Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İşte iman..yakini iman...

F Çevrimdışı

fecrislam

Üye
İslam-TR Üyesi
Bir defasında mücahidlerin yanına gideceği yerde yanlışlık yaparak komünistlerin hakim bulundukları kalenin önüne gitti. Ona "dur" dediler. O da durma mecburiyetinde kaldı, çünkü kuşatılmıştı. Onu teslim aldılar. Rus komutanı geldi. Komutan albaydı. O kalede bulunan komünistlerin komutanı idi. Tercüman yolu ile Muhammed Hasan'a şunları söyledi:

"Ben şimdi seni serbest bırakacağım. Askerliğin şerefi üzerine söz veriyorum, seni geldiğin yere sağ salim göndereceğim. Yeter ki bana doğru söyle." Muhammed de:


"Sor, ben doğru söyleyeceğim" dedi. Rus komutan: "Ben sana sadece bir soru soracağım, ona cevap ver. Siz mücahidler nasıl oluyor da normal bir kaleşnikof kurşunu ile tankları deliyor ve içinde bulunanları öldürüyorsunuz? Çünkü bu tankların normal bir kurşunla delinmeleri garip bir şey."..
(Tabii bu Rus ne bilsin ki yüce Mevla Peygamber Efendimizin düşmanlara serpmiş olduğu kum ve çakılların düşmanların gözlerine girip onları görmez ettiğini ve bu olayı dile getiren: "O kafirleri siz öldürmediniz,fakat Allah(celle celalüh) öldürdü. Ey Muhammed Kafirlere attığın zaman aslında sen atmadın, fakat Allah(celle celalüh) attı..." (Enfal, 17) ayetini.

Bu mücahidin Rus komutanla konuşmalarını gören bir subay ile iki asker kaleden çıkıp bu mücahidden gördükleri kerametten sonra buna katılmışlardır. Bunlar şu an mutfakta idarî işlerde çalıştırılmaktadır, gerçekten iman ettikleri kesin olarak anlaşılsın diye.

İşte bu şahıslardan biri bana dedi ki: "Rus albayı Muhammed Hasan'a yukarıdaki kaleşnikof mermisinin tankı nasıl deldiği sorusunu sorunca, o kendi kendine şunları söylemiş: "Ben iyi biliyorum ki harb hiledir. Düşmana karşı yalan söylemek caizdir. Ben bu komutanı mücahidlerden daha fazla korkutmak istedim." Sonra ona şu cevabı verdi:


"Biz müslüman mücahidler aziz ve celil olan Allah(celle celalüh)'a tevekkül ederiz. Kurşuna bile ihtiyacımız yoktur. Şuradan bir avuç kum alıp ona üfleyip "Bismillahi ALLAHu Ekber, La İlahe İllALLAH Muhammedur Rasulullah" diyerek tankların üzerine atarsak o kumlar bile tankları delip çıkar ve içinde bulunanları öldürür. Kurşuna bile ihtiyaç yoktur." (Tabii ki Muhammed bu sözleri komünistleri korkutmak için söylemişti, fakat albay askerî bir adamdı. Böyle bir adamdan cevabın ne olacağını beklersiniz. Komutan, Muhammed'i beklenmedik bir emr-i vaki ile karşı karşıya getirdi). Ve ona dedi ki:


"Şu an bunu uygula da bir görelim" (Eğer bu albayın kalbi temiz olsaydı Allah(celle celalüh)'a iman ederdi. Fakat o subay olması hasebi ile bu sözü akledebildi, Muhammed'e: "İşte bu, tanklar taburu,sen bu işini taburun ilk tankına uygula." Tankı çalıştırdı, takımını içine bindirdi ve Muhammed'e: "Haydi şimdi yap" dedi. "Eğer bunu gerçekleştirirsen herkesin önünde seni serbest bırakacağım. Yapamazsan seni öldüreceğim. Bakayım kime sığınacaksın" dedi.

(Tabii ki, Allah(celle celalüh)'a sığınacak. İşte burada kesin imana ihtiyaç var. Bizim de her zaman muhtaç olduğumuz işte bu. Allah(celle celalüh)'a yemin olsun ki Allah(celle celalüh)'ın sana yazdığının dışında hiçbir şey sana dokunmaz. Hiçbir kimseden korkmaman gerekir. İstihbaratmış, dünya imiş, krallarmış, yöneticilermiş, bizler ancak bizleri yaratan ve âlemlerin Rabbi olan Allah(celle celalüh)'tan korkarız. Diğerleri de O'nun kullarıdır. O bir şeye "ol" demek isterse o hemen oluverir. O halde ey mücahid Allah(celle celalüh)'tan başkasından korkma! Evet, bizim de böyle bir güven ve yakîne ihtiyacımız var. Allah(celle celalüh) bize yeter, O ne güzel vekildir, demeliyiz ki Allah(celle celalüh) bizi her şeyden kurtarsın. Buna inandığın taktirde dünyadaki en büyük kimse senin karşında adeta bir fare kadar kalır. Yeter ki sen aziz ve celil olan Allah(celle celalüh)'ın azametini düşün).

Bunun üzerine Muhammed:

- "Bana su getirin" dedi. Ona su getirdiler.


Mücahit kardeş bu su ile abdest alır, aziz ve celil olan Allah(celle celalüh) için iki rekat namaz kılar. Secdede ağlayarak yüce Allah(celle celalüh)'a şöyle dua eder:

"Ey Rabbim! Şüphesiz ben bu kerameti göstermeye ehil ve layık değilim. Ancak bu kerameti yaratmaya Sen ehil ve layıksın. Sen buna güç yetirensin ey Allah(celle celalüh)'ım, ey Rabbim beni rezil etme. Eğer beni rezil edersen rezil olan sadece ben değilim. Tüm müslümanlar rezil olacaktır. Tüm müslümanlar rezil olacaktır der ve selam verir. Ve tam bir teslimiyet ve mutmainlik hisseder. Gerisini Muhammed Hasan kardeşin anlattığı gibi nakledeyim:

"Bir avuç toprak aldım ve ben Allah(celle celalüh)'ın beni mahcup etmeyeceğine mutmaindim. Yakinen buna inanıyordum, yakinen... Toprağı tuttum, besmele getirdim ve Bismillahi ALLAHu Ekber, La İlahe İllALLAH Muhammedur Rasulullah dedim ve tankın üzerine attım. Allah(celle celalüh)'a yemin ederek söylüyorum ki, topraklar tankın üzerine düştüğünde tank alev aldı... Bunun üzerine Rus komutan tankın uzaklaştırılmasını emretti ve bir müddet sonra da tank infilak etti. Bunu gören Rus komutan mücahide selam durarak: "Bize başka toprak atma" dedi ve mücahidi serbest bıraktı. Kalenin içersinde buna şahid olan askerlerden iki tanesi ve bir subay bu kerameti gördükten sonra müslüman olur ve kaleden firar ederek Şeyh Muhammed Hasan'ın cephesine sığınırlar

Yakini iman... Bu insanlarda yakini bir iman var. Yüce Allah(celle celalüh)'a tam bir tevekkülle teslimiyet var. Bu sebeble aziz ve celil olan Allah(celle celalüh) onlara yardım etmekte. Gerçekten onlarda müthiş bir iman var

Afgan Cihadında Rahmanın Ayetleri_Şehid ŞEyh Abdullah Azzam (Rahimehullah)
 
A Çevrimdışı

Ahirena

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Evet bu kitabı okumuştum.Allah azze ve cellenin müslümanlara ne kadar yardım ettiğini bu kitapta görebiliyoruz
 
Üst Ana Sayfa Alt