Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Islamda Evliliğin Önemi Ve Evliliğin Önündeki Engeller...

I Çevrimdışı

isimsiz_mucahid

Bu hesap kullanılmamaktadır!!!
İslam-TR Üyesi
Bismillahirrahmanirrahim


1. bugun sizlerle kardeşler islamda evliliğin önemi ve evliliğin önündeki engeller ile ilgi ayet ve hadis paylaşımında buluncam inşallah Rabbim önce bana sonra size ve tüm Müslüman kardeşlerime duyduklarımızla amel etmeyi nasip etsin.


2.Öncelikle kardeşler evliliğin ne anlama geldiğini açıklıyalım inşallah. Evlilik: bir erkek ile bir bayanın karşılıklı anlaşarak nikah kıymak şartıyla hayatlarını birleştirmesidir kardeşler.Bu ahdin gerçekleşmesiyle aile oluşur.


3.Sözüme rabbimiz Allah azze ve cellenin kelamı olan Kuranı kerim den bir ayetle devam etmek istiyorum.


4.Rabbimiz Allah azze ve celle Maide suresi 5. ayette bizlere şöyle buyuruyor: (Bugün size temiz olan şeyler helal kılındı. (Kendilerine) Kitap verilenlerin yemeği size helal, sizin de yemeğiniz onlara helaldir. Mü'minlerden özgür ve iffetli kadınlar ile sizden önce (kendilerine) kitap verilenlerden özgür ve iffetli kadınlar da, namuslu, fuhuşta bulunmayan ve gizlice dostlar edinmemişler olarak -onlara ücretlerini (mehirlerini) ödediğiniz takdirde- size (helal kılındı.) Kim imanı tanımayıp küfre saparsa, elbette onun yaptığı boşa çıkmıştır. O ahirette hüsrana uğrayanlardandır.) Azim olan Allah doğru söyledi.


5.Ayet’tende anlaşıldığı üzere namuslu ve özgür ehli kitap olan bayanlarla mehir’ini vermek şartıyla evlenilebilir.Fakat şirk işleyip dinden çıkan bayanlarla evlenilemez.Mümine bayanlar ise mümin erkeklerden başkalarıyla evlenemezler...


6.Nur suresi 32. ayet’te ise Rabbimiz Allah azze ve celle şöyle buyuruyor; (İçinizden bekarları ve kölelerinizden, cariyelerinizden salih olanları evlendirin. Şayet yoksul iseler; Allah onları lutfuyla zenginleştirir. Ve Allah; Vasi'dir, Alim'dir.)


7.Bu konuda Rasulullah (s.a.v)’in hadislerine bakacak olursak;

Ebu Hureyre radıyallahu anh'dan rivayetle: "Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu:



"Evleniniz! Zira ben (Kıyamet günü diğer ümmetlere karşı) çokluğunuzla iftihar edeceğim."

(Kütüb-i Sitte, 6536 )

Resulullah aleyhissalatu vesselam'ın azadlısı Sevban radıyallahu anh anlatıyor: "Gümüş ve altın (biriktirme) ile ilgili ayet (Tevbe 34) nazil olduğu zaman halk:

"Öyleyse hangi malı biriktirmeliyiz?" diye birbirlerine sordular.

Hz. Ömer: "Bunu, ben sorup size haber vereyim!" dedi ve hemen devesine atlayıp gitti. Ben de peşinden gittim.

Hz. Ömer: "Ey Allah'ın Resulü hangi maldan edinelim?" diye sordu.

Aleyhissalatu vesselam da: "Her biriniz, şükreden bir kalp, zikreden bir dil, ahiret işinize yardımcı olacak mü'mine bir kadın edinsin" buyurdular."

(Kütüb-i Sitte, 6531)


8.Rehberimiz hayat önderimiz Rasulullah (s.a.v) başka bir hadiste şöyle buyurmuştur: "Nikah benim sünnetimdendir. Kim benim sünnetimle amel etmezse benden değildir.

Evleniniz! Zira ben, diğer ümmetlere karşı siz(in çokluğunuz) ile iftihar edeceğim.

Kimin maddi imkanı varsa hemen evlensin.

Kim maddi imkan bulamazsa (nafile) oruç tutsun. Çünkü oruç, onun için şehveti kırıcıdır."

(Kütüb-i Sitte, 6527)


9.Bu hadiste açıkça anlaşıldığı üzere evlilik bir tercih değil mümin muvahid kulun bir görevidir.Evlilik Haramdan zinadan ve fuhuştan sakınmanın en güzel temiz ve helal yoludur.

Evlilik Şeytanın vesvesesinden nefsin zorlamasından kurtulmanın şartıdır.Evlilik Rasulullah (s.a.v)’in sünnetidir.



10.Gelin Rasulullah (s.a.v)’in yolunu takip edelim nefsimize zulmetmeyelim evlilikle nefsimizi ve şeytanı yenelim inşallah.


11. Evliliğin önemini anlamak adına rasulullah (s.a.v)’in şu hadislerine kulak verelim: Ebu Ümame radıyallahu anh'ın rivayetine göre: "Resulullah aleyhissalatu vesselam şöyle buyurmuşlardır:

"Mü'min, Allah'a takvadan sonra en ziyade saliha bir zevceden hayır görür. Böylesi bir kadına emretse itaat eder. Ona baksa sürur (sevinç) duyar, bir şeyi yapıp yapmaması hususunda yemin etse, kadın bunu yerine getirerek onu yeminden kurtarır, kadınından ayrılıp uzak bir yere gitse, kadın hem kendi namusu ve hem de adamın malı hususunda hayırhah (iyilik isteyen) ve dürüst olur.

(Kütüb-i Sitte, 6532 )

(Hz.Enes İbnu Malik radıyallahu anhümaanlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'ın şöyle söylediğini işittim:

"Kim Allah'a pak ve temizletilmiş olarak kavuşmak isterse hür kadınlarla evlensin.")

(Kütüb-i Sitte, 6535)


12.bu hadisi şerif lerle evliliğin islamda nekadar önemli olduğunu muvahhid Müslüman kulun evlenmesi gerektiğini öğrendik.


13.Şimdi kardeşler evliliğin İslami davaya engel olmadığını daha iyi anlayabilmek için hz. Hanzala’nın evliliğini ve şehadetini sizlerle paylaşayım inşallah.




Ashâb-ı kirâmdan hz. Hanzala'nın henüz yeni evlendiği günün gecesiydi. Sevgili Peygamberimiz, ashâbını toplayarak islâma saldırmak ve yok etmek için bütün savaş hazırlıklarını tamamlayan Mekkeli müşriklere karşı harp yapılması kararını vermişlerdi. Harbe katılacak sahâbiler tek tek evinden çağırıldı. Harp haberini duyuran haberci, Hanzalanın evinede uğradı. Bu karar ve resûlullah Efendimizin emri ona da ulaştı. Emri duyan Hanzala, boy abdesti alma fırsatını bulmadan Uhuda gitmek üzere hemen sahâbenin arkasından koşmaya başladı ve ashâbının arasına katıldı. Harp sona erince Müslümanlar Medineye dönmeye başladılar. Harbe iştirak edenlerin yakınları acaba bizden geriye dönen olacak mı heyecanı içerisinde yollara sıralanmışlardı. Bunların arasında henüz bir günlük evli olup, gece yarısı sevgili peygamberimizin emrine uyarak harbe giden ve şehitlik şerbeti içen hazreti Hanzalanın dul hanımı da vardı.Herkes büyük bir heyecanla harpten dönenlere yakınlarını soruyor, fakat hiç kimse kimseye cevap vermiyordu. Ancak sorulan soruları sevgili peygamberimiz\aleyhisselâm\ cevaplıyordu. En son olarak soru sorma sırası, şehit olan Hanzala ın hanımına gelmişti. Resûlullah Efendimize yaklaşarak: - Ey! Allahın Resûlu! Hanzala nerede, demesi üzerine sevgili peygamberimiz cevabında: - "Hanzala şehit oldu", buyurdu. Bunun üzerine . Hanzala ın hanımı: - Yâ Resûlullah, şu anda söyleceğim bir aile sırrıdır. Sizler de biliyorsunuz ki, kocamla daha henüz ilk evlendiğimiz geceydi. Kocam Hanzala, sizin mübârek emrinize uyarak boy abdestini alamadan harbe katıldı. Bildiğiniz gibi şehit oldu. Bu sebeple, emir veriniz de kocamı bulsunlar ve yıkasınlar, dedi. Bunun üzerine sevgili peygamberimiz yarı hüzünlü bir şekilde (sen Hanzala için hiç merak etme! Ben Hanzalayı rahmet suları ile melekler tarafından yıkanırken gördüm) buyurdu.Bunun üzerine bütün sahâbiler Uhud yolunu tuttu ve herkes Hanzalayı aramaya başladı. Daha sonra sahâbiler Hanzala ın henüz vücûdu kurumamış ve ıslak bir şekilde buldular. Sevgili peygamberimizin müjdesini bizzat gözleriyle gördüler. Bunun için O a \Gasilül- melâike\ yani (Meleklerin gusül ettirdiği Hanzala\ denir. Bu evlilikten Ashâbın büyüklerinden hazret-i Abdullah dünyaya geldi...


14.Rabbim hz. Hanzalaya ve islamın tüm şehitlerine rahmet etsin.


15.Evliliğin önündeki engellere bakacak olursak kardeşler.Bu konuda ilk olarak genç kız ve erkek kardeşlerime sonrada bu kardeşlerin ailelerine bazı hatırlatmalarda bulunacağım inşallah.

Genç kız ve erkek kardeşlerim Allah’tan hakkıyla korkun nefislerinizi ve şeytanın vesvesesini yenin burada sizlere düşen kardeşler ilk olarak evlenmeyi düşünmektir blue ermiş olgun bir gencin ben evlenmeyi düşünmüyorum demesi sünnet olanın tersidir bunun düzeltilmesi gerekir. Peygamber efendimiz: “Ey Gençler! Sizden evlenmeye gücü yeten evlensin. Çünkü evlilik gözü harama bakmaktan korur. Tenasül uzvunu zinadan alıkoyar. Evlenmeye gücü yetmeyen de oruç tutsun. Çünkü orucun şehveti kıran bir gücü vardır." Buyurmuştur. Daha öncede bahsettiğimiz gibi haramdan sakınmanın en iyi yolu evlenmektir.

İkinci olarak kardeşler evlilik olgunluğunda olmanız gerekiyor. Eğer bu olgunluğa ulaşmamışsanız evliliğe niyet ettiğinizde çevreniz sizde bu olgunluğu görmediğinden size evlenme konusunda engel olabilir kardeşler velev ki evlenseniz bile eğer bu olgunlukta değilseniz evi idare edemez ve bir süre sonra evliliğinizi bozmanıza kadar gidebilir kardeşler o yüzden kardeşlerim evliliğe hazır bir psikoloji ve olgunluk göstermeniz gerekmektedir.


Üçüncü tavsiyemde kardeşler dünya malına meyletmeyen kişiler olun evliliğinizi ve ailenizi dünyayı değil de ahreti isteyen bir aile olarak kurun ve bunun için çabalayın.

Bu konuda evlenecek kız kardeşlerim ve ailelerine de Allah’tan hakkıyla korkup evlenecek olan Müslüman gençlere eziyet etmeden dünya malı istemeden ahreti umarak dünyaya meyletmeyenler olarak adalet ile karar verip düşünmelerini Müslüman ahlakına yakışçak bir şekilde hareket etmelerini tavsiye ediyorum bununla ilgili sizlere şu hadisi hatırlatmak istiyorum:Ebû Hureyre’den (ra) rivâyet edilen bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (sas) şöyle buyurmuştur: “Dindarlığını ve ahlâkını beğendiğiniz biri gelip sizden kız isterse (o kişinin maddî durumuna bakmaksızın) onu kızınızla evlendirin. Eğer bunu yapmazsanız (sadece mala rağbet ederseniz) yeryüzünde büyük bir fitne ve enine boyuna yaygın bir fesat meydana gelecektir.”(Tirmizî,Nikâh,3, Abdürrezzâk,el-Musannef,10325; İbn Kesîr,et-Tefsîr,7/131)


Son olarak ta kardeşler kız kardeşlerime ve ailelerine takva bakımından ders alabileceği şu kıssayı hatırlatıp konuyu bitireceğim inşallah :


Hz. Cüleybib, Ensar’dandı, bekârdı. Peygamberimiz onu evlendirmek istedi. En-sar’dan birinin kızına talip oldu. Sahabi, “Annesiyle bir konuşayım.” dedi. Hanımının yanına giderek, Resûlullah’ın, kızlarını istediğini söyledi. Kadın, “Memnuniyetle!” dedi. Kızını Resûlullah’ın kendisi için istediğini zannetmiş. Sonradan Hz. Cüleybib (r.a.) için olduğunu öğrenince, “Hayır.” dedi. Vermeyeceğini söyledi. Bütün bunları duyan kızı, “Allah’ın Resûl’ünü mü reddediyorsunuz? Beni Cüleybib’e verin. Çünkü Resûlullah hiçbir zaman benim zararımı istemez.” diyerek, Resûlullah’a olan bağlılığını gösterdi. Bunun üzerine sahabi, Peygamberimizin yanına geldi. Kızlarını Cüleybib’e vereceklerini söyledi. Hazırlıklar tamamlandı, düğün yapıldı.

Düğünden çok az bir zaman sonra Peygamberimiz gazaya çıkmak için hazırlıklar yapıyordu. Cüleybib yeni evli de olsa cihat ordusundan geri kalamazdı. Hz. Cüleybib, Resûlullah’ın davetine hemen icabet etti. Bu savaşta kahramanca savaştı. Sonunda şehadet mertebesine kavuştu. Gaza bittiğinde Peygamberimiz, “Cüleybib nerede? Onu göremiyorum, araştırın.” buyurdu. Sahabiler aradılar. Onu yedi müşrikin yanında buldular. Hz. Cüleybib onları öldürmüş, sonra da şehit olmuştu. Gelip Peygamberimize haber verdiler. Peygamberimiz yanına gitti. Üç defa “Bu yatan bendendir, ben de ondanım.” buyurdu. Sonra da onu eliyle defnetti.

Hz. Cüleybib’in (r.a.) hanımı, kocasının yolunu gözlüyordu. Şehit olduğunu öğrenince, “şehit hanımı” olduğu için Cenâb-ı Hakk’a şükretti. Hele Resûlullah’ın kendisi için, “Allah’ım, onun üzerine hayırlar yağdır. Hayatı boyunca sıkıntı yüzü gösterme.” şeklindeki duasına mazhar olunca dünyalar kendinin oldu. Bu dua sebebiyle herkes bu kadına gıptayla bakardı, yardımlarını alakalarını esirgemezdiler.[1]



Davamızın başı ve sonu Alemlerin Rabbi olan Allah’a hamd etmektir…Esselamu aleykum…
 
H Çevrimdışı

HasanMuhacir

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Güzel yazmışşın kardeşim yalnız mümın kadınların kafirlerin erkekleriyle evlenemeyeceklerini (kitab ehlide olsa) ve gene müminlerin müşriklerle evlenemeyeceğini de eklersen hem tebliğ olur bilmeyenler öğrenir hem de Allahın izniyle büyük sevab alırsın.
 
I Çevrimdışı

isimsiz_mucahid

Bu hesap kullanılmamaktadır!!!
İslam-TR Üyesi
Güzel yazmışşın kardeşim yalnız mümın kadınların kafirlerin erkekleriyle evlenemeyeceklerini (kitab ehlide olsa) ve gene müminlerin müşriklerle evlenemeyeceğini de eklersen hem tebliğ olur bilmeyenler öğrenir hem de Allahın izniyle büyük sevab alırsın.
5. kısma yazdım kardeş bi bak olmuşmu cümle
 
I Çevrimdışı

isimsiz_mucahid

Bu hesap kullanılmamaktadır!!!
İslam-TR Üyesi
''Mü'minlere söyle: "Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar. Bu, onlar için daha temizdir. Gerçekten Allah, yaptıklarından haberdârdır.
Mü'min kadınlara da söyle: "Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar; süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç. Başörtülerini, yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar. Süslerini, kendi kocalarından ya da babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız) hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Hep birlikte Allah'a tevbe edin ey mü'minler, umulur ki felah bulursunuz."(NUR,30-31)
 
Üst Ana Sayfa Alt