Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Kâfirin Kanı Helal midir?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Kafirin kanı helaldir lafını nasıl anlamalıyız.

images


İslam devletinin hakimiyetinde olduğu dönemlerde olabilecek bir durum:

İslam devletiyle savaş halinde olanlar,
islam devletiyle andlaşma yapanlar ve,
Zımmiler - ehl-i zimme (Cizye vererek İslam devletinin hakimiyetini ve yasalarına uymayı kabul ederek İslam devleti içinde yaşayan gayri muslimler)


islam devleti ile bir antlaşması olmayıp savaş halinde olanlarla savaşmak bir mecburiyettir.

İslam devletinin olmadığı, muslumanların parçalanmış olarak çoğaltılmış eskiden islam hakimiyeti olan; günümüzdeki tağutların kontrolundeki topraklarda, dağınık olarak yaşamakta ve musluman muvahidlere sahip çıkacak bir devletleri bulunmamaktadır.
Günümüdeki durum bundan ibarettir.
Muslumanlar böyle durumda, açıkça İslama silahlı savaş açmış, savaşın her gün sıcak olarak devam ettiği bölgelerde, kafirin kanı helaldir.
Savaş olmayan fakat muslumanım diyenlerin içerisinde yaşamlarına devam edebildiği Darul harb olan ülkelerde; "kafirin kanı helal" denilerek tesbit edilen kafirleri öldürmeye, fidye istemeye gidilemez. Her ne kadar bazı gruplar bunun aksine inansalarda; bunun İslama uymadığına , hem maddiyatsızlıktan hem de ilimsizlikten duygusal öfke ile bu işe yönelmektedirler.
Musluman eğer karşı tarafa savaş ilan ediyorsa; halkın arasına karışıp onlarla birlikte yaşayarak bu işi yapamaz.
Bunun kısmen benzer örneği Sahabeden Ebu Basir'in (r.a.) yaptığına benzemektedir. Fakat Ebu Basirin yaptığı caiz olan şeklidir.
Safını kafirlerden ayırmış , ben burdayım deyip savaşını ilan etmişti. Üstelik yakaladığı kafirlere, kendisinin kim olduğunu amacının ne olduğunu (İslama davet) söylüyor , hala musluman olmazlar ise mudahale ediyordu.
Bugün islamla alakası olmayan pekaka nın durumu da kısmen buna benzer. İslami hakimiyetin ikamesi, şeriat için çıkmış olsaydı muslumanların destek vermesi gerekirdi.

Konuyu daha uzatıp karmaşık hale getirmek istemiyorum. Zaten çetrefelli bir meseledir. Sonuçta kafirin kanı helaldir fakat belli durumlarda böyledir. Rasulullah (s.a.v.) in siyretini incelediğimizde bunu da çok net görmekteyiz.
 
M Çevrimdışı

mübahis

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
images


İslam devletinin hakimiyetinde olduğu dönemlerde olabilecek bir durum:

İslam devletiyle savaş halinde olanlar,
islam devletiyle andlaşma yapanlar ve,
Zımmiler - ehl-i zimme (Cizye vererek İslam devletinin hakimiyetini ve yasalarına uymayı kabul ederek İslam devleti içinde yaşayan gayri muslimler)


islam devleti ile bir antlaşması olmayıp savaş halinde olanlarla savaşmak bir mecburiyettir.

İslam devletinin olmadığı, muslumanların parçalanmış olarak çoğaltılmış eskiden islam hakimiyeti olan; günümüzdeki tağutların kontrolundeki topraklarda, dağınık olarak yaşamakta ve musluman muvahidlere sahip çıkacak bir devletleri bulunmamaktadır.
Günümüdeki durum bundan ibarettir.
Muslumanlar böyle durumda, açıkça İslama silahlı savaş açmış, savaşın her gün sıcak olarak devam ettiği bölgelerde, kafirin kanı helaldir.
Savaş olmayan fakat muslumanım diyenlerin içerisinde yaşamlarına devam edebildiği Darul harb olan ülkelerde; "kafirin kanı helal" denilerek tesbit edilen kafirleri öldürmeye, fidye istemeye gidilemez. Her ne kadar bazı gruplar bunun aksine inansalarda; bunun İslama uymadığına , hem maddiyatsızlıktan hem de ilimsizlikten duygusal öfke ile bu işe yönelmektedirler.
Musluman eğer karşı tarafa savaş ilan ediyorsa; halkın arasına karışıp onlarla birlikte yaşayarak bu işi yapamaz.
Bunun kısmen benzer örneği Sahabeden Ebu Basir'in (r.a.) yaptığına benzemektedir. Fakat Ebu Basirin yaptığı caiz olan şeklidir.
Safını kafirlerden ayırmış , ben burdayım deyip savaşını ilan etmişti. Üstelik yakaladığı kafirlere, kendisinin kim olduğunu amacının ne olduğunu (İslama davet) söylüyor , hala musluman olmazlar ise mudahale ediyordu.
Bugün islamla alakası olmayan pekaka nın durumu da kısmen buna benzer. İslami hakimiyetin ikamesi, şeriat için çıkmış olsaydı muslumanların destek vermesi gerekirdi.

Konuyu daha uzatıp karmaşık hale getirmek istemiyorum. Zaten çetrefelli bir meseledir. Sonuçta kafirin kanı helaldir fakat belli durumlarda böyledir. Rasulullah (s.a.v.) in siyretini incelediğimizde bunu da çok net görmekteyiz.

Esselamu Aleykum hocam.
Burada ki kastettiğiniz şeyi tam anlayamadım, kafirin kanını dökecek olan Müslümanın, kafirden ayrışması nasıl olur?
Ebu Basîr(r.anh) ve -eylem tarzı açısından- PKK'yı örnek verdiniz, bunların her ikiside kafirlerden ayrı kırsalda(dağ, çöl vb) fiiliyat yürütmeğe örnek.
Şu halde siz, Müslümanların kafirlerden ayrışması ve onların arasında yaşamaması derken kentsel eylemlerin caiz olmadığınımı söylüyorsunuz?
Yanlış anlamayın bilgilenmek için soruyorum, Abdullaz Azzam'ın bahsettiği Mervan Hadid'in grubu, kafirlerin arasında şehirlerde yaşamasına rağmen, kafirleri öldürmüştür, buna rağmen Abdullah Azzam hem Mervan Hadid'i hemde grubunu tezkiye etmektedir.
Benzerini TR Hizbullahında da görebiliriz. Onlarda yaptıkları eylemlerin yüzde dokasınını kafirlerin arasında yaşayanlar tarafından yapmışlardır ama buna rağmen onlar bu eylemleri ile tenkit edilmez. Daha ziyade Demokrasi, Şia meselesi vb sebeplerden tenkit edilir.
Eğer ayrışmadan kastınız kırsala çekilmek değilse nedir?
Cevabınızı bekliyorum, selam ve dua ile
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Esselamu Aleykum hocam.
Burada ki kastettiğiniz şeyi tam anlayamadım, kafirin kanını dökecek olan Müslümanın, kafirden ayrışması nasıl olur?
Ebu Basîr(r.anh) ve -eylem tarzı açısından- PKK'yı örnek verdiniz, bunların her ikiside kafirlerden ayrı kırsalda(dağ, çöl vb) fiiliyat yürütmeğe örnek.
Şu halde siz, Müslümanların kafirlerden ayrışması ve onların arasında yaşamaması derken kentsel eylemlerin caiz olmadığınımı söylüyorsunuz?
Yanlış anlamayın bilgilenmek için soruyorum, Abdullaz Azzam'ın bahsettiği Mervan Hadid'in grubu, kafirlerin arasında şehirlerde yaşamasına rağmen, kafirleri öldürmüştür, buna rağmen Abdullah Azzam hem Mervan Hadid'i hemde grubunu tezkiye etmektedir.
Benzerini TR Hizbullahında da görebiliriz. Onlarda yaptıkları eylemlerin yüzde dokasınını kafirlerin arasında yaşayanlar tarafından yapmışlardır ama buna rağmen onlar bu eylemleri ile tenkit edilmez. Daha ziyade Demokrasi, Şia meselesi vb sebeplerden tenkit edilir.
Eğer ayrışmadan kastınız kırsala çekilmek değilse nedir?
Cevabınızı bekliyorum, selam ve dua ile
Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh;
Açıklamam şöyle idi:

İslam devletinin olmadığı, muslumanların parçalanmış olarak çoğaltılmış eskiden islam hakimiyeti olan; günümüzdeki tağutların kontrolundeki topraklarda, dağınık olarak yaşamakta ve musluman muvahidlere sahib çıkacak bir devletleri bulunmamaktadır.
Günümüdeki durum bundan ibarettir.
Muslumanlar böyle durumda, açıkça İslama silahlı savaş açmış, savaşın her gün sıcak olarak devam ettiği bölgelerde, kafirin kanı helaldir.
Savaş olmayan fakat muslumanım diyenlerin içerisinde yaşamlarına devam edebildiği Darul harb olan ülkelerde; "kafirin kanı helal" denilerek tesbit edilen kafirleri öldürmeye, fidye istemeye gidilemez.
Bu duruma da İslam tarihinden sahabe Ebu Basir (r.anh) hareketini getirdim. PKK bu hareketin günümüzde bir nevi tam tersi (dinsizce) pratiğidir. Tâbi dinsiz olunca kâfirerce kullanılmaktadır. Bizim bundan maksadımız genelde dağda olmalarıdır. Yoksa birebir örnek değildir.

Cihad hareketleri ve emirlerinin hiç biri sivil halkın (musluman - kâfir) karışık bir vaziyette mûkim olan şehirlerde böyle bir hareketi câiz görmemişlerdir. Bu hem muslumanların maslahatı açısından, hem dinin tebliği açısındandır. Fakat tâbi ki böyle bir toplumda alenen İslam'a, Allah'a, peygambere, Kur'ana hakaret ve alay edilen durumlar haricindedir. Bu tarz durumlar istisnadır. Bu durumu sonlandırmak, kâfirin haddini bildirmek farz olan bir izzet amelidir. Nitekim Charlie Hebdo dergisinin yaptıklarına Kouachi kardeşlerin eylemi böyledir. Şehidlerin amellerini ve eylemlerine methiyemiz forumdadır.

Bahsettiğiniz Cihad Dersleri'nde Mervan Hadid ustazın eylemi de böyledir.
Kitabın 1. Cildinden nakil:

"Hama şehrinde şöyle bir olay olur: Sınıfta hocanın birisi İslâm'a hakaretler içeren bir konuşma yapar. Bunun üzerine öğrencilerden bir tanesi kalkar ve hocaya vurur. Peşi sıra tüm öğrenciler kalkarak hocayı döve döve öldürürler. Sonra polis gelir ve hocaya ilk tokatı atan o genci öldürür. Daha sonra olay yerine gelen Şeyh Mervan, öldürülen müslüman genç dolayısıyla polise kısas hükmünün uygulanmasını talep eder. Öğrenciler de tek tek "öldürülen genç, müslümandı, öğretmen ise kâfirdi. Dolayısıyla öğretmenin kanı hederdir. Müslüman gencin ise kanı alınmalıdır, yani karşılığında öldüren polise kısas uygulanmalıdır," derler. Devlet ise bu talebi reddeder. Bu talebin reddedilmesi üzerine Şeyh Mervan etrafındaki özel eğittiği gençlerle birlikte Sultan Mescidinde toplanırlar. Toplanan bu gençlerin her birinde bomba ve tabanca vardır -ki bunlardan bazıları lise talebesidir- tekbir getirmekte ve devlet aleyhinde konuşmalar yapmaktadırlar. Bu esnada Sultan Mescidi'nin etrafı tanklarla çevrilir ve Mescid içindeki müslümanlarla birlikte yerle bir edilir."

Daha sonra Şeyh enkazdan sağ çıkarılır, mahkeme edilir vs işkenceler görür.
Sonuç derste İslama söven kafir hocaya vuran muslumanın şehid eden polisten kısas hareketidir.
Fi emanillah
 
M Çevrimdışı

mübahis

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bu duruma da İslam tarihinden sahabe Ebu Basir (r.anh) hareketini getirdim. PKK bu hareketin günümüzde bir nevi tam tersi (dinsizce) pratiğidir. Tâbi dinsiz olunca kâfirerce kullanılmaktadır. Bizim bundan maksadımız genelde dağda olmalarıdır. Yoksa birebir örnek değildir.

Buradan kastettiğiniz şey birebir gerilla savaşı yada asimetrik savaş denilen hadisedir.
Peki kırsalda yakalanma imkanı bulunmayan ama İslam'a ve müslümanlara karşı savaşan siyasetçi, görevli vb kişilerin şehirlerde öldürülmesi caizmidir? Yani eylemsel olarak bir dönem Kürt Hizbullahı'nın yada 80 öncesi solcularının yaptığı gibi...
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Buradan kastettiğiniz şey birebir gerilla savaşı yada asimetrik savaş denilen hadisedir.
Peki kırsalda yakalanma imkanı bulunmayan ama İslam'a ve müslümanlara karşı savaşan siyasetçi, görevli vb kişilerin şehirlerde öldürülmesi caizmidir? Yani eylemsel olarak bir dönem Kürt Hizbullahı'nın yada 80 öncesi solcularının yaptığı gibi...
Yine aynı, İslam'a açıktan ve aşikare küfrünü kusanlarla en güzel şekilde haddi bildirilmelidir. Bunun için ferdi veya özel çalışmalarda bulunulabilir. Fakat bu durum sınırlıdır. Genel anlamda bir hareket için safını belli edip ayrışılması gerekir. Halkın arasında kalarak mefsedete sebeb olunmamalı.
Solcular ya da Kürt Hizbullah'ı örnek olmaz. Her cemaatın zaman zaman isabetli işleri olabilir ama bu genele bakılmalıdır.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Ana Sayfa Alt