Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Soru Gaybı Allah'tan ve Bildirdiği Rasullerden Başkası da Bilebilir mi?

M Çevrimdışı

MuslimElAlmani

Üye
İslam-TR Üyesi
Selam Aleykum.

Gaybi Mutlak olarak Allahin bildigi, ve bazi Rasullerine de bir kismini bildirdigi ayetlerde Mevcuttur:
(Allah size gaybı bildirmez; fakat dilediği Peygamberine gaybı bildirir.) [Al-i imran 179]

(Allah gayba kimseyi muttali kılmaz; ancak dilediği Peygamber müstesna. Çünkü her Peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar.) [Cin 26, 27]

Ama mesela: Kasas Suresinin 7. Ayetinde, Hz Meryeme "Gaybten" haber vermis olmuyor mu Allah?


" Mûsâ’nın annesine, "Onu emzir, başına bir şey gelmesinden endişe ettiğinde onu nehre bırak. Korkup kaygılanma. Biz onu sana geri döndüreceğiz ve onu peygamberlerden biri yapacağız" diye vahyettik."

Veya Ali Imran 45 de Melekler demişti ki: "Ey Meryem! Allah seni kendisinden bir kelime ile müjdeliyor. Adı Meryem oğlu Îsâ Mesîh’tir, dünyada da âhirette de itibarlı ve (Allah’a) yakın kılınanlardandır.

Hz Meryeme bildirilen olan gayb degil mi ?

Sonucta Hz Musanin Peygamber olarak döndürülecegi Gaybi haber degil mi? Bu Durumda Mutasavvuflarin "Allah diledigi veliye de gaybten haber verebilir" düsüncesi hak kazanmiyor mu? Ama bu sekildede Ali Imran suresindeki Istisnaya bir Istisna daha eklenmis olup celiskiye seben olmuyor mu? Bu konuy
 
عبيد Çevrimdışı

عبيد

إذا لم تخلص فلا تتعب
Selam Aleykum.

Gaybi Mutlak olarak Allahin bildigi, ve bazi Rasullerine de bir kismini bildirdigi ayetlerde Mevcuttur:
(Allah size gaybı bildirmez; fakat dilediği Peygamberine gaybı bildirir.) [Al-i imran 179]

(Allah gayba kimseyi muttali kılmaz; ancak dilediği Peygamber müstesna. Çünkü her Peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar.) [Cin 26, 27]

Ama mesela: Kasas Suresinin 7. Ayetinde, Hz Meryeme "Gaybten" haber vermis olmuyor mu Allah?


" Mûsâ’nın annesine, "Onu emzir, başına bir şey gelmesinden endişe ettiğinde onu nehre bırak. Korkup kaygılanma. Biz onu sana geri döndüreceğiz ve onu peygamberlerden biri yapacağız" diye vahyettik."

Veya Ali Imran 45 de Melekler demişti ki: "Ey Meryem! Allah seni kendisinden bir kelime ile müjdeliyor. Adı Meryem oğlu Îsâ Mesîh’tir, dünyada da âhirette de itibarlı ve (Allah’a) yakın kılınanlardandır.

Hz Meryeme bildirilen olan gayb degil mi ?

Sonucta Hz Musanin Peygamber olarak döndürülecegi Gaybi haber degil mi? Bu Durumda Mutasavvuflarin "Allah diledigi veliye de gaybten haber verebilir" düsüncesi hak kazanmiyor mu? Ama bu sekildede Ali Imran suresindeki Istisnaya bir Istisna daha eklenmis olup celiskiye seben olmuyor mu? Bu konuy
Aleyküm selam we rahmetullah,
Dikkat ederseniz burda kendisine bilgi verilenler Nebiler ile bağlantılı olan kişilerdir. Bu verilen bilgiler de nübüvvetle ilgildir. Yine nübüvvetin dışına çıkmıyor. Diyelim ki nübüvvetin dışında bilgi veren bir nas bulduk;

Allah azze ve celle bal arısına da vahy ettiğini söylüyor.
Burdan anlaşılıyor ki Kur'an da vahy tek bir manada kullanılmıyor. Konu ile ilgili garibul Kur'an veya Kur'an kavramları sözlüklerine bakılabilir.
Gaybdan elde edilen bilgilerin ( ilham vb.) Rahmani mi şeytani mi olduğu aynı rüyalar gibi muammadır. Allah'tan gelen bir rahmet de olabilir, şeytanın vesvesesi de olabilir.

Allah dostu dediğimiz kişilerin Allah katındaki durumlarını yalnız Allah bilir. Şer'i olarak rüyanın bağlayıcılığı olmadığı gibi Allah azze ve cellle'nin salih kullarına ilham ettiği bilgilerin de o kişi dışındakiler için bağlayıcılığı yoktur.
Aksi durumda İslam münafıkların, zındıkların İslam olarak görünüp insanları sömürdüğü bir din haline gelirdi.
İkincisi bu ilham denilen şeyler şeriata ters olmaması gerekir. Çünkü Allah azze ve celle kendisiyle çelişmekten münezzehtir, bu Onun el Hak isminin gereğidir.

Ali İmran 45 te bildirilen müjde Rasulullah'ın sallallahu aleyhi ve sellem rüya ile ilgili hadisine binaen nübüvvetin 46'sından bir parçadır. Eğer rüya vb durumlar şeri boyutta değerlendirilseydi bile bağlayıcı olmazdı. Çünkü İslam'da ilim iki çeşittir, biri kesin bilgi diğeri zannı galip. Rüya ise iki ilim türü içinde de yer almaz. Bugün bana gaytan bilgi geliyor deyip insanları buna ittiba etmeye davet edenlerin sözleri rüyaya kıyasen batıldır! Bir de zannı galip her zaman geçerli değildir. ( Konu için usul ve mekasıd kitaplarına bakılabilir) Bunca ihtimal içersinde rüyada meyle neden olabilecek bir etken var mıdır?
Bu rüya Allah celle ve alâ nın ilhamı mı şeytanın dokunması, yoksa kişinin günlük yaşamında karşılaştıklarının psikolojik etkisi mi yalnızca Allah biliyorken...

Rüya üç kısımdır: Biri Allah'tan bir müjdedir. Biri nefsin konuşmasıdır. Biri de şeytanın korkutmasıdır. Biriniz hoşuna giden bir rüya görecek olursa, dilerse onu anlatsın. Eğer hoşuna gitmeyen bir şey görürse onu kimseye anlatmasın, kalkıp namaz kılsın

Buhari, Tabir 2, 10; Muslim, Rüya 10; (2266); Muvatta, Rüya 1, (2, 956).
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
M Çevrimdışı

MuslimElAlmani

Üye
İslam-TR Üyesi
Aleyküm selam we rahmetullah,
Dikkat ederseniz burda kendisine bilgi verilenler Nebiler ile bağlantılı olan kişilerdir. Bu verilen bilgiler de nübüvvetle ilgildir. Yine nübüvvetin dışına çıkmıyor. Diyelim ki nübüvvetin dışında bilgi veren bir nas bulduk;

Allah azze ve celle bal arısına da vahy ettiğini söylüyor.
Burdan anlaşılıyor ki Kur'an da vahy tek bir manada kullanılmıyor. Konu ile ilgili garibul Kur'an veya Kur'an kavramları sözlüklerine bakılabilir.
Gaybdan elde edilen bilgilerin ( ilham vb.) Rahmani mi şeytani mi olduğu aynı rüyalar gibi muammadır. Allah'tan gelen bir rahmet de olabilir, şeytanın vesvesesi de olabilir.

Allah dostu dediğimiz kişilerin Allah katındaki durumlarını yalnız Allah bilir. Şer'i olarak rüyanın bağlayıcılığı olmadığı gibi Allah azze ve cellle'nin salih kullarına ilham ettiği bilgilerin de o kişi dışındakiler için bağlayıcılığı yoktur.
Aksi durumda İslam münafıkların, zındıkların İslam olarak görünüp insanları sömürdüğü bir din haline gelirdi.
İkincisi bu ilham denilen şeyler şeriata ters olmaması gerekir. Çünkü Allah azze ve celle kendisiyle çelişmekten münezzehtir, bu Onun el Hak isminin gereğidir.

Ali İmran 45 te bildirilen müjde Rasulullah'ın sallallahu aleyhi ve sellem rüyama ile ilgili hadisine binaen nübüvvetin 46'sından bir parçadır. Eğer rüya vb durumlar şeri boyutta değerlendirilseydi bile bağlayıcı olmazdı. Çünkü İslam'da ilim iki çeşittir, biri kesin bilgi diğeri zannı galip. Rüya ise iki ilim türü içinde de yer almaz. Bugün bana gaytan bilgi geliyor deyip insanları buna ittiba etmeye davet edenlerin sözleri rüyaya kıyasen batıldır! Bir de zannı galip her zaman geçerli değildir. ( Konu için usul ve mekasıd kitaplarına bakılabilir) Bunca ihtimal içersinde rüyada meyle neden olabilecek bir etken var mıdır?
Bu rüya Allah celle ve alâ nın ilhamı mı şeytanın dokunması, yoksa kişinin günlük yaşamında karşılaştıklarının psikolojik etkisi mi yalnızca Allah biliyorken...

Rüya üç kısımdır: Biri Allah'tan bir müjdedir. Biri nefsin konuşmasıdır. Biri de şeytanın korkutmasıdır. Biriniz hoşuna giden bir rüya görecek olursa, dilerse onu anlatsın. Eğer hoşuna gitmeyen bir şey görürse onu kimseye anlatmasın, kalkıp namaz kılsın

Buhari, Tabir 2, 10; Muslim, Rüya 10; (2266); Muvatta, Rüya 1, (2, 956).
Allah razı olsun ama sorumun cevabı bu değil.
Konu rüya değil sırf. Bir kaide olarak “Gaybi Allah sadece resullere bildirir” ile Hz Musa’nın annesine verilen gaybi bilgi konu.Hz Musa’nın annesi Rasul olmadığına göre bir evliyaya da gaybten haber verilemez mi? Ben gaybi bildiğini iddia eden sarlatanlardan bahsetmiyorum, sadece kendisine has olsa bile bu mümkün mü? 2 alternatif var, ya dicez Allah sırf resullere bildirir, bu durumda hz Musa’nın annesini açıklamak güç, 2. Alternatif de Allah dilediğine bildirir. Bu durumdada sadece resullere bildirir ayetini nasıl anlamamız gerekecek?
 
عبيد Çevrimdışı

عبيد

إذا لم تخلص فلا تتعب
Allah razı olsun ama sorumun cevabı bu değil.
Konu rüya değil sırf. Bir kaide olarak “Gaybi Allah sadece resullere bildirir” ile Hz Musa’nın annesine verilen gaybi bilgi konu.Hz Musa’nın annesi Rasul olmadığına göre bir evliyaya da gaybten haber verilemez mi? Ben gaybi bildiğini iddia eden sarlatanlardan bahsetmiyorum, sadece kendisine has olsa bile bu mümkün mü? 2 alternatif var, ya dicez Allah sırf resullere bildirir, bu durumda hz Musa’nın annesini açıklamak güç, 2. Alternatif de Allah dilediğine bildirir. Bu durumdada sadece resullere bildirir ayetini nasıl anlamamız gerekecek?
Aslında ben rüyayı değil rüya ve ilham/vayhin ortak noktaları üzerinden bir karşılaştırma yapmaya çalıştım.
Aşağıda daha detaylı açıklama verildi:

Hz Musa'nın aleyhisselam annesine gelen vahy in keyfiyeti hakkında kesin bir bilgi yoktur. Alimler ihtilaf etmişlerdir. Cibril mi getirdi rüya mü gördü. Allahu a'lem.

Kardeşim Kuran'da şu kişilere ve varlıklarla da vahy edildiği geçmektedir:

Semaya,
Arza,
Meleklere,
Arıya,
Hz. Musa’nın annesine,
Havarîlere,
Peygamberlere.

Vahy kısık ses demektir. Burda kastedilen vahy direk Allah'ın peygamberlere farklı şekillerde bilgi vermesi gibi değildir: aşağıda vereceğim Rağıb el İshehanî'in el müfredatında konu daha iyi açıklamıştır.

وَاِنَّ الشَّيَاط۪ينَ لَيُوحُونَ اِلٰٓى اَوْلِيَٓائِهِمْ لِيُجَادِلُوكُمْۚ وَاِنْ اَطَعْتُمُوهُمْ اِنَّكُمْ لَمُشْرِكُونَ۟

Şüphesiz ki şeytanlar, sizinle tartışmaları için dostlarına (böylesi şüpheleri) fısıldarlar. Şayet onlara itaat edip (leş hayvanların helal olduğuna ve yenebileceğine inanırsanız) hiç şüphesiz müşriklerden olursunuz.
(6/En'âm, 121)

( Burda وحي kelimesini fiili mudarisinin çoğulu geçiyor)
Vahy kelimesine fısıldamak olarak mana verilmiştir.

Şeytanlar da vahy ediyorlar. Tıpkı insanlara iyiliği emreden meleklerin, kötülüğü emreden şeytanların yaptıkları gibi.
Havarîlere de vahy yani ilham gelmiştir ama bu ayetler gibi bağlayıcı değildir. Tıpkı meleklerin bazı kişilere de vahyettiği gibi ama bu iki vahy arasında fark vardır. Hatta Allah azze ve celle melekler aracılığıyla bütün insanlara - bir hadise binaen- şöyle seslenir:
Üzerine güneş doğan her gün iki melek şöyle seslenir:
Ey insanlar Rabbinizin rahmetine geliniz. Az ama yeterli olan rızık, çok olupta azdıran rızıktan hayırlıdır.
(Ahmed ibni Hanbel)
Burda bize Allah'tan bizlere melekler aracılığıyla nida edilmesi bunu peygamberlere gelen vahy olarak isimlendirme gereği oluşturmuyor. Tıpkı arı, sema örneklerinde olduğu gibi. Kuran'da vahy geçti diye direk peygamberlere gelenin benzeri manasında alınması gerekmez. Örneğin zikr( ذكر) kelimesinin 20 manası var. Ama farklı yerlerde farklı manalarda kullanılıyor.
Rağıb el İshehanî'in kitabındaki konu ile ilgili açıklama;
IMG_20200705_221411.jpg

IMG_20200705_221442.jpg

IMG_20200705_221457.jpg
 
Son düzenleme:
E Çevrimdışı

Ebu Müsenna

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Durum bana göre karmaşık veya çelişkili değil. Kısa ve öz açıklamak gerekirse; Gaybı sadece Allah bilebilir ve dilediği Rasullerine dilediği kadar bildirir. Yani Rasuller bizzat kendileri bilici olamazlar. Çünkü mutlak gaybı bilmek vacibul vucud olmayı gerektirir ki o Allah tır. Rasullerine bildirilen bu gayb bilgileri de ayetlerle ve sahih hadislerle sabittir haktır.

Yine Allah ın Musa a.s ın ve İsa a.s ın annesine bildirdiği gayb bilgileri de ayetlerle sabittir ve haktır.

Diğer salih insanlara ilham veya sezi olarak bildirilen şeyler de olabilir lakin bunlar mutlak hak veya şeri delil olamazlar. Nitekim zannı galible delil oluşmaz.
 
E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Musenna ahi çok yerinde bir noktaya değinmiş.
Zikredilen isa ve musa as.annelerine ve meryem,e vahyedilen gaybi bilgiler ayet ile sabittir ve de haktır.
Peki kendisine gaybi bilgi ilham veya vahyedildiğini iddia eden veli kulun bu iddiasının tasdiki ne olacaktır.?
Şayet böyle bir kapı açılırsa önüne gelen bu hassas konuyu istismar edecektir.
 
M Çevrimdışı

MuslimElAlmani

Üye
İslam-TR Üyesi
Durum bana göre karmaşık veya çelişkili değil. Kısa ve öz açıklamak gerekirse; Gaybı sadece Allah bilebilir ve dilediği Rasullerine dilediği kadar bildirir. Yani Rasuller bizzat kendileri bilici olamazlar. Çünkü mutlak gaybı bilmek vacibul vucud olmayı gerektirir ki o Allah tır. Rasullerine bildirilen bu gayb bilgileri de ayetlerle ve sahih hadislerle sabittir haktır.

Yine Allah ın Musa a.s ın ve İsa a.s ın annesine bildirdiği gayb bilgileri de ayetlerle sabittir ve haktır.

Diğer salih insanlara ilham veya sezi olarak bildirilen şeyler de olabilir lakin bunlar mutlak hak veya şeri delil olamazlar. Nitekim zannı galible delil oluşmaz.
Ozaman toparlamak gerekirse söyle mi diyecez: Hüküm Ifade eden Gaybi ifadeler ancak peygamberler bilir
Ama nisbi veya Hissi gaybi seyleri Allah bir sekilde Rasulden baskasina da bildireblir? Ama bunlar hüküm seklinde degil?

Veya söyle birsey denilse olabilir mi: Allah baska bir ayette insana ve Meleklerde Rasuller sectigini söylyüor. Bu durumda Rasul olan bir Melek hz musanin annesine bunu bildirmis olamaz mi?

Mesela bizim Cehennemin varligini bilmemiz de gayb, ama peygamberimiz a.s bildirdigi icin biliyoruz.
Hz musanin annesine de Melek bildirmis olsa ayetin disina cikmamis oluruz?
Ozaman ayet söyle anlasilabilr diye düsündüm: Allah vasitasiz olarak sirf Rasullere haber verir, Hz musa ile konusmasi gibi, veya cebraile vahy etmesi gibi. Geri gaybi bilgiler bu Rasuller vasitasiyla bilinir? Biraz karisik oldu ama umarim anlasilmistir. Haddimi asmak istemiyorum, bu yazdigim sirf kendi düsüncem, dogruysa Allahtan, yanlissa benden ve seytandandir.
 
M Çevrimdışı

MuslimElAlmani

Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Musenna ahi çok yerinde bir noktaya değinmiş.
Zikredilen isa ve musa as.annelerine ve meryem,e vahyedilen gaybi bilgiler ayet ile sabittir ve de haktır.
Peki kendisine gaybi bilgi ilham veya vahyedildiğini iddia eden veli kulun bu iddiasının tasdiki ne olacaktır.?
Şayet böyle bir kapı açılırsa önüne gelen bu hassas konuyu istismar edecektir.

zaten ben sufilerin gaybi anlatimlarini savunmak istemiyorum. Sirf formül olarak Rasul disi insanlar gaybtan nisbi haberdar olabilmeleri bu ayetlerle bagdastirmaya calisiyorum. Sonuct rasulldan baskasina gaybi bilgi gelmez diye nokta koyarsak, celiski olmmus oluyor, cünkü hz musanin annesi rasul degil. Bu yüzden ayetleri cem edip dogru kanaati ögrenmek istiyorum.
 
M Çevrimdışı

MuslimElAlmani

Üye
İslam-TR Üyesi
Aslında ben rüyayı değil rüya ve ilham/vayhin ortak noktaları üzerinden bir karşılaştırma yapmaya çalıştım.
Aşağıda daha detaylı açıklama verildi:

Hz Musa'nın aleyhisselam annesine gelen vahy in keyfiyeti hakkında kesin bir bilgi yoktur. Alimler ihtilaf etmişlerdir. Cibril mi getirdi rüya mü gördü. Allahu a'lem.

Kardeşim Kuran'da şu kişilere ve varlıklarla da vahy edildiği geçmektedir:

Semaya,
Arza,
Meleklere,
Arıya,
Hz. Musa’nın annesine,
Havarîlere,
Peygamberlere.

Vahy kısık ses demektir. Burda kastedilen vahy direk Allah'ın peygamberlere farklı şekillerde bilgi vermesi gibi değildir: aşağıda vereceğim Rağıb el İshehanî'in el müfredatında konu daha iyi açıklamıştır.

وَاِنَّ الشَّيَاط۪ينَ لَيُوحُونَ اِلٰٓى اَوْلِيَٓائِهِمْ لِيُجَادِلُوكُمْۚ وَاِنْ اَطَعْتُمُوهُمْ اِنَّكُمْ لَمُشْرِكُونَ۟

Şüphesiz ki şeytanlar, sizinle tartışmaları için dostlarına (böylesi şüpheleri) fısıldarlar. Şayet onlara itaat edip (leş hayvanların helal olduğuna ve yenebileceğine inanırsanız) hiç şüphesiz müşriklerden olursunuz.
(6/En'âm, 121)

( Burda وحي kelimesini fiili mudarisinin çoğulu geçiyor)
Vahy kelimesine fısıldamak olarak mana verilmiştir.

Şeytanlar da vahy ediyorlar. Tıpkı insanlara iyiliği emreden meleklerin, kötülüğü emreden şeytanların yaptıkları gibi.
Havarîlere de vahy yani ilham gelmiştir ama bu ayetler gibi bağlayıcı değildir. Tıpkı meleklerin bazı kişilere de vahyettiği gibi ama bu iki vahy arasında fark vardır. Hatta Allah azze ve celle melekler aracılığıyla bütün insanlara - bir hadise binaen- şöyle seslenir:
Üzerine güneş doğan her gün iki melek şöyle seslenir:
Ey insanlar Rabbinizin rahmetine geliniz. Az ama yeterli olan rızık, çok olupta azdıran rızıktan hayırlıdır.
(Ahmed ibni Hanbel)
Burda bize Allah'tan bizlere melekler aracılığıyla nida edilmesi bunu peygamberlere gelen vahy olarak isimlendirme gereği oluşturmuyor. Tıpkı arı, sema örneklerinde olduğu gibi. Kuran'da vahy geçti diye direk peygamberlere gelenin benzeri manasında alınması gerekmez. Örneğin zikr( ذكر) kelimesinin 20 manası var. Ama farklı yerlerde farklı manalarda kullanılıyor.
Rağıb el İshehanî'in kitabındaki konu ile ilgili açıklama;
Ekli dosyayı görüntüle 26331
Ekli dosyayı görüntüle 26333
Ekli dosyayı görüntüle 26334

kardes sen soruyu anlamadin. Soru vahy nasil ve niye gelir degil.
Gaybin bilgisi sadece rasullere bildirilirse, Musa a.s annesi neden gaybtan haberdar olabildi, rasul olmadigi halde.

Konu Rasullerdan baskasina Gaybi haber bildirilrmi bildirilmezmi.
Gelen Gaybi bilginin nasil geldigi degil.
 
عبيد Çevrimdışı

عبيد

إذا لم تخلص فلا تتعب
kardes sen soruyu anlamadin. Soru vahy nasil ve niye gelir degil.
Gaybin bilgisi sadece rasullere bildirilirse, Musa a.s annesi neden gaybtan haberdar olabildi, rasul olmadigi halde.

Konu Rasullerdan baskasina Gaybi haber bildirilrmi bildirilmezmi.
Gelen Gaybi bilginin nasil geldigi degil.

"Konu Rasullerdan baskasina Gaybi haber bildirilrmi bildirilmezmi.
Gelen Gaybi bilginin nasil geldigi degil."

Bunu ilk ve ikinci mesajımda açıklamıştım ama maksadımı anlatamadım veya anlaşılamadı galiba.
Neyse konu çözüldü gibi zaten.
 
E Çevrimdışı

Ebu Müsenna

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Ozaman toparlamak gerekirse söyle mi diyecez: Hüküm Ifade eden Gaybi ifadeler ancak peygamberler bilir
Ama nisbi veya Hissi gaybi seyleri Allah bir sekilde Rasulden baskasina da bildireblir? Ama bunlar hüküm seklinde degil?

Veya söyle birsey denilse olabilir mi: Allah baska bir ayette insana ve Meleklerde Rasuller sectigini söylyüor. Bu durumda Rasul olan bir Melek hz musanin annesine bunu bildirmis olamaz mi?

Mesela bizim Cehennemin varligini bilmemiz de gayb, ama peygamberimiz a.s bildirdigi icin biliyoruz.
Hz musanin annesine de Melek bildirmis olsa ayetin disina cikmamis oluruz?
Ozaman ayet söyle anlasilabilr diye düsündüm: Allah vasitasiz olarak sirf Rasullere haber verir, Hz musa ile konusmasi gibi, veya cebraile vahy etmesi gibi. Geri gaybi bilgiler bu Rasuller vasitasiyla bilinir? Biraz karisik oldu ama umarim anlasilmistir. Haddimi asmak istemiyorum, bu yazdigim sirf kendi düsüncem, dogruysa Allahtan, yanlissa benden ve seytandandir.

Allahu alem Musa a.s ın annesine Cibril a.s insan bedenine bürünüp haber vermiş olabilir. Nasıl ki Cibril a.s kıyameti vs sormak için insan bedenine bürünüp Rasulullah sav in yanında sahabeler bulunurken gelip sorduğunda, Rasulullah sav o Cibril di size dininizi öğretmek için geldi dediyse bu şekilde de olmuş olabilir.

Allah Salih zatlara ilham ediyor olabilir; misal Ömer r.a halife ve ordu cihadta iken kâfirler müminleri kuşatıp kıstıracakken Allah Ömer r.a a ilham etmiş ve Ömer r.a ordu komutanına sesini duyurmuştu, bu Allah ın ona lutfettiği kerametti,ancak bu kesinlik ve din de delil oluşturmaz. Yani bir kişi bugün Allah bana ilham etti veya rüya da Allah bana şöyle ilham etti ve bu böyledir demesi şeri delil olmaz.
 
Bin Yusuf Çevrimdışı

Bin Yusuf

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
“Bunlar gayb haberlerindendir, onları sana vahyediyoruz. Bundan önce onları ne sen bilirdin, ne de senin kavmin.”(Hud 11/49)
Allah bildirdikten sonra artık gayb değildir.



Ayrıca bu konulara pek takılmamak lazım. Vakit kısıtlı cennette ucuz değil, amel ve teslimiyet gerek.
 
Üst Ana Sayfa Alt