Çevrimdışı
Ehl-i Sünnet demek, kitabı Peygamberin anlattığı gibi anlamak; ve’l-Cemaat demek Peygamberi ilk üç neslin anlattığı gibi anlamaktır. Kitabı Peygamberden, Peygamberi de herkesten soyutlamanın türlü yolları var ancak hepsinin vardığı yer, şeriatın “hükümsüzleşmesi” meselesidir.
Peygamberi aşan din, ehli sünnet dışıdır. Sahabeyi aşan din cemaat dışıdır. Ehli sünnet ve'l-cemaat olmak peygambere ittibaa eden cemaatin dışına adım atmamaktır. O sebeple bidatler küçük yaramazlıklar değildir. Günah işlemek hatadır ama bidat hata değildir; sisteme saldırmaktır.
Sir Ahmed Han, Ali Abdürrazık veya Ömer Rıza Doğrul gibi isimlerin sisteme taaruzlarındaki ana hedef cihad ve hilafetin iptali meselesidir. Buna üçüncüsü olan kadın/aileyi de ekleyebilirsiniz. Diğer konular tali ama bu üç konunun aşılmasının tek yolu sünnetin iptalidir.
Hilafet, cihad ve aile iddiası olmayan İslam, ancak bu şekliyle Fransız İslam’ı, Amerikan İslam’ı veya Anadolu İslam’ına dönüşebilir. Tıpkı Hz. İsa’nın dini olan İslam’ın, tahrif edilerek Roma İslam’ı yani Hristiyanlık inancına evrilmesi gibi.
Tarih hep tekerrür eder. Allah her daim galiptir. İslam yücedir ve hiçbir şey onu aşamaz. Ancak insan hainlik eder, nefisine zulmeder, zalimlere boyun eğer, dinini ve şahsiyetini az pahaya satar gider. Yahudi ve Hristiyan olmamak ancak ve ancak sünnete ittiba ile mümkün.
Sünnetin şöyle ya da böyle iptali, herkesin kendi çapında tanrı olduğu şu hümanist çağda bir peygamberi dinlemeye tahammül etmemek, onu tarihe, dini de vicdana, mabedlere veya belirli günlere hapsederek siyasal ve sosyal alan kazanmak demektir. Bunun adının ne olduğu malum.
Peygamberi aşan din, ehli sünnet dışıdır. Sahabeyi aşan din cemaat dışıdır. Ehli sünnet ve'l-cemaat olmak peygambere ittibaa eden cemaatin dışına adım atmamaktır. O sebeple bidatler küçük yaramazlıklar değildir. Günah işlemek hatadır ama bidat hata değildir; sisteme saldırmaktır.
Sir Ahmed Han, Ali Abdürrazık veya Ömer Rıza Doğrul gibi isimlerin sisteme taaruzlarındaki ana hedef cihad ve hilafetin iptali meselesidir. Buna üçüncüsü olan kadın/aileyi de ekleyebilirsiniz. Diğer konular tali ama bu üç konunun aşılmasının tek yolu sünnetin iptalidir.
Hilafet, cihad ve aile iddiası olmayan İslam, ancak bu şekliyle Fransız İslam’ı, Amerikan İslam’ı veya Anadolu İslam’ına dönüşebilir. Tıpkı Hz. İsa’nın dini olan İslam’ın, tahrif edilerek Roma İslam’ı yani Hristiyanlık inancına evrilmesi gibi.
Tarih hep tekerrür eder. Allah her daim galiptir. İslam yücedir ve hiçbir şey onu aşamaz. Ancak insan hainlik eder, nefisine zulmeder, zalimlere boyun eğer, dinini ve şahsiyetini az pahaya satar gider. Yahudi ve Hristiyan olmamak ancak ve ancak sünnete ittiba ile mümkün.
Sünnetin şöyle ya da böyle iptali, herkesin kendi çapında tanrı olduğu şu hümanist çağda bir peygamberi dinlemeye tahammül etmemek, onu tarihe, dini de vicdana, mabedlere veya belirli günlere hapsederek siyasal ve sosyal alan kazanmak demektir. Bunun adının ne olduğu malum.
