Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Gegenseitige Hilfe in Frömmigkeit und Gottesfurcht

Hasbihal Ali Çevrimdışı

Hasbihal Ali

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Qur’an: Allah, der Erhabene, spricht:

"Und helft einander in Rechtschaffenheit und Frömmigkeit und Gottesfurcht..." (5:2)


"Bei der Zeit! Wahrlich, der Mensch ist zum Verderben (verurteilt), außer denjenigen, die glauben und gute Werke tun und sich (gegenseitig) zum Rechten aufrufen und sich (gegenseitig) zur Geduld (und Standhaftigkeit) aufrufen." (103:1-3)


Imam Asch-Schafi'i (rA) meinte dazu, dass die meisten Menschen die Bedeutung dieser Sure (Al-Asr) unterschätzen.

Abu Abdur-Rahman Zaid ibn Khälid al-Dschuhani (r) berichtet, dass der Gesandte Allahs (s) sagte: "Wer für die Ausrüstung eines Mudschahids** sorgt, zählt auch als Mudschdhid, und wer sich um die Angehörigen eines Mudschahids kümmert, zählt auch als Mudschahid, der am Dschihad teilgenommen hat." (Al-Bukhari und Muslim)

**Mudschahid nennt man denjenigen, der Dschihad führt




[Riyad us-Salihin Nr. 177]







Abu Said al-Khudri (r) erzählte: Der Gesandte Allahs (s) beauftragte eine Abteilung von Mudschahidin gegen den Lahyan-Stamm von Hudhail zu kämpfen, und er befahl: "Jeder zweite Mann soll sich vorbereiten, in den Dschihad zu ziehen, doch werden beide das gleiche Maß an Belohnung bekommen." (Muslim)




[Riyad us-Salihin Nr. 178]







Ibn Abbas (r) erzählte: Der Gesandte Allahs (s) stieß bei Ar-Rauha'** auf Reisende, und fragte sie: "Wer seid ihr?" Sie sagten: "Muslime!", dann fragten sie ihn: "Und wer bist du?" Er antwortete: "Der Gesandte Allahs." Da trat eine Frau mit einem Jungen hervor und fragte: "Zählt die Pilgerfahrt dieses Jungen?" Er sagte: "Ja, und du wirst auch eine Belohnung bekommen." (Muslim)

**Das ist ein Vorort von Medina.




[Riyad us-Salihin Nr. 179]







Abu Musa ai-Asch'ari (r) überliefert: Der Prophet (s) sagte: "Ein vertrauenswürdiger muslimischer Verwalter ist einer, der seine Pflichten ehrlich durchführt und vollendet, womit er beauftragt wurde, und der jedem voll aushändigt, wozu er berechtigt ist, und zwar aus ganzem Herzen. Ein solcher Verwalter ist wie jemand, der Sadaqa gibt." (Al- Bukhari und Muslim)

Nach einer anderen Version zählt derjenige, der dafür sorgt, dass ein anderer etwas erhält, auch als jemand, der Sadaqa gibt.

Beide Versionen gelten als gesund (sahih).




[Riyad us-Salihin Nr. 180]
 
Hasbihal Ali Çevrimdışı

Hasbihal Ali

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Sen anlamiyorsun ama Almanca bilen kardeslerimiz var onlar anliyor okuyor. Ögreniyor... ;)
Keske her dilden yayin yapabilsek, tüm dünyayi islam catisi altinda birlestirsek. Gerci Allah, er gec hepsi islam catisi altina girecegini vaad ediyor ama insanoglu sabirsiz iste, hemen olsun istiyoruz :)

Seni mi kiracagim güzel akhim... Al sana türkcesini asagiya asayim

21) İyilik Ve Hayırlarda Yardımlaşma
“... İyi ve güzel olan şeylerde ve yolunuzu Allah’ın kitabıyla bulmada yardımlaşın...” (Maide: 5/2)
“İnsanların tek sermayesi olan zaman birimine andolsun ki, Allah’ın gösterdiği yolda yürümeyen tüm insanlar mutlaka zarardadır. Ancak inanarak doğru dürüst işler yapanlar, birbirlerine hakdan gelen gerçekleri ve her türlü sıkıntı ve zorluklara karşı dirençli olmayı tavsiye edenler bu ziyandan kurtulmuşlardır.” (Asr 103/1-3)
* İmam Şafii: “İnsanların çoğu bu sureyi düşünmede gafildirler”, demiştir. [1]

179. Ebû Abdurrahman Zeyd İbni Hâlid el–Cühenî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kim Allah yolunda cihada gidecek bir gaziyi techiz eder, cihad için gerekli olan ihtiyaçlarını karşılarsa, âdeta cihada gitmiş gibi sevab kazanır. Cihada giden gazinin arkada bıraktığı ailesine güzelce bakıp onların ihtiyaçlarını karşılayan kimse de sanki cihad yapmış gibi sevap kazanır.”[2]

180. Ebû Saîd el–Hudrî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Hüzeyl kabilesinin Lihyânoğulları üzerine ordu sevketmek istedi. Bu sebeple şöyle buyurdu:
“İki kişiden biri cihada gitsin. Kazanılacak sevap ikisi arasında ortaktır.”[3]

181. İbni Abbas radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Ravha mevkiinde bir deve kervanına rastladı ve:
– “Sizler kimlersiniz?” dedi. Onlar:
– Biz müslümanlarız, sen kimsin? diye sordular.
Peygamber efendimiz:
– “Ben Allah’ın Resulüyüm” dedi. İçlerinden bir kadın, küçük bir çocuğu Peygamberimiz’e doğru kaldırarak:
– Bu çocuğun haccı olur mu? diye sordu. Resûlullah Efendimiz:
– “Evet, ayrıca sana da sevap vardır” buyurdu.[4]

* Memleketimizde pek rağbet görmeyen bu adet şu anda diğer İslam memleketlerindeki müslümanlar tarafından tatbik edilmektedir. Üzerine hac farz olmayan çocuklara da hac yaptırılabilir, aynı sevap anne ve babasına da verilir. [5]

182. Ebû Mûsâ el–Eş’arî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kendisine emredileni tamı tamına, eksiksiz olarak ve gönül hoşluğu ile yerine getirip verilmesi istenilen kişiye veren güvenilir müslüman kasadar, sadaka veren iki kişiden biridir.”[6]

Bir rivayette: “Emredileni veren” şeklindedir.

* Her konuda olduğu gibi sadaka ve zekat dağıtma konusunda da müslümanların birbirlerini vekil tayin etmeleri caizdir. Alışkanlık haline getirmemek şartıyla bazı zaruretler halinde bu vekalet caizdir. Esasen herkes bu işi kendisi yapmalıdır. Çünkü zenginlik nimeti verilen kimse fakiri de arayıp bularak zekat ve sadakasını bizzat kendisi vererek Allah’ın o nimetini verme zevkini de tadacaktır. Ben verilecek yeri bilemem, bulamam demek mazeret olmaz, onu da bilmek ve bulmak mecburiyetindeyiz. Bu da bir görevdir hem de zevkli bir görev. Böylece sevapta ortaklık mutlak eşitliği de gerektirmiyor, sevabın aslında ortaklık esas olmuş oluyor. [7]

[1] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 73

[2] Buhârî, Cihâd 38; Müslim, İmâre 135–136. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Cihâd 20; Tirmizî, Fezâilü’l–cihâd 6; Nesâî, Cihâd 44.
1307’de tekrar gelecektir.

[3] Müslim, İmâre 137.
1310’da tekrar gelecek açıklama orada verilecektir.

[4] Müslim, Hac 409. Ayrıca bk. Ebu Dâvûd, Menâsik 7.
1283’de gelecektir.

[5] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 74

[6] Buhârî, Vekâlet 16; Müslim, Zekât 79. Ayrıca bk. Buhârî, Zekât 25, İcâre 1; Nesâî, Zekât 57, 67.

[7] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 74
 
A Çevrimdışı

Away

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Rabbim senden razı olur inşaAllah abim. Allah senin dualarını kabul buyurur inşaAllah ve inşaAllah seni Cennette peygamberimiz Muhammed (Sallallahu aleyhi vesellem) ile komşu eyler inşaAllah ve benide.Rabbimden duacıyım
 
Üst Ana Sayfa Alt