SORU :
Kadın ve Yolcunun Kurban Kesmesi Hakkında:
Hanefî'ler şöyle demektedir: (Tekmiletu Fethi'l-Kadir, VIII, 71; Tebyînu'l-Hakâik, VI, 3; ed-Durru'l-Muhtâr, V, 222)
Yolcuya kurban kesmek vacib değildir. Çünkü Ebu Bekir ve Ömer (r.anhuma) seferi olduklarında kurban kesmezlerdi.
Ali (r.anh)de şöyle demektedir: "Yolcu olan kimseye cuma namazı da, kurban kesmek de vacib değildir." (ez-Zeylaî bu iki rivayetinde garib olduklarını söylemiştir. Nasbu'r-Râye, IV, 211)
Çünkü kurban kesmenin eda edilmesi, özel bir takım sebebleri gerektirir ki, yolcu kimse için bunlar zordur ve vaktin geçmesi ile fırsat kaçırılmış olur. O bakımdan yolcudan zorluğu kaldırmak için cuma gibi, kurban da ona vacib değildir.
Malikî'lere göre : (eş-Şerhul-Kebîr, II, 118; el-Kavânînu'l-Fıkhıyye, 186; Bidâyetu'l-Muctehid, 1, 415)
Hacıların dışındakilere kurban kesmek sünnettir. Çünkü hacının yerine getirmesi gereken sünnet hedy'dir. Hacı olmayanlar için sünnet ise, ister kendi şehrinde mukim olsun, ister yolcu bulunsun, mutlak olarak kurban kesmektir.
(Hedy: Harem-i Şerife hediye olarak gönderilen kurban ve başka şeylerin adıdır. Yüce Allah'ı sunulduğu için ona bu ad verilmiştir.)
Şafîî'lerle Hanbelî'lere göre: (Muğni'l-Muhtâc, IV, 283; Keşşafu'l-Kınâ', III, 17)
İster yolcu, ister hacı veya başkaları olsun, her Müslümana kurban kesmek sünnettir. Çünkü Peygamber (a.s.) hanımları adına inek boğazlayarak kurban kesmiştir. Bunu Buharî ve Muslim rivayet etmiştir. Bu rivayete göre Minâ'da bulunan hacıya kurban kesmek sünnet değildir ve onun Minâ'da kestiği kurban değil, hedy'dir, diyenlerin görüşleri de reddedilmiştir.
Kısaca, Hanefi'lerin dışındakiler şöyle demektedir:
Kurban kesmek, yolcu için de, başkaları için de sünnettir, Hanefî'ler ise yolcuya kurban kesme mukellefiyeti yoktur, derler.
Küçük Çocuğa Kurban Kesmek Hakkında:
Ebu Hanife ile Ebu Yusuf'un görüşünde sahih olana göre, küçüğün malından kurban kesmek vacibdir.
Onlara göre onun yerine babası veya vasisi kurban keser, küçük de mümkün olduğu kadar kurbanından yer, tüketilen şeylerin dışında geriye kalan ile aynından yararlanılan elek, kalbur gibi şeyler satın alır. Tüketilen şeyler alamaz. Veli (fıtır sadakasında da olduğu gibi) küçük çocuklarından her birisi için bir koyun yahut da yedi kişi için bir deve ya da bir sığır keser.
Hanefi mezhebinden İmam Muhammed ve Zufer şöyle demektedir: Veli, kendisinin özel malından kurban keser, küçük çocuğun malından kesmez.
Hanefi'lerde Zahirru'r-rivaye'ye göre -ki bu bazılarına göre azhar olup fetvaya esas olan görüştür- (ed-Durru'l-Muhtâr, V, 222; Tebyînu'l-Hakâik, VI, 2, 3; Tekmiletu Fethi'l-Kadîr, VIII, 67-70; el-Lubâb, IH, 232 vd.), küçük çocuk için kurban kesmek mustehabdır, vacib değildir. Babanın küçük çocuğun malından kurban kesme hakkı yoktur, çünkü bu hâlis bir yakınlaştırıcı ibadettir. İbadetlerde aslolan ise -fıtır sadakasının hilâfına- başkasının sebebiyle kimseye vacib olmamasıdır. Fıtır sadakasının böyle olmasının sebebi ise onda meûnet manasının bulunmasıdır. Bu sadakanın sebebi ise, kendisine infak ettiği ve velayeti altında bulunan bir kişinin bulunmasıdır. Ercah görüş de budur.
(Meûnet'. Yerine ödeme yapılan nefis veya mal türünden olub korunması, muhafaza edilmesi sonucunu veren harcama demektir. Fıtır sadakası meûnet manası da taşıyan bir ibadettir. Onun ibadet olması muhtaç kimselere tasaddukta bulunmak suretiyle Allah'a yaklaştıncı olmasındandır. Meûnet olması ise, Hanefî'lere göre geçindirmekle yükümlü olduğu ve üzerinde velayet hakkı bulunan hizmetçisi, küçük oğlu gibi kimseler sebebiyle mukellef üzerine -nafakası gibi- vacib olmasından dolayıdır. el-Vasîtî fi Usuli'l-Fıkh, 151 -birinci baskı)
Malikî'ler de (eş-Şerhu'l-Kebîr, II, 118) küçük çocuk için kurban kesmek sünnettir, demektedirler.
Şafiî'lerle Hanbelî'ler ise : (Muğni'l-Muhtâc, IV, 283; Keşşâfu'l-Kınâ', III, 17; Kalyubî ale'lel-Muhallâ ale'l-Minhâc, II, 249)
Küçük çocuk için kurban kesmek sünnet değildir, demektedirler.
Netice olarak, küçük çocuk adına velisinin malından kurban kesmek, Hanefî'lerle Malikî'lere göre mustehabdır. Şafiî'lerle Hanbelî'lere göre mustehab değildir.
Fakihler, Müslüman hür, baliğ, akıl sahibi, mukim ve gücü yeten kimsenin kurban kesmekle mukellef olduğu üzerinde ittifak etmiş; ancak seferînin ve küçüğün kurban kesmesinin istenib istenmediği konusunda farklı görüşler belirtmişlerdir. (el-Lubâb, III, 232; Tekmiletu Fethu'l-Kadîr, VIII, 67; el-Kavânînu'l-Fıkhıyye, 186; eş-Şerhu's Kebîr, II, 118; Muğni'l-Muhtâc, I, 283; Keşşâfu'l-Kınâ, III, 17)ENSAR' Alıntı:kurban keseceklerde miktar nekadar dır adam ve kadının kesmeye gücü yetiyorsa ikisininde kesmesinin gerekliliğine dair delil nedir veya sadece adam keserse olurmu ?
Kadın ve Yolcunun Kurban Kesmesi Hakkında:
Hanefî'ler şöyle demektedir: (Tekmiletu Fethi'l-Kadir, VIII, 71; Tebyînu'l-Hakâik, VI, 3; ed-Durru'l-Muhtâr, V, 222)
Yolcuya kurban kesmek vacib değildir. Çünkü Ebu Bekir ve Ömer (r.anhuma) seferi olduklarında kurban kesmezlerdi.
Ali (r.anh)de şöyle demektedir: "Yolcu olan kimseye cuma namazı da, kurban kesmek de vacib değildir." (ez-Zeylaî bu iki rivayetinde garib olduklarını söylemiştir. Nasbu'r-Râye, IV, 211)
Çünkü kurban kesmenin eda edilmesi, özel bir takım sebebleri gerektirir ki, yolcu kimse için bunlar zordur ve vaktin geçmesi ile fırsat kaçırılmış olur. O bakımdan yolcudan zorluğu kaldırmak için cuma gibi, kurban da ona vacib değildir.
Malikî'lere göre : (eş-Şerhul-Kebîr, II, 118; el-Kavânînu'l-Fıkhıyye, 186; Bidâyetu'l-Muctehid, 1, 415)
Hacıların dışındakilere kurban kesmek sünnettir. Çünkü hacının yerine getirmesi gereken sünnet hedy'dir. Hacı olmayanlar için sünnet ise, ister kendi şehrinde mukim olsun, ister yolcu bulunsun, mutlak olarak kurban kesmektir.
(Hedy: Harem-i Şerife hediye olarak gönderilen kurban ve başka şeylerin adıdır. Yüce Allah'ı sunulduğu için ona bu ad verilmiştir.)
Şafîî'lerle Hanbelî'lere göre: (Muğni'l-Muhtâc, IV, 283; Keşşafu'l-Kınâ', III, 17)
İster yolcu, ister hacı veya başkaları olsun, her Müslümana kurban kesmek sünnettir. Çünkü Peygamber (a.s.) hanımları adına inek boğazlayarak kurban kesmiştir. Bunu Buharî ve Muslim rivayet etmiştir. Bu rivayete göre Minâ'da bulunan hacıya kurban kesmek sünnet değildir ve onun Minâ'da kestiği kurban değil, hedy'dir, diyenlerin görüşleri de reddedilmiştir.
Kısaca, Hanefi'lerin dışındakiler şöyle demektedir:
Kurban kesmek, yolcu için de, başkaları için de sünnettir, Hanefî'ler ise yolcuya kurban kesme mukellefiyeti yoktur, derler.
Küçük Çocuğa Kurban Kesmek Hakkında:
Ebu Hanife ile Ebu Yusuf'un görüşünde sahih olana göre, küçüğün malından kurban kesmek vacibdir.
Onlara göre onun yerine babası veya vasisi kurban keser, küçük de mümkün olduğu kadar kurbanından yer, tüketilen şeylerin dışında geriye kalan ile aynından yararlanılan elek, kalbur gibi şeyler satın alır. Tüketilen şeyler alamaz. Veli (fıtır sadakasında da olduğu gibi) küçük çocuklarından her birisi için bir koyun yahut da yedi kişi için bir deve ya da bir sığır keser.
Hanefi mezhebinden İmam Muhammed ve Zufer şöyle demektedir: Veli, kendisinin özel malından kurban keser, küçük çocuğun malından kesmez.
Hanefi'lerde Zahirru'r-rivaye'ye göre -ki bu bazılarına göre azhar olup fetvaya esas olan görüştür- (ed-Durru'l-Muhtâr, V, 222; Tebyînu'l-Hakâik, VI, 2, 3; Tekmiletu Fethi'l-Kadîr, VIII, 67-70; el-Lubâb, IH, 232 vd.), küçük çocuk için kurban kesmek mustehabdır, vacib değildir. Babanın küçük çocuğun malından kurban kesme hakkı yoktur, çünkü bu hâlis bir yakınlaştırıcı ibadettir. İbadetlerde aslolan ise -fıtır sadakasının hilâfına- başkasının sebebiyle kimseye vacib olmamasıdır. Fıtır sadakasının böyle olmasının sebebi ise onda meûnet manasının bulunmasıdır. Bu sadakanın sebebi ise, kendisine infak ettiği ve velayeti altında bulunan bir kişinin bulunmasıdır. Ercah görüş de budur.
(Meûnet'. Yerine ödeme yapılan nefis veya mal türünden olub korunması, muhafaza edilmesi sonucunu veren harcama demektir. Fıtır sadakası meûnet manası da taşıyan bir ibadettir. Onun ibadet olması muhtaç kimselere tasaddukta bulunmak suretiyle Allah'a yaklaştıncı olmasındandır. Meûnet olması ise, Hanefî'lere göre geçindirmekle yükümlü olduğu ve üzerinde velayet hakkı bulunan hizmetçisi, küçük oğlu gibi kimseler sebebiyle mukellef üzerine -nafakası gibi- vacib olmasından dolayıdır. el-Vasîtî fi Usuli'l-Fıkh, 151 -birinci baskı)
Malikî'ler de (eş-Şerhu'l-Kebîr, II, 118) küçük çocuk için kurban kesmek sünnettir, demektedirler.
Şafiî'lerle Hanbelî'ler ise : (Muğni'l-Muhtâc, IV, 283; Keşşâfu'l-Kınâ', III, 17; Kalyubî ale'lel-Muhallâ ale'l-Minhâc, II, 249)
Küçük çocuk için kurban kesmek sünnet değildir, demektedirler.
Netice olarak, küçük çocuk adına velisinin malından kurban kesmek, Hanefî'lerle Malikî'lere göre mustehabdır. Şafiî'lerle Hanbelî'lere göre mustehab değildir.