J
Çevrimdışı
KAFIRLERE ASLA GÜVENMEYIN
(Şeyh Enver El Evlaki Derslerinden Bir Bölüm)
Hz Ömer ile Ayyaş’ın hikayesinden öğrenmemiz gereken şudur. Asla kafirlere güvenmeyin. Sakın güvenmeyin. Şimdi diyebilirsiniz ki benim komşum çok iyi bir insan, sınıf arkadaşım ,iş arkadaşım çok dürüst namuslu kibar insanlar.Tek sorun biz islamın adını kirletiyoruz, bu teröristler yaptıklarını bırakmalı ve bizler herkese doğru bir şekilde islam davetini ulaştırmalıyız. Böylece herkes müslüman olur. Sizinle komşunuzun kötü olduğu hakkında tartışmıyorum veya arkadaşınızın iyi ve dürüst biri olmadığını da iddia etmiyorum. Sevgili kardeşlerim bizler kafirleri değerlendirirken tanıdığımız insanlar üzerinden çıkıp bir genelleme yapma durumunda olamayız. Çünkü sizin tanıdığınız kimse müslümanlara silahları doğrultma emrini veren kimseler değildir. Kur’an kafirlerden bahsederken onların liderlerinden bahseder.Küfür hakkındaki hükmünüzü Jean, Bow veya John üzerinden çıkarmayın. Kafirlerin liderlerini bunlar üzerinden değerlendiremezsiniz. Bu liderler ki Allah onlardan Kur’an da mele adını vererek bahsetmiştir .Hem de birçok ayette. Kur’an zamanını sadece boşluk olan ve hiç bir karar vermeyen insanlardan konuşarak harcamaz. Kur’an iki tarafında (inananların ve inanmayanların) karar vericilerinden bahseder. Liderleri takip eden insanlar meseleler üzerinde düşünmediği için Kur’an da onlardan bahsetmez. Tıpkı israiloğulları döneminde meydana gelen şabat hikayesinde olduğu gibi.Yahudiler bu olayda üç kampa ayrılmıştı.Birinci grup cumartesi günü balık avlayarak günah işliyordu.İkinci grup onları yaptıkları yanlıştan dolayı uyarıyordu ve üçüncü bir grupsa sessizce olanları izliyordu. Allah swt günah işleyenlerden onların maymunlara ve domuzlara dönüştürüldüğünü bildirerek bahseder ve sonra da emri bil maruf yapanlardan bahseder ve sessiz kalan grubu ise göz ardı eder. Allah mele hakkında Kur’anda şöyle der. Kavminden ileri gelenler (Nuh’a) dediler ki:
"Biz seni apaçık bir sapıklık içinde görüyoruz".
Ad kavmininin ileri gelenleri şöyle dedi
”Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz”.
Şuayb'ın kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki:
"Ey Şuayb! Andolsun, ya kesinlikle bizim dinimize dönersiniz ya da mutlaka seni ve seninle birlikte inananları memleketimizden çıkarırız."
Firavun'un kavminden ileri gelenler dediler ki:
"Şüphesiz bu adam usta bir sihirbazdır."
.
Allah yine firavunu kışkırtan insanlardan bahseder ve onlar şöyle der:,”Musa’nın istediklerini yapmasına izin mi vereceksin”.İşte o zaman firavun biz onu öldüreceğiz dedi . İşte o ileri gelenler inananları öldürmesi için firavunu kışkırtıyordu. İşte bunlar mele sınıfı insanlardı. Yine Kur’an şöyle der.
"Şehrin öbür ucundan koşarak bir adam geldi. “Ey Mûsâ! İleri gelenler seni öldürmek için aralarında senin durumunu görüşüyorlar. Şehirden hemen çık. Şüphesiz ben sana öğüt verenlerdenim” dedi."
Sevgili kardeşlerim bugün de yapılan şey budur. Bu dini öldürmek için planlar yapıyorlar.Arkadaşlarınıza gore kıyas yapmayın ki onlar karar vericiler değillerdir.Allah kafirlerin liderlerinin sizin dininizi öldürmek için planlar kurduğunu söylüyor ve Allah swt şöyle diyor onlar o kadar çok planlar kuruyorlar ki gece gündüz bu iş üzerine çalışıyorlar .Ve planları o kadar büyük ki Allah onların planlarının dağları yerinden oynatmaya bile yeter olduğunu söylüyor . Bütün bunlardan sonra hala kafirlere güvenecek misiniz.Biliyor musunuz bu hoş komşuların harika iş arkadaşlarının ihtiyaç duydukları tek şey bir Milosevic tir(eski sırbistan başkanı).Sırplara müslümanlar şeytandır demesi sırpların müslümanların üzerine vahşi hayvanlar gibi saldırmalarına yetmişti.Bu olay 20. Yüzyıl avrupasında olmuştu.Demokrasiye insan haklarına uygar dünyaya ve uluslararası organizasyonlara güvenenlere sözüm sakın aptallaştırılmayın. Allah sizin düşmanınızı biliyor. Allahın size söylediklerine gore mi hareket edeceksiniz yoksa varsayımlarınıza gore mi?
Allaah swt der ki,
"Arzu ettiler ki kendilerinin küfre saptıkları gibi siz de sapasınız da beraber olasınız"
“Sen dinlerine uymadıkça, ne Yahudiler ve ne de Hıristiyanlar asla senden razı olmazlar”
Kafirlerin liderlerine özellikle bugün nasıl güvenebilirsiniz. Bugün birçok müslüman kardeşimiz hapislerde ve onlara her türlü işkence yapılmakta.Eşcinsellikten tutun da tecavüze kadar birçok yöntem uygulanmakta.Bu arkadaşlarımızın karşına anneleri veya kızkardeşleri getirilip tecavüz edilmekte.Tabi ki bunlar batıda olmuyor ama batı liderleri bunları biliyor.Birleşmiş milletler dahi bunları biliyor ve hiçbir şey yapmıyorlar aksine destekliyorlar. Allah size ihtiyacınız olan şeyi söylüyor ama maalesef birçoğumuz saflığımızdan dolayı onlara kanıyoruz.
Ömer bin Hattap bunu çok iyi biliyordu ve o yüzden Ayyaş ‘a” Onlara güvenme tek istedikleri şey seni dininden alıkoymaktır “ demişti
O yüzden erdemli olmalı ve kandırılmamalıyız.Malcolm X ne demişti” Biz aptallaştırıldık”.
Şimdi birçoğunuz bunlar bize olmaz biz uygar bir toplumda yaşıyoruz burada demokrasi var insan hakları var diyebilir.
Sevgili kardeşlerim konu din özgürlüğü olduğunda islam öncesi Mekke belki de bugünün batısından daha özgürdü.Resulallah ın davetinden once Mekke de hristiyanlar yaşıyordu,yahudiler vardı hanif dini mensupları vardı ve hepsi tolere ediliyordu.Varaka bin Nefel bir hristiyandı.Zeyd bin Amr bin Nufeil hz Ibrahim in dinindendi ve yahudiler Mekkeye sürekli gelir giderdi.Fakat mesele şudur:Küfrün sistemi herşeyi tolere eder bir şey hariç.Islam. Gayleri lezbiyenleri dahi tolere ederler ama hakkın mesajını asla kabullenemezler. Şeytanın düzeli böyle kuruludur çünkü.
Eğer konu ifade özgürlüğü ise Mekkedeki Souq al-Kaf ingilteredeki high park(insanların istediği konuyu tartıştığı bir park)tan daha iyiydi.Ifade özgürlüğü geleneği Mekke de harikaydı.Ayağa kalkıyor ve istediğİni söyleyebiliyordun.Kimse sana zarar vermezdi.Oldukça demokratik bir sistemdi başta isteği herşeyi dikte eden bir lider ,diktator yoktu.Mekkedeki herkes istediği her şeyi yapabiliyordu.Oldukça özgür bir toplumdu.Fakat islam geldiğinde kesinlikle tolere edilmedi. Çünkü şeytanın yöntemi buydu:Gerçek hariç herşeyi tolere etmek.
. O yüzden dikkatli olun ve Ömer’in tavsiyesini dinleyin.Allah’ın düşmanlarına sakın güvenmeyin.Özellikle de şeytanın ağızlarına yani batı medyasına.
Geçenlerde bir kardeşim geldi ve dediki biliyor musun ne oldu?Ne oldu dedim?Herşeyi anlattılar meğer işler hiç de öyle değilmiş.Dedim kimden duydun?Güvenilir kaynaklardan dedi.Kİm dedim Cnn dedi.Iki saatlik belgeseldi her şeyi gösterdiler(Gülüşmeler)
O yüzden dikkatli olun.Tekrar sessiz kitleler meselesine dönecek olursak.Kitleler gerçekten hoş ve iyi insanlar olabilir fakat eğer bulundukları o derin uykudan uyanmazlarsa cehennemde kendilerini buldukları ana kadar hiçbir şeyin farkında olmayacaklar.
.Ve tabi sonra kendilerini bu duruma düşüren liderlerini suçlayacaklar ve Allah tan liderlerin cezalarını arttırmalarını isteyecekler. Kur’an da bize liderlikle takipçileri arasındaki konuşmalar hakkında bilgiler aktarılmakta ve Allah bu durumun sebebini bize açıklamaktadır.
Allah derki :
” Firavun kavmini küçük düşürdü (ezdi). Onlar da kendisine itaat ettiler. Çünkü onlar yoldan çıkmış bir toplumdu.”
Allah bize Firavunu takip eden kitlelerden bahsediyor.Bunlar niye takip ediyorlardı.Çünkü fasıktılar. Dünya hayatına düşkündüler, işlerine düşkündüler, statükoya düşkündüler, şehvetlerine, tutkularına bağlıydılar ve işte bunlar onları saptırdı .Bosna da olan şey bundan farklı değildi.O sırplar boşnaklarla gayet iyi geçiniyordu .Bir arkadaşım bana bizim kadınlarımızla flört bile ediyorlardı,bize çok yakınlardı.Komşuyduk ve aramız çok iyiydi.Fakat sonra Milosevic geldi ve onları birkaç milliyetçi şarkı ve efsanelerle kandırdı.Sıradan halk o kadar saftı ki bu yalanlara uydular ve bizim aleyhimize döndüler.İşte kitleleri kandırmak bu kadar kolaydır.Oysa önceleri gayet hoş nazik insanlardı.Fakat gerçek şu ki insanlar kendilerine söylenen, doktrine edilen şeyleri takip ederler .
(Şeyh Enver El Evlaki Derslerinden Bir Bölüm)
Hz Ömer ile Ayyaş’ın hikayesinden öğrenmemiz gereken şudur. Asla kafirlere güvenmeyin. Sakın güvenmeyin. Şimdi diyebilirsiniz ki benim komşum çok iyi bir insan, sınıf arkadaşım ,iş arkadaşım çok dürüst namuslu kibar insanlar.Tek sorun biz islamın adını kirletiyoruz, bu teröristler yaptıklarını bırakmalı ve bizler herkese doğru bir şekilde islam davetini ulaştırmalıyız. Böylece herkes müslüman olur. Sizinle komşunuzun kötü olduğu hakkında tartışmıyorum veya arkadaşınızın iyi ve dürüst biri olmadığını da iddia etmiyorum. Sevgili kardeşlerim bizler kafirleri değerlendirirken tanıdığımız insanlar üzerinden çıkıp bir genelleme yapma durumunda olamayız. Çünkü sizin tanıdığınız kimse müslümanlara silahları doğrultma emrini veren kimseler değildir. Kur’an kafirlerden bahsederken onların liderlerinden bahseder.Küfür hakkındaki hükmünüzü Jean, Bow veya John üzerinden çıkarmayın. Kafirlerin liderlerini bunlar üzerinden değerlendiremezsiniz. Bu liderler ki Allah onlardan Kur’an da mele adını vererek bahsetmiştir .Hem de birçok ayette. Kur’an zamanını sadece boşluk olan ve hiç bir karar vermeyen insanlardan konuşarak harcamaz. Kur’an iki tarafında (inananların ve inanmayanların) karar vericilerinden bahseder. Liderleri takip eden insanlar meseleler üzerinde düşünmediği için Kur’an da onlardan bahsetmez. Tıpkı israiloğulları döneminde meydana gelen şabat hikayesinde olduğu gibi.Yahudiler bu olayda üç kampa ayrılmıştı.Birinci grup cumartesi günü balık avlayarak günah işliyordu.İkinci grup onları yaptıkları yanlıştan dolayı uyarıyordu ve üçüncü bir grupsa sessizce olanları izliyordu. Allah swt günah işleyenlerden onların maymunlara ve domuzlara dönüştürüldüğünü bildirerek bahseder ve sonra da emri bil maruf yapanlardan bahseder ve sessiz kalan grubu ise göz ardı eder. Allah mele hakkında Kur’anda şöyle der. Kavminden ileri gelenler (Nuh’a) dediler ki:
"Biz seni apaçık bir sapıklık içinde görüyoruz".
Ad kavmininin ileri gelenleri şöyle dedi
”Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz”.
Şuayb'ın kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki:
"Ey Şuayb! Andolsun, ya kesinlikle bizim dinimize dönersiniz ya da mutlaka seni ve seninle birlikte inananları memleketimizden çıkarırız."
Firavun'un kavminden ileri gelenler dediler ki:
"Şüphesiz bu adam usta bir sihirbazdır."
.
Allah yine firavunu kışkırtan insanlardan bahseder ve onlar şöyle der:,”Musa’nın istediklerini yapmasına izin mi vereceksin”.İşte o zaman firavun biz onu öldüreceğiz dedi . İşte o ileri gelenler inananları öldürmesi için firavunu kışkırtıyordu. İşte bunlar mele sınıfı insanlardı. Yine Kur’an şöyle der.
"Şehrin öbür ucundan koşarak bir adam geldi. “Ey Mûsâ! İleri gelenler seni öldürmek için aralarında senin durumunu görüşüyorlar. Şehirden hemen çık. Şüphesiz ben sana öğüt verenlerdenim” dedi."
Sevgili kardeşlerim bugün de yapılan şey budur. Bu dini öldürmek için planlar yapıyorlar.Arkadaşlarınıza gore kıyas yapmayın ki onlar karar vericiler değillerdir.Allah kafirlerin liderlerinin sizin dininizi öldürmek için planlar kurduğunu söylüyor ve Allah swt şöyle diyor onlar o kadar çok planlar kuruyorlar ki gece gündüz bu iş üzerine çalışıyorlar .Ve planları o kadar büyük ki Allah onların planlarının dağları yerinden oynatmaya bile yeter olduğunu söylüyor . Bütün bunlardan sonra hala kafirlere güvenecek misiniz.Biliyor musunuz bu hoş komşuların harika iş arkadaşlarının ihtiyaç duydukları tek şey bir Milosevic tir(eski sırbistan başkanı).Sırplara müslümanlar şeytandır demesi sırpların müslümanların üzerine vahşi hayvanlar gibi saldırmalarına yetmişti.Bu olay 20. Yüzyıl avrupasında olmuştu.Demokrasiye insan haklarına uygar dünyaya ve uluslararası organizasyonlara güvenenlere sözüm sakın aptallaştırılmayın. Allah sizin düşmanınızı biliyor. Allahın size söylediklerine gore mi hareket edeceksiniz yoksa varsayımlarınıza gore mi?
Allaah swt der ki,
"Arzu ettiler ki kendilerinin küfre saptıkları gibi siz de sapasınız da beraber olasınız"
“Sen dinlerine uymadıkça, ne Yahudiler ve ne de Hıristiyanlar asla senden razı olmazlar”
Kafirlerin liderlerine özellikle bugün nasıl güvenebilirsiniz. Bugün birçok müslüman kardeşimiz hapislerde ve onlara her türlü işkence yapılmakta.Eşcinsellikten tutun da tecavüze kadar birçok yöntem uygulanmakta.Bu arkadaşlarımızın karşına anneleri veya kızkardeşleri getirilip tecavüz edilmekte.Tabi ki bunlar batıda olmuyor ama batı liderleri bunları biliyor.Birleşmiş milletler dahi bunları biliyor ve hiçbir şey yapmıyorlar aksine destekliyorlar. Allah size ihtiyacınız olan şeyi söylüyor ama maalesef birçoğumuz saflığımızdan dolayı onlara kanıyoruz.
Ömer bin Hattap bunu çok iyi biliyordu ve o yüzden Ayyaş ‘a” Onlara güvenme tek istedikleri şey seni dininden alıkoymaktır “ demişti
O yüzden erdemli olmalı ve kandırılmamalıyız.Malcolm X ne demişti” Biz aptallaştırıldık”.
Şimdi birçoğunuz bunlar bize olmaz biz uygar bir toplumda yaşıyoruz burada demokrasi var insan hakları var diyebilir.
Sevgili kardeşlerim konu din özgürlüğü olduğunda islam öncesi Mekke belki de bugünün batısından daha özgürdü.Resulallah ın davetinden once Mekke de hristiyanlar yaşıyordu,yahudiler vardı hanif dini mensupları vardı ve hepsi tolere ediliyordu.Varaka bin Nefel bir hristiyandı.Zeyd bin Amr bin Nufeil hz Ibrahim in dinindendi ve yahudiler Mekkeye sürekli gelir giderdi.Fakat mesele şudur:Küfrün sistemi herşeyi tolere eder bir şey hariç.Islam. Gayleri lezbiyenleri dahi tolere ederler ama hakkın mesajını asla kabullenemezler. Şeytanın düzeli böyle kuruludur çünkü.
Eğer konu ifade özgürlüğü ise Mekkedeki Souq al-Kaf ingilteredeki high park(insanların istediği konuyu tartıştığı bir park)tan daha iyiydi.Ifade özgürlüğü geleneği Mekke de harikaydı.Ayağa kalkıyor ve istediğİni söyleyebiliyordun.Kimse sana zarar vermezdi.Oldukça demokratik bir sistemdi başta isteği herşeyi dikte eden bir lider ,diktator yoktu.Mekkedeki herkes istediği her şeyi yapabiliyordu.Oldukça özgür bir toplumdu.Fakat islam geldiğinde kesinlikle tolere edilmedi. Çünkü şeytanın yöntemi buydu:Gerçek hariç herşeyi tolere etmek.
. O yüzden dikkatli olun ve Ömer’in tavsiyesini dinleyin.Allah’ın düşmanlarına sakın güvenmeyin.Özellikle de şeytanın ağızlarına yani batı medyasına.
Geçenlerde bir kardeşim geldi ve dediki biliyor musun ne oldu?Ne oldu dedim?Herşeyi anlattılar meğer işler hiç de öyle değilmiş.Dedim kimden duydun?Güvenilir kaynaklardan dedi.Kİm dedim Cnn dedi.Iki saatlik belgeseldi her şeyi gösterdiler(Gülüşmeler)
O yüzden dikkatli olun.Tekrar sessiz kitleler meselesine dönecek olursak.Kitleler gerçekten hoş ve iyi insanlar olabilir fakat eğer bulundukları o derin uykudan uyanmazlarsa cehennemde kendilerini buldukları ana kadar hiçbir şeyin farkında olmayacaklar.
.Ve tabi sonra kendilerini bu duruma düşüren liderlerini suçlayacaklar ve Allah tan liderlerin cezalarını arttırmalarını isteyecekler. Kur’an da bize liderlikle takipçileri arasındaki konuşmalar hakkında bilgiler aktarılmakta ve Allah bu durumun sebebini bize açıklamaktadır.
Allah derki :
” Firavun kavmini küçük düşürdü (ezdi). Onlar da kendisine itaat ettiler. Çünkü onlar yoldan çıkmış bir toplumdu.”
Allah bize Firavunu takip eden kitlelerden bahsediyor.Bunlar niye takip ediyorlardı.Çünkü fasıktılar. Dünya hayatına düşkündüler, işlerine düşkündüler, statükoya düşkündüler, şehvetlerine, tutkularına bağlıydılar ve işte bunlar onları saptırdı .Bosna da olan şey bundan farklı değildi.O sırplar boşnaklarla gayet iyi geçiniyordu .Bir arkadaşım bana bizim kadınlarımızla flört bile ediyorlardı,bize çok yakınlardı.Komşuyduk ve aramız çok iyiydi.Fakat sonra Milosevic geldi ve onları birkaç milliyetçi şarkı ve efsanelerle kandırdı.Sıradan halk o kadar saftı ki bu yalanlara uydular ve bizim aleyhimize döndüler.İşte kitleleri kandırmak bu kadar kolaydır.Oysa önceleri gayet hoş nazik insanlardı.Fakat gerçek şu ki insanlar kendilerine söylenen, doktrine edilen şeyleri takip ederler .
