Bizede öyle şeyler söylüyorlar ama kendilerine öyle olmadığını ve bu iftiralarından dolayı büyük sapıklık içinde olduklarını bir müslüman hemde Allah için savaşan bir müslümana incitici iftiralar attıklarından dolayı kul hakkına girdiklerini söylüyoruz.Gerçi türkiye ortamında insanların ekserisi cihad cephelerindeki olan biten hakkında ülkelerindeki yahudi medyaya iman etmelerinden dolayı cahil kamışlardır
(Halk malum medyayı her konuda sevmez ama medya bu konularda onları aldatmayı başarmıştır) Konu hakkında bir makale:
________________________________________________________________
Bu yazı Faris el Zehrani'nin "Zamanı yineleyen ,Amerikayı kahreden Bin Laden’in kitabından alınmıştır.
(Müstear ismi Ebu Jandal El Azd’i olan Faris El-Zahrani , Suudi Arabistan’da en çok aranan 26 kisi listesinin içinde yer alıyordu, 06.08.2004 tarihinde tutuklandı.)
"...Simdi Usame Bin Laden hakkındaki suçlamalara ve söylenen kötü sözlere gelmek istiyorum.Evet kötü sözlere, suçlamalara maruz kaldı çünkü, hükümetleri yok sayıyor ve İslam ülkelerinde savası tesvik ediyordu!!.Biz dünyanın dört bir yanındaki Müslümanları, bu suçlamalar, ve kötü sözlerkarsısında İslam uslubuyla hareket etmeye davet ediyoruz.ALLAH Azze ve Celle söyle buyuruyor: ‘İftirayı isittiğiniz zaman, mümin erkeklerin ve mümin kadınların, kendilerinden hüsn-i zanda bulunup da; ‘Bu apaçıkbir iftiradır’ demeleri gerekmez miydi?’Ve baska bir ayette de söyle buyuruyor: ‘Ey iman edenler, size bir fasık bir haber getirirse onu iyice arastırın, sonra bilmeden bir topluluğa satasırsınız da yaptığınıza pisman olursunuz.’ Öyleyse Yahudilerden, hristiyanlardan, dinden dönmüslerden gelen haberlere nasıl güven olur?!!!."
İlk Suçlama: Usame Bin Laden Amerika’nın Ürünü ve CIA Adına Çalısıyor
Bu suçlama, yayın organlarında uzun bir süre dolastı. Ve birçok insan da hemen inandı. Usame’ye bu soru Al-Jazeera TV Kanalı ile yaptığı görüsmede soruldu: Amerika’nın, Sovyetlere karsı sürdürülen Afgan Cihadı’nı desteklediği bilinmektedir. Sizin de katıldığınız bu savasta, dünya basını, Amerikan istihbaratı ile ilginiz olduğu, operasyonlarınızı onların finanse ettiği ve sizi desteklediği haberlerini her tarafa yaymıstı. Bu haberlerin doğruluğu nedir? Gerçekten Amerika ile iliskiniz olduğu doğru mudur?.
Usame: Bu, Amerika’nın karalama girisimidir. ALLAH’a hamdolsun ki onların oyunlarını bosa çıkardı.Tüm Müslümanların, bunu iyi ayırt etmesi gerekir. Basta Amerika olmak üzere, bazı Yahudi ve hıristiyanlar dinimize karsı savas açmıs durumdadırlar. Bu basımıza gelen de aslında bizim dinimizin, akidetimizin bir parçasıdır.Ben aslında, Amerika karsıtı olduğum için bu tür saldırılara maruz kalıyorum. Cihadı, savası desteklemelerine gelince, Arap ülkelerinin, özellikle de Körfez ülkelerinin Pakistan’ı desteklemelerindeki en önemli sebep, koltuk davasıydı. Rusya’nın kendilerini koltuklarından edeceği korkusu hepsini sarmıstı. Yoksa bu desteğin ALLAH rızasıyla hiçbir ilgisi yoktur. Amerika’ya gelince, Carter, olaydan 20 günden fazla zaman geçtikten sonra, 1980 yılının Ağustos ayında, konusabildi. Ve söyle dedi: Rusya’nın Körfez’e girmesi durumunda Amerika,Rusya’yı düsman sayacak.Bu isgalin sebebi ancak petrol kaynaklarını ele geçirmektir. Ve biz de, Rusya gerçekten girmeyi basarırsa askeri güç kullanacağız. Amerikalılar günlerden bir gün bizimle yardımlastıklarını iddia ediyorlarsa yalan söylüyorlar ve onları buna delil getirmeye zorluyoruz. Onlar, Afganistan’da bize ve mücahitlere tahammül edemiyorlardı. Aramızda hiçbir ittifak kurulmadı. Biz islamın, Afganistan’da zafer kazanması için savasıyorduk. Amerika’nın çıkarları ise bizim amaçlarımızla örtüsmüyordu.Müslümanlar, Rumlarla savastıkları zaman, bilindiği gibi Rumlarla Farslar arasında siddetli savaslar aralıksız olarak sürüyordu.Müslümanların Rumlarla Mute Savası’na girismesini akıl sahibi bir insanın Müslümanlar, Farslarla isbirliği yapıyordu diye yorumlaması akıl dısıdır. Nitekim Rumlarla savaslar sona erince, Farslarla da savaslara basladılar. Önce Farsların menfaatine gibi görünen Müslümanların savasları sonradan da Rumların menfaatine gibi bir hal aldı. Bizler, 12 seneden fazla bir süredir Amerika’nın bölgedeki menfaatlerini, Amerikan esyalarını boykot ediyor, Amerikan kuvvetlerini vurmanın gerekliliğini savunuyoruz.
Usame Bin Laden, Ebu Rigal’e (Kral Fahd)
(Ebu Rigal : Söhreti bir nevi zemzem kuyusuna bevletmekten geliyor. Ebrehe’nin Kabe’ye yönelik saldırısındaki kılavuzu veya bugünkü deyimle yerli isbirlikçisi. Ebu Rigal adındaki bu isbirlikçi Kabe’yi yıkmak için gelen Habesli Ebrehe’nin kılavuzu olmayı kabul etmis bir bahtsızdır ve bundan dolayı ebed müddet Arapların lanetini haketmistir. El’an lanet üzerinden eksik olmamaktadır. Hâlâ Araplar mezarının basında onu lanetle anarlar ve kabrini gelip geçtikçe taslarlar.Bin Laden dahil, Elkaide’nin tüm edebiyatçıları Kral Fahd için Ebu Rigal demektedir.),gönderdiği mektupta, Amerika ile olan isbirliklerini, gerçek kafirleri ve dinden dönenleri nasıl desteklediklerini ortaya koyuyordu: ‘Akideti koruduğu ve harameyne hizmet ettiğini söyleyerek övündüğünüz hükümetiniz, Afganistan’daki Müslümanların kanlarıyla elleri boyalı Eski Sovyetler Birliği’ne, 4 milyar dolar yardımda bulunduğunu ilan etti. Bu olay olduğunda sene 1991’di.!! Hükümetiniz bundan önce de, 1982 yılında on binlerce müslümanı katleden Hıristiyan Suriye rejimine, binlerce milyon dolar yardımda bulunmustu. Hama Sehri’nde, on binlerce müslümanı öldürmesine istinadenkendilerine hediye olarak sunulmustu bu paralar. Yardım yaptıkları bu rejim, aynı zamanda Lübnan’da Müslümanlara karsı hamleler sürdüren ‘Tugaylar Partisi’ni’ destekliyordu. Ve size soruyorum; yönetiminiz doğru yolda mı? Hükümetiniz ki Cezayir’de, Müslümanları, islamiyeti ezip geçen, haddi asmıs bir rejime destek için milyarlarca dolar verdi. Aynı hükümet, Sudan’ın güneyindeki isyancı hıristiyanları desteklemek için hem silah hem mal yardımında bulundu.Tüm bunların yanında hükümetiniz, bazı insanları bu gerçekler konusunda saptırıp aldatmaktan da geri kalmadı. Ancak Allahu Teala, en son Yemen olaylarında sizin gerçek yüzünüzü ortaya koydu. Bazı insanların yüzüne gülüp,arkalarından ortalığı karıstırıyordunuz. Yemen’de komünistleri siyasi ve askeri olarak desteklemeniz, islamiyete ne kadar da bağlı olduğunuzu ortaya koyan son darbe oldu. Yemen olayları, sizin korkunç aykırılığınızı ortaya koydu.Afganistan’daki Müslümanları desteğinizin islamı sevmenizden kaynaklanmadığı ortaya çıktı. Sizler sadece, bölgede Rus çıkarlarını tehdit eden, Batı menfaatlerini destekliyordunuz. Neticede Afganistan’daki komünist ile Yemen’deki komünist veya afganistan’daki müslümanla Yemen’deki Müslüman arasında ne fark olabilir ki?
Öyleyse sizin Afganistan’da Müslümanları komünistlere karsı desteklerken
Yemen’de komünistleri Müslümanlara karsı desteklemeniz nasıl açıklanabilir?
Bunu ancak, sizin hıristiyan batı tarafından belirlenen ve sadece batının
menfaatlerine hizmet eden siyasetinizi çok iyi bilenler anlayabilir. Yani ara sıra Müslümanların destekleniyor gibi görünmesindeki asıl gaye, Müslümanları savunmak, Müslüman halkın zafer kazanmasına çalısmak değil, kafir batı devletlerinin menfaatlerini korumaktır. Aynen Afganistan’da olduğu gibi. Buna delil ise, İslamiyete hizmet, batının çıkarlarıyla çakısmaktadır. Ve siz, Müslümanlara destek kisvesi altında, batı çıkarlarına hizmet etmektesiniz. İste Somali Müslüman halkı ortada; Amerika’nın çıkarları için siz orada, o iğrenç adamlarla bir olup
ümmetin malını gasp ettiniz. Ondan öncesi de var sonrası da. İste Filistin meselesi; islamiyetin ana sorunu. Bilinen, barıs ve teslim olma dizinizde, isbirliği yaptınız, diz çöktünüz ve kaybettiniz. Ülkedeki büyük ekonomik güçlüğe karsın, yüklü miktarda ödeme yapmayı kabul ettiniz. Sırf Laik Yaser Arafat yönetimini desteklemek için, isgalci Yahudilerin yapamadığı baskıyı Filistin halkına yapması, basta Hamas olmak üzere cihadi hareketlere savas açması için 100 milyon dolar verdiniz. Yaser
Arafat’ın Körfez Savası’nda Saddam Hüseyin’in yanında yer alarak size karsı durup, ihanet etmesi bile sizi kendisine yardım etmekten alıkoymadı. Çünkü siz bunu riyakarca Amerika’nın barıs iddialarına hizmet için yapıyordunuz!! Bunda hiçbir yalan yok. Hatta, bu barıs iddialarına sahsi kanaat olmasa bile,elinde veli emrin Amerika’ya karsı verilebilecek baska bir cevabın var mı? Amerika Baskanı Clinton değil miydi ki Suudi Arabistan’a ziyarete geldi de, seni Riyad’da ziyaret etmeyi kabul etmeyerek ısrarla zelil, küçülmüs bir sekilde Hafer El-
Batın’daki Amerikan üssüne gitmeni sağladı?!
Amerika Baskanı bu hareketiyle iki seyi ortaya koymak istedi!!
Bunlardan ilki: Ziyaretinin aslında kendilerine ait olan askeri üsse olduğu!!.Diğeri ise: Sana alçaklık ve hor görme dersi vermek ki, Suudi Arabistan sınırları içinde bile senin gerçek veli emrinin o olduğunu bilesin. Mesele sadece amerika kanunlarının geçtiği, manda bir devlet olmaktan çok daha öte!!’
Coll Patlamaları’nın kasetinde de söyle dedi: ‘Ebu Rigal ve torunları ortaya çıktığından bu yana, harameyn(Mekke-Medine) toprakları, Amerikan tanklarının,Yahudi ve hıristiyanlardan olusan Amerikan ordusunun serbestçe dolastıkları yerler oldu. Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem’in doğduğu, Cibril Aleyhisselam’ın kendisine gökten Kur’an-ı Kerim ayetlerini indirdiği kutsal topraklarda, simdi
Amerikan askerleri, eğlenip gösteriler düzenliyorlar.Bu topraklar, Allahu Teala’nın katında en değerli topraklardır. Bunu Peygamberimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem de bir hadisi serifinde
açıklamıstır. Ancak bugün, Muhammed Sallallahu Aleyhi ve sellem’in kutsal topraklarda yasadığı günlerden beri nefreti geçmeyen Kureys tekrar geldi.Müslümanlar Ha’er’de ve diğerlerinde hapishanelerde, Amerikan askerleri ise, bu kutsal topraklar üzerinde eğleniyorlar. ALLAH’ım ben, Ebu Rigal ve kardeslerinin,yardımcılarının yaptıklarından uzağım.’
Amerika ile savastan bahsettiği bir vakitte söyle dedi: ‘Ülkeler, isgal edilmis,Siyonist Amerikan nüfuzu ve kontrolü altına girmistir. Vahiy inen, Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in torunlarının ve ashabının yasadığı topraklar, simdi Yahudi ve hıristiyanlardan olusan arsız Rum ordusunun nüfuzu altındadır.
Ve la havle ve la kuvvete illa billah.
Amerikalılarla savasmak, imanın, tevhid inancının samimiyetinden kaynaklanmaktadır.’
Ve söyle diyor: ‘Amerika bizi susmaya zorluyor. Amerika ve isbirlikçileri onlarca defa, bölgede bizleri, küçümseyen tavırlarla susturmaya çalıstı. Susma karsılığında sana tekrar pasaportunu, mallarını, kimlik kartını vereceğiz, dediler.Oysa bunlar, insanların sadece dünya için yasadıklarını zannediyorlar. ALLAH
Subhanehu ve Teala’nın rızasını kazanmak için çaba sarfetmezsek bu dünyadaki varlığımızın hiçbir değerinin olmadığını unutuyorlar.
Seyh Süleyman Ebu Gays söyle dedi:
Bin Laden, hiçbir gün Amerika’nın müttefiki olmadı. Aksine 87 yılında Suudi Arabistan’da dağıtılan bir kasette halkı, Amerikan mallarını boykot etmeye davet ediyordu. Görevli gençler, bu kaseti Arap ülkelerinin her birinde dağıttılar. Halkı, Amerika’nın basına vurmaya davet etti. Afganistan’da Ruslara karsı savasta Amerika’nın Müslümanları desteklemesi tamamen çıkarlarına yönelikti. Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Farslarla savastığında bu Rumların isine geldi. Rumlarla savastığında da Farsların isine geldi.Mesele dini akide meselesidir. Herhangi bir tarafa yakınlık gibi bir halden bahsetmek söz konusu olamaz.
Doktor Saad El Fakih söyle dedi:
Kardesim Seyh Süleyman Ebu Gays’ın Bin Laden hakkındaki sözlerini doğruluyorum. Usame Bin Laden, kesinlikle Amerika ile isbirliği yapmadı. Onun hakkında bu yönde söylenen sözlerin hepsi de yalandır. Hiçbir hükmü yoktur. Olayın gerçeği, kendisine tabi olanları çok öncelerden
uyarıyor, onları gelecekte Amerikan düsmanlığı ile müjdeliyordu. İste tek doğru budur.
İkinci olarak, Bin Laden’in batıda yasadığı, İsviçre’ye veya baska batı ülkelere yolculuk yaptığı gibi söylentilerin de aslı yoktur.
Hatta bazıları Usame’nin Suudi Hükümeti’yle (Türki Faysal ile) ve Suudi elçiliği ile ilgisi olduğunu iddia etseler de bu sözler hep bos sözlerdir. Bunun aksine, özellikle Afgan Savası’nın sonlarında Suudi Hükümeti’ne büyük süpheler içinde bakılmaya baslanmıstır.
Tarihi Arastırmalar Merkezi Makrizi’nin Müdürü Doktor Hani Sibai, katıldığı bir programda kendisine yöneltilen soruyu su sekilde cevaplandırıyor: Kim bunu dedi? Bu adamın Amerika ile yakından uzaktan hiçbir ilgisi yoktur. Bu adam Harameyn topraklarında yetisti. Ekonomi Fakültesi’nden mezun oldu.İsadamlarından ve çok ünlü bir aileden geliyor. Sonra sadece cihada davet için yolculuğa çıktı. Eğer CIA ile isbirliği yapıyorsa, neden saklanıyor? Neden bu yolu seçip, kendisini ve mallarını feda ediyor? Neden dünyadaki her seyden vazgeçiyor?
Allah onu korusun ve gözetsin Amin
Alıntı_.::Tak-va.Com::.
Talibanı seven El kaideye mensup mücahidleride sevmek zorundadır.Zira afganistanda omuz omuza savaşmaktadırlar.Taliban Emiri Molla Ömer kafirlerin Şeyh Usame Bin Ladeni teslim etmesi yönündeki isteklerinin tek birini bile kabul etmemiş onlara son askerimize kadar onu koruayacağız demiştir (Buna benzer videolar mevcut)
Talibanı sevip el kaideyi sevmeyen onlara iftira atan beyinsizlere tokat niteliğinde video:
El Kaide genel emiri Şeyh Mustafa Ebu'l Yezid (Hf) ile
Taliban Komutanı Molla Mansur Dadullah'ın (Hf)
Buluşması
Türkçe Alt Yazılı
İndir
Wmv_58 Mb
http://www.archive.org/download/dadullah_yezid/kktt.wmv
Mp4_26 Mb
http://www.archive.org/download/dadullah_yezid/kktt_512kb.mp4
Online İzle:
[flash]http://content.longtailvideo.com/files/player.swf?file=http://www.archive.org/download/dadullah_yezid/kktt_512kb.mp4&image=http://forum.tak-va.com/images/resimler/video_resim/izle/izle.gif&logo=http://forum.tak-va.com/images/resimler/video_resim/izle/izle_logo.gif&flash width=600, height=450[/flash]
İmam,suud un cihad düşmanı uşaklarından biri ise istediğini yasak eder.Bunlar bu güne kadar başlarındaki amerikaya kulluk eden krallarına tek bir yasak bile çıkarmamıştır.Söylenenler gerçek değil.
Ayrıca bu konuları detaylıca araştırın.İnternet bizim için büyük bir fırsattır.Türkiyede kafirlerin medyası hüküm sürsede hamd olsun internet aracılığı ile olayların gerçek yüzlerini görmüş oluyoruz.Bu sebeple Şeyh usame bin laden kimdir El kaide kimlerdir taliban kimlerdir somalide ırakta pakistanda cezayirde savaşan mücahidler kime biatlı kimi sever kimi sevmezler bunları araştırırsanız rahatlıkla bulursunuz.Son olarak demokratik ortamda yetişen ve laik rejimin zihinlerini bulandırdığı insanların her söylediğine inanmak yanlış bir harekettir.Hele islami konularda dahada dikkatli olmak gerekiyor.Aksi takdirde tek bir sözle bile cehennemin dibini boylayabiliriz Allah korusun.Selametle.
