Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Öğle Namazının ilk Sünnetini iki Rekat Kılmak ve Tek Namaz Kılan, Cemaatle de Kılarsa Hangisi Farz ?

heycan Çevrimdışı

heycan

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Es selamu aleykum ve rahmetullah,

@Abdulmuizz Fida abi burada verdiğin hizmetten dolayı Allah subhanehu ve teala senden razı olsun konuyu açmadan önce diğer sorulara biraz baktım da kolay değil gerçekten,Allah ecrini fazlasıyla versin.
Abi benim de kafama takılan bir kaç soru vardı:

1)Öğle namazının ilk sünneti 2 rekat olarak kılınabilir mi ?

2)Cemaatle kılınan 4 rekatlık namazın son rekatına yetişen kişi kalan 3 rekatı kaç selamla kılar?

3)Vaktin farz namazını kılmış bir kişi aynı namaz için oluşturulmuş bir cemaate katılıabilir mi?Katılabilirse ilk kıldığı namaz nafile namaz mı olur?

4)Farklı bir vakit namazının niyetiyle farklı bir vakit için kılınan cemaat namazına katılabilir miyiz?Mesela ben akşamı kılmadığım için yatsıyı kılan bir cemaate akşam namazı niyetiyle uyabilir miyim?Uyabilirsem artan bir rekatta ne yapmalıyım?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Âleykum selam we rahmetullahi we berakâtuhu kardeşim;

C 1- Öğle namazının ilk sünneti dört rekattır. İki râkat veya iki râk'atta bir selam verilerek kılınamaz. Dört râk'atta bir selam verilerek kılınmalıdır. Ancak iki rekatta bir selam veren kimse hiç konuşmadan ve göğsünü kıbleden çevirmeden, yani namazının bozacak bir şey yapmadan ayağa kalkarak iki rekat daha kılarsa namazı geçerlidir. Yalnız namaz bittikten sonra sehiv secdesi yapması gerekir. Eğer iki rekattan sonra selam verince namazını bozacak bir şey yapmışsa sonradan iki rekat daha kılmış olsa bile bu namazın sevabının alır, ama öğlenin ilk sünnetini kılmış olmaz.

C 2- İlk rek'atta imama yetişemeyen kimseye mesbuk denir.
Dördüncü (son) râk'atta imama yetişen mesbuk kimse, imamın selâmından (kendisi selam vermez) sonra kalkıp, Subhâneke, Fâtiha ve sûre okuyup bir râk'at kılar, oturur. Tehiyyât`ı okuduktan sonra hemen kalkar, iki râk'at daha kılar. Bu iki rek`attan birincisinde Fâtiha ve sûrâ okur. İkincisinde ise, sadece Fâtiha okur.
Dikkat edilmesi gereken, kendi başına namaz kılarken önce Fâtiha ve sûre okunan birinci ve ikinci râk'atları kılmaktır. Çünkü O, imama dördüncü râk`atta yetiştiği için, sadece Fâtiha okunan son râk`ata yetişmiştir. Geriye Fâtiha ve sûrâ okunan iki râk`at ile sadece Fâtiha okunan bir rek'at kalmıştır. Bu sebeble, imam selâm verdikten sonra kılacağı üç râk`atın ilk ikisinde Fâtiha ile beraber sûre de okur, sonuncu râk'atte ise sûrâ okumaz.

C 3- Vakitin farzını tek başına kıldıktan sonra, aynı namazı cemaatle kılanlara yetişen ne yapmalı?
İmam Şevkânî, Neylu'l-Evtâr'da böyle bir durumda kılınan namazlardan hangisinin farz, hangisinin nafile olduğu hususunda ihtilâf bulunduğunu söylemiş ve şöyle delillendirmiştir:

Yezid b.el-Esved'den (r.anh); rivayet edildiğine göre;
Rasulullah (s.a.v.) namaz kıldırdıktan sonra, iki kişinin mescidin bir köşesinde namaz kılmayıp oturduklarını gördü. Onlara neden cemaatle beraber namaz kılmadıklarını sorunca, "Biz evimizde kıldık" dediler.
Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.):
"Böyle yapmayınız. Sizden biri evinde namazı kılıp sonra da imamı namaz kılmamış bir halde bulursa onunla birlikte yine kılsın. Çünkü o kendisi için nafile olur" buyurdu.
(Ebu Davud, Salat, Salat, 575; Tirmizî, salât 49; Nesâî, imame 54; Dârimî, salât 97; Ahmed b. Hanbel, 4/161)
Diğer bir rivayete göre:
Mihcen (r.anh) şöyle buyurmuştur;
Peygamber efendimizle beraber bir meclisteydi. Bu esnada namaz için kamet getirildi. Allah'ın elçisi (s.a.v.) kalktı ve namaz kıldıktan sonra aynı yere döndü. Mihcen, orada olduğu halde onunla beraber namaz kılmamıştı.
Rasulullah (s.a.v.) O'na:
İnsanlarla beraber namaz kılmaktan seni alıkoyan nedir? Sen Müslüman olmadın mı? dedi. Mihcen (r.anh), bilakis Müslümanım ya Rasulallah! Fakat ben namazımı (evde) ailemle kılmıştım, deyince,
Peygamberimiz, ona şöyle buyurdu:
(Mescide, cemaate) geldiğinde önceden namaz kılmış olsan bile insanlarla beraber tekrar namaz kıl!
(Nesai, 857; Muvatta, Cemaatle Namaz, 8)

Haris, Evzâî, Şâfiîlerden bazılarına göre ilk tek olarak, ikincisi cemaatle kılınmışsa, farz sonradan kılınandır.

Hanefî, Şafiilerin cumhuru ve Hanbelîlere (Mugnî'nin ifadesine) göre önce kılınan, farz yerine geçer.

Şâfiîlerden bazıları, bu iki namazdan hangisi daha kâmil ise farzdır, derken, bazıları da farzın hangisi olduğu belli değildir, Allah dilediğini farz, dilediğini nafile sayar, görüşündedirler.

Üstteki hadisin zahirinden anlaşılmaktadır ki, kişi hangi namaz olursa olsun, bir namazı tek başına kılar da sonradan cemaate rast gelirse , o cemaate iştirak eder. Zira Hadis mutlaktır, herhangi bir namaza işaret edilmediği gibi, hiç bir namaz istisna da edilmemiştir. Hattâbî'nin bildirdiğine göre Hasan, Zuhrî, Ahmed, İshak ve Şafiî'nin görüşleri bu merkezdedir.

Neha'î ve Evzâî'ye göre akşam ve sabah namazları kılınmışsa, sonraki cemaate iştirak edilmez, diğerlerinde iştirak edilir.
Mâlik ve Sevrî ise, akşam namazından sonra, tekrar cemaate uymanın mekruh olduğunu söylerler.
Hanefîlere göre sabah, ikindi ve akşam namazlarından birini tek olarak kılan bir kimse, sonra bir cemaate denk gelirse, o cemaate iştirak edemez, diğer namazlarda nafile olarak iştirak edebilir.
Dârakutnî'nin İbn Ömer (r.anhuma)'dan rivayet ettiği bir hadiste Rasûlullah (s.a.v.) "Evinde namaz kıldığın zaman cemaate rastlarsan, akşam ve sabahın dışındakileri tekrar kıl" buyurur.
Bu hadis-i şerif ile Peygamber’in (s.a.v.) sabah namazından sonra güneş doğuncaya kadar, ikindiden sonra da güneş batıncaya kadar nafile, kılmaktan men etmesi (Buhari, Mevakitu’s- Salat, 30; Ebu Davud, İlim 13) Hanefîlerin görüşünü teyid etmektedir.



Cemaatla vaktin farz namazını kıldıktan sonra, başka bir cemaate yetişen ne yapmalı?

Suleyman b. Yesâr demiştir ki; Belât'a İbn Ömer'in yanına geldim. Onlar namaz kılıyorlardı.
İbn Ömer (r.anhuma)'e: Onlarla birlikte namaz kılmıyor musun?" dedim.
Ben namazımı kıldım. Rasûlullah’ın (a.s.) "Bir namazı bir günde iki defa kılmayınız" buyurduğunu duydum, dedi.
(Ebu Davud, Salat, 579)

Buradan anlaşılan, Suleyman b. Yesâr, Belât denilen yere vardığında, o muhitin ahâlisi namaz kılmakta oldukları halde İbn Ömer (r.anhuma) namaza iştirak etmeyip bir kenarda oturmakta imiş.
Suleyman b. Yesâr bu durumu yadırgayıp niçin onlarla namaza durmadığını sormuş; O da soruyu Peygamber’den (a.s.) Bir günde bir namazı iki kere kılmayınız" hadisiyle cevaplandırmıştır.

Görünüşte bu hadisle, bir önceki hadisler arasında bir çelişki varlığı zannedilmektedir. Çünkü o hadislerde, evinde namazını kılan kişi bir cemaate eriştiği takdirde, cemaatle birlikte namaz kılmaya teşvik etmektedir. Bu hadis ise, bir namazın aynı günde iki defa kılınamayacağını ifâde etmektedir. Oysa önceki hadislerdeki; cemaate erişildiği zaman kılınacak olan ikinci namaz, kılınmış olan farz namaz değil, nafiledir.


C 4- Ameller niyete göredir, imam farklı bir vaktin namazına, cemaat farklı bir vaktin namazına niyet ederek namaz kılınmaz.
 
Üst Ana Sayfa Alt