Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Kadınların Yüksek Topuklu Giymesi, Peçenin Farziyeti ve Giyinik Çıplaklık Meselesi ?

_katre_ Çevrimdışı

_katre_

الحمدلله
Site Emektarı
Selamun Aleykum ve Rahmetullah

1. Önce şunu söyleyeyim demek istediğim, ses cikaran yüksek topuk ayakkabilar degil ..Ses çıkarmayan ve yüksekliği 4-5 cm olsa yine giymemek mi gerekir? İlla dümdüz mü olması gerek ?

2. Yüzümüzü örtmemiz farz mıdır ?

3. Aşağıdaki hadiste bahsedilen "yanlarında sığır kuyruğu gibi şeyler taşıyıp onu insanlara vuran insanlar" derken ne demek isteniyor?

“Ateş ehlinden iki sınıf vardır, henüz onları görmedim: Yanlarında sığır kuyruğu gibi bir şeyler taşıyıp onu insanlara vuran insanlar; giyinmiş, çıplak kadınlar ki bunlar Allah’a taatten dışarı çıkmışlardır.Bunlar, başkalarını da baştan çıkarırlar. Başları deve hörgücü gibidir. Bu kadınlar cennette girmek şöyle dursun, kokusunu dahi alamazlar. Halbuki onun kokusu şu şu kadar uzak mesafeden duyulur.” buyurdular. [Müslim, Cennet 53, (2857), 52, (2128)]

Allah razı olsun.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Selamun Aleykum ve Rahmetullah

1. Önce şunu söyleyeyim demek istediğim, ses cikaran yüksek topuk ayakkabilar degil ..Ses çıkarmayan ve yüksekliği 4-5 cm olsa yine giymemek mi gerekir? İlla dümdüz mü olması gerek ?

2. Yüzümüzü örtmemiz farz mıdır ?

3. Aşağıdaki hadiste bahsedilen "yanlarında sığır kuyruğu gibi şeyler taşıyıp onu insanlara vuran insanlar" derken ne demek isteniyor?

“Ateş ehlinden iki sınıf vardır, henüz onları görmedim: Yanlarında sığır kuyruğu gibi bir şeyler taşıyıp onu insanlara vuran insanlar; giyinmiş, çıplak kadınlar ki bunlar Allah’a taatten dışarı çıkmışlardır.Bunlar, başkalarını da baştan çıkarırlar. Başları deve hörgücü gibidir. Bu kadınlar cennette girmek şöyle dursun, kokusunu dahi alamazlar. Halbuki onun kokusu şu şu kadar uzak mesafeden duyulur.” buyurdular. [Müslim, Cennet 53, (2857), 52, (2128)]

Allah razı olsun.


C 1- "Saklı zinetlerine dikkat çekmek için, ayaklarını da vurmasınlar. Ey mûminler! Hepiniz toptan Allah’a tövbe ediniz ki felaha eresiniz." (Nur 31)
Cahiliyye kadınlarının ayaklarını yerlere vurarak, zinetlerine (hal hal tarzı) dikkat çekerek, düşük erkeklerin kendileriyle ilgilenmelerini (bakmalarına) çalıştıkları ifade edilmiştir. Çağımızda bu durum (yüksek) topuklu ayakkabılarla icra edilmektedir.
Bunun haram olduğunu bilen mu'mine bir hanımın, böyle (ses çıkaran) ayakkabılardan kaçınması gerekir.
Topuklu ayakkabının sakıncası, ayette ayaklarını yere vurarak ses çıkaran kadınların yaptıkları haramın haricinde; boylarını farklı göstererek insanları aldatmaları da söz konusudur.
Diğer bir mesele de; kadınların topuklu ayakkabı giymelerine sebeb olan, kadını erkeklerin şehvetine sunan kafir modacılardır. Kadına yüksek topuklu ayakkabılar giydirerek, hem kadının bacaklarını daha uzun(muş) gibi görünmelerini sağlamış, hem de yüksek topukla kadının baseninin/kalça yukarı göstermesine ve yürüyüş esnasında kötü kadınların yürümesi gibi düz yürümemesini (kıvırma) sağlamışlardır.

Tüm bunlardan hareketle, kadının yüksek topuklu ayakkabı giymeme konusu, Nur suresindeki ayetin bahsettiği cahiliyye kadınlarının yapması men edilen ses çıkartmamakla ile sınırlı olmadığı anlaşılmış olmaktadır.
Ayakkabının topuk boyunun sınırı veya standartı, (üstte saydığımız sakıncalara sebeb olmayacak şekilde) mu'mine bayanın takvasına kalmış vicdani bir mesele olarak görmekteyiz.


C 2- İslama Göre TESETTUR - PEÇE
https://www.islam-tr.org/konu/islama-gore-tesettur.19487/

C 3- Giyinmiş, Çıplak, Kırıtkan ve Meylettiren Kadınlar
عن أبي هريرة رضي الله عنه قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : صِنْفَان من أهل النار لم أَرَهُما: قوم معهم سِيَاط كَأذْنَابِ البَقر يضربون بها الناس، ونساء كاسِيَات عاريات مُمِيَلات مَائِلات، رُؤُوسُهُنَّ كَأَسْنِمَةِ البُخْتِ المائِلة لا يَدْخُلْن الجَنَّة، ولا يَجِدْن ريحها، وإن ريحها ليُوجَد من مَسِيرة كذا وكذا
رواه مسلم , صحيح
Bana Zuheyr b. Harb rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Cerîr Suheyl'den, o da babasından, o da Ebû Hurayra'dan naklen rivayet etti. (Şöyle demiş) :
Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki:
«Cehennemliklerden görmediğim iki sınıf vardır. (Biri) Yanlarında sığır kuyrukları gibi kamçılar bulunup, onlarla insanları döven bir kavim! (Diğeri) Giyinmiş çıplak, sallanarak yürümeyi öğreten kırıtkan, başları Horasan develerinin eğilmiş hörgüçleri gibi bir takım kadınlar! Bunlar cennete giremeyecek, onun kokusunu da duyamayacaklardır. Halbuki onun kokusu şu kadar ve şu kadar uzaktan duyulacaktır.»
(Sahih-i Muslum, Libas, Bab, 34, hadis no: 125, (2128), 1958, Cennet 53, (2857), 52, (2128); Ahmed b. Hanbel, Musned, 2/355, 440; Kutub-i Sitte, 5933)

Bu hadîs-i şerif Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in mucizelerinden biridir.
676 Hicri tarihinde vefat eden Nevevî: «Bugün bu iki sınıfın ikisi de mevcuddur» diyor.
Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in bunları görmemesi, onun yaşadığı saadet devrinde bu küstahlar henüz zuhur etmediği içindir.
Birinci sınıftan murad şubhesiz ki zâlimlerdir. Bıçağı belinde, kırbaçı belinde «Var mı bana yan bakan?» diyen zâlimler Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) devrinden sonra dâima buluna gelmişlerdir. Zâlim hukumdarlar, zâlim kumandarlar çırağına, çobanına ve işçisine zulmede bilcumle gaddarlar bu sınıfta dahildir.

Kâsiyât: Giyinmiş kadınlar; âriyat çıplak kadınlar mânâsına gelir. Bu iki kelime birbirleri üzerine atfedilmediğine göre beraberce mânâlar «hem giyinmiş hem çıplak» demek olur. Ulemâ bunları tefsir ve izah hususunda bir hayli uğraşmışlardır.
Bâzıları: «Kâsiyât'ın mânâsı Allah'ı nimetine bürünmüş, Âriyat'ın mânâsı ise şükründen âciz ve çıplak kalmıştır» mutalâasında bulunmuş; bir takımları: «Bunun mânâsı kadın hîlini meydana çıkarmak için bedeninin bir kısmını örter, bir kısmını açar diye tefsir etmiş, hattâ bedenini gösteren ince ve şeffaf elbise giymekti diyenler bile olmuştur.

Bize kalırsa bugün giyinmiş çıplak kadınların kim olduğunu târife hacet yoktur.

Mâilât: Eğilen kadınlar, demektir. Bunu da bâzıları Allah'ın tâatından ve korumaları lâzım gelen hususu muhafazadan inhiraf eden, yanla yan kadınlar mânâsına almış. Bir takımları: «Bundan murâd kırıta kırıta yürüyen, yürürken omuzlarını sağa sola sallayan kadınlardır.» diye îzah etmişlerdir. Bir takımları mâilâtı, fahişe kadınlar gibi başlarını yamuk tarayanlar mânâsına almışlardır.
Mumîlât ise bu tefsirlere göre : Başkasına, sallanarak yürümeyi öğreten, başkasını çileden çıkaran, başkasına fahişeler gibi taranmayı öğreten kadınlar mânâsına gelir. Kadınların başlarının deve hörgüçlerine benzetilmesi çeşitli bağ ve sargılarla sararak onları büyüttükleri içindir.
Deve hörgücüne benzeyen kadın başı nasıl olduğunda asla şubhe bırakmıyacak niceleri muhakkak arzı endam ederek geçecektir.
Allah (c.c.), müslümanları kadınına erkeğine, büyüğüne küçüğüne intibahlar nasib etsin.


Ebu Hurayra (radiyallahu anh) anlatiyor:
"Rasulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Ömrün biraz uzarsa ellerinde sığır kuyruğu gibi bir şeyler taşıyan birtakım insanları çok geçmeden göreceksin. Onlar Allah'ın gadabına uğrayarak sabaha ererler, Allah'ın neşetine uğrayarak akşama ererler."
(Muslim, Cennet 53, (2857), 52, (2128); Kutub-i Sitte , 5933)


Giyinik Çıplaklar 2.jpg

Giyinik Çıplaklar 3.jpg

Giyinik Çıplaklar.jpg
 
Üst Ana Sayfa Alt