Eğer İran Suriye’deki katliamda hata işliyorsa, Allah’ın yolunda savaşan kim tağutun yolunda savaşan kim? Rusya en büyük yük gemilerinden birisiyle Nusayrilere Silah taşırken Tağuta mı yardım ediyor Müminlere mi?
Tağut’tan söz eden Türkiye’li salon tevhidcileri, bugün Suriye’de tağutların safında yer alıyorlar.
Evet, Suriye’de aslında 90 yıldır İslama karşı verilen bir savaşken, bu savaşın mazlum tarafı, zalim ve tağutun safında savaşıyormuş gibi gösteriliyor. Hâlbuki en büyük tağut Nusayrilere silah ve asker yardım yapanlardır.
Çünkü orada iman ve tevhid ehli kardeşlerimiz Allah’ın adıyla savaşırlarken diğerleri tağutlarının adlarını anarak ve onlara tevessül ederek ve onlar adına tecavüzlerde bulunarak katliamda bulunuyorlar.
وَمَا لَكُمْ لاَ تُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللّهِ وَالْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاء وَالْوِلْدَانِ الَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَخْرِجْنَا مِنْ هَـذِهِ الْقَرْيَةِ الظَّالِمِ أَهْلُهَا وَاجْعَل لَّنَا مِن لَّدُنكَ وَلِيّاً وَاجْعَل لَّنَا مِن لَّدُنكَ نَصِيراً {75} الَّذِينَ آمَنُواْ يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللّهِ وَالَّذِينَ كَفَرُواْ يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ الطَّاغُوتِ فَقَاتِلُواْ أَوْلِيَاء الشَّيْطَانِ إِنَّ كَيْدَ الشَّيْطَانِ كَانَ ضَعِيفاً {76}
“Size ne oluyor ki Allah yolunda ve zayıf düşürülmüş erkekler kadınlar çocuklar ve Rabbimiz bizi, halkı zalim bu beldeden çıkar ve kendi katından bize bir dost gönder ve kendi katından bize bir yardımcı gönder diyenler uğrunda savaşmıyorsunuz?
İMAN edenler ALLAH yolunda savaşırlar, KÂFİRLER ise, tağutun yolunda savaşırlar.
Öyleyse SİZ, şeytanın dostlarına karşı savaşın. Zira şeytanın tuzağı çok zayıftır.”
(Nisa:75,76)
Suriye’de Nusayri küfr taifesinin Müslümanlara yönelik katliama ara vermeden ve Müslümanların onayı ile acımasızca devam ediyor.
Tarih en vahşi çağlarda bile eşine rastlanmayan barbarlıklara sahne olmakta ve Müslümanların Allah’ın dinine ve Allah’ın ahkâmına en lakayd ve en ilgisiz kaldıkları bir zamanın nabzını saniye saniye kaydediyor ve bugün Suriye’de, yarın Arabistan’da ve bir gün de Türkiye’de olacak vahşetlerin ayak seslerini haber veriyor.
Suriye’de Müslümanlara ait hiçbir şeyin ve İslam adına canlı hiçbir şeyi değeri yok anlamı yok. Saygıya layık değil. Suriye’de Nusayriler tarihin en büyük intikamını bizden alıyorlar, fakat fatura ABD’ye çıkarılıyor ve ABD ile Rusya Müslümanların kanları üzerinde İran’ın masasında kumar oynuyor.
Tarihin en kâfir ve en barbar devleti ve şeytanın bugün yeryüzünde en çok sevdiği ve ABD’nin küfründen ve tuğyanından da daha insanlık dışı bir mezbahayı; Hula, Hama ve Hıms’da tatbik ediyor.
ABD’ne karşı sahte bir düşmanlığın bayraktarlığını yapan Milliyetçi ve Irkçı İran devleti, Müslümanları Suriye’deki zulme karşı direnmeye çağıran Müslümanları Mezhepçilikle suçlamaya, akıllarını petrolüyle ve parasıyla devreye sokarak satın alıyor ve İslam tarihindeki en büyük hiyanete imza atmaktadır. Bunun içindir ki Irak’ın işgalinde ABD ile yardımlaşarak "Mezhep devletleri"ni kurdular ABD ve Nato ile dayanışma içinde Afganistan’ın işgal edilmesine göz yumdular.
Türkiye’de ise yerli Safeviler İran’ın hiyanetine -bağışlayın- çanak tutmaktalar ve Suriye’deki zulmün yanında durmaktalar.
Hatta bazı İslamcı zevat diyor ki, İran Suriye’de olanlarla destek vermekle sadece “hata” işlemektedir
Eğer İran Suriye’de hata işlemektte ise, Nusayri devleti Allah yolunda savaşmakta ve bu kâfirlerin zulmüne baş kaldıran bütün Müslümanların da kanları ve ırzları helaldir.
Türkiye‘de ben Müslümanım diyen bazı insanların Suriye’de İran’ın ortak olduğu tecavüzlerin ve katliamın bir hata olduğunu söylüyorsa, Nusayriler Müslümanların kanlarında beridirler ve bu kanı onlar dökmüyor ve onlarca şehri yerle bir eden onlar değil.
İran, Suriye’de “hata işliyorsa” Türkiyeli Müslümanlar ne yapıyor? Eğer Bu kadar kan bu kadar yıkım ve bu kadar kadına ve namuslarına karşı yapılana hata diyorsanız, Türkiyeli İslamcı (!) ve şeriatçı (!) zevata benim diyeceğim bir şey var O zaman sizin dininizde Müslümanların kanlarını akıtmak ve ırzlarına tecavüz etmek sadece hata imiş diyorum.
Siz Allah‘a ve ahiret gününe iman etmiyor, siz iki yüzlü haysiyetlerini satan sefillersiniz.
Şöhret ve sahte takva libasınız sadece belamlar gibi arkanızdaki Müslüman gençliği aldatmakta ve belki de Suriye’deki kardeşlerinin yanında olmak isteyenleri; böylece Sasani- Safevi İran ve kafir Nusayriler adına Suriye’deki cinayetlerin, vahşetin ve ırza tasallutun da ortağı olmaktasınız..
Allah, Safevi ve Nusayri düşmanlığını ve Fatımi Batınî ideolojisini ve Sünni Fatımî "dailer"in Türkiye’de nasıl iş gördüğünü bizlere gösterdi.
Suriye’deki savaş; Allah’a hamdolsun birçok gafilin, cahilin ve dalalete düşmüş olan gencimizin ve akıl sahibimizin gözlerini açtı körleşmiş olan basiretini aydınlattı..
İran hata yapıyor demek !?
Öyle mi? Rasul (sallallahu aleyhi ve sellem) “hatadan kalemin kaldırıldığını” haber verdi. Bu demektir ki, İran’ın hata yapması aslında İran’ın Suriye’de cihad ettiğini söylemektedir. Bunun içindir ki Türkiye’de Ehl-i Sünnet olduğunu söyleyen ve bizleri zaman zaman Selefi ve Vehhabi olarak kınayabilen bazıları ne yazık ki dut yutmuş bülbüllere dönmüşler ve Suriye konusunda tek kelime etmiyorlar. Bizimle Filistin Platformlarında boy gösteren Müslümanların bazılarının sesleri solukları kesilmiş ve Suriye’de, bir zamanlar savundukları İran’ın ve Hizbulllah’ın ortak katliamını seyretmekteler.
Neden, Filistin meselesi söz konusu olduğunda sokaklara dökülenler, bugün seslerini çıkarmıyorlar?
Neden, Bosna’da olanlara karşı meydanları dolduranlar bugün hiçbir şey demiyorlar?
Neden Irak işgal edildiğinde Ankara caddelerini dolduran İslamcılar, bugün meydanlarda yok ve bugün Suriye’de mazlum Suriyeli kardeşlerimizin yanında değiller?
Türkiye’de bazı Müslümanlar Suriye’de bu zulümler devam ederken, “SURİYE’DE ŞEHADET” geceleri düzenleyeceklerine, sahabeyi tekfir eden bir mezhebe müntesip ve onların “daîler”inin gecelerine katılarak karartmada yerlerini almaktalar.
Bu fakirin kanaatine göre, Türkiye İslami hareketleri Filistinle ve Bosna’yla biraz Türkiye’nin imajını düzeltmek ve biraz da Filistin'de Osmanlı'nın hatalarını örtbas etmek için Filistin meselesini gündeminde tutmuştur.
Allah’ın lütfuyla hidayet yolunu bulmaya çalışan gençliğin bu semboller üzerinden kullanılması gerekiyordu. Biz de bu kullanılmada adeta yerimizi aldık.
Evet, İran Suriye’de 1982 Hama katliamında da hata (!) yapmıştı.
Bugün de Suriye’de aynı hatayı (!) işliyor. Irak'ta da aynı hatayı işledi. Peki, bu nasıl bir hatadır ki, dostlar; bir kez olsun kalemleriyle veya nasihatleriyle kardeşleri İran’ı bu hatasından ötürü uyarmadılar.
Eğer İran Suriye’de hata işliyorsa, bu İran’ın Suriye’de Ehl-i Sünnet ve diğer mazlum insanlara karşı cihadında (!) hata işlediğini söylemektir.
Peki, Suriye rejiminin bu durumda ne yaptığını söyleyebiliriz? Elbette söylenecek tek söz onun da Müslümanların kanlarına ve namuslarına karşı işlediği cinayetin hata olduğudur. Kardeşiniz İran, kardeşleri Nusayrilerle birlikte demek ki sadece hata işlemekte öyle mi?
Kardeşler! İran Suriye’deki katliamda “hata” ediyorsa bizler ne yapmış oluyoruz? Salih amel mi, Allah yolunda cihad mı?
İran Suriye’deki “hata” ediyorsa, Nusayriler de hata ediyor demektir. Bu durumda Nusayrîlerin Batınî savaşlarını eleştirmemekle de biz halt işlemiş oluyoruz değil mi?
Hula’da işlenen katliam demek ki bir hata..! Ki, kardeşlerimiz buna rağmen Nusayri kardeşlerini ve dostları İran’ın hatalarını örtbas ediyorlar.
İran hata ediyormuş Müslümanlar!
Peki, ya Nusayriler ne yapıyor?
Kardeşler bilin ki, Müslümanlar arasında bu hain düşünceleri taşıyanlar, Safevilerle işbirliği yapmaktalar ve Türkiye’de Ehl-i Sünnet adına sizleri İran’ın zulümlerine rağmen bu mezhebin sahabeye olan düşmanlığını ve onları tekfir etmelerini saklıyorlar ve böylece onların siyasi yayılmacılığına destek vermiş olup mazlumları yardımsız bırakmanıza sebep oluyorlar.
Bu sözleri sarf edenlerin, yeniden imanlarını tazelemeye ve Allah’a tevbe ve istiğfarda bulunmaları gerektiğine inanıyorum.
وَلاَ تَرْكَنُواْ إِلَى الَّذِينَ ظَلَمُواْ فَتَمَسَّكُمُ النَّارُ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ اللّهِ مِنْ أَوْلِيَاء ثُمَّ لاَ تُنصَرُونَ
“ Sakın zalimlere rükun etmeyiniz (meyleymeyin onlardan razı olarak sükünete teslim olmayın) Yoksa –cehennem- ateşi size dokunur ve böylece de Allah’tan başka hiçbir dostunuz olmayacak ve size asla da yardım edilmeyecektir.”
(Hud: 113)
Mehmet Emin Akın
28.05.2012 Pazartesi: 21:46
Tağut’tan söz eden Türkiye’li salon tevhidcileri, bugün Suriye’de tağutların safında yer alıyorlar.
Evet, Suriye’de aslında 90 yıldır İslama karşı verilen bir savaşken, bu savaşın mazlum tarafı, zalim ve tağutun safında savaşıyormuş gibi gösteriliyor. Hâlbuki en büyük tağut Nusayrilere silah ve asker yardım yapanlardır.
Çünkü orada iman ve tevhid ehli kardeşlerimiz Allah’ın adıyla savaşırlarken diğerleri tağutlarının adlarını anarak ve onlara tevessül ederek ve onlar adına tecavüzlerde bulunarak katliamda bulunuyorlar.
وَمَا لَكُمْ لاَ تُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللّهِ وَالْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاء وَالْوِلْدَانِ الَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَخْرِجْنَا مِنْ هَـذِهِ الْقَرْيَةِ الظَّالِمِ أَهْلُهَا وَاجْعَل لَّنَا مِن لَّدُنكَ وَلِيّاً وَاجْعَل لَّنَا مِن لَّدُنكَ نَصِيراً {75} الَّذِينَ آمَنُواْ يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللّهِ وَالَّذِينَ كَفَرُواْ يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ الطَّاغُوتِ فَقَاتِلُواْ أَوْلِيَاء الشَّيْطَانِ إِنَّ كَيْدَ الشَّيْطَانِ كَانَ ضَعِيفاً {76}
“Size ne oluyor ki Allah yolunda ve zayıf düşürülmüş erkekler kadınlar çocuklar ve Rabbimiz bizi, halkı zalim bu beldeden çıkar ve kendi katından bize bir dost gönder ve kendi katından bize bir yardımcı gönder diyenler uğrunda savaşmıyorsunuz?
İMAN edenler ALLAH yolunda savaşırlar, KÂFİRLER ise, tağutun yolunda savaşırlar.
Öyleyse SİZ, şeytanın dostlarına karşı savaşın. Zira şeytanın tuzağı çok zayıftır.”
(Nisa:75,76)
Suriye’de Nusayri küfr taifesinin Müslümanlara yönelik katliama ara vermeden ve Müslümanların onayı ile acımasızca devam ediyor.
Tarih en vahşi çağlarda bile eşine rastlanmayan barbarlıklara sahne olmakta ve Müslümanların Allah’ın dinine ve Allah’ın ahkâmına en lakayd ve en ilgisiz kaldıkları bir zamanın nabzını saniye saniye kaydediyor ve bugün Suriye’de, yarın Arabistan’da ve bir gün de Türkiye’de olacak vahşetlerin ayak seslerini haber veriyor.
Suriye’de Müslümanlara ait hiçbir şeyin ve İslam adına canlı hiçbir şeyi değeri yok anlamı yok. Saygıya layık değil. Suriye’de Nusayriler tarihin en büyük intikamını bizden alıyorlar, fakat fatura ABD’ye çıkarılıyor ve ABD ile Rusya Müslümanların kanları üzerinde İran’ın masasında kumar oynuyor.
Tarihin en kâfir ve en barbar devleti ve şeytanın bugün yeryüzünde en çok sevdiği ve ABD’nin küfründen ve tuğyanından da daha insanlık dışı bir mezbahayı; Hula, Hama ve Hıms’da tatbik ediyor.
ABD’ne karşı sahte bir düşmanlığın bayraktarlığını yapan Milliyetçi ve Irkçı İran devleti, Müslümanları Suriye’deki zulme karşı direnmeye çağıran Müslümanları Mezhepçilikle suçlamaya, akıllarını petrolüyle ve parasıyla devreye sokarak satın alıyor ve İslam tarihindeki en büyük hiyanete imza atmaktadır. Bunun içindir ki Irak’ın işgalinde ABD ile yardımlaşarak "Mezhep devletleri"ni kurdular ABD ve Nato ile dayanışma içinde Afganistan’ın işgal edilmesine göz yumdular.
Türkiye’de ise yerli Safeviler İran’ın hiyanetine -bağışlayın- çanak tutmaktalar ve Suriye’deki zulmün yanında durmaktalar.
Hatta bazı İslamcı zevat diyor ki, İran Suriye’de olanlarla destek vermekle sadece “hata” işlemektedir
Eğer İran Suriye’de hata işlemektte ise, Nusayri devleti Allah yolunda savaşmakta ve bu kâfirlerin zulmüne baş kaldıran bütün Müslümanların da kanları ve ırzları helaldir.
Türkiye‘de ben Müslümanım diyen bazı insanların Suriye’de İran’ın ortak olduğu tecavüzlerin ve katliamın bir hata olduğunu söylüyorsa, Nusayriler Müslümanların kanlarında beridirler ve bu kanı onlar dökmüyor ve onlarca şehri yerle bir eden onlar değil.
İran, Suriye’de “hata işliyorsa” Türkiyeli Müslümanlar ne yapıyor? Eğer Bu kadar kan bu kadar yıkım ve bu kadar kadına ve namuslarına karşı yapılana hata diyorsanız, Türkiyeli İslamcı (!) ve şeriatçı (!) zevata benim diyeceğim bir şey var O zaman sizin dininizde Müslümanların kanlarını akıtmak ve ırzlarına tecavüz etmek sadece hata imiş diyorum.
Siz Allah‘a ve ahiret gününe iman etmiyor, siz iki yüzlü haysiyetlerini satan sefillersiniz.
Şöhret ve sahte takva libasınız sadece belamlar gibi arkanızdaki Müslüman gençliği aldatmakta ve belki de Suriye’deki kardeşlerinin yanında olmak isteyenleri; böylece Sasani- Safevi İran ve kafir Nusayriler adına Suriye’deki cinayetlerin, vahşetin ve ırza tasallutun da ortağı olmaktasınız..
Allah, Safevi ve Nusayri düşmanlığını ve Fatımi Batınî ideolojisini ve Sünni Fatımî "dailer"in Türkiye’de nasıl iş gördüğünü bizlere gösterdi.
Suriye’deki savaş; Allah’a hamdolsun birçok gafilin, cahilin ve dalalete düşmüş olan gencimizin ve akıl sahibimizin gözlerini açtı körleşmiş olan basiretini aydınlattı..
İran hata yapıyor demek !?
Öyle mi? Rasul (sallallahu aleyhi ve sellem) “hatadan kalemin kaldırıldığını” haber verdi. Bu demektir ki, İran’ın hata yapması aslında İran’ın Suriye’de cihad ettiğini söylemektedir. Bunun içindir ki Türkiye’de Ehl-i Sünnet olduğunu söyleyen ve bizleri zaman zaman Selefi ve Vehhabi olarak kınayabilen bazıları ne yazık ki dut yutmuş bülbüllere dönmüşler ve Suriye konusunda tek kelime etmiyorlar. Bizimle Filistin Platformlarında boy gösteren Müslümanların bazılarının sesleri solukları kesilmiş ve Suriye’de, bir zamanlar savundukları İran’ın ve Hizbulllah’ın ortak katliamını seyretmekteler.
Neden, Filistin meselesi söz konusu olduğunda sokaklara dökülenler, bugün seslerini çıkarmıyorlar?
Neden, Bosna’da olanlara karşı meydanları dolduranlar bugün hiçbir şey demiyorlar?
Neden Irak işgal edildiğinde Ankara caddelerini dolduran İslamcılar, bugün meydanlarda yok ve bugün Suriye’de mazlum Suriyeli kardeşlerimizin yanında değiller?
Türkiye’de bazı Müslümanlar Suriye’de bu zulümler devam ederken, “SURİYE’DE ŞEHADET” geceleri düzenleyeceklerine, sahabeyi tekfir eden bir mezhebe müntesip ve onların “daîler”inin gecelerine katılarak karartmada yerlerini almaktalar.
Bu fakirin kanaatine göre, Türkiye İslami hareketleri Filistinle ve Bosna’yla biraz Türkiye’nin imajını düzeltmek ve biraz da Filistin'de Osmanlı'nın hatalarını örtbas etmek için Filistin meselesini gündeminde tutmuştur.
Allah’ın lütfuyla hidayet yolunu bulmaya çalışan gençliğin bu semboller üzerinden kullanılması gerekiyordu. Biz de bu kullanılmada adeta yerimizi aldık.
Evet, İran Suriye’de 1982 Hama katliamında da hata (!) yapmıştı.
Bugün de Suriye’de aynı hatayı (!) işliyor. Irak'ta da aynı hatayı işledi. Peki, bu nasıl bir hatadır ki, dostlar; bir kez olsun kalemleriyle veya nasihatleriyle kardeşleri İran’ı bu hatasından ötürü uyarmadılar.
Eğer İran Suriye’de hata işliyorsa, bu İran’ın Suriye’de Ehl-i Sünnet ve diğer mazlum insanlara karşı cihadında (!) hata işlediğini söylemektir.
Peki, Suriye rejiminin bu durumda ne yaptığını söyleyebiliriz? Elbette söylenecek tek söz onun da Müslümanların kanlarına ve namuslarına karşı işlediği cinayetin hata olduğudur. Kardeşiniz İran, kardeşleri Nusayrilerle birlikte demek ki sadece hata işlemekte öyle mi?
Kardeşler! İran Suriye’deki katliamda “hata” ediyorsa bizler ne yapmış oluyoruz? Salih amel mi, Allah yolunda cihad mı?
İran Suriye’deki “hata” ediyorsa, Nusayriler de hata ediyor demektir. Bu durumda Nusayrîlerin Batınî savaşlarını eleştirmemekle de biz halt işlemiş oluyoruz değil mi?
Hula’da işlenen katliam demek ki bir hata..! Ki, kardeşlerimiz buna rağmen Nusayri kardeşlerini ve dostları İran’ın hatalarını örtbas ediyorlar.
İran hata ediyormuş Müslümanlar!
Peki, ya Nusayriler ne yapıyor?
Kardeşler bilin ki, Müslümanlar arasında bu hain düşünceleri taşıyanlar, Safevilerle işbirliği yapmaktalar ve Türkiye’de Ehl-i Sünnet adına sizleri İran’ın zulümlerine rağmen bu mezhebin sahabeye olan düşmanlığını ve onları tekfir etmelerini saklıyorlar ve böylece onların siyasi yayılmacılığına destek vermiş olup mazlumları yardımsız bırakmanıza sebep oluyorlar.
Bu sözleri sarf edenlerin, yeniden imanlarını tazelemeye ve Allah’a tevbe ve istiğfarda bulunmaları gerektiğine inanıyorum.
وَلاَ تَرْكَنُواْ إِلَى الَّذِينَ ظَلَمُواْ فَتَمَسَّكُمُ النَّارُ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ اللّهِ مِنْ أَوْلِيَاء ثُمَّ لاَ تُنصَرُونَ
“ Sakın zalimlere rükun etmeyiniz (meyleymeyin onlardan razı olarak sükünete teslim olmayın) Yoksa –cehennem- ateşi size dokunur ve böylece de Allah’tan başka hiçbir dostunuz olmayacak ve size asla da yardım edilmeyecektir.”
(Hud: 113)
Mehmet Emin Akın
28.05.2012 Pazartesi: 21:46