Çevrimdışı
Molla Ömer'in bayram mesajıTaliban lideri Molla Muhammed Ömer yayınladığı Kurban Bayramı mesajında, işgalcilere karşı savaşın sonuna kadar devam edeceğini belirtti.
incanews / Haber Merkezi
Taliban lideri Molla Muhammed Ömer yayımladığı bayram mesajında, seçimleri tanımadıklarını bir kez daha yinelerken, halka seçimlere katılmama çağrısı yaptı. Seçimlerin işgalci güçlerin bir oyunu olduğunu belirten Molla Ömer, çıkarlarına uyduğu sürece başa kendi onayladıkları insanları getirdiklerini vurguladı.
İşgalci güçlerin sahte Loya Jirga'larla yaptığı anlaşmaların Afgan halkı nezdinde bir geçerliliği olmadığını ifade eden Taliban lideri, işgalcilere karşı savaşlarının sonuna kadar devam edeceğini vurguladı.
Molla Ömer'in mesajı şöyle:
"Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
Elhamdulillahi Rabbil Alemin...
Salat ve selam Allah Rasulu Muhammed'e, onun ashabına, onları sevenlere ve kıyamete kadar onun yolunu izleyenlerin üzerine olsun.
Bundan sonra, Şeytan'dan Allah'a sığınarak:
Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır. 61 - 8
Allahu Ekber, Allahu Ekber, La ilahe illallahu vallahu ekber, Allahu Ekber ve Lillehil Hamd.
Müslüman Kardeşlerim !
Kurban Bayramını öyle günlerde kutluyoruz ki, İslam ümmeti ve ülkemiz çok sayıda sorunla karşı karşıya. Bir taraftan düşmanın ümmete karşı işgalleri, entrikaları ve vahşi faaliyetleri devam ediyor, öte yandan düşman ağındaki iç sürtüşmeler, nefret, dağınıklık, ihanet ve zorluklar ümmetin vücuduna ulaşmış durumda. Kutlu ve görkemli Hac toplulukları bize, düşmanın yanlış bilgilendirmesinden edindiğimiz izlenimleri bir tarafa atmayı öğretiyor. Her türlü şeytani algılar, temelsiz şüphecilik, kabilesel, dilsel, bölgesel, etnik, dini ve diğer tüm önyargıları aklımızdan atmamızı bize öğretiyor. Benzer olarak bencillik, karamsarlık, geçimsizlik ile yollarımızı ayırmayı, İslamın kutlu sözü çerçevesinde birbirimize sempati göstermeyi, böylece ümmetin tüm sorunlarını ve problemlerini çözmeyi öğretiyor. İslam’a sıkıca sarılalım ve İslam’ın talimatları temelinde gerçek kurtuluş yolunu arayalım.
Hakkın yoluna adanmış yürekli Mücahitler !
Düşmanın gücü Allah’ın yardımı, sizlerin kişisel fedakarlıklarınız ve insanların güçlü desteği sayesinde zayıflamaya başladı. Allah’ın izniyle, zafer anları her günün geçişiyle daha da yaklaşıyor. Bu günleri Allah’a şükrederek kutlayın ve insanlarınıza hizmet edin. Bütün Mücahitlere tavsiyem, düşmana karşı öncekinden daha sağlam olarak durun. Onlara karşı seri bir hamle yapın ve insanları eşi benzeri görülmemiş yollarla kendi tarafınıza çekin, böylece "ülkenin ve tüm Afganların özgürlüğü" amacına ulaşacağız. O amaç ki – İslami sistem- uğrunda yıllardır cihat ediyoruz.
İnanan Afgan halkı !
İşgalciler son 12 yıldır yasadışı bir şekilde on binlerce Afganın kanını döktü, on binlercesini hapsetti, şehirleri, dini toplantıları ve camileri bombaladı. Müslümanların kutsal değerlerine karşı küfürler işlediler, özellikle Kur’an-ı Kerim’e saygısızlık ettiler. Ayrıca ülkemizin hayati önemdeki madenlerini yağmaladılar. Ülkemizin başına yetersiz ve güçsüz bir yönetim getirdiler, öyle ki bu yönetimin üst düzey idarecileri yolsuzluk, zimmete para geçirme, toprak gaspı, uyuşturucu ticareti, madenlerin, tarihi eserlerin ve ormanların satışı gibi suçlara karıştılar.
Bu suçlar, işgalcilerin üzerinde çalıştıkları kusursuz bir programın parçaları, böylece Afganları kıtlık ve ihtiyaç içinde bırakmak istiyorlar. Kültürel konular ve medyaya gelince, insanlar arasında sapmalar ve manevi çöküntü hedefleyen programlar başlattılar. İşgalcilerin finanse ettiği bazı medya kuruluşları, kadın ve gençlik haklarını bahane ederek Batı’nın açık saçık ve karışık kültürünü Afgan halkına dayatmaya, onları İslami kurallar ve ulusal kültürlerinden uzaklaştırmaya çalışıyorlar. İnsanlar arasında kavimsel, coğrafi ve dilsel düşmanlıkları körüklemek ve böylece aralarındaki birliği bozmaya uğraşıyorlar. Bunu, ülkedeki varlıklarını kalıcı hale getirmek için yapıyorlar.
Kabil yönetimi ve işgalciler sadece Afganistan üzerinde tahribat yaratmakta kararlı olmakla kalmıyor, sömürge tipi anlaşmalar imzalayarak ülkeyi bölgesel ve global seviyede marjinalleştiriyor, savaşın devam etmesi için sebepler yaratıyorlar. İşgalciler ve işbirlikçileri anlamalılar ki stratejik anlaşmaları onlar için ciddi sonuçlar doğuracak. Sahte bir Loya Jirga’dan, anlaşma metinlerini mühürletebilirler ancak bu Afganlar tarafından kabul edilmeyecek. Tarih boyunca ülkenin gerçek temsilcileri ve Loya Jirgaları hiçbir zaman kölelik anlaşmaları imzalamadılar. Böyle anlaşmalar imzalayanlar ülkenin Loya Jirga’sının temsilcisi sayılamaz. Kararları kabul edilebilir değildir. İstilacılar bilmeliler ki kısıtlı üsleri de asla kabul edilmeyecek. Mevcut silahlı cihat, onlara karşı artarak devam edecek.
Dini, ulusal ve insani sorumluluklarımızı yerine getirmek için ve Afganistan’ın hayatta kalmasını sağlamak, bölgenin güvenliği, bağımsızlık, onur ve insanlar için politik özgürlük kazanmak, insanları bu tehlikeli durumlardan kurtarmak, kötülükler ve nefretin son bulması ve bağımsız Afgan İslami yönetiminin kurulabilmesi için Afganlar el ele vermeliler ve işgalin sona ermesi için çaba göstermeliler.
Afgan halkı, insanları yoldan çıkaran kişilerin ülkedeki işgalin gölgesi altında seçim komplolarıyla kandırılmamalı. Seçimlerde yer alan kişiler, sadece kişisel çıkarları ve işgalcilerin çıkarları için hareket ediyorlar. İslami ve ulusal çıkarları gözetmiyorlar. Hatta bazıları kutsal din İslam’ın ana kaidelerini saptırarak kendilerine güç koridoru açmak ve kafirleri memnun etmeye çalışıyorlar.
İnsanlar biliyor ki bazı yabancı yandaşları kendi kaderleriyle oynuyorlar. İnsanların oylarının seçimlerde bir değeri olmayacak, seçimlere katılmak da bir fayda getirmeyecek. İslam Emirliği bu seçimleri reddediyor ve halka seçimlerde yer almama çağrısı yapıyor, çünkü bu sadece işgalcilerin kendi amaçlarına ulaşmak için sergiledikleri bir oyundur.
Prensip olarak Amerikalılar ve müttefikleri seçimlere inanmıyor. Kendi çıkarları karşılandığı sürece seçimlerin sonuçlarına teslim oluyorlar, ancak çıkarları sekteye uğradığında seçtikleri hükümetlerin yöneticilerini indiriyorlar. Bununla ilgili çok sayıda örnek var. Canlı ve hala yaşanan örneği ise Mısır seçimleri. Herkes seçilmiş hükümete ne yaptıklarını gördü. Barışçıl yollarla yasal haklarını almaya çalışan binlerce Mısırlı Müslüman şehit edildi, yaralandı ve tutuklandı. Bu süreç, demokrasi savunucuları izlerken hala devam ediyor.
Onurlu Afganlar !
Son zamanlarda işgalciler ve onların işbirlikçileri, İslami ülkenin bağımsızlığını savunmak, cihat ile onlara karşı direniş göstermenin yasadışı bir hareket olduğunu göstermeye çalıştılar. Bunu dünyanın ve insanlarımızın dikkatini, Afgan topraklarının işgalinden uzaklaştırmak ve işgalcilere karşı yürütülen mücadeleyi iç savaş gibi göstermek için yapıyorlar. Ancak gün ışığını parmaklarıyla saklamaya çalışıyorlar. Kabil yönetimi, bazı yandaşların katıldığı tele konferanslar yaparak, 49 ülkeli askeri ve çok yönlü işgali beyhude çabalarla haklı çıkarmaya çalışıyor. Ancak bu görüşmeleri yapanlar anlamalılar ki, Allah’ın izniyle, Afgan halkının zaferi, işgalcilerin yenilmesi ve bağımsız İslami sistemin kurulmasının zamanı, Allah’ın yardımıyla geldi. Bu nedenle onların boş ve anlamsız çabaları fayda sağlamayacak.
Allah’a hamdolsun Afgan mücahit halkı artık gerçeklerin farkında. Sizin entrikalarınıza yem olmayacaklar. İşgalcileri destekleyen ve kasıtlı olmadan onların saflarına katılan herkesi, daha önce binlerce kardeşinizin yaptığı gibi işgalcilerden desteğini çekmeye çağırıyoruz. İslam Emirliği’nin geniş kucağı size her zaman açıktır. Kafirlerin yanında yer alarak hayatını kaybedip imanından olmaktansa, kendi insanlarının yanında yer alman ve ölümünün herkes için bir onur sembolü olması daha akıllıca değil mi?
İnanan hemşerilerim !
Afganistan İslam Emirliği, tüm Afganlara ülkenin bağımsızlığı ve insanların refahını sağlamaya çalıştığını garanti ediyor. Kalkınma ve sosyal adalet, makamlara hakkı olan nitelikli insanların yerleştirildiği, bölgedeki ve dünyadaki ülkelerle iyi ilişkilerin geliştirildiği, karşılıklı saygı, İslami prensipler ve ulusal çıkarlar çerçevesinde komşulukların gözetildiği, ülkenin altyapısına, ekonomi, tarım ve iş hayatına özel ilginin gösterildiği İslami bir sistem sağlamak için çalışıyor. Kısacası ülkenin ve halkının maddi ve manevi kalkınması için çalışacak bir sistem.
İslam Emirliği’nin politik ofisine dünya ile iletişim kurması görevini verdik. Eğer herhangi bir yerde İslam Emirliği adı altında birisi ofis açmaya kalkarsa, bu İslam Emirliği’ni temsil eden bir ofis olmayacaktır. Temsilci olmayan bireylerle iletişim ise zaman kaybıdır ve bir getirisi de olmayacaktır. Benzer şekilde İslam Emirliği sözcüleri dışındaki bazı kişiler İslam Emirliği’nin politikası hakkında açıklamalar yaparsa ya da Politik Ofis dışında bazı kişiler muhalefet ile iletişim kurarsa ya da İslam Emirliği adına seçimlere desteğini açıklarsa, bunlar bizim temsilcilerimiz değildir ve bizimle iletişimleri yoktur. Bu tür kişiler sadece kişisel ünleri ve maddi çıkar için hareket ediyorlar.
Sonunda, tüm ülke insanlarının ve İslam ümmetinin Kurban Bayramı’nı tüm kalbimle kutluyorum. Varlıklı, zengin kardeşlerimize, fakir kardeşlerini, şehit ve mahkum ailelerini ve ülkede ihtiyaç içinde olan kişileri unutmamalarını tavsiye ediyorum. Onlara mümkün olduğu kadar işbirliği eli uzatın.
Mücahit kardeşler, İslam’ı seven, onurlu, şefkatli, vatansever ülke insanı ile yakınlık, iyi ilişkiler, sevgi ve nezaket bağını kuvvetlendirmeli. Size verilen kurallara sıkı sıkıya uyun.
Esselamu Aleykum.
Molla Muhammed Ömer Mücahit
İslam’ın hizmetçisi
Müminlerin Emiri
13 / 10 / 2013 "
incanews / Haber Merkezi
Taliban lideri Molla Muhammed Ömer yayımladığı bayram mesajında, seçimleri tanımadıklarını bir kez daha yinelerken, halka seçimlere katılmama çağrısı yaptı. Seçimlerin işgalci güçlerin bir oyunu olduğunu belirten Molla Ömer, çıkarlarına uyduğu sürece başa kendi onayladıkları insanları getirdiklerini vurguladı.
İşgalci güçlerin sahte Loya Jirga'larla yaptığı anlaşmaların Afgan halkı nezdinde bir geçerliliği olmadığını ifade eden Taliban lideri, işgalcilere karşı savaşlarının sonuna kadar devam edeceğini vurguladı.
Molla Ömer'in mesajı şöyle:
"Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
Elhamdulillahi Rabbil Alemin...
Salat ve selam Allah Rasulu Muhammed'e, onun ashabına, onları sevenlere ve kıyamete kadar onun yolunu izleyenlerin üzerine olsun.
Bundan sonra, Şeytan'dan Allah'a sığınarak:
Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır. 61 - 8
Allahu Ekber, Allahu Ekber, La ilahe illallahu vallahu ekber, Allahu Ekber ve Lillehil Hamd.
Müslüman Kardeşlerim !
Kurban Bayramını öyle günlerde kutluyoruz ki, İslam ümmeti ve ülkemiz çok sayıda sorunla karşı karşıya. Bir taraftan düşmanın ümmete karşı işgalleri, entrikaları ve vahşi faaliyetleri devam ediyor, öte yandan düşman ağındaki iç sürtüşmeler, nefret, dağınıklık, ihanet ve zorluklar ümmetin vücuduna ulaşmış durumda. Kutlu ve görkemli Hac toplulukları bize, düşmanın yanlış bilgilendirmesinden edindiğimiz izlenimleri bir tarafa atmayı öğretiyor. Her türlü şeytani algılar, temelsiz şüphecilik, kabilesel, dilsel, bölgesel, etnik, dini ve diğer tüm önyargıları aklımızdan atmamızı bize öğretiyor. Benzer olarak bencillik, karamsarlık, geçimsizlik ile yollarımızı ayırmayı, İslamın kutlu sözü çerçevesinde birbirimize sempati göstermeyi, böylece ümmetin tüm sorunlarını ve problemlerini çözmeyi öğretiyor. İslam’a sıkıca sarılalım ve İslam’ın talimatları temelinde gerçek kurtuluş yolunu arayalım.
Hakkın yoluna adanmış yürekli Mücahitler !
Düşmanın gücü Allah’ın yardımı, sizlerin kişisel fedakarlıklarınız ve insanların güçlü desteği sayesinde zayıflamaya başladı. Allah’ın izniyle, zafer anları her günün geçişiyle daha da yaklaşıyor. Bu günleri Allah’a şükrederek kutlayın ve insanlarınıza hizmet edin. Bütün Mücahitlere tavsiyem, düşmana karşı öncekinden daha sağlam olarak durun. Onlara karşı seri bir hamle yapın ve insanları eşi benzeri görülmemiş yollarla kendi tarafınıza çekin, böylece "ülkenin ve tüm Afganların özgürlüğü" amacına ulaşacağız. O amaç ki – İslami sistem- uğrunda yıllardır cihat ediyoruz.
İnanan Afgan halkı !
İşgalciler son 12 yıldır yasadışı bir şekilde on binlerce Afganın kanını döktü, on binlercesini hapsetti, şehirleri, dini toplantıları ve camileri bombaladı. Müslümanların kutsal değerlerine karşı küfürler işlediler, özellikle Kur’an-ı Kerim’e saygısızlık ettiler. Ayrıca ülkemizin hayati önemdeki madenlerini yağmaladılar. Ülkemizin başına yetersiz ve güçsüz bir yönetim getirdiler, öyle ki bu yönetimin üst düzey idarecileri yolsuzluk, zimmete para geçirme, toprak gaspı, uyuşturucu ticareti, madenlerin, tarihi eserlerin ve ormanların satışı gibi suçlara karıştılar.
Bu suçlar, işgalcilerin üzerinde çalıştıkları kusursuz bir programın parçaları, böylece Afganları kıtlık ve ihtiyaç içinde bırakmak istiyorlar. Kültürel konular ve medyaya gelince, insanlar arasında sapmalar ve manevi çöküntü hedefleyen programlar başlattılar. İşgalcilerin finanse ettiği bazı medya kuruluşları, kadın ve gençlik haklarını bahane ederek Batı’nın açık saçık ve karışık kültürünü Afgan halkına dayatmaya, onları İslami kurallar ve ulusal kültürlerinden uzaklaştırmaya çalışıyorlar. İnsanlar arasında kavimsel, coğrafi ve dilsel düşmanlıkları körüklemek ve böylece aralarındaki birliği bozmaya uğraşıyorlar. Bunu, ülkedeki varlıklarını kalıcı hale getirmek için yapıyorlar.
Kabil yönetimi ve işgalciler sadece Afganistan üzerinde tahribat yaratmakta kararlı olmakla kalmıyor, sömürge tipi anlaşmalar imzalayarak ülkeyi bölgesel ve global seviyede marjinalleştiriyor, savaşın devam etmesi için sebepler yaratıyorlar. İşgalciler ve işbirlikçileri anlamalılar ki stratejik anlaşmaları onlar için ciddi sonuçlar doğuracak. Sahte bir Loya Jirga’dan, anlaşma metinlerini mühürletebilirler ancak bu Afganlar tarafından kabul edilmeyecek. Tarih boyunca ülkenin gerçek temsilcileri ve Loya Jirgaları hiçbir zaman kölelik anlaşmaları imzalamadılar. Böyle anlaşmalar imzalayanlar ülkenin Loya Jirga’sının temsilcisi sayılamaz. Kararları kabul edilebilir değildir. İstilacılar bilmeliler ki kısıtlı üsleri de asla kabul edilmeyecek. Mevcut silahlı cihat, onlara karşı artarak devam edecek.
Dini, ulusal ve insani sorumluluklarımızı yerine getirmek için ve Afganistan’ın hayatta kalmasını sağlamak, bölgenin güvenliği, bağımsızlık, onur ve insanlar için politik özgürlük kazanmak, insanları bu tehlikeli durumlardan kurtarmak, kötülükler ve nefretin son bulması ve bağımsız Afgan İslami yönetiminin kurulabilmesi için Afganlar el ele vermeliler ve işgalin sona ermesi için çaba göstermeliler.
Afgan halkı, insanları yoldan çıkaran kişilerin ülkedeki işgalin gölgesi altında seçim komplolarıyla kandırılmamalı. Seçimlerde yer alan kişiler, sadece kişisel çıkarları ve işgalcilerin çıkarları için hareket ediyorlar. İslami ve ulusal çıkarları gözetmiyorlar. Hatta bazıları kutsal din İslam’ın ana kaidelerini saptırarak kendilerine güç koridoru açmak ve kafirleri memnun etmeye çalışıyorlar.
İnsanlar biliyor ki bazı yabancı yandaşları kendi kaderleriyle oynuyorlar. İnsanların oylarının seçimlerde bir değeri olmayacak, seçimlere katılmak da bir fayda getirmeyecek. İslam Emirliği bu seçimleri reddediyor ve halka seçimlerde yer almama çağrısı yapıyor, çünkü bu sadece işgalcilerin kendi amaçlarına ulaşmak için sergiledikleri bir oyundur.
Prensip olarak Amerikalılar ve müttefikleri seçimlere inanmıyor. Kendi çıkarları karşılandığı sürece seçimlerin sonuçlarına teslim oluyorlar, ancak çıkarları sekteye uğradığında seçtikleri hükümetlerin yöneticilerini indiriyorlar. Bununla ilgili çok sayıda örnek var. Canlı ve hala yaşanan örneği ise Mısır seçimleri. Herkes seçilmiş hükümete ne yaptıklarını gördü. Barışçıl yollarla yasal haklarını almaya çalışan binlerce Mısırlı Müslüman şehit edildi, yaralandı ve tutuklandı. Bu süreç, demokrasi savunucuları izlerken hala devam ediyor.
Onurlu Afganlar !
Son zamanlarda işgalciler ve onların işbirlikçileri, İslami ülkenin bağımsızlığını savunmak, cihat ile onlara karşı direniş göstermenin yasadışı bir hareket olduğunu göstermeye çalıştılar. Bunu dünyanın ve insanlarımızın dikkatini, Afgan topraklarının işgalinden uzaklaştırmak ve işgalcilere karşı yürütülen mücadeleyi iç savaş gibi göstermek için yapıyorlar. Ancak gün ışığını parmaklarıyla saklamaya çalışıyorlar. Kabil yönetimi, bazı yandaşların katıldığı tele konferanslar yaparak, 49 ülkeli askeri ve çok yönlü işgali beyhude çabalarla haklı çıkarmaya çalışıyor. Ancak bu görüşmeleri yapanlar anlamalılar ki, Allah’ın izniyle, Afgan halkının zaferi, işgalcilerin yenilmesi ve bağımsız İslami sistemin kurulmasının zamanı, Allah’ın yardımıyla geldi. Bu nedenle onların boş ve anlamsız çabaları fayda sağlamayacak.
Allah’a hamdolsun Afgan mücahit halkı artık gerçeklerin farkında. Sizin entrikalarınıza yem olmayacaklar. İşgalcileri destekleyen ve kasıtlı olmadan onların saflarına katılan herkesi, daha önce binlerce kardeşinizin yaptığı gibi işgalcilerden desteğini çekmeye çağırıyoruz. İslam Emirliği’nin geniş kucağı size her zaman açıktır. Kafirlerin yanında yer alarak hayatını kaybedip imanından olmaktansa, kendi insanlarının yanında yer alman ve ölümünün herkes için bir onur sembolü olması daha akıllıca değil mi?
İnanan hemşerilerim !
Afganistan İslam Emirliği, tüm Afganlara ülkenin bağımsızlığı ve insanların refahını sağlamaya çalıştığını garanti ediyor. Kalkınma ve sosyal adalet, makamlara hakkı olan nitelikli insanların yerleştirildiği, bölgedeki ve dünyadaki ülkelerle iyi ilişkilerin geliştirildiği, karşılıklı saygı, İslami prensipler ve ulusal çıkarlar çerçevesinde komşulukların gözetildiği, ülkenin altyapısına, ekonomi, tarım ve iş hayatına özel ilginin gösterildiği İslami bir sistem sağlamak için çalışıyor. Kısacası ülkenin ve halkının maddi ve manevi kalkınması için çalışacak bir sistem.
İslam Emirliği’nin politik ofisine dünya ile iletişim kurması görevini verdik. Eğer herhangi bir yerde İslam Emirliği adı altında birisi ofis açmaya kalkarsa, bu İslam Emirliği’ni temsil eden bir ofis olmayacaktır. Temsilci olmayan bireylerle iletişim ise zaman kaybıdır ve bir getirisi de olmayacaktır. Benzer şekilde İslam Emirliği sözcüleri dışındaki bazı kişiler İslam Emirliği’nin politikası hakkında açıklamalar yaparsa ya da Politik Ofis dışında bazı kişiler muhalefet ile iletişim kurarsa ya da İslam Emirliği adına seçimlere desteğini açıklarsa, bunlar bizim temsilcilerimiz değildir ve bizimle iletişimleri yoktur. Bu tür kişiler sadece kişisel ünleri ve maddi çıkar için hareket ediyorlar.
Sonunda, tüm ülke insanlarının ve İslam ümmetinin Kurban Bayramı’nı tüm kalbimle kutluyorum. Varlıklı, zengin kardeşlerimize, fakir kardeşlerini, şehit ve mahkum ailelerini ve ülkede ihtiyaç içinde olan kişileri unutmamalarını tavsiye ediyorum. Onlara mümkün olduğu kadar işbirliği eli uzatın.
Mücahit kardeşler, İslam’ı seven, onurlu, şefkatli, vatansever ülke insanı ile yakınlık, iyi ilişkiler, sevgi ve nezaket bağını kuvvetlendirmeli. Size verilen kurallara sıkı sıkıya uyun.
Esselamu Aleykum.
Molla Muhammed Ömer Mücahit
İslam’ın hizmetçisi
Müminlerin Emiri
13 / 10 / 2013 "
