Herbalist Recep Dağıstanlı Hocamız diyor ki; Atalarımızdan bugüne, asırlardır bitkiler ve bitkisel ürünler hayatımızın ve sağlımızın vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Sağlıklı yaşam yönünden bakıldığında öyle faydalı bitkiler vardır ki bunlardan birisi de KARAHİNDİBA bitkisidir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) bir hadisi şerifinde ; “ Karahindiba‘ nı sabah erken koparıp yiyin onun üstünde cennetin zerrecikleri vardır.” demiştir.
Karahindibağını Anadolu’ da, en yaygın olarak bilinen adı radikadır. Arslandişi, acıgünek, güneyik, çıtlık, cırtlık ve acıgıcı olarak da bilinmektedir.
Ülkemizde hemen her yörede ve yoğun bir şekilde bulunan bu bitkinin değerlendirildiğini söylemek mümkün değildir. Bugünkü yaşam şartlarına baktığımızda fast food ve hazır gıdalar o kadar çok hayatımızda yer almış ki karahindiba, sinirli ot, kudret narı, reyhan, gül hatmi, adaçayı, biberiye gibi bitkilerin adını bile ne yazık ki duymayanlar var bu bitkileri tanıtarak elimizden geldiğince sağlıklı yaşam için rehber olmaya çalışacağız.
Besleyici değeri oldukça yüksek olan Karahindiba, % 5'e varan yüksek bir oranda potasyum içermesinden dolayı, en iyi doğal potasyum kaynaklarından biridir. A vitamini, C vitamini ve nikotinik asit ile kalsiyum ve türlü mineraller yönünden de zengindir. Ayrıca, torexacin, retinol, levulin, inulin gibi bileşikler içerir. Bu zengin içeriğinden dolayı tıbbi bir bitki olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca kozmetik sanayinde kullanılmaktadır.
KARAHİNDİBANIN FAYDALARI
Karahindiba karaciğerin bir numaralı dostudur. Böbrek taşlarını düşürmeye yardımcı olur. Safra salgılarını arttırır, idrar söktürücü olduğundan vücuttan toksin atımına yardımcıdır. Sarılık ve Gut hastalığında faydalıdır. Besleyici değeri yüksek bir sebze olan karahindiba vücuda güç ve zindelik verir. Göğsü yumuşatır ve öksürüğü keser. Anne sütünü arttırır. Yaprakları kaynatılıp egzama ve sivilceli bölgelere sürülürse fayda sağlar. Ayrıca, cildi temizleyici ve nemlendirici etkisinden dolayı yüz maskelerine de katılabilir.
KARAHİNDİBANI NASIL KULLANABİLİRİZ ?
Sebze olarak yetiştirilen karahindibanın yaprakları ve kökü toplandıktan sonra ayıklanıp salata olarak tüketilebilir. Tadı biraz acı gelebilir zeytinyağı ve limonla tatlandırılabilir. Kurusu da öğütülerek yemek ve çorbalarda kullanılabilir. Çay olarak 1-2 dakika kaynar suda demlenip içilebilir.
KANSERE KARŞI KARAHİNDİBA İLE YAPILAN ÇALIŞMA ÖRNEĞİ
Kanser hastaları için umut verici çalışma, Windsor Üniversitesi Onkoloji Servisi bilim insanları ve Windsor Bölgesel Kanser Merkezi ekiplerince ortaklaşa yürütülüyor. Konuyla ilgili bilgi veren Dr. Caroline Hamm, karahindiba kökü ekstresinin eşsiz bir bitki olduğunu belirterek, bununla tedavisinden umut kesilerek evine gönderilen 72 yaşındaki bir hastanın iyileştiğini anlattı.
John DiCarlio isimli hastanın, 3 yıl süren yoğun lösemi tedavisinin ardından, yapılacak birşey kalmadığı için, kalan ömrünü ailesi ile birlikte geçirmesi için evine gönderildiğini belirten Dr. Caroline Hamm, “laboratuvarda hazırlanan karahindiba ekstresini, John’un evine götürüp çay olarak hazırladık. Kendisine de nasıl hazırlayacağını öğreterek, bittikçe yenilerini verdik. 4 ay sonra kanser değerlerinde iyileşme saptadık. Aradan geçen 3 yılın ardından John, tamamen iyileşti” dedi.
Karahindiba kökü çayının, herkeste aynı etkiyi göstermediğine dikkati çeken Dr. Hamm, her hastanın ihtiyacı olan dozun belirlenmesinin önemli olduğunu ve buna yoğunlaştıklarını ifade etti. Doktor tedavisi ve kontrolü altında olan, kemoterapi ya da düzenli ilaç kullanan kanser hastalarının, doktorlarına danışmadan bu çayı kullanmamalarını isteyen Dr. Caroline Hamm, bilim heyetinin Kanada Sağlık Bakanlığına ekstre ile ilgili yasal müracaatları yaptığını, bunun kabul edilmesi halinde klinik çalışmaların en az 21 hasta üzerinde başlayacağını söyledi. Caroline Hamm, 6 ila 8 ay sürecek olan birinci aşamanın ardından, karahindiba kökü çayının hangi kanser türlerine ne oranda iyi geldiğinin belirleneceğini anlattı.
Dr. Caroline Hamm, MD, FRCP
WCRG Klinik Direktörü
Klinisyen Araştırmacı
Windsor bölgesel kanser programı
Karahindibağını Anadolu’ da, en yaygın olarak bilinen adı radikadır. Arslandişi, acıgünek, güneyik, çıtlık, cırtlık ve acıgıcı olarak da bilinmektedir.
Ülkemizde hemen her yörede ve yoğun bir şekilde bulunan bu bitkinin değerlendirildiğini söylemek mümkün değildir. Bugünkü yaşam şartlarına baktığımızda fast food ve hazır gıdalar o kadar çok hayatımızda yer almış ki karahindiba, sinirli ot, kudret narı, reyhan, gül hatmi, adaçayı, biberiye gibi bitkilerin adını bile ne yazık ki duymayanlar var bu bitkileri tanıtarak elimizden geldiğince sağlıklı yaşam için rehber olmaya çalışacağız.
Besleyici değeri oldukça yüksek olan Karahindiba, % 5'e varan yüksek bir oranda potasyum içermesinden dolayı, en iyi doğal potasyum kaynaklarından biridir. A vitamini, C vitamini ve nikotinik asit ile kalsiyum ve türlü mineraller yönünden de zengindir. Ayrıca, torexacin, retinol, levulin, inulin gibi bileşikler içerir. Bu zengin içeriğinden dolayı tıbbi bir bitki olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca kozmetik sanayinde kullanılmaktadır.
KARAHİNDİBANIN FAYDALARI
Karahindiba karaciğerin bir numaralı dostudur. Böbrek taşlarını düşürmeye yardımcı olur. Safra salgılarını arttırır, idrar söktürücü olduğundan vücuttan toksin atımına yardımcıdır. Sarılık ve Gut hastalığında faydalıdır. Besleyici değeri yüksek bir sebze olan karahindiba vücuda güç ve zindelik verir. Göğsü yumuşatır ve öksürüğü keser. Anne sütünü arttırır. Yaprakları kaynatılıp egzama ve sivilceli bölgelere sürülürse fayda sağlar. Ayrıca, cildi temizleyici ve nemlendirici etkisinden dolayı yüz maskelerine de katılabilir.
KARAHİNDİBANI NASIL KULLANABİLİRİZ ?
Sebze olarak yetiştirilen karahindibanın yaprakları ve kökü toplandıktan sonra ayıklanıp salata olarak tüketilebilir. Tadı biraz acı gelebilir zeytinyağı ve limonla tatlandırılabilir. Kurusu da öğütülerek yemek ve çorbalarda kullanılabilir. Çay olarak 1-2 dakika kaynar suda demlenip içilebilir.
KANSERE KARŞI KARAHİNDİBA İLE YAPILAN ÇALIŞMA ÖRNEĞİ
Kanser hastaları için umut verici çalışma, Windsor Üniversitesi Onkoloji Servisi bilim insanları ve Windsor Bölgesel Kanser Merkezi ekiplerince ortaklaşa yürütülüyor. Konuyla ilgili bilgi veren Dr. Caroline Hamm, karahindiba kökü ekstresinin eşsiz bir bitki olduğunu belirterek, bununla tedavisinden umut kesilerek evine gönderilen 72 yaşındaki bir hastanın iyileştiğini anlattı.
John DiCarlio isimli hastanın, 3 yıl süren yoğun lösemi tedavisinin ardından, yapılacak birşey kalmadığı için, kalan ömrünü ailesi ile birlikte geçirmesi için evine gönderildiğini belirten Dr. Caroline Hamm, “laboratuvarda hazırlanan karahindiba ekstresini, John’un evine götürüp çay olarak hazırladık. Kendisine de nasıl hazırlayacağını öğreterek, bittikçe yenilerini verdik. 4 ay sonra kanser değerlerinde iyileşme saptadık. Aradan geçen 3 yılın ardından John, tamamen iyileşti” dedi.
Karahindiba kökü çayının, herkeste aynı etkiyi göstermediğine dikkati çeken Dr. Hamm, her hastanın ihtiyacı olan dozun belirlenmesinin önemli olduğunu ve buna yoğunlaştıklarını ifade etti. Doktor tedavisi ve kontrolü altında olan, kemoterapi ya da düzenli ilaç kullanan kanser hastalarının, doktorlarına danışmadan bu çayı kullanmamalarını isteyen Dr. Caroline Hamm, bilim heyetinin Kanada Sağlık Bakanlığına ekstre ile ilgili yasal müracaatları yaptığını, bunun kabul edilmesi halinde klinik çalışmaların en az 21 hasta üzerinde başlayacağını söyledi. Caroline Hamm, 6 ila 8 ay sürecek olan birinci aşamanın ardından, karahindiba kökü çayının hangi kanser türlerine ne oranda iyi geldiğinin belirleneceğini anlattı.
Dr. Caroline Hamm, MD, FRCP
WCRG Klinik Direktörü
Klinisyen Araştırmacı
Windsor bölgesel kanser programı
Moderatör tarafında düzenlendi:
