Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Video Mehmet Okuyan: Cehennemden çıkış yok

A Çevrimdışı

Ahmed bin Teymiyye (R.H)

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Cehennemden çıkış bizim itikadımızca kesinlikle VARDIR.

İbnu'l-Museyyib, Atâ İbnu Zeyd el-Leysi, Ebu Hurayra (radıyallahu anh)'tan naklen anlatıyorlar:

"İnsanlar Rasûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a: "Ey Allah'ın Rasûlu! Kıyamet günü Rabbimizi görecek miyiz?" diye sordular.
O da: "Siz bulutsuz dolunay gecesinde ayı görmekten şüpheye düşer misiniz?" diye cevap verdi.
Onlar: "Hayır! Ey Allah'ın Rasûlu!" diye cevap verdiler.
Rasulullah (Aleyhissalâtu vesselâm): "Bulutsuz bir günde güneşi görmekten şüphe eder misiniz?" diye tekrar sordu.
Ashab yine: "Hayır!" cevabını verdiler.
Bunun üzerine: "Şunu bilin ki, siz Rabbinizi de böyle göreceksiniz. Kıyamet günü, insanlar haşrolunurlar. (Rab Teâla):
"Kim (Benden başka) bir şeye tapıyor idiyse ona tâbi olsun!" buyurur. Onlardan bir kısmı güneşe, bir kısmı aya, bir kısmı da putlara tabi olurlar. Orada, munafıklarıyla birlikte bu ummet kalır.
Allah onlara
(tanımadıkları bir surette) yaklaşır :"Ben sizin Rabbinizim!"buyurur.
Oradakiler:
"(Senden Allah'a sığınırız). Biz, Rabbimiz bize gelinceye kadar bu yerdeyiz! Rabbimiz gelince biz onu tanırız!" derler.
Derken Rableri
(onların tanıyacağı surette) gelir. "Ben Rabbinizim!" der.
Onlar da:
"Sen Rabbimizsin!" derler.
Rabb Teâla onları
(cennete) davet eder. Cehennemin üzerine Sırat kurulur. Peygamberler arasında, ummetiyle Sırat'tan ilk geçen ben olurum. O gün peygamberler dışında kimse konuşmaz. Peygamberlerin o günkü kelamı da: "Allahumme sellim, Allahumme sellim (Ey Rabbimiz selamet ver, ey Rabbimiz selamet ver!)"olacak.
Cehennemde, deve dikeninin dikenleri gibi kancalar var. Deve dikeninin dikenlerini gördünüz mü?"
diye sordu.
Ashab: "Evet!" deyince;
Rasulullah (Aleyhissalatu vesselam) devam etti: "İşte o kancalar, tıpkı deve dikeninin dikenleri gibidir. Ancak, onların büyüklüğü ne kadardır, Allah'tan başka kimse bilmez. İnsanları (kötü) amelleri sebebiyle kapar. İnsanların bir kısmı (kötü) ameli sebebiyle helak olur. Bir kısmı da ateşin içine yıkılır, sonra kurtulur. Allah, ateş ehlinden kurtarmak istediklerine rahmet etmeyi irade edince, ateş ehlinden Allah'a ibadet etmiş olanları, ateşten çıkarmaları için meleklere emreder. Melekler bu kimseleri, secde izleriyle tanırlar. Çünkü Allah Teâla Hazretleri secde mahallinin yakılmasını ateşe haram etmiştir.
Onlar böylece ateşten çıkarlar. Hepsi de ateşten kavrulmuş vaziyettedir. Üzerlerine hayat suyu dökülür. Selin getirdiği milli topraktan habbelerin
(filiz açıp) bitmesi gibi, suyun değdiği yerler yeniden bitecek.
Rabb Teâla, sonra, kullar arasındaki hükmünü tamamlayacak. Derken cennetle cehennem arasında bir kul kalacak. Bu, cennete girmede cehennemliklerin sonuncusudur.
Yüzü cehenneme doğru ilerlerken
: "Ey Rabbim! Yüzümü ateş tarafından çevir! Kokusu beni perişan etti, alevi de beni kavurdu" diye yalvaracak.
Allah Teâla'ya, kendisine dua etmesini dilediği kadar duada bulunacak.
Sonra Allah Teâla Hazretleri
: "Ben bu istediğini versem, bundan başkasını da ister misin?" diye soracak.
Adam
: "İzzet ve celâline yemin olsun! Hayır! Bundan başkasını istemem!" diyecek ve istemeyeceği hususunda Allah'a ahd u misakta bulunacak.
(Allah), bunnun üzerine yüzünü ateşten çevirecek. Adam yüzüyle cennete yönelince ve onun güzelliğini görünce, Allah'ın dilediği bir muddet susacak.
Sonra
(dayanamayıp): "Ey rabbim! Beni cennetin kapısına yaklaştır!" diyecek.
Allah Teâla Hazretleri
: "Sen bana istemiş olduğundan başka bir talepte bulunmayacağına dair ahdu misakta bulunmadın mı? Ey âdemoğlu yazık sana! Sen ne dönekmişsin!" diyecek.
Adam:
"Ey Rabbim! Mahlukatın en bedbahtı ben olmayayım!" diyecek.
Rab Teâla
: "Sana bu istediğin verilse, acaba başka bir şey istemeyecek misin?" der.
Adam
: "Hayır! İzzetine ve celaline yemin olsun hayır! Başka birşey istemeyeceğim!" diyecek.
Rabbi de onu mazur addedecek. Çünkü o, sabredilemeyecek bir şeyler görmüştür.
Adam, Rabbine, istediği ahd u misakta bulunur.
(Rabbi de) onu cennetin kapısına yaklaştırır.
Kapıya yaklaşıp onun güzelliğini ve içindeki tarâvet ve sürûru görünce, Allah'ın dilediği kadar sesini keser.

(Fakat daha fazla dayanamayıp atılır): "Ey Rabbim! Beni cennete koy!" der.
Rab Teâla
: "Ey âdemoğlu yazık sana! Sen ne dönekmişsin! Sana verilenlerin dışında bir şey istemeyeceğine dair bana ahd u misâk vermedin mi?" diyecek.
Adam:
"Ey Rabbim! Beni mahlukatın en bedbahtı yapma!" diyecek.
Allah onun bu haline gülecek. Sonra ona cennete girmesi için izin verecek ve:
"Dile (ne dilersen)!" diyecek.
Adam dileyecek. Öyle ki, hiçbir arzusu kalmayacak.
Allah yine de
: "Şunları şunları da iste!" deyip, istemesi gereken şeyleri zikredecek.
Böylece istenecek şeyler bitince Allah Teâla Hazretleri
: "Bütün bunlar, bir misliyle sana verilmiştir!" buyuracak."


Ebu Sa'id der ki: "Rasûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın: "Bütün bunlar, on misliyle birlikte sana verilmiştir!" dediğini işittim."
(Buhari, Rikak 52, Ezan 129, Tevhid 24; Muslim, İman 299, (182); Tirmizi, Cennet 20, (2560)

(ilgili yazı: cehennemden cikis var mi, Abdulmuizz fida)
 
Üst Ana Sayfa Alt