Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Caferilik ve 12 İmam İnancının Delillerine Reddiye ?

Esad Çevrimdışı

Esad

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Selamun aleykum,
Caferi ve 12 İmam inancına sahip olduğunu söyleyen birisi "Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, peygambere itaat edin, sizden olan ülü’l-emre de " (Nisa 59) ayetini delil getirerek emir sahiplerinin de vahiyle hareket eden ya da günahsız olması gerektiği, bunun da ancak günahsız olan 12 imamla mümkün olduğunu idda ediyor. Buna nasıl cevap verilmelidir?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh

يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُٓوا اَطٖيعُوا اللّٰهَ وَاَطٖيعُوا الرَّسُولَ وَاُولِي الْاَمْرِ مِنْكُمْۚ فَاِنْ تَنَازَعْتُمْ فٖي شَيْءٍ فَرُدُّوهُ اِلَى اللّٰهِ وَالرَّسُولِ اِنْ كُنْتُمْ تُؤْمِنُونَ بِاللّٰهِ وَالْيَوْمِ الْاٰخِرِؕ ذٰلِكَ خَيْرٌ وَاَحْسَنُ تَأْوٖيلاًࣖ
"Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, peygambere itaat edin, sizden olan ulu’l-emre de. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz -Allah’a ve âhirete gerçekten inanıyorsanız- onu, Allah’a ve peygambere götürün. Bu, elde edilecek sonuç bakımından hem hayırlıdır hem de en güzelidir." (Nisa 59)

Emir sahiblerinin vahiyle hareket etmesi veya günahsız (ismet) sıfatlı olması meselesi ;

İslam'da vahy gelen insana peygamberler denir. Peygamber olmayana vahy gelmez. Peygamber dahi zelle denen küçük hatalardan munezzeh değil iken, Nasıl olur da cennetle mujdelenmiş ashabına söven, vahy ve peygamberlikten bihaber olan insanlara günahsızsıfatı verilir! Zaten ayette "Peygambere itaat edin" dedikten sonra
وَ (vav)-ı atıfla وَاُولِي الْاَمْرِ مِنْكُمْۚ "sizden olan ulu’l-emre de" diyerek peygamberden farklı olduğunu göstermiş, hatta ayetin başında Allah ve Rasulune اَطٖيعُو (itaat edin) diye emrettiği halde, daha sonraki gelen "sizden olan ulu’l-emr sahiblerine ise اَطٖيعُو (itaat edin) diye kat'i bir şekilde itaat buyrulmadığından , emir sahiblerinin hem vahy almadığı hem de günahsız olmadığından hata durumunda itaat etme durumunun Allah ve peygamberinden farklı konumda olduğunu delillendirmiş olmaktadır.

Emir sahibleri kimlerdir:

Emir sahibleri hakknda da dört görüş vardır:

Birincisi: Onlar amirlerdir, bunu Ebu Hurayra, bir rivayette İbn Abbas, Zeyd bin Eslem, Suddi ve Mukatil, demişlerdir.

İkincisi: Onlar alimlerdir, bunu da ibn Ebi Talha, ibn Abbas’tan rivayet etmiştir. Bu da Cabir bin Abdullah, Hasen, Ebu'l - Aliye, Ata, Nahai ve Dahhak’ın görüşleridir. Bunu Husayf, Mucahid’den rivayet etmiştir.

Üçüncüsü: Onlar Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in ashabıdır; Bunu da Ebu Nuceyh, Mucahid’den rivayet etmiştir, Bekir bin Abdullah el - Muzeni de böyle demiştir.

Dördüncüsü: Onlar Ebu Bekir ile Ömer’dir, bu da İkrime'nin görüşüdür.

***

Bunlar ise insanların yöneticiliğini yapan idareciler, hakimler ve müftülerdir. Çünkü insanların din ve dünya işleri -Yüce Allah’a itaat kasdıyla ve Allah’ın nezdindeki mukâfatı arzulayarak- onlara itaat edip bağlı kalmakla mümkün olur. Ancak bunun bir şartı vardır:
Bu yöneticiler Allah’a isyanı gerektiren bir emir vermemelidir. Eğer böyle bir emir verecek olurlarsa hiç şubhesiz yaratıcıya isyanı gerektirecek hususlarda hiçbir yaratılmışa itaat edilmez.
Belki de yöneticilere itaat emri verilirken “itaat edin’’ emrinin hazfedilişindeki sır budur. Zira bu emir Rasûl’e itaatle birlikte zikredilmiştir. Çünkü Rasûl, ancak Allah’a itaat olan şeyleri emreder. Ona itaat eden de Allah’a itaat etmiş olur. Emir sahibi olan yöneticilere itaatin şartı ise verdikleri emirlerin isyan olmamasıdır.
Daha sonra insanların hakkında anlaşmazlığa düştükleri -ister dinin aslî hükümleriyle ilgili olsun, ister fer’î hükümleriyle ilgili olsun- her bir hususu, Allah’a ve Rasûlüne, yani Allah’ın kitabına ve Rasûlünün sünnetine götürmelerini emretmektedir. Çünkü bütün anlaşmazlık konularında ayırt edici hüküm onlardadır. Bu hüküm de ya onların açık ifadelerinden ya genel ifadelerinden ya bir işaretten ya dikkat çekme ve uyarıdan ya da mefhumdan veya mananın umumundan anlaşılır ve buna benzer olan şeyler de onlara kıyas edilir. Çünkü din, Allah’ın Kitabı ve Rasûlunün sünneti üzerinde yükselir. Bu ikisine iman etmeden İmanın dosdoğru olması mümkün değildir. Bu nedenle anlaşmazlık konularının onlara götürülmesi imanın şartıdır. İşte bundan dolayı Yüce Allah, “Eğer Allah’a ve ahiret gününe iman ediyorsanız” buyumustur. Bu da göstermektedir ki, anlaşmazlık konularını onlara götürmeyen bir kimse gerçek bir mûmin değildir. Aksine O - bir sonraki âyet-i kerimede de belirtildiği şekilde- tağuta iman eden bir kimsedir. (Ebu'l Ferec İbnu'l Cevzi, Zâdu'l Mesir fi İlmu't Tefsir, Nisa Suresi 59. ayet, C. 1, Sf: 581 - 582; Tefsir-i Sâdi, Nisa Suresi 59. ayet, C. 1, Sf: 492)

İbn Cerir'in bildirdiğine göre Meymûn b. Mihrân: "... Sizden olan ulu'l emre..." (Nisa 59) buyruğunu açıklarken: "Bunlar, Peygamberin (s.a.v.) dönemindeki ordu komutanlardır” demiştir. (İbn Cerir , 7/177)
Saîd b. Mansûr, ibn Ebî Şeybe, Abd b. Humeyd, ibn Cerîr, ibnu'l-Munzir ve ibn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Ebû Hurayra: "...Sizden olan ulu'l emre ..."(Nisa 59) buyruğunu açıklarken: "Bunlar idarecilerdir" demiştir. Başka bir lafızda: “Bunlar ordu komutanlarıdır" demiştir. (
Saîd b. Mansûr (Tefsir 652); İbn Ebî Şeybe, 12/212, 215; İbn Cerir, 7/176); İbnu’l Munzir, 1925 ve ibn Ebî Hatim, 3/988, 5530, 5532)

İbn Cerir'in bildirdiğine göre Mekhûl: "...Sizden olan ulu'l emre ..."(Nisa 59) buyruğunu açıklarken şöyle demiştir: Bunlar: "Hiç şubhesiz Allah size emanetleri ehline teslim etmenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Allah size ne güzel öğüt veriyor. Şubhesiz Allah işitir ve görür" (Nisa 58) âyetine muhatab olan kişilerdir. (İbn Cerîr, 7/170)

Buhâri'nin Enes'ten bildirdiğine göre Rasûlullah (s.a.v.): "Başı kuru üzüm tanesi gibi olan bir Habeşli başınıza getirilse dahi ona itaat edin" (Buhârî, 693, 7142)
buyurmuştur.

Ahmed, Tirmizî, Hâkim ve Beyhakî, Şuab’da Ebû Umâme'den bildirir:
Rasûlullah'ın (s.a.v.), Veda haccında hutbe verirken şöyle buyurduğunu işittim: "Rabb'inize ibadet edin, beş vakit namazlarınızı kılın. Ramadan orucunuzu tutun ve mallarınızın zekatını verin. Başınızda bulunan yöneticiye de itaat edin ki Rabb'inizin Cennetine giresiniz." (Ahmed 36/486, 487, 593 (22161, 22258); Tirmizî , 616); Hâkim, 1/9, 389, 473, "sahih" ve Beyhakî, 7348).

Sahih hadistir : Elbânî, Sahîh Sunen et-Tirmizi, 502)

İbn Cerir, ibnu'l-Munzir, ibn Ebî Hâtim ve Hâkim’in bildirdiğine göre ibn Abbâs: "...Sizden olan ulu'l-emre..." (Nisa 59) buyruğunu açıklarken şöyle demiştir:
"Bunlardan kast din alimleri, fakihler, insanlara dinlerini öğreten ve iyiliği emredip kötülükten nehyeden kişilerdir. Yüce Allah bunlara itaati farz kılmıştır."
bn Cerîr , 7/180, İbnu'l-Munzir, 1929, İbn Ebî Hâtim, 3/989, 5534 ve Hâkim, 1/123)

İbn Ebî Şeybe, Abd b. Humeyd, Hakîm et-Tirmizî, Nevâdiru'l-Usûl’de, ibn Cerîr, ibnu'l-Munzir, ibn Ebî Hâtim ve Hâkim'in bildirdiğine göre Câbir b. Abdillah: "...Sizden olan ulu'l-emre ..."(Nisa 59) buyruğunu açıklarken: "Bunlar din alimleri ve hayırlı kişilerdir" demiştir. bn Ebî Şeybe, 12/213; Hakîm et-Tirmizî , 1/260, İbn Cerîr, 7/179; İbnul-Munzir, 1930; İbn Ebî Hâtim, 3/988 , 5533 ve Hâkim, 1/122, 123)

Saîd b. Mansûr, Abd b. Humeyd, bn Cerîr ve bn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mucâhid: "...Sizden olan ulu'l-emre..."(Nisa 59) buyruğunu açklarken: "Bunlar fakihler ile din alimleridir” demiştir. (Saîd b. Mansûr , Tefsir, 653, 656; İbn Cerîr, 7/179, 180, 181 ve İbn Ebî Hâtim, 3/989 , 5535)
İbn Ebî Şeybe, Abd b. Humeyd, ibn Cerîr ve ibnu'l-Munzir'in bildirdiğine göre Mucâhid: "...Sizden olan ulu'l-emre..." (Nisa 59) buyruğunu açıklarken: "Bunlar Peygamberin (s.a.v.) ashabı, fakihler ile din alimleridir" demiştir. (İbn Ebî Şeybe, 12/213; İbn Cerîr, 7/181 ve İbnu'l-Munzir, 1928)


İbn Cerir'in Ebû Hurayra'den bildirdiğine göre;
Peygamber (s.a.v.) öyle buyurmuştur: "Benden sonra başınıza bazı kişiler gelecektir. İyi olan iyilikle kötü olan da kötülükle sizi idare edecek. Hakka uygun olduğu sürece onların emirlerini dinleyip itaat edin ve arkalarında namaz kılın. Şayet iyi olurlarsa bunun sevabı hem onların, hem sizin olur. Kötülük ederlerse de sizler itaatin sevabını alır, kötülüğün günahı da onlara kalır."
(İbn Cerir, 7/183; Elbâni, el-İrvâ'da, 2/305) hadisi zayıf bulmuştur.)

Ahmed, Enes'den bildirir: Muâz: "Yâ Rasûlallah! Senin sünnetine uymayan ve emirlerine riâyet etmeyen kişilerin başımıza geçmesi durumunda ne yapmamızı emredersin?" diye sorunca,
Allah Rasulü (s.a.v.): "Allah'a itaat etmeyene itaat olmaz" karşılığını verdi.

(Ahmed, 20/441, 442 , 13225). Muhakkikleri: "İsnad hasene yakındır" demişlerdir.)

Ahmed ve Beyhakî, Ebû Saîd el-Hudrî'den bildirir;
Rasûlullah (s.a.v.): "Başınıza kalbden sevdiiniz ve gördüğünüzde size huzur veren yöneticiler gelecektir. Yine sevmediğiniz ve gördüğünüzde tüylerinizi diken diken eden yöneticiler de gelecektir" buyurdu.
Adamın biri: “Yâ Rasûlallah! Bunlarla savaşalım mı?” diye sorunca,
Allah Rasûlu (s.a.v.): "Namaz kıldıkları sürece hayır" karşılığını verdi.
(Ahmed bin Hanbel, Musned, 17/321, 322, 11224, lafız kendisinindir ; Beyhakî , 7506. Musned'in

muhakkikleri: "Hasen liğayrihi hadistir" demişlerdir.)

Saîd b. Mansûr, Abd b. Humeyd, bn Cerîr, İbnu'l-Munzir ve ibn Ebî Hâtim’in bildirdiğine göre Mucâhid: "...Herhangi bir hususta anlaşmazlığa düştüğünüz takdirde onu Allah ve Rasûlu'ne arz edin...” (Nisa 59) buyruğunu açıklarken: “Alimler bir konuda ihtilafa düştükleri zaman Yüce Allah'ın Kitabı ile Rasûlullah'ın (s.a.v.) sünnetine muracaat ederler” dedi ve: "...Halbuki onu, Rasûl'e veya aralarında yetki sahibi kimselere götürselerdi, onların arasından işin içyüzünü anlayanlar, onun ne olduğunu bilirlerdi...” (Nisa 83) âyetini okudu. (Saîd b. Mansûr , Tefsîr, 656; îbn Cerîr, 7/185, 816; İbnu'l-Munzir, 1936 ve İbn Ebî Hatim 3/910 ; 5541, 5542)
(Celâleddîn es-Suyûtî, Ed Durru'l Mensur fi't-Tefsîr bil-Me'sûr, C.4 , Sf: 382 - 392)

 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt