“Peygamber (s.a.v.) Arafe günü vakfe yerine geldi. Kıbleye yönelip güneş batıncaya kadar dua etti.”
(İhya-u Ulumi'd- din, Beyrut, ts., 3/305)
Bu hadisi, Muslim, Hac, 147/1218 (burada duadan söz edilmemiş yalnız vakfeyi kıbleye yönelerek yaptığı bildirilmiştir) ve Nesai, Menasik, 196 (burada dua var Kıble yok) de rivayet etmiştir.
Her iki rivayet de sahihtir. (el-Irakî, Tahricu ahadisi’l-İhya, -İhya ile birlikte-, 3/305)
Peygamber (s.a.v.), yağmur duasına çıktığı zaman da kıbleye dönmüştür.
(Buhari, isitska, 4, 20; Muslim, İstiska, 2, 4)
Bedir günü, Peygamber kıbleye dönerek dua etti. (Muslim, Cihad, 58/1763)
Duada Kıbleye dönmenin hüküm ve hikmetleri:
A- Dua ederken kıbleye yönelmek sünnettir. Yukarıdaki Muslim hadisi bunun delilidir. (Nevevi, Şerhu Muslim, 12/84)
B- Meclislerin en hayırlısı, insanların kıbleye doğru yönelmiş olanıdır. (Keşşafu’l-Kına’, 1/367; Tuhfetu’l-Muhtac, 2/105)
C- Kıbleye yönelmek ibadetlerin fihristi olan namazın şartlarındadır. Dua da bir ibadettir. O halde namaz ibadetinde yöneldiğimiz kıble Dua için de geçerlidir. Yalnız dua ederken kıbleye yönelmek farz değil sünnettir.
D- Kıble yeryüzünde Allah’ın vahdaniyetinin simgesidir. Buraya yönelmek yegâne yaratıcı ve ilah olan Allah’a yönelmeyi ifade eder.
Halis bir ibadet ve Allah’tan başka ilah ve yardımcı olmadığının en açık bir ifadesi olan Dua’nın yapılması halinde kıbleye yönelmek, bu simgesel hakikatle örtüşmektedir.
E- Bilindiği gibi, dua ederken kıbleye yönelmek şart değildir. Ancak daha faziletlidir. Bunun bir hikmeti şudur ki, dua ederken kişinin Allah’ a karşı huşu içinde olması esastır:
“Rabbine içten tazarru ve huşu ile yalvararak, gizlice ve sessizce sabah ve akşam an; gafillerden olma!” (Araf, 205) mealindeki ayette bu noktaya dikkat çekilmiştir.
Huşu ve tazarru (Allah’a karşı saygı-korku ve yakarma)nın samimi olması ve bütün benliğiyle toparlanıp yalvarmak için bir yöne yönelmek gerekir. Yönlerden en uygun olanı Kâbedir, kıbledir.