İŞİD’in DABİQ Dergisinde Kaide ve Taliban’a İthamlara Şeyh Muhaysini’den Cevap
IŞİD’in resmi dergisi olan Dabiq’in son sayısı dün yayınlandı. 60 sayfalık derginin 10 sayfasını el Kaide ve Taliban’a ithamlara ayıran IŞİD’e sosyal medyadan tepki yağdı. Dabiq’de çıkan yazıda Ahraruş Şam hareketine mürted denilmiş, Kaide’ye mürcie, Taliban’a ise doğru yoldan saptığı iddia edilmişti. Özellikle Makdisi, Ebu Katade gibi âlimlere yapılan hakaretler, 30 yıldır önce Ruslara, sonra Amerika’ya karşı savaşan ve zafere ilerleyen Afgan cihadına söylenenlere bir tepki de Suriye’de cihad bölgesinde olan Şeyh Muhaysini’den geldi:
* * *
Dabiq Dergisinin Altıncı Sayısı Hakkında
Devle Cemaati’nin (IŞİD – çevirmen) resmi dergisi Dabiq dergisinin altıncı sayısında yazdıkları Devle’nin aşırılıkla savaştığını söyleyenlere, aksine Devle’nin aşırılığın kök salmasını sağladığını ve onu temellendirdiğini gösteren çok güçlü bir delildir.
Dabiq dergisi Devle saflarındaki samimi insanlara net bir mesaj vermektedir. Şüphesiz günler göstermektedir ki bu grup Ehli Sünnet ve’l Cemaat menhecinde (yolunda) değildir. Allah’tan sakın ve düşün kardeşim!
Dabiq dergisi, yılların kendilerini pişirdiği, hapislerin öğüttüğü, tecrübelerle yoğrulmuş, cihad kütüphanesinin raflarını dolduran iki âlimi saptırıcı âlimler olarak vasfetmiştir. (Şeyh Makdisi ve Şeyh Ebu Katade’yi – çevirmen)
Evet, onlar bu âlimleri saptırıcı olarak nitelemişlerdir.
Dabiq dergisi Allah yolunda malını mülkünü feda eden Molla Ömer’i sapık, Usame’nin Kaide’sini mürcie, Zevahiri’yi kararsız ve ne yaptığını bilmeyen biri, Cevlani’yi ise mürted olarak nitelendirmiştir.
Devle, Taliban’ı milliyetçi bir hareket şeklinde tanımlamaktadır. Devle’nin eski yayınlarında Taliban’a selam olsun dediği yayınlar vardır. Öyleyse yoldan çıkan kimdir?
Adnani, Usame’nin Kaidesini övüyor sonra Dabiq dergisi Usame’nin Kaide’sinde ve Zevahiri’de mürcielik var diyor!
Söyleyeceklerimi iyi hatırlayın!
Devle’nin tedriciliği (aşama aşama ilerlemeyi) kabul etmediğini söyleyenlere sözüm şudur: “Hayır durum öyle değil. Devle bunu kabul ediyor ama tekfir ve riddet hükümlerini uygulama koyarken tedriciliği kabul ediyor.”
Kaide’nin tüm kollarının tekfirine hazır olun!
Devle, cihad ulemasından ve liderlerinden kendine biat edenler dışında herkesi sapık, yoldan çıkmış veya kâfir ilan etmeye devam edecektir. Sadece ona biat edenler onun için değerli olacaktır. Sözlerimizin doğruluğunu görmek için bekleyiniz. Biz de bekliyoruz.
Devle tekfirde tedriciliğe devam edip El Kaide’nin tüm kollarını tekfir ederek İslam dünyasında cihad sahasının saflarını bozacak ve ikiye ayıracaktır.
Abdullah Azzam, Usame bin Ladin, Zevahiri, Hani Sıbai, Ebu Katade Filistini, Makdisi, Iyad Kunaybi, Ensaruş Şeria vb. Bir zamanlar Devle’ye göre hayırlı insanlardı bugün ise öyle değil!
Bunları şer olarak düşünmeyin tam tersi bunlar bizim için hayırlıdır. Saflar doğum sancısı çekecek ve aşırılardan arınacaktır. İşte o zaman söz birliği sağlanacak Allah’ın yardımı gelerek Nebi’nin (s.a.v.) “isra”ya götürüldüğü topraklar kurtulacaktır.
Vay o Kıyamet günü çekeceklerine…
Vay o gün Âlemlerin Rabbine verecekleri hesaba!
Devle, kendisine muhalif olanları tekfir ediyor dedik. İnkâr ettiler. Evet Devle bunu açıklamıyor, daha etkili biçimde sahada uygulamaya koyarak gösteriyor! Şam’da kendisiyle savaşan bütün gruplar ona göre mürteddir!
Akıllı ve düşünen kişi şunu sorgulamaz mı? Devle Şam cihadı başladığında neden Nusret Cephesi, Ahraruş Şam ve diğer grupları tekfir etmedi? Yoksa Devle yağcılık mı yaptı?
Veya bu gruplar Devle (IŞİD) ile savaştan sonra mı dinden çıktılar?
Gerçekten sadece samimi kardeşlerime üzülüyorum. Onlar IŞİD’e katıldıklarında aşırılıkla uzaktan yakından hiç bir alakaları yoktu. Ancak aşırılık selinin önünde nasıl duracaklardı? Allah yardımcımız olsun.
Ey aşırıları destekleyen! Onların Müslümanları tekfirinden ve öldürmesinden payına düşen günaha katlanmaya hazır ol! Şüphesiz ki bu işler de Allah katında büyüktür.
Allah-u Teala ömür verirse Devle’nin artık kendisiyle olmayanları tekfir ettiği hakkında bazı şeyler yazacağım. Tabi Allah onlara hidayeti yazarsa ben de bu işten vazgeçerim.
4 gün önce onların medyasına kanmış olan bir grup geri döndü.
“Neden döndünüz?” diye sorduğumda şöyle dediler: “12 yaşında çocukların Filistinli Allame Ebu Katade hakkında dediklerini duyduk!”
Resulullah’ın (sav) Haricileri anlatırken yeni yetişen, iyi düşünmeyen kimseler olduğunu buyurduğunu hatırladık.
Buna şaşırdık ve hadisi hatırlayıp geri döndük.
İçlerinden biri şöyle dedi. Allahu Teala Vadi el Dayf’ın fethini nasip ettiğinde biz onların yanında Hilafet toprağı dedikleri yerlerdeydik. Biz fetih haberine sevinmiştik. Onların şeri sorumlusu: “Cephet ur-Ridde tarafından kurtarıldı. Toprak mürtedlerden yine mürtedlere geçmiş.” Ve ayrıca şöyle diyordu: “Nusret Cephesi hakkında mürted oldukları şeklinde tek bir söz var. Ancak Ensaruş Şeria hakkında ihtilaf var.”
Uzatmayacağım.
Ancak şunu söylüyorum. Size söylediklerimi hatırlayacaksınız. İşimi Allah’a havale ediyorum!..
IŞİD’in resmi dergisi olan Dabiq’in son sayısı dün yayınlandı. 60 sayfalık derginin 10 sayfasını el Kaide ve Taliban’a ithamlara ayıran IŞİD’e sosyal medyadan tepki yağdı. Dabiq’de çıkan yazıda Ahraruş Şam hareketine mürted denilmiş, Kaide’ye mürcie, Taliban’a ise doğru yoldan saptığı iddia edilmişti. Özellikle Makdisi, Ebu Katade gibi âlimlere yapılan hakaretler, 30 yıldır önce Ruslara, sonra Amerika’ya karşı savaşan ve zafere ilerleyen Afgan cihadına söylenenlere bir tepki de Suriye’de cihad bölgesinde olan Şeyh Muhaysini’den geldi:
* * *
Dabiq Dergisinin Altıncı Sayısı Hakkında
Devle Cemaati’nin (IŞİD – çevirmen) resmi dergisi Dabiq dergisinin altıncı sayısında yazdıkları Devle’nin aşırılıkla savaştığını söyleyenlere, aksine Devle’nin aşırılığın kök salmasını sağladığını ve onu temellendirdiğini gösteren çok güçlü bir delildir.
Dabiq dergisi Devle saflarındaki samimi insanlara net bir mesaj vermektedir. Şüphesiz günler göstermektedir ki bu grup Ehli Sünnet ve’l Cemaat menhecinde (yolunda) değildir. Allah’tan sakın ve düşün kardeşim!
Dabiq dergisi, yılların kendilerini pişirdiği, hapislerin öğüttüğü, tecrübelerle yoğrulmuş, cihad kütüphanesinin raflarını dolduran iki âlimi saptırıcı âlimler olarak vasfetmiştir. (Şeyh Makdisi ve Şeyh Ebu Katade’yi – çevirmen)
Evet, onlar bu âlimleri saptırıcı olarak nitelemişlerdir.
Dabiq dergisi Allah yolunda malını mülkünü feda eden Molla Ömer’i sapık, Usame’nin Kaide’sini mürcie, Zevahiri’yi kararsız ve ne yaptığını bilmeyen biri, Cevlani’yi ise mürted olarak nitelendirmiştir.
Devle, Taliban’ı milliyetçi bir hareket şeklinde tanımlamaktadır. Devle’nin eski yayınlarında Taliban’a selam olsun dediği yayınlar vardır. Öyleyse yoldan çıkan kimdir?
Adnani, Usame’nin Kaidesini övüyor sonra Dabiq dergisi Usame’nin Kaide’sinde ve Zevahiri’de mürcielik var diyor!
Söyleyeceklerimi iyi hatırlayın!
Devle’nin tedriciliği (aşama aşama ilerlemeyi) kabul etmediğini söyleyenlere sözüm şudur: “Hayır durum öyle değil. Devle bunu kabul ediyor ama tekfir ve riddet hükümlerini uygulama koyarken tedriciliği kabul ediyor.”
Kaide’nin tüm kollarının tekfirine hazır olun!
Devle, cihad ulemasından ve liderlerinden kendine biat edenler dışında herkesi sapık, yoldan çıkmış veya kâfir ilan etmeye devam edecektir. Sadece ona biat edenler onun için değerli olacaktır. Sözlerimizin doğruluğunu görmek için bekleyiniz. Biz de bekliyoruz.
Devle tekfirde tedriciliğe devam edip El Kaide’nin tüm kollarını tekfir ederek İslam dünyasında cihad sahasının saflarını bozacak ve ikiye ayıracaktır.
Abdullah Azzam, Usame bin Ladin, Zevahiri, Hani Sıbai, Ebu Katade Filistini, Makdisi, Iyad Kunaybi, Ensaruş Şeria vb. Bir zamanlar Devle’ye göre hayırlı insanlardı bugün ise öyle değil!
Bunları şer olarak düşünmeyin tam tersi bunlar bizim için hayırlıdır. Saflar doğum sancısı çekecek ve aşırılardan arınacaktır. İşte o zaman söz birliği sağlanacak Allah’ın yardımı gelerek Nebi’nin (s.a.v.) “isra”ya götürüldüğü topraklar kurtulacaktır.
Vay o Kıyamet günü çekeceklerine…
Vay o gün Âlemlerin Rabbine verecekleri hesaba!
Devle, kendisine muhalif olanları tekfir ediyor dedik. İnkâr ettiler. Evet Devle bunu açıklamıyor, daha etkili biçimde sahada uygulamaya koyarak gösteriyor! Şam’da kendisiyle savaşan bütün gruplar ona göre mürteddir!
Akıllı ve düşünen kişi şunu sorgulamaz mı? Devle Şam cihadı başladığında neden Nusret Cephesi, Ahraruş Şam ve diğer grupları tekfir etmedi? Yoksa Devle yağcılık mı yaptı?
Veya bu gruplar Devle (IŞİD) ile savaştan sonra mı dinden çıktılar?
Gerçekten sadece samimi kardeşlerime üzülüyorum. Onlar IŞİD’e katıldıklarında aşırılıkla uzaktan yakından hiç bir alakaları yoktu. Ancak aşırılık selinin önünde nasıl duracaklardı? Allah yardımcımız olsun.
Ey aşırıları destekleyen! Onların Müslümanları tekfirinden ve öldürmesinden payına düşen günaha katlanmaya hazır ol! Şüphesiz ki bu işler de Allah katında büyüktür.
Allah-u Teala ömür verirse Devle’nin artık kendisiyle olmayanları tekfir ettiği hakkında bazı şeyler yazacağım. Tabi Allah onlara hidayeti yazarsa ben de bu işten vazgeçerim.
4 gün önce onların medyasına kanmış olan bir grup geri döndü.
“Neden döndünüz?” diye sorduğumda şöyle dediler: “12 yaşında çocukların Filistinli Allame Ebu Katade hakkında dediklerini duyduk!”
Resulullah’ın (sav) Haricileri anlatırken yeni yetişen, iyi düşünmeyen kimseler olduğunu buyurduğunu hatırladık.
Buna şaşırdık ve hadisi hatırlayıp geri döndük.
İçlerinden biri şöyle dedi. Allahu Teala Vadi el Dayf’ın fethini nasip ettiğinde biz onların yanında Hilafet toprağı dedikleri yerlerdeydik. Biz fetih haberine sevinmiştik. Onların şeri sorumlusu: “Cephet ur-Ridde tarafından kurtarıldı. Toprak mürtedlerden yine mürtedlere geçmiş.” Ve ayrıca şöyle diyordu: “Nusret Cephesi hakkında mürted oldukları şeklinde tek bir söz var. Ancak Ensaruş Şeria hakkında ihtilaf var.”
Uzatmayacağım.
Ancak şunu söylüyorum. Size söylediklerimi hatırlayacaksınız. İşimi Allah’a havale ediyorum!..