İstibra:
Eserin kayboluşundan emin olana kadar, çıkan pislikten kurtulmanın (temizlenmenin) ya da çıkış yerinin, sidiğin akıntısının kalmamasının istenmesi.
İstibra: Yürüme, öksürme ya da sol yanına uzanma veya ayakları hareket ettirme, kımıldama vb. ile olur.
Bu, zekerindeki sidik yolunda hiç bir damla kalmayacak şekilde, dibinden başına kadar üç defa zekerini sol eliyle ovmak yoluyla yapılır. Orta parmağını zekerinin altına, baş parmağını da üstüne koyar ve zekerin başına doğru çeker. Varsa kalanın çıkması için üç defa hafifçe çekmek mustehabdır.
Bu hususta Maliki, Hanbelî ve Şafıî'lerin kitablarındaki ifade şudur:
İstibra, üç hafif sıyırma ve çekme ile olur; sol elinin şehadet parmağını zekerinin dibten altına, baş parmağını da üstüne koyar ve içindeki sidik çıkana kadar hafifçe çeker. Bunun hafifçe olması mendubdur. Mahallin sidikten temizlendiği zann-ı galib gelene kadar böyle yapılır. Evhama da uyulmaz, çünkü evham vesvese getirir, o da dine zarar verir. (Vesvesenin sebebi, akıldaki eksiklik ya da dindeki şubhedir)
Tuvalet ihtiyacı giderildikten sonra, istibra yaptıktan sonra 40 adım atması veya 5 dakika kadar beklemesi diye bir durum söz konusu değildir. Böyle bir iddianın delili de yoktur. Fakat kişi istibra yapmasına rağmen kesin olarak iç çamaşırına idrar kaçtığını biliyorsa iç çamaşırına bulaşmaması için bir bez, peçete ile zeker sarılır. Bu durumda biraz bekledikten sonra abdest almalıdır.
İmam Ahmed, "Biriniz küçük abdestini yaptığında geriye sidik kalmaması için zekerini üç defa sıvazlasın." hadisini rivayet etmiştir.
Kadının istibrası, sol elinin parmak uçlarını avret yerinin üzerine koyması ile olur.
İstibra umumen insandan insana değişir. Amaç, sidik yolunda çıkmasından korkulan bir şeyin kalmadığı kanaatinin hasıl olmasıdır. Kimi hafif bir sıkma ile bunu sağlarken kiminin de öksürmesi gerekir, kimi de hiç birine ihtiyaç duymaz. Bazı özel durumlarda zekerden sidiğin çıkış yerini pamuk gibi bir şeyle tıkamak gerekir. Bu helâda fazla kalmak mekruh olduğundan yapılır.
İstibranın delili İbni Abbas'ın hadisidir: "Rasulullah (a.s.) iki kabirden geçti ve buyurdu ki:
"Onlara azab ediliyor; büyük bir şeyden de azab edilmiyorlar: Biri sidiğinden sonra istibra etmiyordu, diğeri de koğuculuk yapıyordu."
(Buharı ; Muslim, Zuhd, 74; Ebu Davud, Temizlik, Bab 11, Hadis no : 20)
Vacib değil de mendub olduğunu söyleyenlerin delili de Rasulullah (a.s.)'in şu sözüdür:
"Sidikten sakının. Kabir azabının ekserisi ondandır."
(el-Mutteki, Kenzu'l-Ummal IX, 374; Munzirî, et-Tergib ve't-Terhib, I, 39 Heysemî, Mecmeu'z-zevâid, I, 207)
Sidiğin kesilmesinden maksad tekrar gelmemesini sağlamaktır. Hadis, kendi âdetine göre istibra yapmazsa kendisinden birşey çıkacağını kati olarak bilen veya o şekilde kanaat getiren kimse hakkında varid olmuştur. (Vehbe Zuhayli, İslam Fıkhı Ans. C. 1, Sf: 136 - 137)
İstibrada ihtilaftan kurtulmak için , kalkarken iç çamaşırının içine (ön tarafa) sağ el ile su da serpilmesi uygun görülmüştür.