
Bulûğ çağına girmiş olmak İmam Ebu Hanife, İmam Muhammed ile Malikî'lere ve Hanbelî'lere göre şart değildir. Temyiz çağındaki çocuğun irtidat etmesi geçerlidir. Fakat İmam Ebu Hanife ile İmam Muhammed'e göre böyle olan çocuk öldürülmez ve dövülmez; ancak İslam'a girmesi için zorlanır,(Bu, ana babasına tâbi sayılarak müslüman sayılmış, sonra kâfir olarak bulûğa ermiş ve bulûğdan sonra kendisinden irtidat ettiği yolunda bir ikrar duyulmamış çocuk misâli gibidir. Bu kimse İslama zorlanır, ama öldürülmez. Ancak bulûğdan sonra İslâmı ikrar eder, ardından irtidat ederse öldürülür. Muhammed Alâaddîn bin Alî el-Haskefî, ed-Durru'l-Muhtâr, III, 335) bulûğa erdiği zaman hapsedilir ve dövülebilir. İrtidat ettiğine hüküm verildikten sonra varsa karısı kendisinden boş olur, murted olan kişi hakkındaki öteki cezalara ise çarptırılamaz. Çünkü cezaları yüklenme sorumluluğunu kabule ehil durumda bulunmamaktadır.
İmam Ebu Yûsuf ile İmam Şafiî'ye göre ise bulûğa erme şarttır. Temyiz çağındaki çocuk ile delinin irtidadı sahih olmaz; çünkü mükellef sayılmazlar. Onların söz ve fiilleri bağlayıcı değildir. Yani bu iki imama göre çocuğun İslama girmesi de sahih olmamaktadır. Çünkü hadis-i şerifte sorumlu olmayan üç kişi zikredil!rken: "Bulûğ çağına erinceye kadar çocuktan da sorumluluğun kaldırıldığı" belirtilmiştir. Fethu'l-Kadîr ve başka kaynaklarda İmam Ebu Hanife'nin de sonradan bu görüşü kabul ettiği zikredilmiştir.
Şafiî'ler dışındaki cumhura göre temyiz çağındaki çocuğun İslama girmesi sahihtir. Hadis-i şerîfte: "Her doğan İslâm fıtratı (yaratılışı) üzere doğar." buyurulmaktadır. (Buhari, Muslim, Ahmed, Muvatta'da Malik, Tirmizî, Ebu Dâvud, Ebu Hurayra (r.anh)'den: "Hiç bir doğan yoktur ki İslâm fıtratı üzere doğmuş olmasın..." lafzıyla; Ebu Yala, Taberânî ve Beyhakî ise el-Esved b. Seri'den: "Her doğan..." lafzıyla rivayet etmişlerdir. İbnu’l-Esîr, Camiu'l-Usûl, 1, 178; Ebu Abdullah Muhammed b. Ali b. Muhammed El-Havlâni Şevkâni, Neylu'l-Evtâr, VII, 200; Celaleddin es Suyuti, el-Câmiu's-Sağîr, II, 94. Fıtrat, çocuğun İslâmı kabule yatkın olarak yaratılması demektir.)
Başka bir hadisinde Rasul-u Ekram (a.s.): "Lâ ilâhe illAllah diyen cennete girer." buyurmuştur. (Alauddin Ebu Bekr b. Mesud b. Ahmed Kâsânî, Bedâi'us-Sanâi' fi Tertîbi'ş-Şerâi, VII, 134; Hatîb eş-Şirbînî, Muğni'l-Muhtâc, III, 311 vd; Ebu Muhammed Abdullah b. Ahmed b. Muhammed b. Kudâme, el-Muğnî, VIII, 133,135 vd. "Kim Lâilâhe illallah derse' hadisini ise Bezzar, Ebu Saîd el-Hudrî (r.anh)'den rivayet etmiştir. Mutevatir sahih bir hadisdir. Otuz dört sahabeden: "Kim Allah'tan başka ilâh olmadığına şahadet ederse kendisine cennet vâcib olur." lafzıyla rivayet edilmiştir. en-Nazmu'l-Mutenâsir mine'l-Hadîsi'l-Muevâtir, el-Kettânî, 28; Celaleddin es Suyuti, el-Câmiu's Sağîr, II, 177; Nûreddin el-Heysemî, Mecmau'z-Zevâid, X, 81 vd.)
Netice olarak cumhura göre temyiz çağındaki çocuğun İslama girmesi de irtidat etmesi de sahihtir, Şafıî'lere göre sahih değildir. Temyiz çağındaki çocuğun İslama girmesinin kabul edileceği hususunda cumhurun görüşü daha tercihe şayandır. Çünkü Ali (r.anh) küçükken müslüman olmuştu. Erkek olmak ise ittifakla şart değildir. Kadının da irtidat etmesi sahihtir. 2- İrtidadın isteyerek, kendi dileğiyle olması:
İttifakla, kalbi iman ile dopdolu olduğu halde ikrah (zorlama) altında kalarak irtidat etmek sahih olmaz. (Ebu Muhammed Abdullah b. Ahmed b. Muhammed b. Kudâme, el-Muğnî, VIII, 145; Zeynuddin Mer'i b. Yûsuf b. Ebi Bekr Kermi El-Makdisi El-Hanbeli, Gâyetu'l-Muntehâ, III, 353, 358)