Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Dört Yalancı Şahid, İffetli Bir Kadına İftira Ederse?

S Çevrimdışı

SaYFuLLaH

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Es selamu aleykum

Ben sorum şu: Bir kadın dört yalancı şahidin iftirasına maruz kaldıysa (Şahitlerin şahitlik yapabilmesi için şartlar mevcut), bu kadının hükmü nedir. Zahire göre mi hükmedilir, yoksa kadının zina yapmadığına dair Allah'a yemin etmesi ceza hükmünü düşürür mü? Eğer hükmü düşerse yalancı şahitlik yapanlara ne olur?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
4 musluman erkek şahidin tamamı, Halife ya da kadı huzurunda yeminlerle şâhidliklerini ifa etmeleri sonucunda, zina eden kadın ve erkeğe, evli yahud bekar olma durumlarına göre hadleri tatbik edilir. Dört şahidin tamamıyla yükümlülüklerini yerine getirmişse, zâni ve zâniye'ye yemin ettirlmez.


------------


Koca, karısını zina yaparken görmüş fakat hukum için şâhidlerce görülmemişse mulane (lanetleşme) yapılır.


"-Hanımlarına zina isnad edib de, kendilerinden başka şahidleri olmayanların şahidliği, doğru söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah'ı şahid tutub yemin etmesiyle olur.
- Beşinci defa da, eğer yalan söyleyenlerden ise, Allah'ın lânetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir.
- Kadının, kocasının yalan söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah adına yemin ve şahidlik etmesi,
- Beşinci defa da, eğer (kocası) doğru söyleyenlerden ise, Allah'ın gazabının kendi üzerine olmasını dilemesi kendisinden cezayı kaldırır."
(Nur suresi 6 - 9. ayetler)




"Hanımlarına zina isnad edenler"den bahseden ayetlerde, "kocalarına zina isnad edenler" diye bir ayet inmemiştir. Bu kocalar zina yaparsa normaldir, haram değildir anlamına gelmemektedir. Fakat aşağıdaki hadisi okuduğumuzda bunun illetini ve hukmunu görmüş oluyoruz.
Karısının Zina yaptığına şahid olmasına rağmen (veya kadının itiraf edederk, gerekirse pişmanlığını belirtsede) 4 şahid bulamayan koca, karısını boşamak için lanetleşiyor ve "eğer ben bunu nikâhımda tutacak olursam buna zulmetmiş olurum." diyerek boşuyor ise; Karısının zina yaptığınıbilen, karısı itiraf eden bir adam, karısını hala ben nikahta tutuyorum demesi hem zulum, hem de hadisde geçtiği gibi deyyusluktur!



Sehl bin Sa'd diyor ki:
"Uveymir adında bir kişi, Adan oğullarının efendisi olan Âsim b.Adiy'e geldi ve ona, "Karısını başka bir erkekle yakalayan bir kişi için ne diyorsunuz? O onu öldürür siz de onu öldürür müsünüz? Yoksa ne yaparsınız? Bu meseleyi benim için Rasulullah'tan sor." dedi.
Âsim, Rasulullah'a geldi ve ona: "
Ey Allah'ın Rasulu" dedi.

Rasulullah, kendisine mesele sorulmasını hoş karşılamadı. Uveymir ise Âsım'a gelip meselenin ne olduğunu sordu.
Âsim da: "Rasulullah, meselenin kendisine sorulmasını hoş karşılamadı ve bunu ayıpladı." dedi.
Uveymir: "
Allaha yemin olsun ki ben bunu Rasulullah'a sormaktan vazgeçmem." dedi. Ve Rasulullah'a gelip: "Ey Allah'ın Rasulu, bir erkek, karısını başka bir erkekle yakalarsa ne yapmalıdır?" O, o erkeği öldürür siz de onu mu öldürürsünüz? Yoksa ne yapmalıdır?" dedi.
Rasulullah: "Allah senin hakkında da eşin hakkında da âyet indirdi." dedi ve Allah, Kur'an-ı Kerim'de isimlendirdiği şekilde "Mulaane" yapmalarını emretti."
Erkek, kadınıyla Mulaane yaptı ve sonra: "
Ey Allahın Rasulu, eğer ben bunu nikâhımda tutacak olursam buna zulmetmiş (iftira atmış) olurum." dedi ve kadını boşadı.

Bu boşama, bundan sonra yapılan "Mulaane"ler için ömek uygulama oldu.
(Buhari, K. tefsir el-Kur'an, sure: 24, bab: l ; Fethu'l Bari : C. 9 - 10: sf: 595 , 394-395 , Hadis No:4745 - 5259)
(Taberi tefsiri: Nur suresi 6-10. Ayet tefsirleri)

Denildiğine göre daha önce geçen ve muhsan hanımlara zina iftirasında bulunan kimseler hakkındaki âyet-i kerîme nazil olunca ve bu âyet zahiri itibariyle gerek kocaları, gerekse de başkalarını kapsadığından dolayı Sa'd b. Muâz dedi ki; "Ey Allah'ın Rasûlu! Ben hanımımla birlikte bir adamı göreceğim de gidip dört şahid getirinceye kadar ona muhlet vereceğim öyle mi? Allah'a yemin ederim (korkutmak maksadıyla) kılıcın eniyte değil de keskin tarafıyla öldürmek kastıyla vururum".
Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Siz Sa'd'ın bu derece kıskançlığına hayret mi ediyorsunuz?
Elbette -ki ben ondan daha kıskancım, yüce Allah ise benden de kıskançtır. "
(Buharî, Hudûd 40, Tevhid 20; Muslim, Liân 10, 17; Dârimî, Nikâh 37; Musned, IV, 248.Ancak sözü geçen bu şahıs, Sad b. Muâz değil, Sa'd b. Ubâde'dir)

Sa'd'in söylediği sözler ile ilgili farklı rivayetler gelmiş ise de manaları buna yakındır.
Daha sonra da Hilal b. Umeyye el-Vâkifî geldi ve hanımının Şerik b. Sahmâ el-Belevî ile -belirttiğimiz üzere- zina ettiğini ileri sürdü. Peygamber (s.a.v.) ona kazf haddi vurmayı kararlaştırdı ise de bunun üzerine bu âyet-i kerîmeler nazil oldu. Rasulullah (s.a.v.) onları mescidde bir araya getirdi ve lânetleştiler. Beşinci şahidlik esnasında kadın kendisine öğütler verilib de: Eğer yalan söylüyor isen (artık bu), ilâhî azabı gerektirecek bir ifadedir denilince, tereddut etti. Sonra da: Ben bu günden itibaren artık kavmimi rezil edemem dedi ve lanetleşmeyi tamamladı.

Rasûlullah (s.a.v.) da onları "birbirinden ayırdı". Daha sonra o kadın -istenilmeyen vasıflarda- teni siyah, beyaza çalan deveyi andıran bir çocuk doğurdu. Bundan sonra bu oğlu Mısır'a emir oldu ve babasının kim olduğunu bilmiyordu.

Yine Uveymir (b. Eşkar) el-Aclânî gelerek hanımının zina ettiğini ileri sürdü ve lânetleşti. Meşhur olan ise Hilal'in başından geçen olayın daha önce meydana geldiği ve âyetin nuzul sebebini teşkil ettiğidir. Bir görüşe göre de Uveymir b. Eşkar'ın başından geçen olay daha önce olmuştur. Bu da hadis imamlarının rivayet ettikleri meşhur bir hadistir.
(Uveymir h. Eşkan el-Adânî'nin başından geçen bu olaya dair rivayetler için bk.: Buhârî, Tefsir 24. sûre 1T Talak 4, 29, hisâm 5; Muslim, Liân 1; Ebu Dâuûd, Talâk 27; Nesâi, Talak 7, 35; İbn Mâce, Talâk 27; Dârimî, Nikâh 39; Muvatta', Talâk 34; Musned,v, 334, 336, 337)
Ebu Abdullah b. Ebi Sufra dedi ki: Doğru olan hanımının zina ettiğini ileri süren Uveymir olduğudur.

(El cami'u li Ahkami'l Kur'an, Kurtubi Tefsiri : Nur suresi 3-10 ayetler tefsiri)


------------

"Namuslu ve hür kadınlara (zina isnadıyla) iftira atan, sonra da (bununla ilgili olarak) dört sahid getirmeyen kimselerin (her birine) seksen değnek vurun. Onlarin ebedî sahidliklerini kabul etmeyin. Onlar fâsıkların ta kendileridir. Ancak (bu hareketlerine) tövbe edib durumlarını islah edenler mustesnadir. Çünkü Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir" (Nur, 4-5).

Ayetlerde, zina iftirası atanlar için 3 ayrı hüküm konulmuştur:

1- İftiracıya 80 sopa vurulacak
2- Şahidliği ebediyyen kabul edilmeyecek
3- Allah'ın taatından çıktığı için fâsıklıkla vasıflandırılacak.


İftira eden, pişman olur, tövbe ederse fâsıklık vasfini üzerinden kaldırmış olur (M. Ali es-Sabunî, Kur'an-i Kerîm'in Ahkâm Tefsîri, II, 107).

Bu ayetlerin inmesi üzerine Rasulullah (s.a.v), Aişe'ye (r.anha) zina iftirasında bulunanlara cezalarını tatbik etmiştir. (Muhammed Rida, Muhammed (s.a.v), Mısır 1357/1938, sf: 303).

Ebu Bekir (r.anh), kızına yapılan iftiraya karıştığı için Mistah'a vermekte olduğu yardımı kesmişti. İftira cezası tatbik edildikten sonra Allah (c.c.) şu ayeti indirdi:
"Sizden (dinde) fazilet ve (dünyada) servet sahibi olanlar, akrabalarına, yoksullara, Allah yolunda hicret edenlere vermelerinde kusur etmesin. Allah'ın sizi yarlığamasını sevmez misiniz? Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir" (Nur, 22)


Bunun üzerine Ebu Bekir (r.anh): "Vallahi ben, Allah'ın beni yarlığamasını elbette arzu ederim. Vallahi ben, artık bunu ondan hiç bir zaman kesmem" dedi ve Mistah'a vermekte oldugu nafakayı vermeye tekrar devam etti.
(Buharî, Megazî, 34; Tefsîru'l-Kur'ân, 6; Muslim, Tevbe, 56).
 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt