“Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler. Allah'ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleri ile sevinçli bir hâlde Rableri yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar.”
İşte bunu idrak edenler bunun için kolları sıvayıp sefere çıktı ve istediklerini elde ettiler. Bu dünyadan hak ehlinin vedalarıyla ayrıldılar. Ahiret âlemine girdiler ve mele-i âlâ’da karşılandılar ve müjdelendiler: “(Onlar,) meleklerin, "Size selam olsun. Yapmış olduğunuz iyi işlere karşılık cennete girin" diyerek tertemiz olarak canlarını aldıkları kimselerdir.”
Ölümün sarhoşluğunu yaşamadılar. Canları bedenlerinden ayrılırken inleyerek ah etmediler. Aksine, dünyaya yeniden dönüp 10 kere daha tekrardan dünyadan şehadet kapısından geçerek ayrılmayı temenni ettiler. Ebu Hureyre Allah Rasûlü (sallallahu aleyhi ve sellem)’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: “Şehidin duyduğu ölüm acısı, herhangi birinizin duyduğu çimdik acısı kadardır.”
Enes (radiyallahu anhu). Allah Rasûlü (sallallahu aleyhi ve sellem)’in şöyle söylediğini rivayet etmiştir: “Yeryüzündeki her şeye sahip olsa da şehid dışında cennete giren hiç kimse tekrar dünyaya dönmek istemez.”
Gördüğü hürmetten dolayı dünyaya dönmek ve 10 kere daha öldürülmek ister. O ne büyük keramet ve ne yüce makamdır! Öyleyse ona hazırlanan nerede? Onu isteme hususunda dürüstler nerede? Yolunu tutmada ciddi olanlar nerede? Fırsatını değerlendirenler nerede? Biz onu istiyoruz, biz onu istiyoruz, diyerek kafilelerine yetişenler nerede? Cihad sahaları kapılarını açtı. Senin ve genişliği yerler ve gökler kadar olan cennetler arasında onların (kâfirlerin) seni öldürmesinden başka hiçbir şey yok. O vakit Allah’ın izniyle Allah’ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddıklar, şehidler ve salih kişilerle beraber o cennetlerin ehlinden olursun. Ki bunlar ne güzel arkadaştır! Çok geçmeden hak kafilesine yetiş. Kendini cesaret kümeleri için hazırla. Rahman’ın askerlerinden olmak için dünya bağlarını kalbinden kopar. Bugün bulduğunu yarın bulamayabilirsin. Gevşek davranan niceleri, pişmanlığın fayda vermediği bir vakitte pişmanlıktan parmaklarını ısırdı.
Dürüst mücahidlere, Allah’ın kendilerine verdiği ödül ve kendilerini başarılı kıldığı şey kutlu olsun. Öne geçen şehidlere müjdeler olsun. Öyle ki Allah kendilerini seçti, keremi ve lütfu ile kabul etti. Allah, pek büyük lütuf sahibidir.
Mevla’nın davetçisine cevap verdiler
Ve hafif olarak harekete geçtiler.
Beklemeye takatleri kalmadı
İki güzellikten birini şiar edindiler
Zaten hür olanlar savaşta kaçmayı reddeder
Cenneti umanlar öldürülmeyi ya da Zafer kazanmayı önemsemezler
Yurdu cennet olanlara Tuba!22
Sonra Tuba! Sonra Tuba!
İnsanlar ölümün utanç verici olduğunu sanıyor
Oysa asıl ayıp alçakça yaşamaktır
Böylece kahramanların kıssaları birbirini izler
Aydınlanmak isteyenler için şanları kalır
Acaba kendileri hakkında “Onlar haddi aştılar, Kötülüğü hak ediyorlar” diyenler utanmaz mı?
Acaba kendileri hakkında “Onlar daha delikanlı, daha küçükler” diyenler utanmaz mı?
Acaba kendileri hakkında “kararlılığı ve ağırbaşlılığı kaybettiler” diyenler utanmaz mı?
Acaba kendileri hakkında “Savaşa daldılar kendilerini kandırdılar” diyenler utanmaz mı?
Acaba kendileri hakkında “Yoldan saptıkları gibi kaybolup gittiler” diyenler utanmaz mı?
Oysa ne kayboldular ne de saptılar
Sadece dinde alçaklığı kabul etmediler
Bizim için Rahman’ın katında bir gün var ki
O günde şüphe duyanlara düşmanlık faslı vardır
Allah’ım, bizi hak yola ilet ve sabretmeyi bize nasip et!
Öncesinde ve sonrasında Allah’a hamdolsun. Önderimiz Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, ailesine ve ashabına salât ve selam olsun.
Sehit inşaallah Seyh ebu yahya el libi
Tercume:Ebu mervan el halili
Nakil Kürsüsü
İşte bunu idrak edenler bunun için kolları sıvayıp sefere çıktı ve istediklerini elde ettiler. Bu dünyadan hak ehlinin vedalarıyla ayrıldılar. Ahiret âlemine girdiler ve mele-i âlâ’da karşılandılar ve müjdelendiler: “(Onlar,) meleklerin, "Size selam olsun. Yapmış olduğunuz iyi işlere karşılık cennete girin" diyerek tertemiz olarak canlarını aldıkları kimselerdir.”
Ölümün sarhoşluğunu yaşamadılar. Canları bedenlerinden ayrılırken inleyerek ah etmediler. Aksine, dünyaya yeniden dönüp 10 kere daha tekrardan dünyadan şehadet kapısından geçerek ayrılmayı temenni ettiler. Ebu Hureyre Allah Rasûlü (sallallahu aleyhi ve sellem)’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: “Şehidin duyduğu ölüm acısı, herhangi birinizin duyduğu çimdik acısı kadardır.”
Enes (radiyallahu anhu). Allah Rasûlü (sallallahu aleyhi ve sellem)’in şöyle söylediğini rivayet etmiştir: “Yeryüzündeki her şeye sahip olsa da şehid dışında cennete giren hiç kimse tekrar dünyaya dönmek istemez.”
Gördüğü hürmetten dolayı dünyaya dönmek ve 10 kere daha öldürülmek ister. O ne büyük keramet ve ne yüce makamdır! Öyleyse ona hazırlanan nerede? Onu isteme hususunda dürüstler nerede? Yolunu tutmada ciddi olanlar nerede? Fırsatını değerlendirenler nerede? Biz onu istiyoruz, biz onu istiyoruz, diyerek kafilelerine yetişenler nerede? Cihad sahaları kapılarını açtı. Senin ve genişliği yerler ve gökler kadar olan cennetler arasında onların (kâfirlerin) seni öldürmesinden başka hiçbir şey yok. O vakit Allah’ın izniyle Allah’ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddıklar, şehidler ve salih kişilerle beraber o cennetlerin ehlinden olursun. Ki bunlar ne güzel arkadaştır! Çok geçmeden hak kafilesine yetiş. Kendini cesaret kümeleri için hazırla. Rahman’ın askerlerinden olmak için dünya bağlarını kalbinden kopar. Bugün bulduğunu yarın bulamayabilirsin. Gevşek davranan niceleri, pişmanlığın fayda vermediği bir vakitte pişmanlıktan parmaklarını ısırdı.
Dürüst mücahidlere, Allah’ın kendilerine verdiği ödül ve kendilerini başarılı kıldığı şey kutlu olsun. Öne geçen şehidlere müjdeler olsun. Öyle ki Allah kendilerini seçti, keremi ve lütfu ile kabul etti. Allah, pek büyük lütuf sahibidir.
Mevla’nın davetçisine cevap verdiler
Ve hafif olarak harekete geçtiler.
Beklemeye takatleri kalmadı
İki güzellikten birini şiar edindiler
Zaten hür olanlar savaşta kaçmayı reddeder
Cenneti umanlar öldürülmeyi ya da Zafer kazanmayı önemsemezler
Yurdu cennet olanlara Tuba!22
Sonra Tuba! Sonra Tuba!
İnsanlar ölümün utanç verici olduğunu sanıyor
Oysa asıl ayıp alçakça yaşamaktır
Böylece kahramanların kıssaları birbirini izler
Aydınlanmak isteyenler için şanları kalır
Acaba kendileri hakkında “Onlar haddi aştılar, Kötülüğü hak ediyorlar” diyenler utanmaz mı?
Acaba kendileri hakkında “Onlar daha delikanlı, daha küçükler” diyenler utanmaz mı?
Acaba kendileri hakkında “kararlılığı ve ağırbaşlılığı kaybettiler” diyenler utanmaz mı?
Acaba kendileri hakkında “Savaşa daldılar kendilerini kandırdılar” diyenler utanmaz mı?
Acaba kendileri hakkında “Yoldan saptıkları gibi kaybolup gittiler” diyenler utanmaz mı?
Oysa ne kayboldular ne de saptılar
Sadece dinde alçaklığı kabul etmediler
Bizim için Rahman’ın katında bir gün var ki
O günde şüphe duyanlara düşmanlık faslı vardır
Allah’ım, bizi hak yola ilet ve sabretmeyi bize nasip et!
Öncesinde ve sonrasında Allah’a hamdolsun. Önderimiz Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, ailesine ve ashabına salât ve selam olsun.
Sehit inşaallah Seyh ebu yahya el libi
Tercume:Ebu mervan el halili
Nakil Kürsüsü