S
Çevrimdışı
السلام عليكم ورحمة الله وبركاته
El Nusra ile İslam Devleti birleşti mi?
El Nusra lideri Cevlani bir bildiri yayınlayarak, İslam Devleti ile birleştiklerine dair ortaya atılan iddiaları cevapladı.
İslam Devleti ile birleştikleri ve Yermük Kampı'nda beraber savaştıkları iddialarını kesin bir ağızla reddeden Cevlani, kendilerine savaş açan İslam Ordusu (Ceyşül İslam) isimli muhalif grubu da çeşitli mesajlar gönderdi.
Bir zamanlar "ensar kardeşlerimiz" dedikleri Zehran Alluş'un İslam Ordusu isimli grubuyla ters düştükleri anlaşılan Cevlani, çaresizliğini militanlara "bize saldırmayın" diyerek örtmeye çalışması dikkatlerden kaçıyor.
İşte o bildirinin birebir tercümesi:
Biz daha önce herkese Suriye’nin güneyinde, Yermük kampındaki Devle (İslam Devleti -çevirmen) ile Eknafu Beytu’l-Makdis arasındaki mücadelede tarafsız durduğumuzu belirttik. Bu konuda tarafsız duran sadece biz değiliz. Başka guruplar da var, onlardan biri de Ahraru’ş Şam, bizimle aynı tarafsız yolu izledi.
Bu kararımızı, muhasaraya alınan, aç kalmış, yorgun düşmüş ve zalim Esad’la yapılan anlaşmalarla yenip bitirilen bu bölgenin maslahatı için aldık.
Tarafsız duruşumuz, bize iftira atıldığı gibi, sorumluluk yükünden uzaklaşmak için değildir. Bize Bu iftiraları atanlar, bölgede yeni zor yükleri yüklendiğimizi Unutmuş gibiler. Ve bununla beraber Yermük Kampında bulunan büyük bir kısımda, Nusayri Nizamına, Ahmed Cibril Şebbiha’sına ve Feth’ul-İntifada ketibesine karşı tuttuğumuz nöbet ve verdiğimiz mücadeleyi unutmuş gibiler!
Bu yük, Yelda’da, Beyla’da ve Beytu’s-Sahm beldelerinde Esad’la Anlaşmalar yapan Grupların karşısında durmadır. Ve bu yük, Bize ihanetten sonra kardeşlerinizin kanlarının bile hala kurumayıp, herkesin de izlemeye kaldığı ve hala bazı kardeşlerinizin onların hapishanelerinde olduğu yüktür.
Nusret Cephesindeki kardeşleriniz, Savaş başladığı andan ve şuana kadar, bu sıkıntıya bir çözüm ve çare aramaya devam ediyor. Yermük Kampının ileri gelenlerinin talebiyle ve kamptaki yardım kuruluşlarıyla işbirliği içinde, bu bölgedeki kuşatmanın ve açlığın rehin aldığı kötü bir halde olan insani duruma dikkat ederek sıkıntıyı çözmek için uğraşa devam ediyoruz.
Duyguların kararlarımıza etki etmesinden önce içinde yaşadığımız vakıaya –bölgenin durumuna- dikkat etmemiz lazım.
Dilleriyle bize iftira atıldığı anda, ecrimizi Allah’tan bekleyerek, bir çare bulmak için Nusret Cephesi’nden bazı kardeşleriniz yaralandılar.
İşte, Bu (İslam Devleti ile Eknaf Beytul Makdis Arasında ki Çatışmaya) katılmak istemeyip de barındırıp güvenliklerini sağlamak için Açmış olduğumuz Makarlarımız –evlerimiz- buna şahittir.
Ceyşu’l İslam (Zehran Alluş’un İslam Ordusu – çevirmen) bizim nöbet bölgemizden, Yermuk Kampına Devle (İslam Devleti) ile savaşmak için geçmeyi istediğini haber saldı.
Peki Kiminle beraber Girmeyi planlıyor?!
Livau’ş-Şami’r-Rasul (Şam’ı Rasul Tuğayı), zalim Esad yönetimi ile anlaşmalar yapan grupla girmeyi planlıyor. Bu grup ki, Betü’s-Sahm’da bizi arkadan vurup ve bizi çıkarmak için kışkırtıp bizimle savaştılar . Bizde Nusret Cephesi olarak bu (Geçiş) taleplerini reddettik..
Biz nasıl olur da bizimle savaşan ve mücadele eden kimselerin Yermük Kampına girmesine izin veririz!? Bunun üzerine hemen medyaya yönelip, Bizim Devle (İslam Devleti) ile işbirliği yaptığımızı ve kuvvetlerinin Kampa geçmesini Engellediğimizi iddia ettiler. Bizim savaşlarını haklı çıkarmak adına bu şekilde iftirada bulundular.
Halbuki, Devle'nin Güçlü Oldukları Hacer’il Esved tarafından yollarının olduğunu herkes biliyor.
Bizler, Ceyşu’l İslam’daki samimi kardeşlerimize sesleniyoruz.
Sizler; Nusret Cephesi’ndeki kardeşlerinizin kendi gözlerinizle, Liderlerinizin önünde nasıl öldürüldüğüne ve esir alındıklarına şahit oldunuz. Ve her geçen gün göreceksiniz ki biz Beytü’s Sahm’dan ayrıldıktan sonra Livau’ş Şami’r Rasul Liderlerinden ve Esat’la en çok işbirliği yapan Ebu Abdo el’Hindi’nin sizlere nasıl baskı yapıp sıkıştırdığını göreceksiniz.
Bu hainlerle beraber Nusret Cephesinde ki kardeşlerinizle savaşmaya razı mı olacaksınız?
Bu hainlerle işbirliği yaparak Kardeşlerinize karşı silahlarınızı mı doğrultacaksınız?
Tam da Nusayri Yönetimi Yermuk Kampına saldırıp kontrolü ele geçirmek için uğraştığı anda!
Bugün hakkın yanında duruşunuzu sergileyin. Liderlerinizin ve komutanlarınızın sizi Müslümanların kanlarına ve namuslarına ihanet eden ve ellerini işbirlikçi grupların eline koyanlara hizmet edecek bir savaşa sürüklemelerine izin vermeyin.
Beyanâtın Arapça orjinali:
السلام عليكم ورحمة الله وبركاته
El Nusra ile İslam Devleti birleşti mi?
El Nusra lideri Cevlani bir bildiri yayınlayarak, İslam Devleti ile birleştiklerine dair ortaya atılan iddiaları cevapladı.
İslam Devleti ile birleştikleri ve Yermük Kampı'nda beraber savaştıkları iddialarını kesin bir ağızla reddeden Cevlani, kendilerine savaş açan İslam Ordusu (Ceyşül İslam) isimli muhalif grubu da çeşitli mesajlar gönderdi.
Bir zamanlar "ensar kardeşlerimiz" dedikleri Zehran Alluş'un İslam Ordusu isimli grubuyla ters düştükleri anlaşılan Cevlani, çaresizliğini militanlara "bize saldırmayın" diyerek örtmeye çalışması dikkatlerden kaçıyor.
İşte o bildirinin birebir tercümesi:
Biz daha önce herkese Suriye’nin güneyinde, Yermük kampındaki Devle (İslam Devleti -çevirmen) ile Eknafu Beytu’l-Makdis arasındaki mücadelede tarafsız durduğumuzu belirttik. Bu konuda tarafsız duran sadece biz değiliz. Başka guruplar da var, onlardan biri de Ahraru’ş Şam, bizimle aynı tarafsız yolu izledi.
Bu kararımızı, muhasaraya alınan, aç kalmış, yorgun düşmüş ve zalim Esad’la yapılan anlaşmalarla yenip bitirilen bu bölgenin maslahatı için aldık.
Tarafsız duruşumuz, bize iftira atıldığı gibi, sorumluluk yükünden uzaklaşmak için değildir. Bize Bu iftiraları atanlar, bölgede yeni zor yükleri yüklendiğimizi Unutmuş gibiler. Ve bununla beraber Yermük Kampında bulunan büyük bir kısımda, Nusayri Nizamına, Ahmed Cibril Şebbiha’sına ve Feth’ul-İntifada ketibesine karşı tuttuğumuz nöbet ve verdiğimiz mücadeleyi unutmuş gibiler!
Bu yük, Yelda’da, Beyla’da ve Beytu’s-Sahm beldelerinde Esad’la Anlaşmalar yapan Grupların karşısında durmadır. Ve bu yük, Bize ihanetten sonra kardeşlerinizin kanlarının bile hala kurumayıp, herkesin de izlemeye kaldığı ve hala bazı kardeşlerinizin onların hapishanelerinde olduğu yüktür.
Nusret Cephesindeki kardeşleriniz, Savaş başladığı andan ve şuana kadar, bu sıkıntıya bir çözüm ve çare aramaya devam ediyor. Yermük Kampının ileri gelenlerinin talebiyle ve kamptaki yardım kuruluşlarıyla işbirliği içinde, bu bölgedeki kuşatmanın ve açlığın rehin aldığı kötü bir halde olan insani duruma dikkat ederek sıkıntıyı çözmek için uğraşa devam ediyoruz.
Duyguların kararlarımıza etki etmesinden önce içinde yaşadığımız vakıaya –bölgenin durumuna- dikkat etmemiz lazım.
Dilleriyle bize iftira atıldığı anda, ecrimizi Allah’tan bekleyerek, bir çare bulmak için Nusret Cephesi’nden bazı kardeşleriniz yaralandılar.
İşte, Bu (İslam Devleti ile Eknaf Beytul Makdis Arasında ki Çatışmaya) katılmak istemeyip de barındırıp güvenliklerini sağlamak için Açmış olduğumuz Makarlarımız –evlerimiz- buna şahittir.
Ceyşu’l İslam (Zehran Alluş’un İslam Ordusu – çevirmen) bizim nöbet bölgemizden, Yermuk Kampına Devle (İslam Devleti) ile savaşmak için geçmeyi istediğini haber saldı.
Peki Kiminle beraber Girmeyi planlıyor?!
Livau’ş-Şami’r-Rasul (Şam’ı Rasul Tuğayı), zalim Esad yönetimi ile anlaşmalar yapan grupla girmeyi planlıyor. Bu grup ki, Betü’s-Sahm’da bizi arkadan vurup ve bizi çıkarmak için kışkırtıp bizimle savaştılar . Bizde Nusret Cephesi olarak bu (Geçiş) taleplerini reddettik..
Biz nasıl olur da bizimle savaşan ve mücadele eden kimselerin Yermük Kampına girmesine izin veririz!? Bunun üzerine hemen medyaya yönelip, Bizim Devle (İslam Devleti) ile işbirliği yaptığımızı ve kuvvetlerinin Kampa geçmesini Engellediğimizi iddia ettiler. Bizim savaşlarını haklı çıkarmak adına bu şekilde iftirada bulundular.
Halbuki, Devle'nin Güçlü Oldukları Hacer’il Esved tarafından yollarının olduğunu herkes biliyor.
Bizler, Ceyşu’l İslam’daki samimi kardeşlerimize sesleniyoruz.
Sizler; Nusret Cephesi’ndeki kardeşlerinizin kendi gözlerinizle, Liderlerinizin önünde nasıl öldürüldüğüne ve esir alındıklarına şahit oldunuz. Ve her geçen gün göreceksiniz ki biz Beytü’s Sahm’dan ayrıldıktan sonra Livau’ş Şami’r Rasul Liderlerinden ve Esat’la en çok işbirliği yapan Ebu Abdo el’Hindi’nin sizlere nasıl baskı yapıp sıkıştırdığını göreceksiniz.
Bu hainlerle beraber Nusret Cephesinde ki kardeşlerinizle savaşmaya razı mı olacaksınız?
Bu hainlerle işbirliği yaparak Kardeşlerinize karşı silahlarınızı mı doğrultacaksınız?
Tam da Nusayri Yönetimi Yermuk Kampına saldırıp kontrolü ele geçirmek için uğraştığı anda!
Bugün hakkın yanında duruşunuzu sergileyin. Liderlerinizin ve komutanlarınızın sizi Müslümanların kanlarına ve namuslarına ihanet eden ve ellerini işbirlikçi grupların eline koyanlara hizmet edecek bir savaşa sürüklemelerine izin vermeyin.
Beyanâtın Arapça orjinali:
السلام عليكم ورحمة الله وبركاته